Japonya’da yanardağ patlamasının ardından yüz binlerce kişiye ‘evleri terk edin’ tavsiyesi

Japonya Meteoroloji Ajansı tarafından yayınlanan bir görüntü, Tonga adası açıklarında yanardağ patlamasının etkisini gösteriyor (Reuters)
Japonya Meteoroloji Ajansı tarafından yayınlanan bir görüntü, Tonga adası açıklarında yanardağ patlamasının etkisini gösteriyor (Reuters)
TT

Japonya’da yanardağ patlamasının ardından yüz binlerce kişiye ‘evleri terk edin’ tavsiyesi

Japonya Meteoroloji Ajansı tarafından yayınlanan bir görüntü, Tonga adası açıklarında yanardağ patlamasının etkisini gösteriyor (Reuters)
Japonya Meteoroloji Ajansı tarafından yayınlanan bir görüntü, Tonga adası açıklarında yanardağ patlamasının etkisini gösteriyor (Reuters)

Pasifik Okyanusu'nda bulunan ada ülkesi Tonga'daki yanardağ patlaması, Japonya’da tsunamiye neden olurken, Japon yetkililer bugün yüz binlerce kişiye evlerini terk etmelerini tavsiye etti.
Japonya’nın kamu yayın kuruluşu NHK’de yer alan habere göre, tsunami tehdidi nedeniyle sekiz ilde yaklaşık 230 bin kişiye evlerini terk etmeleri yönünde tavsiyede bulunuldu.
Uyarı yapılan bölgeler arasında, Japonya’da 2011’de yaşanan yıkıcı tsunaminin harap ettiği alanlar da yer aldı.
NHK, Japonya’nın güneyindeki Şikoku adasındaki Kochi kıyılarında 10 geminin alabora olduğunu ve Japonya Havayolları’nın ülke genelinde 27 uçuşu iptal ettiğini de bildirdi.
Ne olmuştu?
Kyodo ajansının Japonya Meteoroloji Ajansı’na (JMA) dayandırdığı haberine göre, Tonga'da bulunan bir yanardağın dün aktif hale gelmesinin ardından ülkenin güneyindeki Amami Adası'nda 1,2 metreyi bulan dev dalgalar gözlemlendi.
JMA, ülkenin güneybatısındaki adaların bir kısmında, yüksekliği 3 metreyi bulan tsunami meydana gelebileceği uyarısında bulundu.
Japonya'nın Pasifik Okyanusu kıyılarında yüksekliği 1 metreyi geçmeyen tsunamiler oluştuğunu belirten JMA, bu olaylarda can veya mal kaybı olmadığını vurguladı.
Yetkililer, ülkenin kuzeydoğusunda mart 2011'de meydana gelen 9 büyüklüğündeki depremin vurduğu bölgelerde yaşayanlara deniz kenarından uzak durmaları çağrısı yaptı.
Tonga'daki yanardağın aktif hale geçmesinin ardından yapılan tsunami uyarılarının ardından, Japonya Başbakanlık Ofisi'nde irtibat bürosu oluşturulmuştu.
Pasifik Okyanusu'nda yaklaşık 170 adadan oluşan Tonga'nın başkenti Nuku'alofa'nın 65 kilometre kuzeyindeki yanardağ, dün sabah saatlerinden bu yana kül, buhar ve gaz püskürtmeye başlamıştı.
Patlamanın ardından Tonga, Yeni Zelanda, ABD, Kanada ve Şili için tsunami uyarısı verilmiş, tsunamiler Tonga'daki hemen hemen bütün adaları vurmuştu.



Netanyahu’nun Trump ikilemi: Koalisyon mu ABD desteği mi?

Trump ve Netanyahu, en son nisanda Beyaz Saray’da görüşmüştü (İsrail Başbakanlık Ofisi/Facebook)
Trump ve Netanyahu, en son nisanda Beyaz Saray’da görüşmüştü (İsrail Başbakanlık Ofisi/Facebook)
TT

Netanyahu’nun Trump ikilemi: Koalisyon mu ABD desteği mi?

