Batı Şeria’da şaşırtan araştırma: Yahudi yerleşimcilerin çoğu çekilmeye hazır

Yahudi yerleşimciler Avrupalı diplomatların 2020'de Kudüs yakınlarındaki bir yerleşimin genişletilmesine ilişkin açıklamalarını boykot ediyor

Yerleşimciler Avrupalı ​​diplomatların 2020'de Kudüs yakınlarındaki bir yerleşimin genişletilmesine ilişkin açıklamalarını boykot ediyor
Yerleşimciler Avrupalı ​​diplomatların 2020'de Kudüs yakınlarındaki bir yerleşimin genişletilmesine ilişkin açıklamalarını boykot ediyor
TT

Batı Şeria’da şaşırtan araştırma: Yahudi yerleşimcilerin çoğu çekilmeye hazır

Yerleşimciler Avrupalı ​​diplomatların 2020'de Kudüs yakınlarındaki bir yerleşimin genişletilmesine ilişkin açıklamalarını boykot ediyor
Yerleşimciler Avrupalı ​​diplomatların 2020'de Kudüs yakınlarındaki bir yerleşimin genişletilmesine ilişkin açıklamalarını boykot ediyor

Prof. Hirsch Heffler ve Prof. Gilad Hirschberger'in gözetiminde İsrail'de yapılan bir akademik saha araştırması Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerin çoğunluğunun, İsrail hükümetinin net bir resmi karar alması durumunda yerleşimleri tahliye etmeye hazır olduğunu ortaya koydu.
Araştırmanın sonuçlarını açıklayan iki araştırmacı, İsrail'de ve dünyadaki algının, Batı Şeria’daki işgalin gerçekten geri dönüşü olmayan noktaya geldiği şeklinde. Hakim görüşe göre artık yerleşim yerlerini boşaltmak ve İsrail Devleti'nin yanında bir Filistin devleti kurmak mümkün değil.
Ancak Prof. Dr. Hirsch Heffler ve Prof. Dr. Gilad Hirschberger’in araştırma sonuçları bu algının aksi sonuçlar verdi. Akademisyenler, araştırmayı farklı kılan şeyin araştırmaya katılanlardan alışılagelmeyen farklı cevaplar almaları olduğunu söylediler. Söz konusu araştırmacılar bundan, Batı Şeria'daki yerleşimcilerin Filistinlilerle iki devletli çözüm temelinde bir barış anlaşmasına giden yolda aşılmaz bir engel olmayacağı sonucuna vardıklarını ileri sürüyor. En önemlisi, yerleşimcilerin çoğunluğu, yerleşim yerlerinin tahliyesini desteklemeseler bile, hükümetin alacağı meşru bir kararı kabul etmeye hazır olmaları.
Araştırmacılar Heffler ve Hirschberger, 2014'ten beri Herzliya'daki Disiplinlerarası Merkez ve Bar İlan Üniversitesi için bu araştırma üzerinde çalışıyorlar. Söz konusu iki araştırmacı radikal siyasi hareketleri ve örgütlerini analiz etme konusunda uzmanlar.
Araştırmacılara göre derinlemesine yapılan araştırmadan çıkan en önemli sonuç; bu nüfus grubunu tek blok olarak ele almanın doğru olmadığı ve işgal altındaki toprakların geleceği ile ilgili farklı pozisyonların olduğu.
Şarku’l Avsat’ın edindiği araştırmanın sonuçlarına göre Batı Şeria'da sayıları yaklaşık 455 bin olan yerleşimcilerin her biri yaklaşık 150 bini oluşturan en az üç gruba ayrılabileceği açık; ilki yerleşimlerini ağırlıklı olarak Yeşil Hat üzerinde kuran dindar yerleşimcileri içerir, ikincisi, Tanrı'nın Yahudilere vaat ettiği tarihi İsrail topraklarına yerleştiklerine inanan ideoloji sahibi yerleşimcileri içerir, üçüncüsü ise, yaşam kalitesi ve makul bir fiyata büyük evler arayan yerleşimcileri içeriyor.
Araştırmanın sonuçlarına göre, araştırmaya katılanların yüzde 47'si toplu olarak iki devletli çözüm için pratik destek veriyor ve yüzde 77'si hükümetin konuyla ilgili net bir resmi karar alması halinde yerleşimleri boşaltmaya hazır olduklarını belirtiyorlar.
