Filistin Yönetimi İsrail ordusunu yerleşimci şiddetini teşvik etmekle suçladı

Amerikalı subaylardan oluşan bir heyet, Harem-i İbrahim Camii'ni Kahane'nin adamları aracılığıyla tanıyor

İsrail ordusu, yerleşimcilerin varlığına karşı Filistin protestoları sırasında geçen Cuma günü İbrahimi Camii yakınında bir Filistinliyi tutuklarken (EPA)
İsrail ordusu, yerleşimcilerin varlığına karşı Filistin protestoları sırasında geçen Cuma günü İbrahimi Camii yakınında bir Filistinliyi tutuklarken (EPA)
TT

Filistin Yönetimi İsrail ordusunu yerleşimci şiddetini teşvik etmekle suçladı

İsrail ordusu, yerleşimcilerin varlığına karşı Filistin protestoları sırasında geçen Cuma günü İbrahimi Camii yakınında bir Filistinliyi tutuklarken (EPA)
İsrail ordusu, yerleşimcilerin varlığına karşı Filistin protestoları sırasında geçen Cuma günü İbrahimi Camii yakınında bir Filistinliyi tutuklarken (EPA)

Filistin hükümetinin İsrail ordusunu Batı Şeria'daki kasabalara ve sivillere yönelik saldırılar düzenlemek için yerleşimcilerle iş birliği yapmakla suçladığı ve dünyanın yerleşim sorununu yeni, farklı ve alışılmışın dışında bir şekilde ele almasını talep ettiği bir zamanda, dün işgal ordusundaki Merkez Komutanlığı Komutanı Yehuda Fuchs'ın, aşırılık yanlılarından birinin rehberliğinde üst düzey Amerikan subayları için el-Halil şehrinde bir gezi düzenlediği ortaya çıktı.
Tel Aviv’deki siyasi kaynaklar, İsrail Ordusu Komutanı’nın, ABD Ordusu'ndaki bir grup üst düzey subaya dün yerleşimcilerin bakış açısından çatışmayı anlatmak üzere şehirdeki karakol sözcüsü, Haham Meir Kahane'nin kurduğu ırkçı, faşist ‘Kach’ Hareketi’ne mensup Noam Arnon'u seçtiğini bildirdi.
Söz konusu gezi ile ilgili açıklamada bulunana Arnon, “ABD’li subaylar, Filistin güvenlik güçlerini eğiten Amerikan ekibinin bir parçası” dedi. Arnon gezinin ardından Facebook hesabından yaptığı açıklamada, “ABD’li üst düzey subaylarından oluşan bir heyet, dinlemeye, öğrenmeye, tanımaya ve etkilenmeye geldi. Babamız İbrahim'in tüm dünyadaki barış çağrısında bulunanlara nasıl önderlik ettiğini hatırladığımızda biz de onlarla yeniden duygulandık. Barış anlaşmalarının (İbrahim Anlaşmaları) olarak anılmasından ve Abraham's Grotto (Abraham Mağarası) gezimizin buranın Yahudi tarihine odaklanmasından memnunuz” ifadelerine yer verdi.
Öte yandan Haaretz gazetesinin dün yayınlanan bir haberine göre ABD subaylarına rehberlik etmesi için Arnon'a başvuran Ordu’nun Merkez Komutanlığı Sekreterliğiydi ve General Fuchs'ın kendisi bağlantıydı. Gezi geçen hafta gerçekleştirildi. Harem-i İbrahim Camii'nde ve el-Halil şehrinin merkezindeki mevcut karakolları kapsadı.
Gazetenin bilgi sahibi kaynaklardan aktardığına göre, gezinin ABD ile Filistin Yönetimi arasındaki ilişkilere zarar vereceğinden korkan İsrail güvenlik aygıtında eleştirilere yol açtı. Gazetenin haberine göre bir Şin Bet yetkilisi (İsrail iç istihbaratı) tarafından şu ifadeler kullanıldı: “Harem-i İbrahim Camii'nde dengeyi korumak önemlidir.   Filistinli delegelerin katılımı olmadan tek taraflı bir tur düzenlenmesi İsrail ile Filistin Otoritesi arasındaki güvenlik koordinasyonu ile ilgili her konuda gerilimi artıracaktır.”
İsrail ordusuna gelince, gezi organizasyonunun savunulduğu bir açıklamada yapıldı: “Geçtiğimiz hafta birçok ABD’li subay Patrikler Mağarası (Harem-i İbrahim Camii) ve Beyt Hadassah'ta Merkez Komutanlığı öncülüğünde bir gezi gerçekleştirmek ve yerin tarihini incelemek için buraya geldi. Amerikan heyeti, düzenli olarak gerçekleştirilen sürekli turlar çerçevesinde bölge hakkında daha iyi bilgi edinebilmek için İsrail Devleti ve Filistin Yönetimi'ndeki çeşitli taraflarla bir araya geldi. Bu gezide onlara rehberlik etmesi için Dr. Noam Arnon seçildi. Gezi, İsrail ordusu prosedürlerine uygun olarak gerçekleşti.”
Yahudi yerleşimcilerin Batı Şeria'daki Filistinli vatandaşlara yönelik, sivillere keskin aletlerle saldırmak, arabalarına taş atmak, kutsal yerlerin kutsallığını ihlal etmek, ekinlere zarar vermek ve rastgele ileri karakolların kurulması gibi saldırıların artmasının ardından Filistin hükümeti Ramallah'ta dünyaya uzlaşma meselesinin yeni, farklı ve alışılmışın dışında ele alınmasını ve başka bir sonuca yol açmasını istediği bir çağrıda bulunduğunu söylemekte fayda var.
Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada İsrail'in sömürge önlemleri ve politikaları, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere işgal altındaki Batı Şeria'daki tarihi, yasal ve demografik gerçekliği değiştirmeyi, Filistinli, bölgesel ve uluslararası tarafları, gelecekteki herhangi bir siyasi düzenlemede atlanamayacak kabul edilen gerçekler olarak ele almaya zorlamak amacıyla, sahada tek taraflı olarak daha fazla yerleşim değişikliği dayatmayı amaçladığına işaret edildi. Her gün tekrarlanan bu sömürge yerleşim önlemleri için sonucun aynı olduğuna dikkat çekilen açıklamada, işgal makamlarının, nehirden denize uzanan sömürge çıkarlarının haritasına göre, müzakere edilmiş nihai bir çözüm konularının geleceğini tek taraflı olarak zor kullanarak çözmek için zamanla yarıştığı ifade edildi.
Naftali Bennett hükümeti yönetimi devraldığından beri, yerleşimciler gelişigüzel yerleşimler kurmak, çeşitli yerlerde Filistin topraklarına varlıklarını dayatmak ve vatandaşlara şiddetli saldırılar düzenlemek için organize bir kampanya başlattılar. Bu durum, İsrail Kamu Güvenliği Bakanı Omer Barlev, Parlamento Dış İlişkiler ve Güvenlik Komisyonu Başkanı Ram Ben Barak'ı bile öfkelendirdi. Öyle ki Knesset Üyesi Yair Golan, yerleşimcilerin şiddet olaylarını Naziler döneminde Yahudilerin maruz kaldığı şiddete benzetti.



Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

TT

Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

Suriye ordusu Suveyda'dan çekilmeye başladı

Suriye ordusu, çarşamba akşamı, nüfusunun çoğunluğunu Dürzilerin oluşturduğu Suveyda ilinden çekilmeye başladı. Savunma Bakanlığı, şiddet olaylarının yaşandığı ilde yeni bir ateşkes anlaşmasının açıklanmasından birkaç saat sonra çekilme kararını duyurdu.

Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ‘Suriye Arap Ordusu'nun, imzalanan anlaşmanın hükümleri uyarınca ve ildeki yasadışı grupların temizlenmesi tamamlandıktan sonra Suveyda'dan çekilmeye başladığı’ belirtildi. Açıklamada, Suveyda’da konuşlu diğer hükümet güçlerinin çekilmesinden bahsedilmedi.

