AB: Rusya, Batı'yı bölmek için ABD ve NATO ile müzakerelerde yer almamızı istemiyor

Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrel (AA)
Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrel (AA)
TT

AB: Rusya, Batı'yı bölmek için ABD ve NATO ile müzakerelerde yer almamızı istemiyor

Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrel (AA)
Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrel (AA)

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Rusya'nın ABD ve NATO ile yürüttüğü müzakerelerde AB'ye teklif götürmemesinin ABD ve AB'yi ayırmayı amaçladığını, ancak Birliği ilgilendiren konularda taraf olmak zorunda kalacaklarını söyledi.
Avrupa Parlamentosunun Dış İlişkiler ile Güvenlik ve Savunma Komiteleri, Ukrayna’nın doğusu ve Rusya ile sınırda süren krize ilişkin olağanüstü ortak toplantı düzenledi.
Toplantıda konuşan Borrell, Ukrayna sınırında 100 bin civarında Rus askerinin konuşlandırılmasının ardından ortaya çıkan gerginlik ve Rusya'nın ABD ve NATO'ya sunduğu Avrupa'daki güvenlik garantileri gibi konuların görüşüldüğü müzakerelere değindi.
Borrell, bazı çevrelerin Rusya'nın AB ile masaya oturmamasını "AB'nin başarısızlığı" olarak değerlendirdiğini dile getirdi ve "Müzakereler sürerse, ki uzun ömürlü olacağa benzemiyor, masada bizi etkileyen teklifler olursa mutlaka taraf olmalıyız" dedi.
Yüksek Temsilci, "Müzakerelerin parçası olmamızın Rusya tarafından kesinlikle istenmeyişinin nedeni açık. Batı duvarını bölmek, ABD ve AB'yi ayırmak, Rusya'nın çıkarına hizmet ediyor" değerlendirmesini yaptı.
10 Ocak'ta İsviçre'nin Cenevre kentinde ABD ve Rusya görüşmesi, 12 Ocak'ta da Belçika'nın başkenti Brüksel'de NATO-Rusya Konseyi toplantısı yapılmıştı.

AB Rusya'ya karşı önleyici tedbir almayacak
Borrell, AB'nin Rusya'ya karşı "önleyici yaptırımlar" uygulamasını reddederek, tırmanma durumlarında hazırlıksız yakalanmamak ve gerek görüldüğünde uygulamaya koymak için yaptırım taslakları hazırladığının altını çizdi.
AB'nin Rusya'ya karşı gerilimi azaltma çağrısı yapma ve krizi önleme modunda kalması gerektiğini belirten Borrell, aynı zamanda Ukrayna'ya karşı herhangi bir yeni saldırının karşılıksız kalmayacağını vurgulamaya devam etmesi gerektiğini ifade etti.
Borrell, şimdiye dek Ukrayna hükümetinin doğrudan yardım istemediğini, ancak istemesi durumunda bunu sağlamak konusunda AB içerisinde görüş birliği olduğunu aktararak, 24 Ocak'ta yapılacak AB Dışişleri Bakanları toplantısında çeşitli tekliflerin değerlendirileceğini söyledi.
Ukrayna Başbakanı Vladimir Zelenskiy ise geçen ay Brüksel'de düzenlenen AB-Doğu Ortaklığı Zirvesi sonrasında AB'nin Rusya'nın topraklarına muhtemel saldırısını beklemeden yaptırım uygulaması gerektiğini söylemişti.

Rus muhalif Aleksey Navalnıy'ı serbest bırakma çağrısı
Öte yandan Borrell'in ofisinden 17 Ocak'ta yapılan yazılı açıklamada AB, Rusya'ya, tutuklanmasının 1. yıl dönümünde Rusya'ya Aleksey Navalnıy'ı serbest bırakma çağrısı yaptı.
Açıklamada "Rus makamlarına, daha fazla gecikme olmaksızın Navalnıy'ın derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması ve yaşamına yönelik riskin niteliği ve boyutuyla ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından verilen geçici tedbire uyması için çağrımızı yineliyoruz" denildi.



Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
TT

Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack bugün yaptığı açıklamada, son günlerde tüm silahlarını bırakmayacağını belirten Hizbullah'ın nasıl silahsızlandırılacağına ilişkin ABD'nin önerisine Lübnan hükümetinin verdiği yanıttan ‘çok memnun’ olduğunu söyledi.

Barrack Beyrut'ta Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştükten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hükümetin çok kısa bir süre içinde bize verdiği yanıt inanılmazdı, bu yanıttan çok memnunum” dedi.

Barrack 19 Haziran'da Lübnan'ı ziyaret ederek Lübnanlı yetkililerle bir araya geldi ve bir önceki hükümetin kasım ayında kabul ettiği çatışmaların durdurulmasıyla ilgili güvenlik düzenlemelerinin uygulanmasına yönelik bir dizi öneri sundu.

Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Başbakan Nevvaf Selam ve Meclis Başkanı Nebih Berri, ABD'nin önerilerini görüştü.

İsrail dün akşam Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın silahları teslim etmeyi reddettiğini açıklamasından saatler sonra Lübnan'da birçok noktaya saldırı düzenleyerek Hizbullah'ın askeri mevzilerini hedef aldığını açıkladı.

İsrail son günlerde Hizbullah tarafından rehabilite edildiğini söylediği askeri bölgeleri bombalayarak ya da Hizbullah üyelerini hedef alarak Güney Lübnan'a yönelik saldırılarını arttırdı. Söz konusu saldırılar sonucu cumartesi günü bir kişi öldü, altı kişi de yaralandı.

Gözlemciler, Barrack'ın Beyrut'a gelişiyle aynı zamana denk gelen bu operasyonların Lübnan devletine ve beş üyeli ateşkes izleme komitesine, Lübnan devletinin Hizbullah'ı silahsızlandırmaması halinde askeri operasyonlara devam edileceği ve bu görevi tek başına üstleneceği mesajını taşıdığını düşünüyor.

Lübnan'la ateşkesin yürürlüğe girdiği 27 Kasım'dan bu yana İsrail'in Lübnan'daki operasyonları durmamış olsa da, ABD elçisinin Beyrut'a gelişinin arifesinde bu operasyonların yoğunlaşması İsrail'in ve arkasındaki ABD yönetiminin Hizbullah'ın silahsızlandırılmasını hızlandırmak için Lübnan'a azami baskı uyguladığını gösteriyor.

Barrack cumartesi günü yaptığı açıklamada, “Lübnan'ın umudu uyanıyor! Şimdi elimizde fırsat var. Geçmişin gergin mezhepçiliğini aşmak ve Lübnan'ın gerçek vaadi olan ‘tek ülke, tek halk, tek orduyu’ gerçekleştirmek için tarihi bir an yaşıyoruz. ABD Başkanı'nın da dünya ile paylaştığı gibi Lübnan harika insanları olan harika bir yer. Gelin Lübnan'ı yeniden büyük yapalım” ifadelerini kullandı.