Omikron nedeniyle Kuveytli memurların yüzde 50’si evden çalışacak

Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad başkanlığındaki haftalık kabine toplantısı (Kuveyt Kabinesi)
Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad başkanlığındaki haftalık kabine toplantısı (Kuveyt Kabinesi)
TT

Omikron nedeniyle Kuveytli memurların yüzde 50’si evden çalışacak

Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad başkanlığındaki haftalık kabine toplantısı (Kuveyt Kabinesi)
Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah Halid el-Hamad başkanlığındaki haftalık kabine toplantısı (Kuveyt Kabinesi)

Kuveyt hükümeti, her bir devlet kurumundaki çalışanların sayısının Omikron varyantı nedeniyle yüzde 50 oranında azaltılmasına karar verdi. Her devlet kurumu, kamu yararı ve çalışma koşullarına uygun olarak bugünden itibaren yeni periyoda göre işe gidecek.
Karar, Kovid-19’un Omikron varyantının Kuveyt’te hızlı bir şekilde yayılmasının ardından açıklandı. Sağlık Bakanlığı, hastanelerin tam kapasite çalıştığını ve günlük vaka sayısında rekor artış yaşandığını açıkladı.
Kabine, Kamu Hizmetleri Kurulu’na çalışanların esnek çalışma saatleri içinde çalışması için talimat vererek gerekli kuralları açıkladı. Kabine, aynı zamanda özel sektörün de çalışan sayısını azaltması çağrısında bulundu. Çalışan sayısının mümkün olan en aza indirilmesi, toplantı ve konferansların düzenlenmesinden kaçınılması gerektiği belirtildi.
Sosyal İşler ve Ticaret Bakanlığı ve Sanayi Bakanlığı, kreşler ve okullardaki çalışan kişilerin koronavirüs aşılarını tamamlaması ve randevu alması gerektiğini açıkladı. Devlet hizmetlerinin internet ortamında yürütülmesi için çağrıda bulunuldu.
Bakanlar kurulu, yolcuların toplu taşıma araçlarına toplam kapasitenin yüz 50’sini aşmayacak şekilde alınacağını belirtti. İlgili makamlar için spor kulüplerine, kuaförlerine, berberlere ve sağlık kurumlarına giden kesimin aşılarını tamamlaması, koronavirüs aşısı olması gerektiği ve mücadelede alınan tedbirlere uyması gerektiği ifade edildi.
Vatandaşların ve sakinlerin aşılarını olmaları, maske takmaları, her türlü toplantıdan kaçınmaları ve alınan tedbirlere ciddi bir şekilde uymaları gerektiği belirtildi.



Bir inanç yolculuğunun ardından... Danimarkalı mühtedi kadın, İslam’la tanışalı henüz bir yıl olmadan hacca gitti

Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
TT

Bir inanç yolculuğunun ardından... Danimarkalı mühtedi kadın, İslam’la tanışalı henüz bir yıl olmadan hacca gitti

Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)

Mekke: Ömer el-Bedevi

Danimarka vatandaşı Liz Christensen, bir yıldan kısa bir süre önce, bir inanç sığınağı arayışı yolculuğunun ardından İslam'ı seçtiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat ile yaptığı sohbette, dünyanın farklı yerlerinden dua ederek gelen hacıların görüntüsü de dahil olmak üzere İslam'a ait olmanın tüm tezahürlerini anlatırken sözleri gözyaşlarıyla karıştı.

Liz, bu yıl dünyanın 100 ülkesinden 2 bin 443 hacı adayını ağırlayan İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Misafir Programı'nın bir parçası. Misafirlerin her birinin inançlarının özünü ve çevreleri üzerindeki etkisini yansıtan bir hikayesi var.

Bu misafirlerin arasında, Danimarka'dan Suudi Arabistan'a yaklaşık on saatlik bir yolculukla gelen ve Haccın büyük rüknünü yerine getirmek üzere Arafat'ta vakfeye duran, inanç atmosferiyle dolu, huşu ve sükûnet içinde, takdir-i ilahi ile kuşatılmış hacılara katılarak, kendilerine af, mağfiret, merhamet ve ateşten kurtuluş bahşetmesi için Allah'a dua etmesine vesile olan kendi hikâyesine sahip Liz de bulunuyor.

Danimarkalı mühtedi Liz Christensen, yıllarını inanç yolculuğu üzerine düşünerek geçirdi. (Şarku’l Avsat)Danimarkalı mühtedi Liz Christensen, yıllarını inanç yolculuğu üzerine düşünerek geçirdi. (Şarku’l Avsat)

Şarku’l Avsat'a konuşan Liz gözyaşlarına hâkim olmaya çalışarak şunları söyledi: “Mutluluktan ağlıyorum. Çünkü küçüklüğümden beri Tanrı'yı arıyordum. Pek fazla insanın Tanrı hakkında düşünmediği ya da konuşmadığı bir toplumda büyüdüm ama ben Tanrı'yı arıyordum.”

Liz, inanç yolculuğu boyunca yıllarını düşünerek ve tefekkür ederek geçirmiş, mantığa aykırı olduğuna inandığı şeyleri eleştirmeye cesaret etmiş ve doğayı tefekkür etmesi onu gerçeğin özünü aramaya yöneltmiş.

Liz şöyle diyor: “Dünyadaki güç her zaman galip geldi ve sonra bu güce sevgi demeye başladım. ‘Sevgi en büyük güçtür’ dedim ve bundan tatmin oldum. Sonra doğaya geçtim ve ağaçlardan çok etkilendim. Bu yüzden ağaçlara baktığımda ‘Bir şey var, bir yaratıcı var diyorum’. Zira doğaya baktığımda bunun kendi kendine olması imkânsız.”

Yaklaşık iki milyon Müslüman bu yıl Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara gitti. (Fotoğraf: Beşir Salih)Yaklaşık iki milyon Müslüman bu yıl Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara gitti. (Fotoğraf: Beşir Salih)

Liz kendi inanç yolculuğuna devam ederken, oğlu geçen yıl şubat ayında İslam'ı seçtiğini açıkladı ve bu onun hareketi hakkında konuşmak için bir fırsat oldu. Liz şöyle diyor: “Bana bunu anlattığında ağlıyordum ama şimdi bunun gerçek olduğunu biliyorum.”

Bu yıl yaklaşık iki milyon Müslüman'ın Hac ibadetini yerine getirdiği kutsal topraklara gelen Liz, mekânın dinginliği karşısında şaşkına döndüğünü ifade etti. “Burada olduğum ve bu kadar çok kız kardeşle konuşabildiğim için çok mutluyum” diyen Liz, Haccın inanç arayışındaki uzun yolculuğunun doruk noktası olduğunu söyledi.