Ürdün'den geçen yıl 5 bin 500 Suriyeli mülteci ayrıldıhttps://turkish.aawsat.com/home/article/3393151/%C3%BCrd%C3%BCnden-ge%C3%A7en-y%C4%B1l-5-bin-500-suriyeli-m%C3%BClteci-ayr%C4%B1ld%C4%B1
Ürdün'den geçen yıl 5 bin 500 Suriyeli mülteci ayrıldı
Ürdün'de Suriyeli mültecilerin kaldığı kamptan bir kare (UNHCR)
Umman / Şarku’l Avsat
TT
TT
Ürdün'den geçen yıl 5 bin 500 Suriyeli mülteci ayrıldı
Ürdün'de Suriyeli mültecilerin kaldığı kamptan bir kare (UNHCR)
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Ürdün Temsilcisi Dominik Bartsch, 5 bin 500 Suriyelinin 2021 yılında Ürdün’ü gönüllü olarak terk ederek ülkelerine döndüklerini belirtti.
Şarku’l Avsat’ın Ürdün merkezli Al-Mamlaka TV kanalından aktardığına göre UNHCR tarafından yapılan kamuoyu anketleri, mültecilerin çoğunluğunun evlerine dönmek istediklerini, ancak Suriye'deki istikrarsız güvenlik koşulları, gençlerin zorunlu olarak askere alınması ve bölgedeki yaşam koşullarıyla ilgili diğer nedenler sebebiyle geri dönemediklerini belirtiyor.
UNHCR tarafından yayınlanan son verilere göre, nüfusa göre mülteci sayısı bakımından dünyanın en yüksek ikinci ülkesi olan Ürdün, aralarında 672 bin 599 kayıtlı Suriyeli, 663 bin 386 Iraklı, 127 bin 797 Yemenli, 5 bin 891 Sudanlı, 658 Somalili ve bin 424 diğer milletlerden olmak üzere toplam 759 bin 745 mülteciye ev sahipliği yapıyor.
Hükümet ayrıca, ülke genelinde yaklaşık yarısı UNHCR’ye kayıtlı olmayan 1,3 milyon Suriyeli mülteci daha olduğunu söyledi.
Alman Haber Ajansı DPA’nın haberine göre, Suriyeli mültecilerin Ürdün'den Avrupa ülkelerine gidişleri ve Belarus sınırında mahsur kalmaları ile ilgili olarak Bartsch yaptığı açıklamada, UNHCR’nin ülkeden ayrılmayan mülteciler için bilinçlendirme kampanyaları yürüttüğünü ve mültecilerin bulunduğu konumda karşılaştıkları riskler hakkında bilinçlendirildiğini belirtti.
Kaynaklar Şarku'l Avsat'a konuştu: Hamas liderleri yaralandı, birinin durumu kritikhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5185049-kaynaklar-%C5%9Farkul-avsata-konu%C5%9Ftu-hamas-liderleri-yaraland%C4%B1-birinin-durumu
Kaynaklar Şarku'l Avsat'a konuştu: Hamas liderleri yaralandı, birinin durumu kritik
Hamas kaynakları Şarku'l Avsat'a, hareketin siyasi bürosunun liderlerinin Doha'ya düzenlenen İsrail saldırısında yaralandığını ve bunlardan birinin ‘durumunun kritik’ olduğunu açıkladı.
Şarku'l Avsat'a konuşan kaynaklar, hareketin siyasi bürosunun yaralı üyelerinin ‘sıkı güvenlik önlemleri altında özel bir hastanede tedavi gördüklerini’ doğruladı. Ancak, şu anda yaralı liderlerin isimlerini açıklamayı reddettiler.
Katar'ın başkenti Doha’nın el-Katifiyye bölgesinde Hamas liderliğine ait özel bir yerleşkeye düzenlenen İsrail saldırısında, Hamas liderlik konseyi üyesi Halil el-Hayye'nin oğlu Hemmam el-Hayye, ofis müdürü Cihad Lebed, üç yardımcısı ve bir Katarlı güvenlik görevlisi dahil olmak üzere altı kişi hayatını kaybetti.
