Filistinli Bakan Şeyh ile Lapid arasındaki görüşme tepki çekti

Filistinli Bakan Şeyh ile Lapid 
Filistinli Bakan Şeyh ile Lapid 
TT

Filistinli Bakan Şeyh ile Lapid arasındaki görüşme tepki çekti

Filistinli Bakan Şeyh ile Lapid 
Filistinli Bakan Şeyh ile Lapid 

Filistin Sivil İşler İdaresi Başkanı Bakan Hüseyin eş-Şeyh ve İsrail Dışişleri Bakanı Yari Lapid arasında İsrail-Filistin sorunları çerçevesinde bir görüşme gerçekleştirildi.  İsrail’deki sağ partiler ve Filistinli muhalifler görüşmeye tepki gösterdi.
İsrail Dışişleri Bakanı Yari Lapid, görüşmeyle ilgili basına yaptığı açıklamada, ‘’Görüşme, gerginliğin azaltılması ve iki tarafın çıkarına olacak pozitif bir siyasal ufuk açmak için gerçekleştirildi. Görüşmeden önce Başbakan Naftali Benet’e bilgi vermiştim. Güvenlik ve ekonomi ile ilgili konuları ele aldık’’ ifadelerini kullandı. 
 Likud Partisi’nden bir yetkili, ‘’Bu görüşmeler Filistin devletinin kurulmasına yönelik müzakerelere götürecek bir çöküşe işaret ediyor. Terörü destekleyen Filistin otoritesinin konumunu sarsmıştık (eski hükümeti kastederek) Benet hükümeti ise tekrar bu rolü canlandırmak istiyor’’ dedi.  
 Filistin tarafında ise, Hamas ve İslami Cihad hareketleri, Filistin Otoritesine İsrail yetkilileri ile görüşmelere son vermesi çağrısında bulundu. Hamas sözcülerinden Abdullatif el-Kanu: ‘’Bakan Hüseyin Şeyh’in Lapid ile görüşmesi sonuçsuz ve abestir, bu görüşme Filistin Otoritesinin ulusal davadan ne kadar uzaklaştığını kanıtlar niteliktedir.’’ diye açıklamada bulundu.  
Aynı zamanda Fetih Hareketi Merkez Konsey Üyesi olan Bakan Şeyh, görüşmenin olumlu sonuçlarından birinin de ‘aile birleşimi’ kapsamında, 500 kişinin Filistin kimliği ve pasaportu alması’ olduğunu söyledi. Geri kalan kişilerin de vatandaşlık alması için ‘sürekli takipte’ olacağını sözlerine ekledi. Batı Şeria’da yaklaşık 10 bin, Gazze’de ise 3 bin 500 Filistinli, evlilik yoluyla ‘aile birleşimi’ kapsamında kimlik almayı bekliyor. Kimlik verme yetkisini elinde bulunduran Tel Aviv yönetimi ise talepleri sürüncemede bırakmış durumda.  
İsrail basınında konuyla ilgili yer alan haberlerde, görüşmenin yeni hükümet ile Filistinliler arasında yapılacak bir dizi görüşmenin parçası olduğu ve ‘yeni yaklaşımlar’ hedeflendiği yorumunda bulunuldu. Benet hükümetinin, Netanyahu’nun Filistin Otoritesi’ni boykot ederek zayıflatan (dolayısıyla) Hamas’ın konumunu pekiştiren politikalarını tasvip etmediği ileri sürüldü. Hamas’la Mısır ve Katar aracılığıyla ‘güvenlik çerçevesinde’ dolaylı temas sağlanırken, Ramallah yönetimi ile doğrudan görüşmeler gerçekleştirildiği ifade edildi. Bu bağlamda İsrail yönetiminin, Hamas’la (bazen İslami Cihad yetkililerinin de katılımıyla) Mısır Kahire’de görüşmeler yaptığına dikkat çekildi. İsrail ve Filistin Otoritesi arasındaki görüşmelerin ilki; Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz arasında, Abbas’ın Ramallah’taki evinde gerçekleşmişti. Abbas ile Gantz, 28 Aralık’ta Gantz’ın Roş Heayin’deki evinde bir araya geldi.
İsrail ile Filistin arasındaki barış görüşmeleri, ‘iki devletli çözümün’ sağlanamaması nedeniyle Nisan 2014'te tıkanmıştı. 



Rapor: Husi tüccarlar silah satmak için X ve WhatsApp kullanıyor

Sana'da bir caddede güvenlik aracındaki silahlı Husi militanları (EPA)
Sana'da bir caddede güvenlik aracındaki silahlı Husi militanları (EPA)
TT

Rapor: Husi tüccarlar silah satmak için X ve WhatsApp kullanıyor

Sana'da bir caddede güvenlik aracındaki silahlı Husi militanları (EPA)
Sana'da bir caddede güvenlik aracındaki silahlı Husi militanları (EPA)

Bir rapora göre, Yemen'deki Husi silah tüccarları X ve WhatsApp'ı, uygulamaların politikalarını açıkça ihlal ederek, bazıları Amerikan yapımı olan silahları satmak ve kaçırmak için kullanıyor.

Husiler 2014 yılından bu yana Yemen'in büyük bir bölümünü kontrol ediyor ve ABD, Kanada ve diğer ülkeler tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılıyor.

The Guardian'ın haberine göre büyük teknoloji şirketlerini sorumlu tutmaya odaklanan Washington DC merkezli Technology Transparency Project (TTP) tarafından hazırlanan rapor, Husi silah tüccarlarının her iki platformda da aylardır açıkça ticari silah mağazaları işlettiğini ortaya koydu.

Rapora göre satıcılar X'te 130, WhatsApp'ta 67 hesap açarak yüksek güçlü tüfekler, bomba atarlar ve diğer askeri teçhizatı satışa sundular.

Silah tüccarlarının birçoğu ABD yapımı gibi görünen, bazılarında “ABD hükümet malı” logosu bulunan silahların yanı sıra “NATO” logolu Batı askeri silahlarını da sattı.

Raporda silah satıcılarının müşterileri belirtilmiyor, ancak silahların yüksek fiyatları göz önüne alındığında (bazı tüfekler 10 bin dolara kadar satılıyor) alıcıların diğer silahlı gruplar olması muhtemel.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre WhatsApp'ın sahibi Meta ve X, platformlarında silah ticaretini engelliyor.

Silah tüccarlarının birçoğu X Premium abonesi ve WhatsApp Business kullanıcısıydı.

Teknoloji Şeffaflık Projesi Direktörü Katie Paul, “Hem X hem de WhatsApp'ın silah satışına karşı politikaları var, ancak ABD'nin belirlediği bir terörist grupla bağlantılı silah tüccarlarının platformları üzerinden silah ticareti yapmasına izin veriyorlar. Bu durum ABD'nin ulusal güvenliği için risk oluşturuyor” dedi.

Raporla ilgili açıklama yapan bir WhatsApp sözcüsü şunları söyledi: “Hizmetimizi kullanmaya çalışan ABD'li terör örgütlerini tespit edersek ya da bunlardan haberdar olursak, yasal yükümlülüklerimize uymak için hesapları engellemek de dahil olmak üzere uygun önlemleri alacağız.”

WhatsApp daha sonra The Guardian tarafından kendisine gönderilen iki hesabı engelledi, ancak şirketin denetimlerinin başlangıçta silah tüccarlarının hesaplarını nasıl gözden kaçırdığına ilişkin soruları yanıtlamadı.

X ise raporun bulguları hakkında yorum yapmayı reddetti.