Prof. Dr. Hirschberger, “Beklendiği gibi, ideoloji sahibi Siyonist yerleşimciler, yaşam kalitesi nedeniyle diğer yerleşimcilere göre daha keskin tutumlar sergiliyor. İdeolojik yerleşimcilerin sadece 15'i iki devletli bir çözüm anlaşmasını destekliyor. Anketlerimizde ideolojik yerleşimcilerin sert ve kapsamlı bir şekilde geri çekilmeyi reddetmediklerini de gördük. Ancak yine de çoğunluk yerleşim yerlerinin boşaltılmasına karşı çıkacak ve bunun için dilekçe imzalama, yasal gösteriler gibi çeşitli yasal yol ve yöntemlerle mücadele edecek. Küçük bir azınlık (yüzde 10'dan az) mahkemenin kararını bozmaya ve tahliyeyi durdurmak için sokakları kapatmak ve onları tahliye eden güçlerle karşı karşıya gelmek gibi yasa dışı eylemlerde bulunmaya istekli. Ancak hükümet çekilme kararı aldığı takdirde bu hükmü kabul edecek ve kendileri için kabul edilemez olsa bile ona uyacaklardır” dedi.
Prof. Dr. Hirsch Heffler, Batı Şeria'daki yerleşim yerlerini boşaltma kararının nasıl alınacağının yerleşimci nüfus için temel bir konu olacağını söyledi. Tüm sektörlerden yerleşimcilerin neredeyse yarısı, yerleşim bölgelerinin geleceğine karar vermenin meşru bir yolu olarak genel bir halk referandumu düzenleme planını destekliyor. Ancak yerleşim yerlerindeki yaşam kalitesi açısından yerleşimciler, konumlarında ideolojik yerleşimcilerin bağımlı olduğundan daha fazla hükümet kararlarına bağlı.
İki grup arasındaki farka rağmen, her iki grup da demokratik bir şekilde (kamuoyu referandumu, hükümet veya Knesset kararı) kararlar almayı tercih ediyor. En aşırı ideologlara bağlı azınlık bir grup (yüzde 30), Yahudi din adamlarının kararını demokratik bir karara tercih ediyor.
Araştırmacılar, maddi tazminat konusunun kararlarını etkilemede önemli bir faktör olmayacağını söyledi: “Yerleşimcilerden tazminat miktarındaki artışla bağlantılı olarak evlerini boşaltmaya ne kadar istekli olduklarını belirlemelerini istedik. Söz konusu artış ile mülklerinin değerinden yüzde 75 daha yüksek bir rakam kastediliyor. Yüksek miktarda tazminatın, yerleşimlerinde yaşam kalitesi arayan yerleşimcileri etkilemediğini gördük”.
Araştırmacı, ideolojik düşünceler ve önlemlerden ziyade ekonomik tarafından motive edilen bir nüfus grubuyla ilgili olarak bunun şaşırtıcı bir veri olduğunu düşünüyor. Onların karşısında, ideolojik yerleşimciler üzerinde, tazminat karşılığında tahliye isteklerini azaltan karşıt bir etki var. Onları parayla “çekmeye” yönelik her girişim, maddi tazminat ile inançlarının yapısı arasında bir uyumsuzluk yaratır. Bu durumda ideoloji, finansal cazibeye baskın çıkar ve kendilerini sağlamlaştırmaya ve tahliyeye karşı muhalefetlerini artırmaya yol açabilir.



İsrail, Batı Şeria'da yeni yerleşim yerleri inşa etme kararının kınanmasını ‘ahlaki bir hata’ olarak değerlendiriyor

Batı Şeria'da bir İsrail yerleşimi (Reuters)
Batı Şeria'da bir İsrail yerleşimi (Reuters)
TT

İsrail, Batı Şeria'da yeni yerleşim yerleri inşa etme kararının kınanmasını ‘ahlaki bir hata’ olarak değerlendiriyor

Batı Şeria'da bir İsrail yerleşimi (Reuters)
Batı Şeria'da bir İsrail yerleşimi (Reuters)

İsrail, Batı Şeria’da yeni yerleşim birimleri kurma kararına ilişkin 14 ülkenin yaptığı kınamayı reddetti ve eleştirileri ‘Yahudilere karşı ayrımcılık’ olarak nitelendirdi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Yabancı hükümetler Yahudilerin İsrail topraklarında yaşama hakkını kısıtlayamaz. Bu tür çağrılar ahlaki olarak yanlış ve Yahudilere yönelik ayrımcılıktır” dedi.

