Mali’deki cuntadan Danimarka’ya ‘askerlerini çek’ çağrısı

Kopenhag’dan Mali’ye gönderilen 100 kişilik tabur

Mali’deki askeri cunta yönetimi, Danimarka’ya, yakın zamanda, Fransa tarafından desteklenen Takuba Görev Gücü’ne katılmak üzere gönderdiği yaklaşık 100 askerden oluşan taburu ‘derhal’ geri çekme çağrısında bulundu
Mali’deki askeri cunta yönetimi, Danimarka’ya, yakın zamanda, Fransa tarafından desteklenen Takuba Görev Gücü’ne katılmak üzere gönderdiği yaklaşık 100 askerden oluşan taburu ‘derhal’ geri çekme çağrısında bulundu
TT

Mali’deki cuntadan Danimarka’ya ‘askerlerini çek’ çağrısı

Mali’deki askeri cunta yönetimi, Danimarka’ya, yakın zamanda, Fransa tarafından desteklenen Takuba Görev Gücü’ne katılmak üzere gönderdiği yaklaşık 100 askerden oluşan taburu ‘derhal’ geri çekme çağrısında bulundu
Mali’deki askeri cunta yönetimi, Danimarka’ya, yakın zamanda, Fransa tarafından desteklenen Takuba Görev Gücü’ne katılmak üzere gönderdiği yaklaşık 100 askerden oluşan taburu ‘derhal’ geri çekme çağrısında bulundu

Mali’deki askeri cunta Danimarka’ya, yakın zamanda Fransa destekli Takuba Görev Gücü’ne katılmak üzere Mali’ye gönderdiği yaklaşık 100 askerden oluşan taburu ‘derhal geri çekmesi’ çağrısında bulundu ve taburun Mali tarafından bir onay olmadan gönderildiğini duyurdu. Cunta yönetimi, devlete bağlı televizyon kanalında ve sosyal medyada yayınlanan açıklamasında, Kopenhag yönetiminin askerlerini bir an önce geri çekmesini istediğini çünkü bu askerlerin, Ağustos ayında ordunun gerçekleştirdiği darbeye bağlı yetkililerin onayı olmadan Mali’ye konuşlandırıldığını belirtti.
Kopenhag geçen hafta yaptığı açıklamada yaklaşık 100 Danimarkalı askerden oluşan bir taburun, Afrika Sahel bölgesindeki terörle mücadele yükünü paylaşmak üzere, Fransa tarafından kurulan Avrupa Takuba Görev Gücü’ne katılmak üzere Mali’ye ulaştığını duyurdu. Danimarka Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada, taburun konuşlandırılmasının amacının, Mali’nin ve Mali, Nijer ve Burkina Faso arasındaki sınır üçgeninin istikrarını sağlamak ve terörist gruplara karşı sivilleri korumak olduğunu vurguladı. Danimarka taburu, çoğu özel kuvvetlerden ve askeri doktor olan 90 kişiden oluşuyor. Menaka’da konuşlandırılan taburun görevi 2023 başlarında sona erecek. Fransa tarafından 2020 yılı Mart ayında oluşturulan Takuba Görev Gücü, bölgedeki El Kaide ve DEAŞ bağlantılı örgütlere karşı savaşta Mali güçlerini desteklemeyi amaçlıyor. Fransa’nın liderlik ettiği Takuba Görev Gücü’nde, Hollanda, Estonya, İsveç, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Norveç, Portekiz, İtalya, Macaristan ve Danimarka da bulunuyor. Danimarka taburunun Mali’den geri çekilmesine yönelik talep, ülkedeki askeri cunta ile, ordunun yakın bir zamanda yönetimi sivillere geri verme taahhüdünü yerine getirmesini isteyen uluslararası toplum arasında devam eden anlaşmazlıkların sonucu.
Mali, 2012’de ortaya çıkan ve daha sonrasında komşu ülkelere yayılan ayrılıkçı ve radikal hareketler sebebiyle güvenlik ve siyaset krizine girdi. Mali ayrıca, Ocak ayı ortasından bu yana, askeri cuntanın birkaç yıl iktidarda kalma ve Şubat 2022’de iktidarın sivillere geri verilmesini sağlayacak seçimler düzenleme taahhüdüne bağlı kalmamasına karşı olan Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) tarafından uygulanan katı yaptırımlarla yüzleşiyor.



Suriye "Sezar yaptırımlarından" kurtulmaya hazırlanıyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Ahmed eş-Şara Beyaz Saray'da, (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Ahmed eş-Şara Beyaz Saray'da, (AFP)
TT

Suriye "Sezar yaptırımlarından" kurtulmaya hazırlanıyor

ABD Başkanı Donald Trump ve Ahmed eş-Şara Beyaz Saray'da, (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Ahmed eş-Şara Beyaz Saray'da, (AFP)

Suriye, şahinlerden Cumhuriyetçi bir kongre üyesinin, devrik Devlet Başkanı Beşşar Esed döneminde uygulanan "Sezar Yasası" yaptırımlarının ekonomisi üzerindeki etkilerini ortadan kaldırma yönünde yeni bir adım attı. Bu yasayı yürürlükten kaldırmayı reddeden şahin partili bir kongre üyesinin, bu kararı şartlı olarak geri çektiğini açıklamasının ardından, yaptırımların ülke ekonomisi üzerindeki etkilerini ortadan kaldırma yönünde yeni bir durum ortaya çıktı.

Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi Başkanı Cumhuriyetçi Temsilci Brian Mast'ın, Washington'da Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüşmesine rağmen "Sezar Yasası"nı yürürlükten kaldırmayı reddetme tutumundan vazgeçmemesinin yol açtığı bir beklenti ve hayal kırıklığı döneminin ardından, Mast pazartesi akşamı tutumunda köklü bir değişiklik duyurdu. Şam'a yönelik kapsamlı yaptırımların kaldırılmasına desteğini teyit etti, ancak Suriye Geçici Hükümeti'nin Mast'ın "bölgenin istikrarı için elzem" olarak gördüğü taahhütleri yerine getirmemesi halinde yaptırımların yeniden uygulanmasına olanak tanıyan "belirli koşullar" dahilinde.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Kongre perde arkasında, aralık ayı başında yaptırımların tamamen kaldırılmasına yönelik oylamanın hazırlıkları kapsamında, Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası'nı sonuçlandırmak için Temsilciler Meclisi ve Senato arasında yoğun görüşmeler yürütülüyor.


Lübnan Cumhurbaşkanı, İsrail ile gerginliği sona erdirme girişimini duyurdu

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
TT

Lübnan Cumhurbaşkanı, İsrail ile gerginliği sona erdirme girişimini duyurdu

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İsrail ile yaşanan güvenlik gerginliğini çözmek için "kapsamlı bir girişim" sundu. Girişim, Lübnan ordusunun Litani Nehri'nin güneyindeki bölgeye tam olarak konuşlandırılması ve sınır bölgesinde istikrarın tam olarak sağlanması için müzakerelerin başlatılmasına dayanıyor.

Avn, Bağımsızlık Günü konuşmasında, Lübnan ordusunun İsrail tarafından işgal edilen noktaların kontrolünü "tüm ihlal ve saldırıların durdurulması ve İsrail ordusunun tüm noktalardan çekilmesinin hemen ardından" ele geçireceği beş maddelik bir girişim duyurdu. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ayrıca beş üyeli bir komiteye, "Litani Nehri'nin güneyindeki bölgenin Lübnan silahlı kuvvetlerinin tek kontrolü altında olmasını ve kendi kuvvetleri aracılığıyla yetkilerini genişletmelerini" sağlama görevini verdi.

Dördüncü maddesinde, Lübnan devletinin "BM, ABD veya (İsrail ile) ortak uluslararası himaye altında, sınır ötesi saldırıların kalıcı olarak durdurulması formülünü içeren herhangi bir anlaşmayı müzakere etmeye hazır olduğunu" belirtirken, "Lübnan'ın kardeş ve dost ülkeleri, Lübnan ordusunu destekleyecek ve yeniden yapılanmaya yardımcı olacak uluslararası bir mekanizma için net ve kesin tarihler belirleyerek bu süreci denetleyeceğini" belirtti. "Bu girişime hazırız ve kararlıyız" diye vurguladı.


Batı Şeria'da yerleşimci terörü artıyor

İsrail ordusunun açtığı ateş sonucu Ramallah yakınlarındaki el-Emari mülteci kampında hayatını kaybeden Filistinli genç için dün büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
İsrail ordusunun açtığı ateş sonucu Ramallah yakınlarındaki el-Emari mülteci kampında hayatını kaybeden Filistinli genç için dün büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
TT

Batı Şeria'da yerleşimci terörü artıyor

İsrail ordusunun açtığı ateş sonucu Ramallah yakınlarındaki el-Emari mülteci kampında hayatını kaybeden Filistinli genç için dün büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
İsrail ordusunun açtığı ateş sonucu Ramallah yakınlarındaki el-Emari mülteci kampında hayatını kaybeden Filistinli genç için dün büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)

"Tepe Gençliği" olarak bilinen silahlı yerleşimci milisler, dün Batı Şeria'daki terör saldırılarını tırmandırdı, çok sayıda evi, Beytüllahim yakınlarındaki bir çiftliği ve Kudüs, Ramallah, Nablus ve el Halil bölgelerindeki birkaç evi yaktı. İsrail askerleri ise işgal altındaki Kudüs'ün kuzeydoğusundaki bir kasabada iki genci vurarak öldürdü.

Resmi Kan radyo istasyonu, Tel Aviv'deki bir siyasi kaynağa dayanarak, bu milislerin çok sayıda bakan, yerleşimci lideri ve hatta bazı ordu komutanlarının desteğiyle faaliyet gösterdiği yönündeki yaygın izlenimi aktardı.

İsrail hükümetinin güvenlik kabinesi, yerleşimcilerin faaliyetlerinin ciddiyetini görüşmek üzere perşembe akşamı toplandı. Savunma Bakanı Yisrael Katz, yerleşimcilerin "iyi vatandaşlık" konusunda eğitim kurslarına kaydedilmesini önerdi.