ABD'deki davalar bahse açılıyor: İsteyen kripto para yatırabilecek

Yeni girişim, ABD'de yüklü mahkeme masrafları nedeniyle açılamayan davalara destek sağlamayı umuyor (Unsplash)
Yeni girişim, ABD'de yüklü mahkeme masrafları nedeniyle açılamayan davalara destek sağlamayı umuyor (Unsplash)
TT

ABD'deki davalar bahse açılıyor: İsteyen kripto para yatırabilecek

Yeni girişim, ABD'de yüklü mahkeme masrafları nedeniyle açılamayan davalara destek sağlamayı umuyor (Unsplash)
Yeni girişim, ABD'de yüklü mahkeme masrafları nedeniyle açılamayan davalara destek sağlamayı umuyor (Unsplash)

ABD merkezli hukuk firması Roche Freedman LLP'nin avukatlarından Kyle Roche, "dava finansmanı borsası" olmayı hedefleyen Ryval adlı bir teknoloji girişimi kurdu.
Söz konusu girişim, ülkedeki mahkeme sistemini hem davacılara hem de yatırımcılara fayda sağlayacak şekilde "oyunlaştırmayı" amaçlıyor.
2022'nin ilk çeyreğinde başlaması planlanan uygulamada yurttaşlar, hukuk davaları üzerinde kripto paralarla bahis oynayabilecek. Bu da dava masraflarının karşılanmasını sağlayacak.
VICE'a konuşan Roche, "Ryval'ın amacı, adalete erişimi daha ekonomik hale getirmek" ifadelerini kullandı.
Roche'ye göre ülkenin federal mahkeme sistemi, ortalama bir yurttaşın büyük bir şirkete veya iyi kaynaklara sahip kuruluşlara dava açabilmesi için fazla masraflı.
Bu nedenle avukat, Ryval sayesinde "açılamayan davaları açmak" istediğini söylüyor:
"Yaptığımız şey hikayeyi anlatmak, yasal iddiayı incelemek ve daha sonra halkın yatırım yapmasına ve size dava açabilmeniz için fon sağlamasına olanak tanımak."
Avalanche blok zincirini kullanan Ryval, tüm yatırımcıların davayla ilgili token satın almasını ve ardından token'larını takas edebilmesini mümkün kılacak. Mahkeme sonucu belli olduğunda elinde token bulunanlar, bunları nakite çevirip paralarını alabilecek.

Dava finansmanı endüstrisi kripto para borsanına mı dönüşecek?
Öte yandan dava finansmanının kendisi aslında yeni bir konsept değil. Dava finansmanı, ABD'de ve bazı Avrupa ülkelerinde son yıllarda popülaritesini artıran büyük bir endüstri haline geldi. Finans danışmanlık firması Westfleet Advisors'a göre, Haziran 2019 ve Haziran 2020 arasında yatırımcılar dava finansmanı sektörüne 2,5 milyar dolar akıttı.
Bu endüstride davaları (itibari parayla) finanse eden yatırımcılar, hak talebinde bulunanların kazandığı anlaşmalardan pay alıyor.
Ancak şimdiye kadar bu endüstri yalnızca sisteme kayıtlı olan varlıklı yatırımcılara açıktı. Ryval ise kripto paralar sayesinde sektöre artık herkesin yasal olarak erişim sağlayabileceğini belirtiyor.
Yeni sistemde bahse giren yatırımcıların kripto paralarını satma ve takas etme imkanı da olacak.
Örneğin elinde davaya ilişkin token tutan yatırımcı, davanın kendisi açısından kötüye gittiğini düşünürse veya o anda paraya ihtiyacı olursa token'larını en yüksek teklifi verene satabilecek.
Bu durum, davanın ilerlediği süreçte tokenların değerinin yükselmesine veya düşmesine de olanak tanıyacak. Firma böylelikle dava finansmanını borsaya çevirecek.
Roche'ye göre bu sistemde yatırımcının kazanç sağlaması için davanın sonuçlanması da gerekmeyecek:
"Diyelim ki, davacı lehine mahkemeden büyük bir karar çıktı. Bu henüz bir galibiyet değil ama büyük bir karar. Bu durumda fiyat artabilir."
Independent Türkçe, VICE, Futurism



"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
TT

"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın yaklaşık 100 kilometre doğusundaki Kisiljevo, turistlerin köye gelmesi için sıradışı bir yol seçti. 

300 yıl önce gömülmüş bir kişinin mezarı, turistik cazibe unsuru oldu. Zira köylülerin iddiasına göre bu mezar, kayıtlı ilk vampire ait. 

"Vampirlerin babası" diye de bilinen Petar Blagojevic'in cesedi, gece uyanıp köylüleri öldürdüğü iddiasıyla 1725 yazında mezardan çıkarılmış. 

Ailesi 11 kuşaktır köyde yaşayan eski muhtar Mirko Bogicevic, "Ceset hiç bozulmamıştı. Ona kazık sapladıklarında kulakları ve ağzından taze kan akmıştı" diyor. 

Petar Blagojevic'in hikayesi üzerine uzmanlaşan Bogicevic sözlerine şöyle devam ediyor:

Muhtemelen vampir olma şansına ya da şanssızlığına sahip sıradan bir adamdı. Kisiljevolu olduğunu ve 1700'deki kayıtlarda adının geçtiğini biliyoruz.

Mezardan çıkarıldıktan sonra yakılan cesedin külleri yakındaki bir dereye atılsa da köylüler, Blagojevic'in hikayesinin turistleri çekmesini bekliyor. 

Görsel kaldırıldı.
Viyana merkezli Wienerisches Diarium gazetesinin 21 Temmuz 1725'e ait sayısında Blagojevic'in hikayesi anlatılıyor (AFP)

Diğer yandan Trinity College Dublin'in Avrupa Çalışmaları Merkezi Direktörü Clemens Ruthner, Avusturyalı doktorlar ve askerlere dayandırılan haberin bir yanlış anlaşılma ürünü olduğunu savunuyor:

Bulgarca'daki eski kelimelerden "upior", "kötü kişi" anlamına geliyor. Bence köylüler bu kelimeyi gevelerken doktorlar yanlış anlayıp "vampir" yazdı. Cesedin ağzından kan geldiğini duyunca da kan içtiğini sandılar ama bu yanlış, köylüler böyle dememişti.

Ruthner, şarbon hastalığının bölgedeki gizemli ölümleri açıklayabileceğini söyleyip ekliyor:

Cadılık gibi vampirlik de insanların anlamadığı şeyleri, özellikle salgın gibi toplumsal olayları açıklamak için yaygın olarak kullanılmış.

Independent Türkçe, France24, AFP