İsrail: İran, Suriye’deki güçlerinin yüzde 75’ini çekti

Hizbullah faaliyetlerini azaltmaya başladı. Esed, İran ekseninden kurtulmak ve Arap ülkelerinin arasına dönmek istiyor.

28 Aralık’ta İsrail’in Suriye’nin batısındaki Lazkiye Limanı’na düzenlediği hava saldırısının ardından itfaiye ekipleri bölgede meydana gelen yangını söndürmeye çalışıyor. (SANA – EPA)
28 Aralık’ta İsrail’in Suriye’nin batısındaki Lazkiye Limanı’na düzenlediği hava saldırısının ardından itfaiye ekipleri bölgede meydana gelen yangını söndürmeye çalışıyor. (SANA – EPA)
TT

İsrail: İran, Suriye’deki güçlerinin yüzde 75’ini çekti

28 Aralık’ta İsrail’in Suriye’nin batısındaki Lazkiye Limanı’na düzenlediği hava saldırısının ardından itfaiye ekipleri bölgede meydana gelen yangını söndürmeye çalışıyor. (SANA – EPA)
28 Aralık’ta İsrail’in Suriye’nin batısındaki Lazkiye Limanı’na düzenlediği hava saldırısının ardından itfaiye ekipleri bölgede meydana gelen yangını söndürmeye çalışıyor. (SANA – EPA)

İsrail ordu koridorlarında, başta Suriye olmak üzere bölge ülkelerindeki İran hegemonya projesiyle ilgili yeni değerlendirmeler duyuluyor. İsrailli askerler bu değerlendirmeleri “Süleymani dönemi sonrası değişiklikler” diye isimlendiriyor. Söz konusu değerlendirmelere göre İran projesi İsrail hava saldırıları nedeniyle büyük ölçüde tökezlemiş durumda. İran’ın bu projeden tümüyle vazgeçmediği ancak projenin uygulandığı tüm bölgelerde sorunlarla karşılaşması sebebiyle gerilemeye başladığı ifade ediliyor. Değerlendirmeler, Tahran’ın bu projeden vazgeçmemekle birlikte geri adım atmaya başladığını çünkü bulunduğu her yerde sorunlarla karşılaştığını ve Suriye’de faaliyetlerini azaltarak ülkeden çekildiğine işaret ediyor.
İsrail ordusu ve diğer güvenlik birimlerindeki başka bir grup ise İran’ın Suriye’de konuşlanma ve yerleşim birimi kurmaya devam ettiğini ve İsrail ile İran arasında meydana gelecek muhtemel bir askeri çatışmaya karşı Hizbullah’ı hazırladığını söylüyor. İsrail Askeri İstihbarat Direktörlüğü (Aman) İsrail’in Suriye’de düzenlediği hava saldırılarının İran’ın hareketleri üzerinde etkisini göstermeye başladığı görüşünde. Aman yetkililerine göre İran Suriye’deki güçlerinin sayılarını yüzde 75’ten fazla azalttı. İran’ın Lübnan’a gönderdiği silah sevkiyatlarında ise düşüş yaşanıyor. Aman’ın elindeki bilgilere göre, Suriye’nin bazı bölgelerinde son dönemde Şii milislerin faaliyetlerinde gerileme söz konusu.
İsrailli yetkililer bu değişikliğin öncelikle, geçen yıl büyük oranda artan yoğun hava saldırıları ve yine geçen yıl Lazkiye kenti (Suriye’nin batısında) ile Deyrizor kenti (Suriye’nin doğusunda) gibi İsrail sınırına uzak bölgelere kadar uzanan gizli operasyonların ciddi ölçüde artmasının bir sonucu olduğu kanaatinde. İsrail, Suriye’nin güneyinde faaliyet gösteren Hac Haşim ile İran silahlarının Suriye’ye taşınması noktasında lojistik işleri yürüten Behnam Şeriri gibi İranlı saha komutanlarını bizzat tehdit etmeye başladı. İsrail’in sosyal medya üzerinden paylaştığı tehdit mesajlarında Haşim ve Şeriri’nin isimlerini açıktan zikretmesi ve ikisinin Suriye’de kullandığı ev ile ofislerinin yakınını bombalamasının ardından İranlı iki komutan gözden kayboldu.
İsrail’in değerlendirmelerine göre İran’ın Suriye’deki faaliyetlerini azaltmasında bölgedeki yeni gelişmeler de etkili oldu. Lübnan’da İran ve Hizbullah’a karşı büyük bir öfke hâkim. Lübnan halkının büyük bir kesimi ülkedeki ekonomik sıkıntılardan, yerel para biriminin çöküşünden ve bankalar ile iş insanlarına uygulanan yaptırımlardan İran ve Hizbullah’ı sorumlu tutuyor. Hizbullah’ın, ülkeyi yeniden iç savaşa sürüklemesinden endişe ediliyor. Irak’ta İran yanlısı siyasi parti ve gruplar son seçimde ağır bir darbe aldı. Suriye’de Devlet Başkanı Beşşar Esed’in tavrında gözle görülür bir değişiklik söz konusu. Nitekim Esed, “İran’ın boğucu kucaklamasından” kurtulmak ve “Arap kollarının arasına dönmek istiyor.”
İsrailli komutanlar, İran’ın hareketliliğini kısıtlama noktasında Rusya’nın oynadığı rolden övgüyle söz ediyor. Söz konusu komutanlara göre Esed, Moskova’nın İran’ı Suriye’den çıkarma pozisyonunu ve Suriye topraklarındaki Rus kuvvetlerinin varlığını güçlü bir şekilde destekliyor. Bu destek Rusya’yı İran’dan daha önemli bir oyuncu haline getiriyor. İsrail’in Suriye konusunda Rusya ile kurduğu güçlü koordinasyonu kıymetli bulan İsrailli yetkililer, Tahran’ın artık kuşatılmaya başlandığını, bölgedeki politikalarında değişikliğe gitmesi gerektiğini ve eğer bu yönde adım atmazsa, ağır bedeller ödeyerek bu adımları atmak zorunda kalacağının farkına vardığı görüşünde.
Bu değerlendirmeler, İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü’nün eski Komutanı Kasım Süleymani suikastının ikinci yıldönümü münasebetiyle Aman merkezinde yürütülen araştırmalar sonucunda ortaya konuldu. Aman yetkilileri bu suikastı İran politikasının dönüm noktası olarak niteliyor.
İran’daki gelişmeleri ve Tahran’ın bölgedeki hegemonya projesini takip eden önde gelen bir gözlemci, Süleymani’nin stratejik meselelerde ve büyük çaplı örgütleme faaliyetlerinde yüksek donanımlara sahip bir komutan olduğunu, Tahran’daki liderler ve İran ekseni örgütlerinin faaliyet gösterdiği tüm ülkelerde gözle görülür bir etkisi bulunduğunu ve suikast sonrasında büyük bir boşluk meydana geldiğini belirtti. Gözlemci, “Aynı zamanda düşmanımızın yeteneklerini itiraf etmeliyiz. Süleymani’nin yerini alan İsmail Kaani’nin bu boşluğu dolduracak güce sahip olmadığı artık açık bir şekilde görülüyor. Kaani, Süleymani ile aynı ölçüde takdir görmüyor ve rastgele kararlar alıyor” dedi.
Aman yetkilileri, araştırma sonuçlarının değerlendirildiği toplantıda, “İsrail, tedbiri elden bırakmamalı ve İran’ın hegemonya projesiyle tüm gücüyle mücadele etmelidir. Fakat bu değişikliği de görmelidir” tavsiyesinde bulundu.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.