Danimarka'da casusluk skandalı: Eski Savunma Bakanı'na vatana ihanet davası açıldı

Claus Hjort Frederiksen, hakkındaki suçlamalara dair detayları paylaşmazken, Danimarka'da yürütülen casusluk davaları kapalı kapılar ardında devam ediyor (Emil Helms / Berlingske)
Claus Hjort Frederiksen, hakkındaki suçlamalara dair detayları paylaşmazken, Danimarka'da yürütülen casusluk davaları kapalı kapılar ardında devam ediyor (Emil Helms / Berlingske)
TT

Danimarka'da casusluk skandalı: Eski Savunma Bakanı'na vatana ihanet davası açıldı

Claus Hjort Frederiksen, hakkındaki suçlamalara dair detayları paylaşmazken, Danimarka'da yürütülen casusluk davaları kapalı kapılar ardında devam ediyor (Emil Helms / Berlingske)
Claus Hjort Frederiksen, hakkındaki suçlamalara dair detayları paylaşmazken, Danimarka'da yürütülen casusluk davaları kapalı kapılar ardında devam ediyor (Emil Helms / Berlingske)

Eski Danimarka Savunma Bakanı Claus Hjört Frederiksen hakkında devlet sırlarını paylaştığı iddiasıyla dava açıldı.
Frederiksen cuma günü yaptığı açıklamada devlet sırlarını sızdırmakla suçlandığını söyledi.
"Parlamento'nun üyesi olarak siyasi bir mevzuyla ilgili konuştum. Şu anda ekleyecek bir şeyim yok" diyen Frederiksen, hangi konuyla ilgili, ne zaman ve kimle konuştuğunu açıklamadı.  
2016-2019 arası Savunma Bakanlığı yapan 74 yaşındaki siyasetçi, aynı dönemde İstihbarat Servisleri Komitesi'nin de başındaydı.
Frederiksen, mensubu olduğu Sol Danimarka Liberal Partisi aracılığıyla yaptığı açıklamada "İfade özgürlüğümün sınırlarını ihlal ettiğim gerekçesiyle Ceza Kanunu'nun 109'uncu maddesi uyarınca hakkımda dava açıldığını doğrulayabilirim" ifadelerini kullandı.
Danimarka hukukuna göre Frederiksen devlet sırlarını sızdırmaktan ve vatana ihanetten suçlu bulunursa 12 aya kadar hapis cezası alabilir.
CNN'e konuşan Frederiksen'in avukatı Lars Kjeldsen ise müvekkilinin "hakkındaki tüm suçlamaları reddettiğini" söyledi.
Savcılardan iddialara ilişkin bir açıklama gelmezken, yerel basında Frederiksen'in, Danimarka'nın ABD'yle yaptığı çok gizli bir anlaşmanın varlığını doğruladığı ve hakkındaki davanın bu yüzden açılmış olabileceği öne sürüldü. Bu anlaşmaya göre ABD istihbarat servislerinin casusluk için Danimarka'daki verileri kullanmasına müsaade ediliyor.
Frederiksen'in, 2020'deki bir söyleşisinde Danimarka yurttaşlarının gizli bir telefon dinleme anlaşmasının kurbanı olabileceğini ima eden sözleri şaşkınlık yaratmıştı.
Ulusal yayın kuruluşu Danmarks Radio, geçen yıl Danimarka Savunma İstihbarat Servisi'nin (Forsvarets Efterretningstjeneste -FE) ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'na (National Security Agency -NSA), aralarında dönemin Almanya Başbakanı Angela Merkel'ın da bulunduğu Avrupalı siyasetçilerle ilgili 2012-2014 arasında istihbarat toplamasına yardımcı olduğunu bildirmişti.
NSA'in FE'yle işbirliği yaparak Danimarka'daki internet altyapısını takip etmeye başladığı, gönderilen kısa mesajlara ve yapılan cep telefonu konuşmalarına eriştiği ifade edilmişti.
Pazartesi günü Eski FE Direktörü Lars Findsen'in geçen yıl devlet sırlarını paylaştığı gerekçesiyle başkent Kopenhag'daki havalimanında 8 Aralık'ta tutuklandığı ve 1 aydır hapiste olduğu ortaya çıkmıştı.
Frederiksen'e yöneltilen suçlamayla yargılanan ve hakkında 12 ay hapis istenen Findsen iddiaları reddetmişti.
Independent Türkçe, BBC, CNN