Anlaşma, İsrail'in Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Genelkurmay Başkanlığı çevresinin yanı sıra Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera illerinde konuşlu hükümete bağlı güçlere karşı hava saldırıları düzenlemesi üzerine sağlandı.

Ateşkes anlaşmasının maddeleri

Dürzi lideri Yusuf Carbu, hükümet ile Suveyda'nın önde gelenleri arasında bir anlaşmaya varıldığını açıkladı. Dürzilerin Ruhani Lideri Şeyh Hikmet Hicri ise anlaşmayı reddederek ‘Suveyda tamamen özgürleştirilinceye’ kadar savaşın devam edeceğini vurguladı.

Yaptığı açıklamada herhangi bir anlaşma ve müzakere yaptığı ve yetki vermeyi reddeden Hicri, ‘bu ortak tutumdan saparak tek taraflı temas veya anlaşma yapan kişi veya kurumları’ uyardı.

Öte yandan Carbu, anlaşmanın Suveyda'daki askeri operasyonların tamamen ve derhal durdurulmasını, ordunun kışlalarına geri dönmesini ve ateşkesin uygulanmasını denetlemek üzere devlet ve Suveyda'nın önde gelen isimlerinden oluşan bir gözetim komitesi kurulmasını içerdiğini söyledi.

Dürzi lider anlaşmanın ayrıca, ‘Suveyda'nın Suriye devletine tam olarak entegre edilmesini ve tüm eyalet toprakları üzerinde tam egemenliğinin teyit edilmesini’ öngördüğünü de belirtti.

Anlaşma aynı zamanda iç güvenlik güçlerinin ve devlet polisinin yanı sıra Suveyda ve çevresindeki bölgelerden polis memurlarının konuşlandırılmasını ve Suveyda’daki polis memurlarının ilin güvenlik dosyasını yönetmek için liderlik ve yürütme görevlerini üstlenmelerini de içeriyordu.

hyjukı
İsrail dün başkent Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı karargahını bombaladı (Reuters)

Carbu’ya göre taraflar, anlaşma uyarınca Suveyda'da ağır silahların düzenlenmesi için bir mekanizma üzerinde anlaşarak, devletin kontrolü dışındaki silahların toplatılması ve Suveyda'nın tüm bölgelerinde Suriye yasalarına ve düzenlemelerine uygun olarak tüm devlet kurumlarının yeniden faaliyete geçirilmesini garantilediler.

Onlarca ceset

Suriye Sağlık Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail'in Şam'a düzenlediği hava saldırılarında 3 kişinin öldüğünü, 34 kişinin yaralandığını bildirdi. Bakanlık, Suveyda'daki El-Vatani Hastanesi’nde ise güvenlik güçleri mensupları ve sivillerin de aralarında bulunduğu onlarca cesedin bulunduğunu açıkladı.

Suriye Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail’in Genelkurmay Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresini ve ülkenin güneyini hedef alan son saldırılarının ‘ciddi bir tırmanış’ oluşturduğu vurgulandı.

Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:

“Suriye, bu tehlikeli tırmanış ve sonuçlarından İsrail'i tamamen sorumlu tutuyor. Ayrıca, uluslararası hukukun sağladığı tüm araçlarla topraklarını ve halkını savunma konusunda tüm meşru haklarını saklı tutar. İsrail'in Suriye'de gerginliği tırmandırmak, kaos yaratmak ve güvenliği ve istikrarı bozmak için izlediği sistematik politika kapsamında gerçekleştirilen bu açık saldırı, BM Şartı ve uluslararası insani hukuku açıkça ihlal ediyor.”

Dışişleri Bakanlığı, ‘uluslararası toplumu sorumluluğunu üstlenmeye ve Birleşmiş Milletler üyesi olan egemen bir devletin topraklarına yönelik İsrail'in tekrarlanan saldırılarına son vermek için acil önlemler almaya’ çağırdı.

Yedioth Ahronoth gazetesi dün İsrailli bir güvenlik yetkilisinin, İsrail'in Suriye'deki gerginliğin çözümü konusunda bir anlaşmaya yakın olduğunu söylediğini aktardı. Gazetenin bildirdiğine göre yetkili, “Şu an Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın ateşkes ilan edeceğini ve güneydeki Suveyda’dan askerlerini çekeceğini tahmin ediyoruz” dedi.

İsrail’in hava saldırıları

Öte yandan İsrail ordusu dün, Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasının girişini hedef aldığını doğrulamasının ardından Şam'daki Cumhurbaşkanlığı sarayı çevresinde bir ‘askeri hedefi’ vurduğunu açıkladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee dün, X hesabından yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun Şam bölgesinde Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasını vurduğunu söyledi. Adraee, “Suriyeli liderleri, Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı’ndan savaşı yönetiyor ve güçlerini Suveyda’ya gönderiyor” ifadelerini kullandı.

Adraee, İsrail ordusunun ‘Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresinde bir hava hedefini vurduğunu’ da sözlerine ekledi.

Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan üç görgü tanığı, Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresinde bir patlama sesi duyduklarını ve ardından dumanların yükseldiğini bildirdi.

Komşu mahallede yaşayan ve ismini vermek istemeyen 51 yaşındaki bir kadın, “Bombardımanın ardından evimin balkonunda Emevi Meydanı'nda neler olup bittiğini izlemeye çalışıyordum ve bir patlama sesi duydum. Ardından, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın genellikle önemli misafirlerini ağırladığı Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın yakınlarında yükselen bir duman bulutu gördüm” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın bulunduğu tepenin yakınlarındaki iki bölgede yaşayan iki kişi de patlamanın ardından yoğun duman gördüklerini doğruladı.

Saldırılar, Suriye hükümetinin, rejim güçlerinin kontrolünü ele geçirdikten bir gün sonra Suveyda'da çatışmaların yeniden başladığını belirtmesinin ardından gerçekleşti. Suriye Arap Haber Ajansı SANA, Savunma Bakanlığı'nın dün yaptığı açıklamada, ‘yasa dışı’ grupların Suveyda'daki el-Vatani Hastanesi’ni ordu ve iç güvenlik güçlerine karşı saldırılar için bir üs olarak kullandığını söylediğini bildirdi.

Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Müdürlüğü, söz konusu silahlı gruplara bağlı çok sayıda keskin nişancının hastanenin çatısında konuşlandığını ve hükümet güçlerini yoğun bir şekilde hedef aldığını belirtti. Açıklamada, “Hastaneyi ve çevresini tarafsızlaştırmak ve Sağlık Bakanlığı ve Acil Durum Bakanlığı personelinin hastaneye girmesine izin vermek için defalarca çağrıda bulunduk, ancak şu ana kadar herhangi bir yanıt almadık” ifadeleri yer aldı.

vfgthy
Suriye ordusu ve güvenlik güçleri, şehirde yaşanan çatışmaların ardından Suveyda'da konuşlandırıldı (EPA)

Diğer taraftan salı günü düzenlediği saldırılar Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera ile sınırlı kalan İsrail, dün saldırılarını Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binası ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresini de kapsayacak şekilde genişletti.

İsrail ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binası girişinin hedef alındığı ve Suriye sınırındaki birliklerin güçlendirileceği belirtildi. İsrail Ordu Sözcüsü Adraee, İsrail ordusunun Suriye Genelkurmay Başkanlığı binasının giriş kapısını vurduğunu söyledi. İsrail ordusunun Suriye'deki Dürzilere yönelik gelişmeleri ve eylemleri izlemeye devam ettiğini belirten Adraee, İsrail ordusunun siyasi talimatlara göre bölgede saldırılar düzenlediğini ve çeşitli senaryolara karşı hazırlıklı olduğunu da sözlerine ekledi. İsrail Hava Kuvvetleri, Genelkurmay Başkanlığı binası girişine düzenlenen saldırıdan birkaç saat sonra Şam'ın merkezindeki bu binaya yeni saldırılar düzenledi. Yeni saldırılar daha büyük bir tırmanışın habercisi gibi görünüyordu, zira İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Suriye'ye yönelik ‘acı verici’ saldırıların başladığını söyledi. Katz, “Şam'a yönelik uyarılar sona erdi, şimdi acı verici saldırılar başlayacak” diye ekledi.