İsrail Güvenlik Kabinesi, pazar günü Batı Şeria’da 19 yeni yerleşim biriminin kurulmasını onayladı. Aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, bu adımın ‘Filistin devletinin kurulmasını engellemeyi’ amaçladığını söyledi.

Smotrich’in ofisinden yapılan açıklamaya göre, bu karar ile son üç yıl içinde onaylanan yerleşim birimi sayısı 69’a yükselmiş oldu.

İsrail’in onayı, Birleşmiş Milletler’in (BM) Batı Şeria’daki yerleşim faaliyetlerinin hız kazandığını açıklamasının ardından geldi.

Fransa, Birleşik Krallık, Kanada ve Japonya’nın da aralarında bulunduğu 14 ülke dün, İsrail’in yeni yerleşim birimleri kurma kararını kınayarak, hükümeti bu karardan vazgeçmeye ve yerleşimleri genişletmeyi durdurmaya çağırdı.

Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan ortak açıklamada, “Almanya, Belçika, Kanada, Danimarka, İspanya, Fransa, İtalya, İrlanda, İzlanda, Japonya, Malta, Hollanda, Norveç ve Birleşik Krallık’ın temsilcileri olarak, İsrail hükümetinin güvenlik kabinesinin Batı Şeria’da 19 yeni yerleşim birimi kurulmasını onaylamasını kınıyoruz” denildi.

Açıklamada, “Batı Şeria’daki yerleşim politikalarının kapsamlı bir şekilde yoğunlaştırılması çerçevesinde tek taraflı yapılan bu tür hamleler, yalnızca uluslararası hukuku ihlal etmekle kalmıyor, aynı zamanda istikrarsızlığı da artırıyor” ifadelerine yer verildi.

İsrail’in 1967’den bu yana işgal edip ilhak ettiği Doğu Kudüs’te yaklaşık 3 milyon Filistinlinin yanı sıra BM tarafından uluslararası hukuka aykırı kabul edilen yerleşimlerde yaşayan yaklaşık 500 bin İsrailli bulunuyor.

Batı Şeria’daki yerleşim faaliyetleri, İsrail’deki sağ veya sol tüm hükümetler döneminde devam ediyor.

Ancak mevcut hükümet döneminde yerleşim faaliyetleri belirgin şekilde artarken, bu durum özellikle 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’in güneyinde gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırının ardından Gazze Şeridi’nde başlayan savaş döneminde hız kazandı.


Trump Noel arifesinde çocuklarla konuştu: Kötü bir Noel Baba’nın ABD’ye sızmadığından emin oluyoruz

ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Palm Beach, Florida’daki Mar-a-Lago tatil tesisinden Noel Baba’yı takip etmek için telefon görüşmelerine katıldı (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Palm Beach, Florida’daki Mar-a-Lago tatil tesisinden Noel Baba’yı takip etmek için telefon görüşmelerine katıldı (Reuters)
TT

Trump Noel arifesinde çocuklarla konuştu: Kötü bir Noel Baba’nın ABD’ye sızmadığından emin oluyoruz

ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Palm Beach, Florida’daki Mar-a-Lago tatil tesisinden Noel Baba’yı takip etmek için telefon görüşmelerine katıldı (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Palm Beach, Florida’daki Mar-a-Lago tatil tesisinden Noel Baba’yı takip etmek için telefon görüşmelerine katıldı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Noel arifesinde Florida’daki Palm Beach konutundan çocuklarla Noel Baba’yı takip etti. CNN’in aktardığına göre Trump, Kuzey Amerika Havacılık Savunma Komutanlığı (NORAD) aracılığıyla Noel Baba’yı izleyen çocuklarla telefon görüşmeleri gerçekleştirdi.

Altın renkli kravat takmış bir takım elbise giyen Trump, Tulsa’dan arayan Jasper adlı çocuğa şöyle dedi:

“Noel Baba çok iyi bir insan. Ülkemize sızmadığından ve kötü bir Noel Baba’yı içeri almadığımızdan emin olmak istiyoruz. Noel Baba’nın iyi olduğunu tespit ettik. Noel Baba seni seviyor. Noel Baba Oklahoma’yı da seviyor, tıpkı benim gibi. Oklahoma seçimlerde bana çok iyi davrandı. Ben de Oklahoma’yı seviyorum. Oklahoma’dan asla ayrılma, tamam mı?”

Jasper ise “Tamam” yanıtını verdi.

