Cezayir Dışişleri Bakanı, BM Batı Sahra Özel Temsilcisi ile "Batı Sahra" sorununu görüştü

Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra (sağda), resmi ziyareti kapsamında Cezayir’e gelen Birleşmiş Milletler (BM) Batı Sahra Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’yı (solda) makamında kabul etti. (AA)
Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra (sağda), resmi ziyareti kapsamında Cezayir’e gelen Birleşmiş Milletler (BM) Batı Sahra Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’yı (solda) makamında kabul etti. (AA)
TT

Cezayir Dışişleri Bakanı, BM Batı Sahra Özel Temsilcisi ile "Batı Sahra" sorununu görüştü

Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra (sağda), resmi ziyareti kapsamında Cezayir’e gelen Birleşmiş Milletler (BM) Batı Sahra Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’yı (solda) makamında kabul etti. (AA)
Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra (sağda), resmi ziyareti kapsamında Cezayir’e gelen Birleşmiş Milletler (BM) Batı Sahra Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’yı (solda) makamında kabul etti. (AA)

Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra, resmi ziyareti kapsamında Cezayir’e gelen Birleşmiş Milletler (BM) Batı Sahra Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’yı makamında kabul etti.
Lamamra, sosyal medya platformu Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Batı Sahra sorunu tarafları Fas ve Polisario Cephesi'ne gerçekleştirdiği ziyaret turunu tamamlayan de Mistura ile bir araya geldiğini kaydetti.
Lamamra açıklamasında, görüşmede, de Mistura’ya “Afrika’daki son sömürgenin” bitmesi noktasında ülkesinin sabit duruşu ve desteğini yinelediğini belirtti.
Öte yandan de Mistura’dan görüşmeyle ilgili henüz herhangi bir açıklama gelmedi.
Batı Sahra sorununda tarafların görüşlerini dinlemek için bölge turuna çıkan de Mistura, Fas ve Polisario Cephesi yetkilileriyle birtakım görüşmeler gerçekleştirmişti.

Batı Sahra sorunu
Fas'ın 1975'te eski İspanyol sömürgesi Batı Sahra'yı topraklarına katmasının ardından Cezayir'in destek verdiği bağımsızlık yanlısı Polisario Cephesi ile Rabat yönetimi arasında başlayan gerginlik devam ediyor.
Fas, bölgenin kendi egemenliğinde kalması gerektiğini savunarak, egemenliği altında Batı Sahra'da "genişletilmiş özerklik" olmasını teklif ediyor.
Polisario Cephesi ise Batı Sahra'nın bağımsız devlet olduğunu ileri sürüyor ve kendi kaderini tayin için referandum çağrısında bulunuyor.

 



İsrail ordusu Gazze'de sağlık görevlilerinin öldürülmesinde ‘mesleki hatalar ve emir ihlalleri’ olduğunu kabul etti

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze'de sağlık görevlilerinin öldürülmesinde ‘mesleki hatalar ve emir ihlalleri’ olduğunu kabul etti

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde 15 sağlık görevlisi ve kurtarma görevlisinin öldürüldüğü olayı “tam olarak rapor etmediğini” kabul etti ve olaydan sorumlu subayın görevden alındığını duyurdu.

Ordu tarafından yayınlanan soruşturma özetinde şöyle denildi: “Yapılan incelemede çeşitli mesleki hatalar, emir ihlalleri ve olayın tam olarak rapor edilmediği tespit edilmiştir.” “Golani Keşif Taburu komutan yardımcısı, saha komutanı olarak sorumluluğu ve olay sonrası değerlendirme oturumu sırasında eksik ve yanlış bir rapor sunması nedeniyle görevinden alınacaktır.”

On beş Filistinli öldürüldü, bunlardan altısının daha sonra Hamas ‘teröristleri’ olduğu tespit edildi” dedi ve ekledi: “İsrail ordusu olaya karışmayan sivillere verilen zarardan dolayı üzüntü duymaktadır.

İsrail başlangıçta sağlık görevlilerinin araçlarının askerler tarafından ateş altına alındıklarında acil durum işaretleri taşımadıklarını iddia etmiş, ancak daha sonra bu iddiasını geri çekmiştir. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bir sağlık görevlisinin cep telefonundan elde edilen video, İsrail'in ateş açılmasına ilişkin ilk açıklamasıyla çelişti.

Askeri soruşturma, tabur komutan yardımcısının “gece görüş mesafesinin düşük olması nedeniyle” ambulansların Hamas militanlarına ait olduğunu düşündüğü sonucuna vardı. Olaydan elde edilen görüntülerde ambulansların ışıklarının yanıp söndüğü görülüyor.

15 sağlık görevlisi ve yardım çalışanı 23 Mart'ta vurularak öldürüldü ve BM ve Filistin Kızılayı yetkililerinin bir hafta sonra cesetlerini bulduğu sığ bir mezara gömüldü.