SANA dün sabah Şam'da bir patlama sesi duyulduğunu bildirirken, Suriye devlet televizyonu İsrail’e ait insansız hava araçlarının (İHA) Şam semalarında uçtuğunu ve patlamalar olduğunu aktardı. Suriye Haber Ajansı ise İsrail'in Şam'ın merkezine düzenlediği saldırıda iki sivilin yaralandığını bildirirken, Reuters iki Suriyeli güvenlik kaynağına dayanarak İsrail'in başkentin savunma bakanlığını hedef alan bir hava saldırısı düzenlediğini aktardı. Alikhbaria Syria kanalı ise İsrail'in Şam'ın merkezine düzenlediği saldırıda iki sivilin yaralandığını bildirirken, Reuters iki Suriyeli güvenlik kaynağına dayandırdığı haberde İsrail'in Şam’da Savunma Bakanlığı binasını hedef alan bir hava saldırısı düzenlediğini aktardı. Suriye basını daha sonra Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı binasında büyük hasar meydana geldiğini bildirdi.

Kanlı çatışmalar

Bu gelişmeler, Suveyda'da ilanından sadece birkaç saat sonra çöken ateşkesten sonra yaşandı. Ateşkes, günlerce süren ve çok sayıda kişinin ölümüne yol açan kanlı mezhep çatışmalarına son vermeyi amaçlıyordu.

Suriyeli güvenlik güçleri pazartesi günü, Dürzi silahlı gruplar ile Bedevi aşiretler arasındaki çatışmaları kontrol altına almak amacıyla Suveyda’da konuşlandırıldı. Ancak bu kez de Suriyeli güvenlik güçleri ile Dürzi silahlı gruplar arasında çatışma başladı. İsrail, pazartesi ve salı günü Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçlerine hava saldırıları düzenleyerek müdahale etti ve amacının Dürzileri korumak olduğunu açıkladı.

Suriye Savunma Bakanlığı'nın salı akşamı ilan ettiği ateşkes uzun sürmedi. Yerel haber sitesi Suwayda24, Suveyda ve çevresindeki köylerin dün sabah yoğun topçu ve havan topu saldırısına maruz kaldığını bildirdi. Suriye Savunma Bakanlığı SANA'nın aktardığı açıklamasında, Suveyda'daki yasadışı grupları ateşkesin ihlalinden sorumlu tuttu. Bakanlık, Suveydalılara evlerinde kalmaları çağrısında bulundu.

Pazar günü çatışmaların başlamasından bu yana onlarca sivil, Suriyeli güvenlik gücü mensubu ve Dürzi silahlı unsur hayatını kaybetti. Suveyda’da siviller ve Reuters muhabirleri, hükümet güçlerinin dün evleri yağmaladığını, yaktığını ve arabaları ve ev eşyalarını çaldığını söyledi. Bir Suvayda sakini, Reuters muhabirine evinde başından vurularak öldürülen kardeşinin cesedini görmesine izin verdi.

sdfgrth
Suveyda'nın bir mahallesindeki Suriyeli güvenlik güçleri mensupları ve silahlı çocuklar, 15 Temmuz 2025 (AFP)

İsrail Savunma Bakanı Katz dün, Suriye hükümetine ‘Dürzileri rahat bırakması’ uyarısında bulundu. Katz, İsrail ordusunun Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçleri geri çekilene kadar bombalamaya devam edeceğini vurguladı.

Bu arada ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack dün yaptığı açıklamada, ABD'nin ‘itidal ve birliği sağlayabilmek için’ tüm taraflarla temas halinde olduğunu söyledi.