Bazı alanlarda PCR testi zorunluluğu kaldırıldı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Bazı alanlarda PCR testi zorunluluğu kaldırıldı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İçişleri Bakanlığınca valiliklere gönderilen yazıda, Koronavirüs Bilim Kurulunun tavsiyeleri ve Sağlık Bakanlığının değerlendirmeleri doğrultusunda, ulaşım, bazı etkinlikler ve okullardaki PCR testi zorunluluğunu öngören uygulamalar kaldırıldı.
İçişleri Bakanlığı, Koronavirüs Bilim Kurulunun tavsiyeleri çerçevesinde Sağlık Bakanlığının değerlendirmelerini içeren yazı doğrultusunda, ulaşım, bazı etkinlikler ve okullardaki PCR testi zorunluluğunu öngören uygulamaların kaldırılmasına ilişkin yeni yazıyı valiliklere gönderdi.
Yazıda, Sağlık Bakanlığının değerlendirmelerini içeren yazıda, aşısız veya aşı sürecini tamamlamayan ve son 180 gün içinde hastalığı geçirmemiş kişilerden, uçak, otobüs, tren veya diğer toplu ulaşım araçlarıyla gerçekleştirecekleri şehirler arası seyahatlerden, konser, sinema, tiyatro gibi etkinliklere katılmadan önce PCR testi ile tarama yapılmasına gerek olmadığının değerlendirildiği aktarıldı.
Milli Eğitim Bakanlığı okullarında görev yapan personele (öğretmen, servis şoförü, temizlik personeli vb.), tüm kamu ve özel iş yerlerinde çalışanlara, kamu ve özel kurumlar tarafından düzenlenen öğrenci kamplarına katılacak kişilere de PCR testi uygulanmasına gerek olmadığının değerlendirildiği yazıda, 20 Ağustos 2021 ve 31 Ağustos 2021 tarihli genelgelerin hükümleri ile 28 Ekim 2021 tarihli genelgenin 3. maddesinin uygulamadan kaldırıldığı belirtildi.
Kaldırılan genelge hükümleri kapsamında, aşısız veya aşı sürecini tamamlamayan ve son 180 gün içinde hastalığı geçirmemiş kişilerden, uçak, otobüs, tren veya diğer toplu ulaşım araçlarıyla gerçekleştirecekleri şehirler arası seyahatlerden önce, konser, sinema ve tiyatro gibi etkinliklere katılmadan önce PCR testi istenmeyecek.
Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı okullarında görev yapmakta olan personel, tüm kamu ve özel iş yerlerinde çalışanlar, kamu ve özel kurumlar tarafından düzenlenen öğrenci kamplarına katılacak kişilere de PCR testi zorunluluğu uygulanmayacak.
Yazıda, Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 27'nci ve 72'nci maddeleri uyarınca İl/İlçe Umumi Hıfzıssıhha Kurulları kararlarının ivedilikle alınması, uygulamada herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesi ve mağduriyete neden olunmaması istendi.



James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
TT

James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)

Televizyon tarihinin en ikonik karakterlerinden Tony Soprano'yu, James Gandolfini dışında birinin canlandırdığını hayal etmek bile imkansız. Ancak dizinin yaratıcısı David Chase, başta bu konuda o kadar da emin değildi.

"Tony Soprano'yu buldum galiba"

New Jersey'li bir mafya babasının özel hayatı ve iş dünyasındaki çatışmalarını konu alan The Sopranos'un yaratıcısı Chase, Gandolfini'yi başrol için ilk izlediğinde tereddüt yaşamış. Jason Bailey'nin yeni kitabı Gandolfini: Jim, Tony, and the Life of a Legend'da (Gandolfini: Jim, Tony ve Bir Efsanenin Hayatı) yer alan ve Vulture tarafından yayımlanan bir bölüm, dizinin oyuncu seçim sürecini ve Chase'in başlangıçtaki çekincelerini detaylandırıyor.

Gandolfini'nin adı, menajeri Nancy Sanders pilot bölümün senaryosunu okuduğunda gündeme gelmiş. Senaryoyu eline alır almaz "Aman Tanrım, Tony Soprano'yu buldum galiba" diye düşündüğünü anlatıyor.

Ancak Gandolfini'nin kayıtlarını izledikten sonra Chase, "Bence çok iyi bir oyuncu ama tek bir endişem var. Yeterince tehditkar mı?" diye sormuş.

Sanders bu söz karşısında şaşkına dönmüş. "Eğer bana 'Biraz kilolu' ya da 'Saçları dökülüyor' deseydiniz anlar, kabul ederdim. Ama yeterince tehditkar mı? Bu adam tam sizin aradığınız kişi" diyerek Gandolfini'nin rol için mükemmel seçim olduğunu savunmuş.

Üç aday kaldı

Gandolfini ise senaryoyu çok sevmesine rağmen rolü alacağından pek umutlu değilmiş. Asıl endişesiyse Chase'in çalışması zor biri olma ihtimaliymiş. Deneme çekimlerinden önce Chase'le kahvaltıda buluşması istendiğinde hiç de hevesli değilmiş. Ama buluşma düşündüğünün aksine son derece keyifli geçmiş. 

Sonunda Tony Soprano rolü için üç aday kalmış: James Gandolfini, Mike Rispoli ve daha sonra dizide başka bir karaktere hayat verecek Steven Van Zandt. Deneme çekimleri sırasında Chase'in tüm şüpheleri dağılmış:

Sonunda kendini verip gerçekten okumaya başladığında, işte o anda her şey belli oldu.

Sonrasında The Sopranos, televizyonun altın çağını başlatan yapımlardan biri oldu. 1999-2007'de 6 sezon süren dizide Tony Soprano'ya hayat veren Gandolfini, televizyon tarihinin en etkili karakterlerinden biri olarak anılıyor. 

2013'te 51 yaşında kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Gandolfini, bu performansıyla üç Emmy, 5 SAG (Screen Actors Guild) ve bir Altın Küre kazanmıştı.

Independent Türkçe, Entertainment Weekly, Vulture