Şam'ın önde gelen isimleri, yakıt krizi nedeniyle hükümete sert sözlerle yüklendiler

Bu ayın 20'sinde gece vakti Şam caddesi (AFP)
Bu ayın 20'sinde gece vakti Şam caddesi (AFP)
TT

Şam'ın önde gelen isimleri, yakıt krizi nedeniyle hükümete sert sözlerle yüklendiler

Bu ayın 20'sinde gece vakti Şam caddesi (AFP)
Bu ayın 20'sinde gece vakti Şam caddesi (AFP)

Şam'ın önde gelen isimleri, Suriye hükümetine "ısıtma sağlayamadığı" gerekçesiyle sert sözlerle yüklendi ve vatandaşları statükoya itiraz etmeye çağırdı. Söz konusu isimler hükümeti ulusun kararlılığını zayıflatmakla suçladı.
Suriye'nin tüm bölgelerini etkisi altına alan şiddetli bir soğuk dalgası ve ısıtma araçlarının yetersizliği ışığında, önde gelen Suriyeli aktör Firas İbrahim, Facebook hesabından bir paylaşımda bulundu. İbrahim paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “Örneğin Rusya'da sıcaklık sıfırın altında 40 dereceye ulaşıyor ve kimse soğuktan şikayet etmiyor. Yani suçlanacak olan soğuk değil. Soğuk her zamanki gibi normal mevsimlik görevini yapıyor. Suçlu ben, sen ve biz, tüm ısıtma araçlarının yokluğunu kabul eden herkes. Masum ve samimi itirazlarımızla ne vicdanları ne de insafları olan insanlar rahatsız olmasın diye sessiz kalıyoruz.”
Ancak kısa süre sonra İbrahim, halkın acılarına değinen paylaşımını sildi. Bu paylaşımını, konuya ilişkin düşüncelerini dile getirdiği başka bir paylaşım takip etti: “Sorun benim yazdıklarımda değil; çünkü yazdıklarımız ve ifade ettiklerimiz çoğu aciz insanın sözcülüğüdür. Sorun yazılanların çarpıtılmasında ve bazı “dahilerin” kendilerine göre yorumlamasında saklı. Yazdığımız fikirleri tehlikeli yollara sürükleyip bu sözlerin ticaretini yapıyorlar. Ben ve benim gibiler, sizin kötü niyetli yorumlarınızdan beriyiz. Paylaşımlarım, yazdıklarımla alakasız başlıklar altında onlarca site tarafından yayınlandığı için bugünden itibaren herhangi bir kamusal konu hakkında yazmayı düşünmüyorum. Çünkü hiçbir zaman kahraman olmak için yazmadım eminim ki bu devirde kahramanlık susmak, tahammül etmek, yaraları ısırmak, konuşmak, ifşa etmek ve itiraz etmek değil. İnsanların her gün gözümün ve kulağımın önünde düşen nabzını tutmaya çalıştım.”
İbrahim'in ilk paylaşımından sonra taciz ve tehditlere maruz kaldığı tahmin ediliyor. Üçüncü bir paylaşımında, bir daha kamu meselelerini tartışmayacağıma söz verdiğim önceki paylaşımıma atfen biri bana “eğer durumu beğenmiyorsan seni (ülkeden ayrılmak üzere) Şam yakınlarındaki havaalanı yoluna yönlendirebilirim” diye yazdı.
İbrahim, paylaşımının altına yapılan yoruma şöyle cevap verdi: "Ben yolu iyi bilirim, ama bu ülkeyi terk ederek benden kurtulmayı düşünmek yerine, benimle birlikte yıkılanları onarmaya çalışırsınız diye umuyordum ki hepimiz burada kalalım... Böyle bir çağrı ve tavsiye uğursuzluktur ve dikkate almazsam kusura bakmayın!"
İbrahim geçen yıl hükümete ve yetkililere yönelik şu sözlerle yüklenmişti: "Bizi su, elektrik, yakıt, gaz, ekmek ve sağlık gibi hayatın en temel ihtiyaçlarından mahrum bırakıyorlar. Hedef, Suriyelilerin insan yaşamının en temel ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmaktan başka bir şey düşünememeleri."
Hükümete yönelik sert eleştirileriyle tanınan eski Halk Meclisi (parlamento) üyesi Nebil Salih ise Facebook'ta şunları yazdı: “Soğuk ulusun kararlılığını zayıflatır... Elektrik ve yakıtın paylaştırılması ulusun bedenini zayıflatır. Elektronik mahkemeler ulusun sesini susturur. Ekmek, şeker ve pirinç kuyrukları milleti küçük düşürür. Bir günden fazla yetmeyen maaş, milletin çalışma kabiliyetini zayıflatır. Asker ailelerinin ihtiyaçlarının karşılanmaması ülke cephesini zayıflatır. Resmi makamların yaptıklarının çoğu ulusun ruhunu zayıflatmaya yardımcı olur. Bizimle onlar arasındaki anlaşmazlık, ulusun anlamının yorumlanması konusunda devam ediyor. Ulus halk mı yoksa kaderlerini belirleyen otoriteler mi? Her halükarda milletin kararlılığı, evlatlarının damarlarında yiğitlik aktığı müddetçe bitmez. Onlar, akrabaların ve düşmanların zararlarına karşı sebat ederler.”
Geçen yıl, yetenekli Suriyeli sanatçı Muna Wassef, hükümet kontrolündeki bölgelerde soğuktan ve yaşam standartlarındaki bozulmadan şikayet eden Suriyelilerin ve yoksulların geri kalanına katıldı. Ünlü aktör Beşar İsmail ise daha önce elektrik ve yakıt bulunabilirliğinde krizlerin şiddetlenmesi nedeniyle kışın soğuğun çilesinin arttığını ifade etmişti.



