Facebook'un sahibi Meta "dünyanın en güçlü yapay zeka süper bilgisayarını" geliştirmek istiyor

Facebook logosu Meta logosunun altında görünüyor (Reuters)
Facebook logosu Meta logosunun altında görünüyor (Reuters)
TT

Facebook'un sahibi Meta "dünyanın en güçlü yapay zeka süper bilgisayarını" geliştirmek istiyor

Facebook logosu Meta logosunun altında görünüyor (Reuters)
Facebook logosu Meta logosunun altında görünüyor (Reuters)

Meta, dünyanın en güçlü yapay zeka süper bilgisayarını geliştirmek istediğini açıkladı.
Facebook'un sahibi olan şirket, dünyanın en hızlı yapay zeka süper bilgisayarlarından biri olduğunu bildirdiği AI Research SuperCluster'ı (RSC) halihazırda tasarlayıp geliştirmiş durumda.
Şirket, yapay zekanın yeteneklerini artırmaya yönelik büyük bir adım atarak, 2022 ortalarında bu klasmanın zirvesine çıkmayı umduğunu belirtti.
Bu kısmen Meta'nın geleceğini bağladığı metaverse'e odaklı. Şirketin duyurusunda, bu yeni teknolojiyle "yapay zekaya dayanan uygulama ve ürünlerin önemli rol oynayacağı" dile getirildi.
Meta, RSC'nin doğal dil işlemenin yanı sıra bilgisayarlı görü için kullanılan modeller oluşturmak üzere kullanıldığını bildirdi. Şirket gelecekte RSC'yi konuşma tanıma gibi başka teknolojiler için de kullanmayı umduğunu belirtti.
Fakat duyuruda şirketin tamamen yeni yapay zeka sistemleri geliştirmeyi istediği de ifade ediliyor. Bunların arasında geniş insan grupları için gerçek zamanlı ses çevirisi sağlama becerisinin de yer alabileceği ve böylece her üyesi farklı bir dili konuşan büyük bir ekibin beraber çalışabileceği ya da oynayabileceği dile getirildi.
Bu, henüz tam olarak geliştirilmemiş bir dizi teknoloji gerektirecek. Konserler gibi gürültülü senaryolarda büyük miktarlarda veriyi analiz edebilmesi ve farklı dilleri, lehçeleri ve aksanları anlayabilmesi lazım gelecek.
Meta, Facebook yapay zeka araştırma laboratuvarını kurduğu 2013'ten bu yana yapay zeka konusunda yoğun çalışma içinde. Şirket daha önce de bu iş için bilgiişlem teknolojileri geliştirmişti fakat şu ana kadarki en büyük ve en etkileyici hamlesi RSC oldu.
Facebook bu iş için güç sağlamak amacıyla tamamen temiz bir sayfa açarak yeni bir bilgiişlem altyapısı oluşturma planının 2020 başlarında başladığını duyurdu. Amaç, 36 bin yıllık yüksek kaliteli videoya eşdeğer, bir eksabayt büyüklüğündeki veri kümelerini analiz edebilecek modeller geliştirmesine olanak tanımaktı.
RSC bugün halihazırda çalışıyor. Fakat Meta, bugünün 6 binden biraz fazla olan GPU'sunu 16 bine çıkararak RSC'yi geliştirmeye devam edeceğini ve böylece yapay zeka eğitim performansını iki buçuk kat artıracağını dile getiriyor.
Meta bunun mevcut hizmetlerinde yapay zekayı geliştirmesine ve "kullanıcılara özellikle Metaverse'de tamamen yeni deneyimler sunmasına" olanak tanıyacağını bir blogda belirtti.
 



500 yıllık İnka saç teli tarihi varsayımları nasıl değiştirdi?

İnka khipu'sunun ana kordonu üzerinde koyu kahverengi insan saçı bulundu (Sabine Hyland)
İnka khipu'sunun ana kordonu üzerinde koyu kahverengi insan saçı bulundu (Sabine Hyland)
TT

500 yıllık İnka saç teli tarihi varsayımları nasıl değiştirdi?

