İranlı 3 diplomat, İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısı için Cidde’de

İslam İşbirliği Teşkilatı binası. (Şarku’l Avsat)
İslam İşbirliği Teşkilatı binası. (Şarku’l Avsat)
TT

İranlı 3 diplomat, İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısı için Cidde’de

İslam İşbirliği Teşkilatı binası. (Şarku’l Avsat)
İslam İşbirliği Teşkilatı binası. (Şarku’l Avsat)

İranlı üç diplomat, Ocak 2016 İran’ın Tahran’daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği ile Meşhed’deki Suudi Arabistan Konsolosluğu’na yönelik baskınların ardından yaşanan ve altı yıl süren diplomatik kopuşun ardından Cidde'de düzenlenecek İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) çalışmaları için Suudi Arabistan'a geldi.
Konu hakkında bilgi sahibi kaynakların Şarku'l Avsat'a aktardığına göre Cidde’deki Kral Abdulaziz Havalimanı’nda karşılanan İranlı üç diplomat, İİT’nin tüm delegasyonlarına uygulanan prosedürlere tabi tutuldu.
Kaynaklar, İranlı diplomatların çalışmalarının Pakistan'da düzenlenmesi planlanan İslam İşbirliği Teşkilatı dışişleri bakanları toplantısına hazırlık için düzenlenen görüşmelerde Tahran’ı temsil etmekle sınırlı olduğunu kaydettiler. Kaynaklar, İranlı diplomatların önümüzdeki günlerde başlayacak ve üç gün sürecek Daimi Finans Komitesi’nin 48’İnci toplantısına katılabileceğini de aktardılar. Ayrıca önümüzdeki pazar günü İİT Dışişleri Bakanları Konseyi hazırlıkları kapsamında üst düzey yetkililerle yapılacak toplantıya da katılabileceklerini belirttiler.
Suudi Arabistan, Ocak 2016’da İran’ın Tahran’daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği ile Meşhed’deki Suudi Arabistan Konsolosluğu’na yönelik baskınların ardından iki ülke arasındaki diplomatik ilişkileri kesmişti. Suudi Arabistan söz konusu dönemde İranlı diplomat misyonunun tüm üyelerinin 48 saat içerisinde ülkeden ayrılmasını istedi. Bununla birlikte Riyad diplomatik ilişkilerin kesilmesinin ardından her yıl İranlı hacılara vize vermeyi sürdürdü.



Arakçi: Nükleer silah peşinde değiliz ve İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemeli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
TT

Arakçi: Nükleer silah peşinde değiliz ve İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemeli

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi (AFP)

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi bugün yaptığı açıklamada ABD’nin İran'la müzakerelerdeki amacının İran'ı ‘nükleer haklarından’ mahrum bırakmak olması halinde Tahran'ın bu haklarından asla vazgeçmeyeceğini söyledi.

Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen Arap-İran Diyalog Forumu'nda konuşan Arakçi, ülkesinin nükleer silah sahibi olmayı bir tabu olarak gördüğünü, ancak uranyumu barışçıl yollarla zenginleştirme hakkı konusunda ısrarcı olduğunu belirtti. Aynı zamanda İsrail'in nükleer silah cephaneliğine sahip olmasına izin verilmemesi gerektiğini vurgulayan İranlı Bakan, ülkesinin diyalog ilkesine inandığını ve bölge ülkeleri arasında diyalog çağrısında bulunduğunu vurguladı. İran'ın bölgesel diyalogda daha üst bir aşamaya geçtiğini belirten Arakçi, “bölge ülkeleriyle ilk konferansı gerçekleştirmeyi başardık” dedi.

İran’ın resmi haber ajanslarının aktardığına göre İran ve ABD arasında Umman’da yapılması planlanan yeni müzakere turunun başlamasına bir gün kala yaptığı açıklamada Arakçi, İran'ın ABD ile görüşmelerini ‘iyi niyetle’ sürdürdüğünü söyledi.

İran Dışişleri Bakanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ancak müzakerelerin amacının İran'ı nükleer haklarından mahrum bırakmaksa, İran'ın hiçbir hakkından vazgeçmeyeceğini açıkça vurguluyorum.”

İran defalarca kez uranyum zenginleştirme hakkının müzakere edilemez olduğunu ileri sürerek bazı ABD’li yetkililer tarafından dile getirilen ‘sıfır uranyum zenginleştirme’ talebini reddetti.

Fakat ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff cuma günü verdiği bir röportajda, ABD ile yapılacak herhangi bir anlaşma kapsamında İran'ın uranyum zenginleştirme tesislerinin lağvedilebileceğini belirtti.

rfgthyju
Arakçi ve Witkoff (AP)

Trump, İran'ın nükleer programına ilişkin uzun süredir devam eden anlaşmazlığı çözecek yeni bir anlaşmaya varılmaması halinde İran'ı bombalamakla tehdit etti. Göreve geldiği ilk dönemde Trump, ülkesinin Tahran ile dünya güçleri arasında 2015 yılında imzalanan ve İran'ın nükleer faaliyetlerini dizginlemeyi amaçlayan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekildiğini açıklamıştı.

Batılı ülkeler, ABD'nin 2015 tarihli nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından Tahran'ın hız verdiği nükleer programının nükleer silah üretmeye yönelik olduğunu söylerken, İran bu çalışmaların sadece sivil amaçlı olduğunda ısrar ediyor.

Arakçi, sözlerini şöyle noktaladı:

“İran, ABD ile yaptığı dolaylı müzakerelerde nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanılması hakkını vurguluyor ve nükleer silah edinmenin peşinde olmadığını açıkça ifade ediyor. İran müzakereleri iyi niyetle sürdürüyor. Eğer bu görüşmelerin amacı nükleerleşmemeyi sağlamaksa bir anlaşmaya varılabilir. Eğer amaç İran'ın nükleer haklarını kısıtlamaksa, İran bu haklarından asla vazgeçmeyecektir.”