ABD'de tepki çeken adım: Gıda güvencesizliği ölçülmeyecek

Her aralık ayında yaklaşık 40 bin hanede yapılan anketle Amerikalıların yeterli gıdaya erişip erişmediği ölçülüyordu (AP)
Her aralık ayında yaklaşık 40 bin hanede yapılan anketle Amerikalıların yeterli gıdaya erişip erişmediği ölçülüyordu (AP)
TT

ABD'de tepki çeken adım: Gıda güvencesizliği ölçülmeyecek

Her aralık ayında yaklaşık 40 bin hanede yapılan anketle Amerikalıların yeterli gıdaya erişip erişmediği ölçülüyordu (AP)
Her aralık ayında yaklaşık 40 bin hanede yapılan anketle Amerikalıların yeterli gıdaya erişip erişmediği ölçülüyordu (AP)

Yoksul ailelerin daha fazla gıda almasını sağlayan Ek Beslenme Yardımı Programı'na (Supplemental Nutrition Assistance Program/SNAP) yönelik en büyük kesintiyi iki ay önce ABD Kongresi'nden geçiren Donald Trump yönetimi, şimdi de ülkede her yıl yapılan gıda güvencesizliği anketine karşı adım attı. 

Gelecek ay yayımlanması beklenen 2024 raporunun ardından bir daha anket düzenlenmeyecek.

ABD basınında çıkan haberler üzerine Tarım Bakanlığı Sözcüsü Alec Varsamis, 1990'lı yılların ortalarından beri sürdürülen bu araştırmanın artık yapılmayacağını cumartesi günü doğruladı: 

Kanuni bir dayanağı olmayan bu rapor fazla politikleşti ve yapılan inceleme neticesinde bakanlığın işlerine fayda sağlamadığı görüldü.

Diğer yandan Amerikan basını bu hamlenin, bakanlığın Amerikalıların yeterince beslenip beslenmediğini ölçme kabiliyetine büyük zarar vereceğini ve SNAP kesintilerinin etkilerinin saptanamayacağını bildiriyor. 

Yayımlanan raporları başından beri takip eden akademisyen Colleen Heflin, Trump yönetiminin bu hamlesine tepki gösterdi. Syracuse Üniversitesi'nde ders veren araştırmacı şu ifadeleri kullandı:

2025'te ölçüm yapmamak özellikle sorunlu zira enflasyon arttı ve işgücü piyasasının koşulları kötüleşti. Bunların gıda güvencesizliğini artırdığı biliniyor.

1981-1989'da görev yapan Başkan Ronald Reagan'ın ABD'de açlık sorunu yaşandığı iddialarını reddetmesiyle büyüyen tartışmaların üzerine bu anket başlatılmıştı.  

Ancak seleflerinden ayrılan Trump, kendi politikalarının yerilmesine yol açabilecek hükümet verilerini sert bir dille eleştiriyor.

Yayımlanan son rapor, ülkedeki hanelerin yüzde 13,5'inde yaşayan 47 milyon kişinin gıda güvencesizliği yaşadığını, yani en azından yılın bazı dönemlerinde sağlıklı bir hayat sürdürecek kadar gıda temin edemediğini ortaya koymuştu.

Eyalet, ırk ve etnisiteye göre ayrıştırılan sonuçlar, siyah ve Latinoların durumunun beyazlara göre çok daha kötü olduğunu gözler önüne seriyor. 

Temmuzda yapılan SNAP kesintisinin eşitsizlikleri daha da artırmasından korkuluyor. Zira 10 yıllık süreçte yapılacak 187 milyar dolarlık yardımdan vazgeçildi.

Tahminlere göre programa kayıtlıların yüzde 10'u, yani 4 milyona yakın kişi bu kesintiden olumsuz etkilenecek. 

Independent Türkçe, New York Times, WSJ


İsrail basını: Muhalefet kanadından dört partinin liderleri seçimlere hazırlık için bir cephe oluşturma konusunda anlaştı

İsrail muhalefet partisi Yeş Atid'in lideri Yair Lapid (DPA)
İsrail muhalefet partisi Yeş Atid'in lideri Yair Lapid (DPA)
TT

İsrail basını: Muhalefet kanadından dört partinin liderleri seçimlere hazırlık için bir cephe oluşturma konusunda anlaştı

İsrail muhalefet partisi Yeş Atid'in lideri Yair Lapid (DPA)
İsrail muhalefet partisi Yeş Atid'in lideri Yair Lapid (DPA)

İsrail gazetesi Haaretz dün, İsrail muhalefetinden dört partinin liderlerinin önümüzdeki dönemde yapılacak olası seçimlere hazırlık amacıyla birleşik cephe oluşturma konusunda anlaşmaya vardıklarını bildirdi.

