Mali’deki askeri üsse düzenlenen saldırıda 1 Fransız asker öldü

Arşiv-AA
Arşiv-AA
TT

Mali’deki askeri üsse düzenlenen saldırıda 1 Fransız asker öldü

Arşiv-AA
Arşiv-AA

Elysee Sarayı’ndan dün (23 Ocak) yapılan açıklamaya göre geçen cumartesi günü Mali’nin Gao şehrinde Barkhane güçlerinin kampına yönelik havan topu saldırısında 1 Fransız asker hayatını kaybetti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ofisinden yapılan açıklamada, Gao şehrindeki Barkhane askeri kampına düzenlenen havan topu saldırısında bir Fransız askerin öldüğü ve bazıları ağır olmak üzere 9 askerin de yaralandığı belirtildi.
Açıklamada 54. Topçu Alayı’nda Tuğgeneral Alexander Martin’in öldürüldüğü bildirildi. Açıklamada, “Fransa, bölgedeki terörle mücadeleyi ortaklarıyla birlikte sürdürmeye kararlıdır” ifadelerine yer verildi. Sahel bölgesindeki çatışmalarda ölen Fransız askerlerin sayısı 2013’ten bu yana 53’e yükseldi. Salı günü Burkina Faso’da araçlarının geçişi sırasında patlayıcıların infilak etmesi sonucunda da 4 Fransız asker yaralandı. 2021’de Sahel bölgesinde konuşlanan Fransız askeri güçleri, çatışmalarda 3 Fransız askerinin ölümüne tanık oldu. Ayrıca 1 Fransız asker de bir kazada hayatını kaybetti.
Radikalizm karşıtı Barkhane gücü, 2014’ten bu yana Mali’de bulunuyor ve görevi Sahel’e kadar uzanıyor. Fransa, Mali’yi Rus askeri grubu Wagner’in hizmetlerini kullanmakla suçlarken, Fransa ise ülkedeki askeri varlığı organize ediyor. Fransa Silahlı Kuvvetler Bakanı Floransa Parly’nin geçen cumartesi günü yaptığı bir açıklamaya göre Fransa, Mali’deki askeri cunta ile yaşanan açık krizin ortasında, Batı Afrika’daki cihatçılarla savaşma hedefini sürdürmenin bir yolunu bulmak zorunda. Fransız Ordusu Genelkurmay Başkanlığı’na göre ağır yaralanan asker, acil tıbbi müdahale almasına rağmen hayatını kaybetti. Saldırıdan sorumlu teröristlerin ‘etkisiz hale getirilmesi’ amacıyla helikopter devriyesi emri verildi.
Fransız Barkhane operasyonunda 5 bin 100 asker yer alıyor. Fransa, bölgedeki varlığının yeniden düzenlenmesi ve Barkhane operasyonunun sona ermesiyle birlikte uzun vadede kuvvetlerinin hacmini 2 bin 500 ila 3 bin askere azaltmayı planlıyor.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.