Netanyahu, Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı ile Trump'ın planını görüştü

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
TT

Netanyahu, Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı ile Trump'ın planını görüştü

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)

İsrail hükümeti bugün, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Kudüs'te Mısır Genel İstihbarat Servisi Başkanı Tümgeneral Hasan Reşad ile bir araya geldiğini ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze planını görüştüğünü bildirdi.

İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada, görüşmede iki tarafın ‘İsrail-Mısır ilişkileri ve iki ülke arasında barışın teşvik edilmesi ile bir dizi diğer bölgesel konuyu’ da ele aldığı belirtildi.

Kahire el-İhbariyye televizyonu bugün erken saatlerde, Genel İstihbarat Servisi Başkanı’nın Gazze Şeridi'ndeki ateşkesi istikrara kavuşturmak için İsrailli yetkililerle görüşmek üzere İsrail'e gittiğini duyurdu.

Kanal, Raşad'ın İsrailli yetkililerle yardımların girişini ve Başkan Trump'ın önerisinin uygulanmasındaki engellerin aşılmasını görüşeceğini belirtti. Ayrıca, Reşad'ın şu anda İsrail'de bulunan ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile de görüşeceğini kaydetti.

Mısırlı yetkilinin ziyareti, Mısır, Katar, Türkiye ve ABD'nin arabuluculuğunda İsrail ile Hamas arasında imzalanan ateşkes anlaşmasının, iki yıldan fazla süren savaşın ardından yürürlüğe girmesinden yaklaşık iki hafta sonra gerçekleşti. Filistinli yetkililerin verilerine göre, savaş Gazze Şeridi'nde yaygın yıkıma neden oldu ve on binlerce kişi yaşamını yitirdi veya yaralandı.

Anlaşma, en önemlisi rehine ve mahkûmların takası, her iki tarafta ölenlerin cenazelerinin teslimi, Gazze Şeridi'ne insani yardım ve yakıt tedarikinin artırılması ve yeniden inşa için düzenlemelerin başlatılması gibi birçok maddeyi içeriyor. Gazze Şeridi'nde ölen İsrailli askerlerin cenazeleri konusu, iki taraf arasındaki müzakerelerde en hassas konulardan biri olarak görülüyor.

İsrailli kaynaklar, hareketin yıllardır bir dizi askerin cesedini elinde tuttuğunu belirtirken, Hamas ise cesetlerin bir kısmının yıkılmış bölgelerin enkazı altında olduğunu ve bu nedenle cesetlerin çıkarılmasının zor olduğunu söylüyor. İsrail ve uluslararası raporlara göre, bölgesel arabulucular, özellikle Katar ve Mısır, kalıcı bir ateşkesin sağlanması ve daha fazla Filistinli mahkûmun serbest bırakılması ve İsrailli askerlerin cesetlerinin iadesi dahil olmak üzere anlaşmanın şartlarının uygulanmasının sağlanması için çabalarını sürdürüyor.