İnka khipu'sunun ana kordonu üzerinde koyu kahverengi insan saçı bulundu (Sabine Hyland)
İnka khipu'sunun ana kordonu üzerinde koyu kahverengi insan saçı bulundu (Sabine Hyland)

İnkalara ait bir astronomik gereçte bulunan saç teli, imparatorlukta kayıt tutmanın sadece seçkin kişiler değil, sıradan halk arasında da yaygın olduğunu gösteriyor.

Hakemli dergi Science Advances'ta yayımlanan bu bulgu, Ortaçağ uygarlığındaki sayısal okuryazarlık hakkında bilinenleri değiştiriyor.

İnkalar kayıtları, özellikle de sayısal bilgileri tutmak için khipu adı verilen ve düğümlü ipten yapılan gereçler kullanıyordu.

Bu gereçler, üzerine çok sayıda sarkan iplerin bağlandığı ana bir kordondan oluşuyor ve düğümler, konumları ve renkleri aracılığıyla bilgi kodlanıyordu.

Bazen bir khipu'nun üzerinde, yaratıcısını belirtmek için "imza" niteliğinde bırakılmış insan saçı bulunabiliyor.

cvfgbtyh
Peru'da yer alan Jucul'daki hipu üzerinde koyu kahverengi insan saçı bulundu (Sabine Hyland)

Araştırmacılar "Eskiden And Dağları'nda saç, geldiği kişiyi temsil eden ve ritüel açıdan güçlü kabul edilen bir şeydi" diye açıklıyor.

Bugüne kadar, İspanyol sömürgesi dönemine ait belgeler yalnızca erkek elitlerin khipu yaptığını ima ediyordu.

"Khipu okuryazarlığı"nın, kayıt tutmakla görevli bürokratlar dışında yaygın olmadığı düşünülüyordu.

Araştırmacılar, "Özellikle İspanyol sömürge tarihçelerine dayanarak, khipu'ların sadece bürokrasideki erkek elitler tarafından yapıldığı düşünülüyor" diye yazıyor.

19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında khipu'nun Andlı işçiler, köylüler ve kadın köylüler arasında bile üretildiği belgeleniyor.

Ancak 15. yüzyıldan kalma bir khipu'ya yaratıcısı tarafından işlenen insan saçı üzerinde yapılan son analiz, o dönemde bile düşük rütbeli İnkaların khipu yapıp kullandığını gösteriyor.

Sözkonusu khipu, çok az belgeyle birlikte bir Alman müzayedesinde bulundu ve daha sonra 1498'e tarihlendi.

Araştırmacılar, ana kordonun yaklaşık 104 santimetre uzunluğunda, katlanmış ve bükülmüş insan saçından yapıldığını ve yaklaşık 8 yıllık saç uzamasına denk geldiğini söylüyor.

Bilim insanları kimyasal analizdeki gelişmelerden yararlanarak saç örneğinden karbon, nitrojen ve kükürt gibi farklı elementlerin seviyelerini aynı anda ölçtü.

Bu gereci yapan kişinin bürokratların et ve mısır içeren beslenme biçimi yerine, sıradan halkın yumru kökler ve yeşilliklerden oluşan beslenme düzenini izlediğini tespit ettiler.

Oksijen ve hidrojen değerlerini ölçen daha ayrıntılı analizler, halkın alt kesiminden gelen bu kişinin muhtemelen günümüzde Peru'nun güneyi veya Şili'nin kuzeyinde yer alan bölgede yaşadığını ortaya çıkardı.

Bilim insanları şöyle yazıyor: 

Önceki varsayımların aksine, belli ki İnka İmparatorluğu'ndaki halk da İnka tarzı khipu'lar üretmiş.

Çalışmanın sonuçları, kadınların da bu kayıt sistemlerini yaptığını gösteren, yakın zamandaki diğer bulguları da doğruluyor ve khipu okuryazarlığının sadece erkek elitlerin alanı olduğu fikrine meydan okuyor.

Araştırmacılar, "İnka İmparatorluğu'nda khipu okuryazarlığı, şimdiye kadar düşünülenden daha kapsayıcı ve yaygın olabilir" sonucuna varıyor.

Independent Türkçe