Beyin aktivitelerini hiç olmadığı kadar ayrıntılı kaydeden cihaz geliştirildi

Araştırma yeni gelişen beyin-bilgisayar arayüzleri alanında atılımlara ön ayak olabilir

Bir dizi yeni beyin sensörü doğrudan insan beyninin yüzeyinden elektrik sinyalleri kaydedebiliyor (David Baillot / UC San Diego)
Bir dizi yeni beyin sensörü doğrudan insan beyninin yüzeyinden elektrik sinyalleri kaydedebiliyor (David Baillot / UC San Diego)
TT

Beyin aktivitelerini hiç olmadığı kadar ayrıntılı kaydeden cihaz geliştirildi

Bir dizi yeni beyin sensörü doğrudan insan beyninin yüzeyinden elektrik sinyalleri kaydedebiliyor (David Baillot / UC San Diego)
Bir dizi yeni beyin sensörü doğrudan insan beyninin yüzeyinden elektrik sinyalleri kaydedebiliyor (David Baillot / UC San Diego)

Araştırmacılar insan beyninden gelen sinyalleri rekor seviyede ayrıntılı biçimde kaydedebilen ve böylece beyin-bilgisayar arayüzleri için yeni olanaklar sunan bir sensör geliştirdi.
The Independent'ın haberine göre, Kaliforniya San Diego Üniversitesi'nden Profesör Shadi Dayeh liderliğindeki mühendis ve cerrah ekibi, beyin zarındaki aktiviteyi mevcut teknolojilerden 100 kat daha yüksek çözünürlükte okumalarını mümkün kılması için binlerce elektrokortikografi (ECoG) sensörü yerleştirilmiş yoğun dizilimli bir ızgara kullandı.
Üç santimetreye üç santimetre boyutlarında ince ve esnek dizilim, beynin belirli bölümlerine son derece ayrıntılı bir görüş sunuyor ve klinik kullanım için onaylanması halinde bunun geniş kapsamlı etkileri olabilir.
Erken uygulamalar cerrahların son derece net beyin sinyali bildirimleri almasını sağlayarak sağlıklı dokuya zarar vermeden tümörleri çıkarmak için daha iyi rehberlik sunabilir ve ilaca dirençli epilepsinin cerrahi tedavisine imkan tanıyabilir.
Beyin cihazı daha uzun vadede felç veya elektriksel uyarıyla tedavi edilebilen Parkinson gibi nörodejeneratif başka rahatsızlıkları olanlara yardım etmek için kalıcı bir kablosuz implant görevi görebilir.
Bunun da ötesinde, ECoG teknolojisi, bilgisayarları sadece düşünerek kontrol etmekten doğrudan beyninize müzik akışına kadar potansiyel uygulama yelpazesi çok geniş olan, giderek ilerleyen beyin-bilgisayar arayüzleri alanında kullanılmak üzere geliştirilebilir.
Örneğin beynin nasıl çalıştığına ilişkin yeni bilgiler ortaya çıkararak cihaz, beyin dalga modellerinden faydalanarak el hareketlerini yeni şekillerde yorumlamak için kullanılabilir.

Beyin-bilgisayar arayüzü teknolojisi üzerinde çalışan en tanınmış şirketlerden biri olan Elon Musk'ın Neuralink girişimi, geliştirdiği çipi bu yıl içinde insanlarda denemeye başlamayı hedefliyor.
Profesör Dayeh'in ekibi şimdiden ECoG cihazını halihazırda planlanmış beyin ameliyatlarının "dinlenme süresinde" araştırmaya katılmayı kabul eden 19 kişi üzerinde test etti.
Bir sonraki adım, teknolojinin bilim insanlarına verilen 12,25 milyon dolarlık hibeyle finanse edilecek klinik deneyini gerçekleştirmek olacak.
Araştırma bu hafta Science Translational Medicine adlı bilimsel dergide yayımlandı.