Gazete, cephenin görevinin bir sonraki hükümetin temel ilkelerini belirlemek, bir anayasa taslağı hazırlamak ve İsrail'in ‘Yahudi, demokratik ve Siyonist devlet’ kimliğini korumak olacağını yazdı.

Ön saflarda muhalefet partisi Yeş Atid'in lideri Yair Lapid, Yisrael Beiteinu Partisi’nin lideri Avigdor Lieberman, Yachad Partisi’nin lideri Gadi Eizenkot ve Demokratik Parti'nin lideri Yair Golan yer aldı.

İsrial gazetesi Haaretz, dört liderin son haftalarda birkaç tur görüşme yaptığını ve bir sonraki toplantıyı ekim ayı başlarında yapma konusunda anlaştıklarını belirtti.

Haaretz, Naftali Bennett ve Benny Gantz'ın yaklaşan toplantılara katılmalarının beklendiğini yazdı.


Taliban: Bagram Hava Üssü'nün ABD kontrolüne geri verilmesi konusunda anlaşmaya varılması ‘imkânsız’

ABD birliklerinin çekilme sürecinin son gününde Bagram Hava Üssü'nün dışındaki bir kontrol noktasında duran Afgan askerleri... 2 Temmuz 2021 (Reuters)
ABD birliklerinin çekilme sürecinin son gününde Bagram Hava Üssü'nün dışındaki bir kontrol noktasında duran Afgan askerleri... 2 Temmuz 2021 (Reuters)
TT

Taliban: Bagram Hava Üssü'nün ABD kontrolüne geri verilmesi konusunda anlaşmaya varılması ‘imkânsız’

ABD birliklerinin çekilme sürecinin son gününde Bagram Hava Üssü'nün dışındaki bir kontrol noktasında duran Afgan askerleri... 2 Temmuz 2021 (Reuters)
ABD birliklerinin çekilme sürecinin son gününde Bagram Hava Üssü'nün dışındaki bir kontrol noktasında duran Afgan askerleri... 2 Temmuz 2021 (Reuters)

Afganistan’daki Taliban hükümetinden bir yetkili, ABD Başkanı Donald Trump'ın Bagram Hava Üssü'nün ABD'ye iade edilmemesi halinde ülkeye belirsiz yaptırımlar uygulayacağı tehdidinde bulunmasının ardından, bugün Bagram Hava Üssü konusunda bir anlaşmaya varmanın ‘imkânsız’ olduğunu bildirdi.

Yerel basında yer alan açıklamalara göre, Taliban hükümetinin Genelkurmay Başkanı Fasihuddin Fitrat, “Son zamanlarda, bazıları Bagram Hava Üssü'nü geri almak için Afganistan ile müzakerelere başladıklarını söylediler” dedi.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Fitrat, “Afganistan topraklarının bir santimetrekaresi üzerinde bile anlaşma yapılması imkânsız. Buna ihtiyacımız yok” ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump dün, Taliban'ın Bagram Hava Üssü'nü ABD'ye iade etmemesi halinde Afganistan'a belirsiz yaptırımlar uygulayacağı tehdidinde bulundu.

Trump, Truth Social platformunda şunları yazdı: “Afganistan, Bagram Hava Üssü'nü onu inşa edenlere, yani ABD'ye iade etmezse kötü şeyler olacak.”

Bu belirsiz tehdit, Trump'ın Birleşik Krallık’a yaptığı resmi ziyaret sırasında ABD'nin üssün kontrolünü geri alması fikrini ortaya atmasından birkaç gün sonra geldi.

Afganistan'ın en büyük hava üssü olan Bagram, 11 Eylül 2001 saldırılarının ardından Washington'un Taliban'a karşı savaşında önemli bir dayanak noktasıydı.

ABD ve NATO güçleri, Temmuz 2021'de kaotik bir şekilde Bagram'dan çekildi ve Taliban, Afganistan'ın büyük bir bölümünü kontrol altına aldıktan sonra tüm ülke üzerinde hakimiyetini sıkılaştırdı.

Trump, iktidara döndüğünden beri üssün terk edilmesini eleştirdi ve ABD'nin Afganistan'dan çekilmesini yönetme şekli nedeniyle selefi Joe Biden'ı suçladı. Beyaz Saray muhabirleri dün geç saatlerde, ABD Başkanı’na Bagram Hava Üssü'nü geri almak için ABD askerleri göndermeyi düşünüp düşünmediğini sordu. Trump ise şu yanıtı verdi: “Bu konuyu şu an konuşmayacağız. Ancak Afganistan ile görüşüyoruz ve o üssü geri istiyoruz. Geri vermezlerse, ne yapacağımı göreceksiniz.”