Mukteda es-Sadr: Yeni Irak hükümetinde mezhepçilik ve yolsuzluğa yer yok

Mukteda es-Sadr (Reuters)
Mukteda es-Sadr (Reuters)
TT

Mukteda es-Sadr: Yeni Irak hükümetinde mezhepçilik ve yolsuzluğa yer yok

Mukteda es-Sadr (Reuters)
Mukteda es-Sadr (Reuters)

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr bugün yaptığı açıklamada, yeni hükümette mezhepçiliğe, ırkçılığa veya yolsuzluğa yer olmadığını söyledi.
DPA’nın haberine göre, Sadr bugün Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Mezhepçiliğe, ırkçılığa ve yolsuzluğa yer yok.  Ulusal çoğunluk hükümetinde herkes azınlıkların, Şiilerin, Sünnilerin ve Kürtlerin haklarını savunacak” ifadelerini kullandı.
Sadr ayrıca, Iraklı tüm tarafların reformun yanı sıra ordu, polis ve güvenlik güçlerini destekleyeceğini belirterek, tarafsız bir Irak yargısıyla hukukun galip geleceğini bildirdi.
Parlamentoda 73 sandalyeyle çoğunluğa sahip Sadr’ın bu açıklamaları, 10 Ekim’de gerçekleştirilen parlamento seçimlerinin ardından yarın yapılması planlanan birinci meclis oturumu öncesinde geldi.
Irak meclisinden yapılan açıklamaya göre, yarınki açılış oturumuna en yaşlı milletvekili olması sebebiyle Mahmud el Meşhedani başkanlık edecek.
Irak meclisinde temsil edilen siyasi parti ve blokların genel merkezleri, önümüzdeki dört yıl boyunca siyasi sürecin geleceğine ilişkin görüşleri bir araya getirmek için toplantı ve müzakerelere sahne oluyor.
Son milletvekili seçimlerinde kaybeden güçler, seçim sonuçları ne olursa olsun herkesin katılacağı bir uzlaşı hükümeti kurulmasını talep ediyor.
Diğer yandan Irak parlamentosunda yaklaşık 40 sandalyeyle seçimleri kazanan bağımsızlar, parlamentodaki en büyük bloğa ulaşmak amacıyla diğer partilerin baskılarına maruz kalıyor.
Irak meclisinin ilk oturumundan bir gün önce ülkedeki üç siyasi başkanlık (cumhuriyet, hükümet ve meclis) pozisyonu görüş ayrılıkları nedeniyle belirsizliğini koruyor. Kaynaklara göre bu durum, yarınki oturumun ertelenmesine yol açabilir.



Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

TT

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, Suveyda'da varılan ateşkes anlaşmasının, kendisi ve Şeyh Hamud el-Hanavi tarafından temsil edilen Dürziler ile Suveyda Vilayeti İç Güvenlik Komutanı Tuğgeneral Ahmed ed-Dalati ve diğer yetkililer tarafından temsil edilen Suriye hükümeti arasında imzalandığını duyurdu.

Suriye hükümeti, son günlerde şehirde devam eden ve çok sayıda ölü ve yaralıya neden olan çatışmalara son vermek için dün Suveyda halkıyla ateşkes anlaşması imzaladı.

Şarku'l Avsat'ın incelediği anlaşma, tüm askeri operasyonların derhal durdurulmasını ve tüm tarafların güvenlik güçlerine ve kontrol noktalarına yönelik her türlü saldırıyı durdurma taahhüdünde bulunmasını öngörüyor.

Anlaşmaya göre, ateşkesin uygulanmasını denetlemek ve uyulmasını sağlamak için Suriye devleti ve Dürzi şeyhlerinden oluşan bir gözetim komitesi kurulması planlanıyor.

hyujı8o9
Dürzi cemaatinin ruhani liderlerinde Şeyh Hikmet el-Hicri, Suveyda'da kendisini destekleyen ‘Askeri Konsey’ üyeleri ile birlikte (Arşiv)

Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Suriye'deki Dürzi Cemaati Meclisi’nin üç şeyhi, yani Şeyh Yusuf Carbu, Şeyh Hamud el-Hanavi ve Şeyh Hikmet el-Hicri'yi bünyesinde barındırdığını belirterek, Hikmet el-Hicri'nin ‘farklı bir yönelime sahip olduğu’ için ‘anlaşmanın tarafı olmadığını’ söyledi.

Anlaşmanın tüm taraflarca imzalanmadığını, çünkü Suveyda'daki güvenlik durumunun seyahat ve toplantılara izin vermediğini belirten Şeyh Yusuf Carbu, anlaşmanın ‘yazışmalar yoluyla’ kabul edildiğini belirtti. Anlaşmanın ardından iyimser olsa da, Şeyh Yusuf Carbu “Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor” ifadesini kullandı.

Şeyh Hikmet el-Hicri, çok geçmeden, ‘kendilerini sahte bir şekilde hükümet olarak adlandıran silahlı çetelerle herhangi bir anlaşma, müzakere veya yetki devri olmadığını’ teyit eden bir açıklama yayınladı. Bu ortak tutumdan sapan, tek taraflı iletişim veya anlaşma yapan herhangi bir kişi veya kuruluşun ‘istisnasız ve müsamahasız bir şekilde yasal ve toplumsal hesap verebilirliğe tabi tutulacağı’ uyarısında bulundu.