Kaynaklara göre hedef alınan yerleşke, Hamas liderleri ve yetkilileri ile güvenlik görevlilerine ait ofis ve evleri içeriyordu. Bunlar arasında, yaklaşık dört saldırıdan en şiddetli olanının ana hedefi olan özel bir ofisin bulunduğu Halil el-Hayye'ye ait orta büyüklükte bir villa da bulunuyor.
Heniyye'nin ofisinde yapılan toplantı
Kaynaklar, ‘İsrail savaş uçakları tarafından bölgeye atılan bombaların bir kısmının kompleks içindeki diğer yerleri de vurduğunu’ belirtti. Bunlar arasında, 31 Temmuz 2024'te Tahran'da İsrail tarafından suikasta kurban giden hareketin siyasi büro başkanı İsmail Heniyye'nin eski ofisi de bulunuyor.
Katar'ın başkenti Doha'da İsrail hava saldırılarının hedef aldığı bina (Reuters)
Kaynaklar, Hamas liderlerinin toplantısının Heniyye'nin ofisinde yapıldığını, bu ofisin el-Hayye'nin evine bitişik olduğunu ve ‘neredeyse onun evinin bir parçası olduğunu’ belirtti. Kaynaklar, bombalardan birinin Heniyye'nin geniş ve ferah ofisinin köşesine isabet ettiğini ve bombaların düştüğü yerden nispeten uzak bir köşede oturan siyasi büro üyelerinin yaralandığını bildirdi.
‘Takipli telefonlar’
Kaynaklar, saldırıda hiçbir Hamas liderinin öldürülmemiş olmasının arkasında olası nedenler olabileceğini tahmin ederek, İsrail'in öncelikle toplantıya katılan liderlerin telefonlarının konumlarına güvenmiş olabileceğini öne sürdü.
Kaynaklar, ‘her toplantıda siyasi büro liderlerinin cep telefonlarını yanlarında taşımamalarının geleneksel olduğunu, telefonların araçlarında veya diğer kişilerde bırakıldığını’ doğruladı.
Kaynakların açıklamaları, hareketin liderlerinin korumaları arasında yüksek sayıda ölüm olmasının nedenini açıklıyor.
Kaynaklar, Hamas liderliğinin Katar'ın başkentinde birkaç konut kompleksi, ofis ve genel merkeze sahip olduğunu belirterek, toplantıların genellikle tek bir yerde yapılmadığını ve her zaman bir yerden başka bir yere taşındığını kaydetti.
Hedef konumun yakınında ve hedef alınan kompleksin dışında, siyasi ofis ve ofis sekreterliğine ait ofisler de bulunduğunu açıkladılar.
‘Gerçekleşmeyen toplantı’
Kaynaklara göre, hedef alınan toplantının ardından, akşam saatlerinde veya ertesi gün Başbakan ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile bir toplantı yapılması planlanmıştı. Bu toplantıda, Başkan Donald Trump'ın ateşkes anlaşmasıyla ilgili sunduğu Amerikan önerisi hakkındaki görüşmelerin sonuçları tartışılacaktı.
Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani (TV)
Kaynaklar, Hamas'ın saldırının ardından yaptığı açıklamada, ABD'yi ‘hareketin liderliğini hedef alan operasyona ortak ve iştirakçi’ olmakla suçladığını yineledi. Bir kaynak, “Operasyon başarısız olunca Washington, kısa süre önce bilgilendirildiği gibi zayıf bahaneler uydurdu” dedi.
Kaynak, “Son birkaç gün içinde, arabulucular ile İsrailliler ve Amerikalılar arasında bile iletişim kesilmedi. Olanlar, hareketin liderlerini tek bir yerde toplayıp ortadan kaldırmak için Amerikan-İsrail komplosu gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.
Hamas kaynakları, ‘hareketin bazı liderlerinin, genişletilmiş toplantıya katılmak için Türkiye, Mısır ve diğer ülkelerden geldiklerini’ açıkladı.
Müzakereler nasıl etkilenecek?