Bilim insanları düzenli tüketimle ömrü uzatan besinleri açıkladı

TT

Bilim insanları düzenli tüketimle ömrü uzatan besinleri açıkladı

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Her gün çay, kırmızı orman meyveleri, elma, portakal veya üzümlere yer veren bir beslenme biçimi, erken ölüm riskini azaltabilir ve uzun yaşamı destekleyebilir.

Hakemli dergi Nature Food'da yayımlanan yeni bir araştırmada, flavonoid moleküller açısından zengin olan çeşitli gıdalar tüketen kişilerde kronik sağlık sorunları görülme riskinin daha düşük, uzun yaşama potansiyelininse daha yüksek olabileceği sonucuna varıldı.

Queen's Belfast Üniversitesi'nden isimlerin de aralarında olduğu bilim insanları çay, kırmızı orman meyveleri, bitter çikolata ve elma gibi flavonoid içeren gıdaları tüketmenin tip 2 diyabet, kanser, kalp ve nörolojik hastalıklar gibi rahatsızlıkların ortaya çıkmasını önleyebileceğini söylüyor.

Çalışmanın ortak yazarı Aedín Cassidy, "Birçok yiyecek ve içecekte doğal şekilde yer alan güçlü biyoaktif maddeler olan flavonoidlerin beslenme yoluyla alınmasının kalp hastalığı, tip 2 diyabet ve Parkinson gibi nörolojik hastalıkların görülme riskini azaltabileceğini uzun zamandır biliyoruz" diye açıklıyor.

Ayrıca laboratuvar verileri ve klinik çalışmalardan farklı flavonoidlerin farklı şekillerde etki ettiğini, bazılarının tansiyonu iyileştirdiğini, diğerlerinin kolesterol seviyelerini düşürdüğünü ve iltihaplanmayı azalttığını da biliyoruz.

Flavonoid molekülleri yaban mersini, çilek, portakal, elma, üzümün yanı sıra çay, kırmızı şarap ve bitter çikolatada dahi bol miktarda bulunuyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Benjamin Parmenter, "Günde yaklaşık 500 mg flavonoid alımı, herhangi bir nedenden ölüm riskinde yüzde 16, kardiyovasküler hastalık, tip 2 diyabet ve solunum yolu hastalıkları riskinde yüzde 10 azalmayla ilişkilendirildi" diyor.

Bu, aşağı yukarı iki fincan çay içerek tüketilen flavonoid miktarına eşit.

40 ila 70 yaşındaki en az 120 bin kişiyi 10 yıldan uzun süre boyunca izleyen bu çalışma, sadece yüksek miktarda flavonoid tüketmenin ötesinde, flavonoidlerin çeşitli kaynaklardan alınmasının faydalarını vurgulayan ilk çalışma.

Bulgular, daha fazla flavonoid içeren gıdaları bunları daha da çeşitlendirerek tüketmenin, tek bir kaynaktan tüketmeye kıyasla sağlık sorunlarını azaltmakta daha iyi olabileceğini gösteriyor.

Araştırma, renk çeşitliliğine sahip gıdalar tüketmenin sağlığı korumada paha biçilmez olduğu yönündeki yaygın inanışla da örtüşüyor.

Çalışmanın yazarı Tilman Kuhn, "Flavonoid açısından zengin olanlar da dahil çeşitli renklerde meyve ve sebze tüketmek, sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürmek için ihtiyaç duyulan vitamin ve besinleri alma ihtimalini artırıyor" diyor.

Dr. Cassidy, "Sonuçlar, net bir halk sağlığı mesajı veriyor" ifadelerini kullanıyor. 

Örneğin daha fazla çay içmek ve daha fazla çilek ve elma yemek gibi basit ve uygulanabilir beslenme değişikliklerinin, flavonoid açısından zengin gıdaların çeşitliliğini ve tüketimini artırmaya katkı sağlayarak uzun vadede sağlığı iyileştirme potansiyeli taşıdığını gösteriyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news