Aynı zamanda, uluslararası yardım kuruluşları Gazze Şeridi'ndeki insani durumun kritik olmaya devam ettiği konusunda uyarıyor. Ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana az sayıda yardım tırı bölgeye girdi ve bu sayı, yaklaşık 2,4 milyonluk nüfusun gerçek ihtiyaçlarının sadece bir kısmını karşılıyor. Birleşmiş Milletler (BM), Gazze Şeridi'ndeki sağlık tesislerinin yarısından fazlasının yakıt kıtlığı ve yıkım nedeniyle hizmet dışı olduğunu, halkın ise temiz su, gıda ve ilaç konusunda ciddi sıkıntılar yaşadığını belirtiyor.


Trump: Hamas doğru olanı yapmazsa, bu iş çabuk ve acımasızca bitecek

ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
TT

Trump: Hamas doğru olanı yapmazsa, bu iş çabuk ve acımasızca bitecek

ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump (DPA)

ABD Başkanı Donald Trump bugün (Salı, birçok ABD müttefikinin Gazze'ye girip Hamas'ı büyük bir güçle yok etme fırsatını memnuniyetle karşıladığını doğruladı, ancak bunun için henüz bir gerekçe olmadığını belirtti.

Truth Social'da şöyle yazdı: “Bu ülkelere ve İsrail'e, henüz değil dedim! Hamas'ın doğru olanı yapacağına dair hala umut var. Eğer yapmazlarsa, Hamas için hızlı ve acımasız bir son olacak! Yardım teklifinde bulunan tüm ülkelere teşekkür etmek istiyorum.”


Sudani: ABD Başkanı'nın Irak'a elçi ataması önemli bir adım

ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
TT

Sudani: ABD Başkanı'nın Irak'a elçi ataması önemli bir adım

ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)

Irak Başbakanı Muhammed Şia Es-Sudani dün, ABD Başkanı Donald Trump'ın Irak'a gönderdiği elçinin atanmasını, özellikle Irak kökenli olması nedeniyle önemli bir adım olarak nitelendirdi ve görevinde başarılar diledi.

Bir dizi Arap ve yabancı medya kuruluşuyla yaptığı toplantıda es-Sudani, “Irak'ın mali ve ekonomik durumu en iyi seviyededir ve bütçe açığı, hükümetin önceki dönemden miras aldığı yanlış politikalar nedeniyle oluşmuştur. Bütçe açığı 34 trilyon dinara indirilmiş ve mali istikrar korunmuştur” ifadelerini kullandı.

Sudani, “Ekonomik reformlar, güçlü ve uyumlu bir parlamento koalisyonu gerektirir ve bu, bir sonraki hükümetin kurulmasında dayanılacak en önemli sütunlardan biridir. Vatandaşlar, Irak'taki siyasi sürecin geleceğini şekillendirmede önemli bir ortaktır ve seçimlere geniş katılım, herhangi bir hükümetin önemli kararlar almasını sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

zxscdfrgt
Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani yabancı gazetecilerle bir araya geldi (Şarku'l Avsat)

Sudani “Sadr Hareketi'nin seçimlere katılmasını umuyorduk ve boykot kararını geri almaları için onları ikna etmeye çalıştık” dedi.

Irak başbakanı, “silah taşıyanların güvenlik kurumlarına katılma veya siyasi çalışmalara geçme seçenekleri olduğunu, bu konu üzerinde anlaşmaya varıldığını ve uygulamaya devam ettiklerini” vurguladı.

Irak başbakanı, “dış borç konusunun teknik bir bağlamda değil, seçim bağlamında gündeme geldiğini ve bu borcun 13 milyar doları geçmediğini, bunun da bölgedeki ve dünyadaki diğer ülkelere kıyasla çok daha az olduğunu” belirtti. Irak'ın Paris Kulübü'ne olan 41 milyar dolarlık borcu, önceki rejimin mirasıdır ve hükümetimiz o dönemin borçlarından sorumlu değildir" ifadesini kullandı.

Sudani şöyle devam etti: “2009 yılından beri bekleyen Irak'ın Kürdistan Bölgesi ile petrol sorununu çözdük ve şu anda maaşların ödenmesine etkisi olmayan petrol dışı gelirleri görüşüyoruz. Ayrıca, Türk şirketlerinin Irak'ta su yönetimi projeleri uygulaması için Türkiye ile bir anlaşma imzaladık ve stratejik çözümlerimizin parçası olarak deniz suyu arıtma projelerini onayladık.”

Sudani, “Filistin meselesinin çözülememesi, bölgede huzursuzluk ve çatışmaların devamı anlamına gelir ve Kudüs'ü başkent olarak bağımsız devletlerini kurma konusunda kaderlerini belirleyecek olan Filistin halkıdır” uyarısında bulundu.