Suikast girişimi sonrası Hamas'ın tutumu ve bunun müzakerelerin gidişatına etkisi konusunda kaynaklar Şarku’l Avsat'a, “Hamas liderliği içinde, Filistinlilerin taleplerini karşılayan, savaşın tamamen sona ermesini sağlayan ve İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'nden çekilmesini garanti eden bir şekilde müzakerelerin sürdürülmesi gerektiği konusunda fikir birliği var” dedi.
Hamas liderlik konseyi üyeleri (soldan sağa) Nizar Avadallah, Halil el-Hayye ve Muhammed İsmail Derviş (Arşiv – AFP)
Kaynaklar, ‘önümüzdeki günlerde, güvenlik durumu istikrar kazandığında arabulucularla iletişimin yeniden başlayacağını ve müzakerelerin yeniden başlamasının mümkün olacağını’ belirtti. Kaynaklar, ‘operasyon sırasında ne olursa olsun, savaşı sona erdirmek için temel talebin başarıya ulaşmasını sağlayacak şekilde müzakerelerin nasıl yürütüleceğine karar vermek için güvenli bir şekilde iç istişareler yapılacağını’ kaydetti.
İsrail ordusu Yemen'den atılan bir füzeyi etkisiz hale getirdihttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5185026-i%CC%87srail-ordusu-yemenden-at%C4%B1lan-bir-f%C3%BCzeyi-etkisiz-hale-getirdi
İsrail ordusu Yemen'den atılan bir füzeyi etkisiz hale getirdi
İsrail'in Demir Kubbe savunma sistemi bataryalarından birinden fırlatılan bir füze, (Arşiv-DPA)
İsrail ordusu, bu sabah yaptığı açıklamada, Husilerin Gazze Şeridi'ndeki Hamas'ı desteklemek için Yahudi devletine saldırılar düzenlediği Yemen'den atılan bir füzeyi engellediğini duyurdu.
Ordu, Telegram üzerinden yaptığı paylaşımda, "Kısa bir süre önce İsrail'in çeşitli bölgelerinde hava saldırısı sirenlerinin çalmasının ardından, İsrail Hava Kuvvetleri Yemen'den atılan bir füzeyi engelledi" ifadeleri yer aldı.
İsrail'in Husilerin elindeki Sana'ya düzenlediği saldırının ardından duman ve alevler yükseldi (AP)
İsrail, dün Yemen'deki Husi mevzilerine 16. hava saldırısı dalgasını başlattı. Grup, saldırılarda 35 kişinin öldüğünü ve 131 kişinin yaralandığını doğruladı.
İsrail ordusu yaptığı açıklamada, savaş uçaklarının Sana'a ve el-Cevf'te “Husi rejiminin askeri hedeflerini” vurduğunu belirterek, saldırıların operasyon ve istihbarat odalarının bulunduğu kampları, Husi grubunun askeri medya departmanının karargahını ve askeri faaliyetler için kullanılan bir yakıt depolama tesisini hedef aldığını kaydetti. İsrail ordusu, saldırıların “Husi'lerin İsrail'e karşı insansız hava araçları (İHA) ve karadan karaya füzelerle yaptığı tekrarlanan saldırılara yanıt olarak” gerçekleştirildiğini belirtti. Ordu, “tehdit devam ettiği sürece” operasyonların durmayacağını ifade etti.
Şarku’l Avsat’ın Husi medyasından aktardığına göre İsrail'in saldırıları sonucunda Sana'a ve el-Cevf'te 35 kişinin öldü, 131 kişi de yaralandı ve şehir merkezindeki el-Tahrir mahallesindeki evlerin hasar gördü. Husi kaynakları, Sana'nın güneybatısında “sağlık sektörüne ait” bir benzin istasyonunun bombalandığını, ayrıca Tahrir mahallesindeki Ahlaki Rehberlik Karargahı, el-Cevf vilayetinin el-Hazm bölgesindeki hükümet kompleksi ve grup tarafından kontrol edilen Merkez Bankası karargahının da hedef alındığını kaydetti.
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة