Afganistan'daki kaosta kaybolan bebek 5 ay sonra ailesine kavuştuhttps://turkish.aawsat.com/home/article/3404056/afganistandaki-kaosta-kaybolan-bebek-5-ay-sonra-ailesine-kavu%C5%9Ftu
Afganistan'daki kaosta kaybolan bebek 5 ay sonra ailesine kavuştu
Hamid Safi (solda) yaklaşık 5 ay boyunca eşiyle baktığı bebeği Muhammed Kasım Razawi'ye teslim etti (Reuters)
İstanbul/Şarkul Avsat
TT
TT
Afganistan'daki kaosta kaybolan bebek 5 ay sonra ailesine kavuştu
Hamid Safi (solda) yaklaşık 5 ay boyunca eşiyle baktığı bebeği Muhammed Kasım Razawi'ye teslim etti (Reuters)
Taliban'ın Afganistan'da kontrolü ele geçirmesinin ardından yaşanan kaosta kaybolan bir bebek, dün akrabalarına teslim edildi.
Süheyl Ahmedi adlı çocuğu Kabil Havaalanı'nda bulan Hamid Safi, haftalar süren görüşmelerin ardından çocuğu verdi.
Afganistan'daki ABD Büyükelçiliği'nde görev yapmış olan baba Mirza Ali Ahmedi kaybolma hikayesini Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters'a kasımda anlatmıştı.
Ahmedi, çekilme sürecinde ülkeyi terk etmek için eşi ve 5 çocuğuyla 19 Ağustos'ta Kavil Havalimanı'na geldiğini açıklamıştı.
O dönem iki aylık olan Süheyl'in kalabalıkta ezilmesinden korkan Ahmedi, parmaklıkların diğer tarafındaki kişinin ABD askeri olduğu düşünüp bebeği ona teslim etmişti. Ancak o anda Taliban güçleri kalabalığı ittirince Ahmedi ve ailesi içeri yarım saat geç girmişti.
Bebek bunun ardından bulunamamış, bir görevli, bebeğin ülke dışına çıkartılmış olabileceğini söyleyince aile tahliye uçağına binip ABD'ye gitmişti. Ancak Süheyl'in izi kayboldu. Safi, Süheyl'e kendi evlatları gibi baktıklarını söyledi (Reuters)
Reuters'ın haberinin ardından, 29 yaşındaki taksi şoförü Safi'nin bebeği havalimanında bulup yanına aldığı ortaya çıktı. Safi'nin, Süheyl'i kendi evladı gibi yetiştirmeye karar verdiği öğrenildi.
Ahmedi ise Afganistan'daki yakınlarına haber vererek bebeği almalarını istedi.
Ahmedi'nin kayınpederi Muhammed Kasım Razawi, Kabil'e bebeği almaya gitti. Ancak Safi, ailesinin de ülkeden tahliye edilmek istediğini söyleyerek bebeği teslim etmedi. Bunun ardından Razawi, polislere kaçırma şikayetinde bulundu.
"Hamit ve eşi ağladı. Ben de ağladım"
Yetkililer daha sonra iki tarafın anlaşmaya vardığını bildirdi. Razawi, bebeğe bakılan süredeki masraflar için yaklaşık 100 bin afgani (yaklaşık 13 bin TL) ödemeyi kabul etti.
Bebek polisin huzurunda akrabalarına teslim edildi.
Razawi, "Hamit ve eşi ağladı. Ben de ağladım. Onlara ikisinin de daha genç olduğunu ve Allah'ın bir değil birkaç erkek çocuk vereceğini söyledim" diye konuştu.
Kaldıkları askeri tesisten geçen ay ayrılarak Michigan eyaletindeki bir eve yerleşen Ahmedi ve eşi, bebeklerini görüntülü görüşmeyle görünce çok mutlu olduklarını belirtti. Aile, Süheyl'i yakın bir zamanda ABD'ye getirtmeyi istiyor. Independent Türkçe, Reuters, AA
İngiltere'nin savaş ve kriz zamanlarındaki operasyon odası: COBRAhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5157401-i%CC%87ngilterenin-sava%C5%9F-ve-kriz-zamanlar%C4%B1ndaki-operasyon-odas%C4%B1-cobra
İngiltere Sağlık Bakanı Matt Hancock (ortada) ve İngiltere'nin Baş Tıbbi Sorumlusu Chris Whitty (sağda), Acil Durum Komitesi'nin (COBRA) acil toplantısı öncesinde Londra'nın merkezindeki Downing Street'e giderken, 2 Mart 2020 (AFP)
İngiltere'nin savaş ve kriz zamanlarındaki operasyon odası: COBRA
İngiltere Sağlık Bakanı Matt Hancock (ortada) ve İngiltere'nin Baş Tıbbi Sorumlusu Chris Whitty (sağda), Acil Durum Komitesi'nin (COBRA) acil toplantısı öncesinde Londra'nın merkezindeki Downing Street'e giderken, 2 Mart 2020 (AFP)
Con Coughlin
İngiltere hükümeti ne zaman büyük bir krizle karşı karşıya kalsa masadaki seçenekleri tartışmak ve karşı karşıya kalınan durumla başa çıkmak için birleşik bir yaklaşım formüle etmek üzere acil bir Acil Durum Komitesi (COBRA) toplantısı düzenlemek gibi olağan bir adım atar.
Kriz ister İsrail ve İran arasında ABD'nin de katıldığı son gerilimde olduğu gibi askeri bir tırmanma olsun, ister sel ya da şap hastalığı salgını gibi yerel bir kriz olsun, üst düzey bakanlar genellikle başbakanın başkanlık ettiği özel bir COBRA toplantısına çağrılır.
Eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson, aktif görevdeyken koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı hükümetinin verdiği tepkiyi izlemek üzere düzenli olarak bu toplantıları gerçekleştirdi. Mevcut Başbakan Keir Starmer da kısa bir süre önce İran ve İsrail arasında patlak veren çatışmaların ardından Ortadoğu'da tırmanan krize İngiltere’nin nasıl bir tepki vermesi gerektiğini tartışmak üzere benzer bir oturum çağrısında bulundu. Bu oturumda gündeme gelen en önemli konular arasında ABD Başkanı Trump'ın Hint Okyanusu'nda stratejik bir konumda bulunan Diego Garcia Üssü’nde konuşlu ABD bombardıman uçaklarının İran’daki hedefleri vurmak üzere kullanıldığı bir ABD operasyonuna yeşil ışık yakmasının ardından, Trump yönetiminin İsrail'i desteklemek üzere girişebileceği herhangi bir askeri eyleme İngiltere’nin de katılma olasılığı yer alıyordu.
ABD'nin Diego Garcia Üssü’nü kullanmasına izin verme kararı, Starmer'ın geçtiğimiz yıl göreve gelmesinden bu yana karşılaştığı en karmaşık zorluklar arasında yer alıyor.
Diego Garcia Üssü yasal olarak İngiltere'nin egemenlik alanında bulunduğundan, ABD'nin bu üssü kullanmak için İngiltere'den onay alması gerekiyordu. Ancak bu, İngiltere'yi anlaşmazlığın merkezine çekebilecek ve kendi ulusal güvenliği açısında potansiyel sonuçlar doğurabilecek bir karardı.
ABD'nin Diego Garcia Üssü’nü kullanmasına izin verme kararı, Starmer'ın geçtiğimiz yıl göreve gelmesinden bu yana karşılaştığı en karmaşık zorluklar arasında yer alıyor. Starmer, daha önce Irak Savaşı sırasında eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in özel kalem müdürlüğünü yapmış olan Ulusal Güvenlik Danışmanı Jonathan Powell'ın uzmanlığından yararlanacaktır.
İsrail'in Hayfa kentinde İran füzesinin İsrail'i vurduğu bölgede çalışmalar yürüten acil durum personeli, 20 Haziran 2025 (Reuters)
Şarku’l Avsat’ın Al Majalla’dan aktardığı habere göre Powell'ın yanı sıra Hazine Bakanı Rachel Reeves, İçişleri Bakanı Yvette Cooper ve Dışişleri Bakanı David Lammy de COBRA toplantılarının düzenli katılımcıları arasında yer alıyor.
Devlet Demiryolları’nda çalışanlar greve gittiğinde toplantıya Ulaştırma Bakanı çağrılırken, Kovid-19 salgını sırasındaki toplantılarda eski Sağlık Bakanı Matt Hancock önemli bir rol oynadı.
Bu toplantıların başlangıcı, ücretler ve çalışma koşulları konusunda uzun süredir devam eden anlaşmazlıkların ülkeyi neredeyse felce sürüklediği 1970'li yıllardaki madenci grevlerine dayanıyor.
Tartışılan konunun niteliğine göre büyüklükleri değişen toplantılara bakanlar ve üst düzey kamu görevlilerinin yanı sıra ordu, istihbarat ve güvenlik teşkilatı mensupları da katılıyor.
COBRA toplantılarının temel işlevlerinden biri de acil durumlarda farklı bakanlıklar ve hükümet kurumlarının çabalarının koordine edilmesidir. Bu durum birleşik ve entegre bir müdahale sağlar. Üst düzey bakanları, yetkilileri ve uzmanları tek bir yerde bir araya getirerek, hükümet durumu doğru bir şekilde değerlendirebilir, olası çözümleri araştırabilir ve krizle nasıl başa çıkılacağı konusunda kritik kararlar alabilir.
Eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson (ortada) Ukrayna'nın Bağımsızlık Günü'nde, Rusya ait olan ve savaş sırasında hasar gören askeri teçhizatının sergilendiği bir açık hava askeri müzesine dönüştürülen Kiev Bağımsızlık Meydanı'nı ziyaret ederken, 24 Ağustos 2022 (AFP)
COBRA toplantıları, Başbakan'ın hükümetin herhangi bir büyük ulusal sorunla hızlı ve kararlı bir şekilde mücadele ettiğine dair kamuoyuna güvence vermesi için etkili bir araçtır.
Bu toplantıların başlangıcı, ücretler ve çalışma koşulları konusunda uzun süredir devam eden anlaşmazlıkların ülkeyi neredeyse felce sürüklediği 1970'li yıllardaki madenci grevlerine dayanıyor. İlk toplantı Whitehall'da, Kabine Ofisi'nin Brifing Odası A'da yapıldı ve ardından COBRA adını aldı.
O zamandan bu yana İngiltere’de terör saldırıları, hastalık salgınları ve sivil huzursuzluklar da dahil olmak üzere birçok krizle başa çıkmanın yollarını aramak üzere çok sayıda COBRA toplantısı gerçekleştirildi.
Bu toplantıların en dikkat çekeni 11 Eylül 2001 saldırılarının ardından dönemin Başbakanı Tony Blair'in krizin yansımalarıyla başa çıkma yollarını görüşmek üzere üst düzey bakanlarıyla bir araya geldiği toplantı oldu.
Bu toplantı, Blair'in terör örgütü El-Kaide’nin saldırılarına verdiği tepkiyi değerlendirirken dönemin ABD Başkanı George W. Bush yönetimiyle ‘omuz omuza’ olacağı yönündeki ünlü açıklamasıyla sonuçlandı ve İngiltere'nin hem Irak hem de Afganistan'daki uzun vadeli askeri ve istihbarat çatışmalarında önemli bir rol oynamasına yol açan kader belirleyici bir karar alındı.
COBRA toplantılarının hükümetin karar alma sürecinde önemli bir rol oynadığı bir başka dönem de kamu güvenliğinin hükümetin en önemli önceliklerinden biri olduğu 2012 Londra Olimpiyatları sırasındaydı. Bu büyük organizasyon olaysız bir şekilde atlatıldı.
Uluslararası sahnede krizler tırmanmaya devam ederken, hükümetin bu önemli organının toplantıları, önümüzdeki dönemde İngiltere’nin politikasının şekillendirilmesinde önemli bir rol oynamaya devam edebilir.