Çocukların, NORAD’ın Noel Baba’yı izleme hattına yaptıkları aramalar, Trump’ın Mar-a-Lago’daki tatil tesisine yönlendirildi.

Trump, sahneyi izleyen gazetecilere dönerek, “Bence bunların hepsini duymanız önemli” dedi. Kendi hoparlörü açıkken, eşi Melania Trump’ın hoparlörünün kapalı olduğu görüldü.

Trump, Noel ağacının arkasından eşi Melania’ya bakarak, “First Lady tüm dikkatiyle odaklanmış durumda” dedi.

Melania Trump, telefonda konuşurken ve sırtı başkana dönükken, “Bence uyumaları daha iyi olur. O zaman Noel Baba evinize gelir” dedi.

Bunun üzerine Trump, “Beni dinlemeden tamamen odaklanabiliyor. En azından siz neler olduğunu biliyorsunuz” diye konuştu.

frgty
First Lady Melania Trump, NORAD tarafından düzenlenen “Noel Baba Takibi” kapsamında yapılan telefon görüşmesinde konuştu (AP)

Bir sonraki arayan, Kuzey Karolina’dan 8 yaşındaki Savannah oldu. Savannah’nin, Noel Baba’ya kurabiye bırakılmazsa kızıp kızmayacağını sorması üzerine Trump, “Sesin çok güzel ve nazik! Çok akıllı bir sesin var” dedi. Trump sözlerini şöyle sürdürdü: “Kızmaz ama sanırım büyük bir hayal kırıklığı yaşar...”

fgtyu7
ABD Başkanı Donald Trump ve First Lady Melania Trump, çocuklarla Noel Baba’nın hareketlerini takip ettikleri sırada telefon görüşmeleri yaptı (AFP)

Bir ordu generali, Trump’a Noel Baba’nın İsveç üzerinde takip edildiğini bildirdi. Bunun üzerine Trump, Kansas’tan arayan Amelia’ya, “O zaman sizin bölgenize gelmesi için uzun bir yolu var... Yaklaşık 5 saat sonra bacanızdan inecek” dedi.

Amelia, çorabında kömür bulmaktan endişe edince Trump, “Temiz ve güzel kömürden mi bahsediyorsun?” diye sordu ve ardından, “Bunu yapmamalıydım, özür dilerim” ifadelerini kullandı.


İsrail güçleri Suriye'nin güneyindeki çeşitli köylere konuşlandı ve yoldan geçenleri arıyor

İsrail güçleri, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan Sayda kasabasına sızdı (Arşiv - SANA)
İsrail güçleri, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan Sayda kasabasına sızdı (Arşiv - SANA)
TT

İsrail güçleri Suriye'nin güneyindeki çeşitli köylere konuşlandı ve yoldan geçenleri arıyor

İsrail güçleri, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan Sayda kasabasına sızdı (Arşiv - SANA)
İsrail güçleri, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan Sayda kasabasına sızdı (Arşiv - SANA)

İsrail güçleri bu sabah Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan birkaç köye girdi.

Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), "İki Humvee'den oluşan bir işgal gücü, Kuneytra kırsalının güneyindeki Tell Ahmar al-Garbi'den başlayarak, Kudna köyüne, ardından Ayn Zivan köyüne ve oradan da Suveyse köyüne giden yoldan ilerleyerek, burada konuşlanıp yoldan geçenleri arama ve geçişlerinin engellendiğini" bildirdi.

Ajans, “İsrail işgal güçleri dün gece Kuzey Kuneytra kırsalındaki birkaç köyü ve Batı Dera kırsalındaki Celma kasabasını bastığını ve iki genç erkeği tutukladığını” belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre, “İsrail, güney Suriye'ye baskınlar düzenleyerek ve sivillere saldırarak, 1974 Ayrılma Anlaşması'nı ihlal etmeye ve saldırgan politikalarına devam ediyor.”

Suriye, İsrail güçlerinin topraklarından çekilmesini talep etmeye devam ediyor ve İsrail'in güney Suriye'de gerçekleştirdiği tüm eylemlerin uluslararası hukuk uyarınca geçersiz ve hükümsüz olduğunu savunuyor. Uluslararası toplumu sorumluluklarını üstlenmeye, İsrail'in uygulamalarını caydırmaya ve İsrail'i güney Suriye'den tamamen çekilmeye ve 1974 Ayrılma Anlaşması'na geri dönmeye zorlamaya çağırıyor.