Trump ve Netanyahu, en son nisanda Beyaz Saray’da görüşmüştü (İsrail Başbakanlık Ofisi/Facebook)
Trump ve Netanyahu, en son nisanda Beyaz Saray’da görüşmüştü (İsrail Başbakanlık Ofisi/Facebook)

Gazze savaşı sürerken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yla ABD Başkanı Donald Trump'ın arası iyice gerildi. 

Hamas'la ABD arasında yapılan doğrudan görüşmeler sonucunda ABD-İsrail vatandaşı esir asker Idan Alexander, dün serbest bırakıldı. Filistinli örgüt, bu hamlenin "ateşkesin sağlanması ve insani yardım girişlerinin gerçekleştirilmesine yönelik ilk adım" olduğunu ifade etti. 

Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff da Alexander'in serbest bırakılmasının "umut ışığı" olduğunu belirtirken, Netanyahu'ya yüklendi: 

Esirleri geri getirmek istiyoruz ama İsrail savaşı bitirmeye hazır değil. İleriye dönük net bir yol göremiyoruz, bir anlaşmaya varılması gerekiyor ama Netanyahu yönetimi savaşı uzatıyor.

Guardian, Witkoff'un açıklamalarının ABD-İsrail arasındaki gerginliğin ne kadar arttığını gösterdiğini yazıyor. Eski İsrailli diplomat Alon Pinkas, şu değerlendirmeleri paylaşıyor: 

Trump, İsrail'e karşı değil ama onu umursamıyor. Trump'a göre Netanyahu sinir bozucu birine dönüştü, bu da banka hesabına katkı yapmadığı anlamına geliyor.

Trump, son dönemde Netanyahu'yu köşeye sıkıştıracak hamleler yaptı. Husilerle barış ilan etti, İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine saldırı planını desteklemek yerine Tahran'la müzakere başlattı ve Suudi Arabistan'la nükleer görüşmelerin ilerlemesi için Riyad-Tel Aviv hattında normalleşme şartını askıya aldı.

Ayrıca Ortadoğu turunda da İsrail'i ziyaret etmeyecek. 

Analizde, Trump'ın bu hamlelerle ABD-İsrail ilişkilerinde oturmuş diplomatik yapıyı değiştirdiğine dikkat çekiliyor. İki devletli çözümü savunan düşünce kuruluşu İsrail Politika Çalışma Grubu'nun yöneticisi Ilan Baruch, şunları söylüyor: 

Trump açıkça yeni bir yörüngeye girdi. İsrail, Trump yönetiminin 'ortak inançlar ve karşılıklı stratejik çıkarlar' paradigması çerçevesinde yoluna devam etmesini bekliyordu. Trump bir kuşaktır bu denklemden şüphe duyulmasını sağlayan ilk başkan oldu.

Trump, 5 Ocak'ta göreve başladığında Netanyahu, Beyaz Saray'a davet edilen ilk yabancı liderdi. İsrail Başbakanı, Cumhuriyetçi liderin zaferini de ilk tebrik edenler arasındaydı. Diğer yandan analizde, Gazze savaşındaki tavrı nedeniyle Netanyahu'nun Trump'tan aldığı desteği kaybedebileceği belirtiliyor. 

Radikal sağcı kabinedeki liderlerin savaşın sürmesini istediği, Trump'ınsa tüm rehinelerin serbest bırakılması ve ateşkes için baskı yaptığına dikkat çekiliyor. Netanyahu'nun bu noktada ikileme düştüğü belirtiliyor: 

Netanyahu, tekrar Trump'ın desteğini istiyorsa koalisyonunun dağılmasına neden olacak adımlar atması lazım. Geçmişine ve deneyimine bakarsanız her şeyin farkında olması gerektiğini düşünürsünüz. Ama davranışlarına baktığınızda sanki neler olup bittiğinden haberi yok.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel