Kuveyt Savunma Bakanı Meclis’ten güvenoyu aldı

Kuveyt Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Ulusal Meclis’de (KUNA)
Kuveyt Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Ulusal Meclis’de (KUNA)
TT

Kuveyt Savunma Bakanı Meclis’ten güvenoyu aldı

Kuveyt Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Ulusal Meclis’de (KUNA)
Kuveyt Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Ulusal Meclis’de (KUNA)

Kuveyt Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Hamad Cabir el-Ali es-Sabah, bir milletvekilinin Kuveytli kadınların askere alınması ve orduda çalışması hakkındaki soru önergesinin ardından güvenoyu aldı.
Savunma Bakanı’na yöneltilen sorgulamada, Eurofighter uçaklarının satın alınmasıyla ilgili ihlal iddiaları, anlaşması hakkında ilgili kurumlarla işbirliği yapılmaması, bazı yasalar için yürütme işlemlerinin yapılmaması, devlet arazilerinin terk edilmesi ve ikame politikasının uygulanmaması gibi maddeler yer aldı.
Bakan oturumdan önce kadınlara “vasi veya kocasının onayı, tesettüre riayet etmesi, tıp ve hemşirelik uzmanlıkları ile teknik ve lojistik hizmet alanlarında çalışması, sahadaki askeri tatbikatlara katılmaması, silah taşımaması” gibi konuların Vakıflar ve İslami İşler Bakanlığı’na bağlı Fetva Kurulu’nda yapılacak çalışmalarla belirlenmesini talep etti.
Bir hafta önce Savunma Bakanı’na yöneltilen soru önergelerinin ardından, Bakan aleyhindeki önergeyi görüşen milletvekillerinin 18’i önerge lehinde oy verirken, 23 vekili güven oyunun çekilmesini reddetti. Bu da yeniden güven oyu aldığı anlamı taşıyor.
Bir bakandan güven oyunun çekilmesi için meclis üyelerinin çoğunluğunun ona karşı oy kullanması gerekiyor.
Ali es-Sabah 12 Ekim 2021’de Kuveyt tarihinde bir ilk olarak kadınların orduya katılmasına izin veren bir karar yayınladı. Karar, kadınların sivil uzmanlık alanlarında çalışması ile sınırlıydı. Sağlık ve askeri destek hizmetleri alanlarında çalışmalarını içeriyordu.
Kuveyt ordusu, geçtiğimiz ayın sonuna kadar askere gitmek isteyen kadınların başvuruları kabul etmeye başladı.
Ancak karar muhalif milletvekilleri arasında tartışmaya neden olurken, milletvekili Hamdan el-Azami, Savunma Bakanı Şeyh Hamad'ın kadınların orduya alınmasına ilişkin kararı karşısında Meclise gensoru vermişti. Geçtiğimiz hafta gensorular üzerinde görüşüldü ve oturum 10 milletvekilin Bakan’a güven oyu talebiyle sona erdi.
Ali es Sabah, kadınların askere gitme konusunun yanı sıra Denetim Bürosu’nun Eurofighter uçaklarına ilişkin anlaşması hakkında ilgili kurumlarla işbirliği yapılmaması gibi soru önergeleriyle karşı karşıya kaldı. Azami, Eurofighter anlaşmasını ‘Kuveyt tarihinin en gizemli askeri anlaşmalarından biri’ olarak nitelendirdi.
Azami, Ali es Sabah döneminde Kuveyt’in 7,75 milyar Euro’ya (yaklaşık 8.9 milyar dolar) 28 adet Eurofighter Typhoon savaş uçağı aldığını belirterek, aynı tip uçakların diğer Körfez ülkelerine kıyasla finansal anlaşmanın değerinin şişirilmesinden duyduğu memnuniyetsizliği dile getirdi.
Dün yapılan güven oylaması sırasında önergeyi destekleyen milletvekili Şuayb el-Muveyzri, görevini layıkıyla yerine getirmediği için Savunma Bakanı’nın Caracal uçak anlaşması ve anlaşmadaki komisyonların varlığından sorumlu olduğunu söyledi.
Milletvekili Abdullah et Tarici de, Bakan’ın kadınlara askere alınmasına ilişkin şeriat fetvasına uygun bir karar yayınladığını dile getirerek, soru önergelerinin yüzde 80’ini yanıtladığını belirtti. Tarici, Ali es Sabah’ın kamu yararına çalıştığını ve reformist bakanlara güven duyulması gerektiğine inandığını söyledi.
Soru önergesinin mimarı milletvekili Hamdan el Azami ise, fetvaya göre kadınların orduya katılmasının şartı olarak başörtüsü takması konusunun kadınlar arasında ayrımcılık olmasının göstergesi olduğunu ve Anayasa Mahkemesi’nin bunu bozacağını kaydetti.
Güvenoyu aleyhine konuşan milletvekili Halid el Enezi ise, Bakan’a yönelik güven oylamasına karşı çıkan milletvekillerin görüşlerine saygı duyulması gerektiğini belirterek, Fetva kurulunun verdiği kararı doğru olarak değerlendirdi.
Güven oyu alan Şeyh Hamad Al-Ali, anayasaya saygı duyduğunu, anayasal uygulama çerçevesinde ister destekçi, ister muhalif olsun tüm milletvekillerinin görüşlerine değer verdiğini dile getirerek, kendisine verilen güvenin sorumluluk duygusunu arttırdığını bildirdi.
Diğer yandan Kuveyt Emiri Şeyh Sabah el-Ahmed Cabir es-Sabah güven oyu alan Savunma Bakanı’na tebriklerini iletirken, kendisine yöneltilen sorgulamada ikna edici yanıtlarla gösterdiği performansın, Ulusal Meclis milletvekilleri tarafından ülkenin medeni yüzünü yansıttığını aktardı. Savunma Bakanı, Kuveyt Veliaht Prensi Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah’tan da benzer tebrik aldı.



Geleceğe Yatırım Girişimi, Riyad'ı ekonomiyi yönlendirecek bir ‘küresel laboratuvar’ olarak konumlandırıyor

Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)
TT

Geleceğe Yatırım Girişimi, Riyad'ı ekonomiyi yönlendirecek bir ‘küresel laboratuvar’ olarak konumlandırıyor

Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı'nın (FII) açılışında konuşma yaptı. (Şarku’l Avsat)

Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı (FII), Suudi Arabistan'ın ev sahibi rolünün ötesine geçerek geleneksel ekonomik konferans kavramını yeniden tanımlayan bir merkez haline geldiği konusunda küresel bir konsensüsle sona erdi. Üç yoğun gün boyunca Riyad, binlerce lider, yatırımcı ve karar vericiyi ağırlamakla kalmadı, aynı zamanda dünyanın en etkili yatırımcılarını bir araya getiren küresel bir finans komuta merkezine dönüştü.

Konferans alanı, genellikle ekonomik geleceğin yönlendirildiği ve şekillendirildiği başkentlerde görülen bir sahnede, küresel servetin nasıl aktığı ve şekillendiğinin canlı ve nefes alan bir örneği haline geldi.

Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen konferansa 9 binden fazla küresel figürün katılmasıyla, sahne bu olağanüstü toplantının benzeri görülmemiş gücünü yansıtıyordu. Salonlar, resmi oturumlar için basit mekanlar olmanın ötesine geçerek, küresel ekonomiyi yeniden şekillendirmek ve özgürleştirmek için canlı bir ‘laboratuvara’ dönüştü.

Yan tartışmaların gücü

FII’nın gerçek değeri ana sahnelerle sınırlı kalmadı; aynı derecede önemli olan ve perde arkasında gerçekleşen yan tartışmalarda da kendini gösterdi. Birkaç dakikalık samimi ve derin diyaloglar, sektör devleri arasındaki şiddetli rekabetin engellerini ortadan kaldırdı. Bu eşsiz ‘bilgi birleşiminde’, aylarca süren karmaşık pazar araştırmaları ve analizleri, finans sektörünün devleri ile yatırımcılar arasında doğrudan soru-cevap şeklinde özetlendi.

Bu görüş alışverişleri, piyasa performansı, faiz oranı tahminleri, enflasyon, Fed'in bağımsızlığı ve Wall Street üzerindeki etkisi, karmaşık gümrük tarifelerinin etkisi gibi son derece önemli konuları kapsadı.

Yatırım kararlarının yeniden tanımlanmasında yapay zekanın rolüne yoğun bir şekilde odaklanıldı ve her bir varlık yöneticisine, devlerin konsensüsü ışığında stratejilerini değerlendirmeleri için ‘gerçek bir ayna’ sunuldu. FII’nın gücü de budur: ‘Bireysel vizyonları stratejik bir mutabakata dönüştürme yeteneği.’ Burada ifade edilen her görüşün devasa yatırım portföyleri üzerinde doğrudan etkisi vardır ve herkesin bölgesel ve küresel düzeyde sermaye akışlarının şekillenmesine aktif olarak katılmasını sağlar.

Suudi Arabistan: Yatırım için bir referans noktası

FII, karmaşık jeopolitik ve ekonomik zorlukların üstesinden gelmeyi başardı ve kendini, yatırımları dünyanın en iddialı ve kârlı fırsatlarına yönlendiren bir pusula olarak sundu. Bu girişimin en dikkat çekici başarısı, hızlı ve etkili yatırım kararları için ideal bir ortam yaratarak vaatleri anında anlaşmalara ve stratejik ortaklıklara dönüştürme konusundaki olağanüstü yeteneğidir.

Bu güçlü dönüşüm, finans devlerinin oybirliğiyle desteklediği Krallık'taki yoğun yatırım talebiyle teyit edilmektedir. Geleceğe Yatırım Girişimi Vakfı Başkanı Yasir er-Rumeyyan, bu başarıyı nesiller boyu sürecek fırsatların kapısını açan ‘ulusal vizyon için küresel bir referans noktası’ olarak nitelendirdi. Er-Rumeyyan, dönüşümü özetleyen etkileyici bir ifadeyle şöyle dedi: “Artık Suudi Arabistan kendini dünyaya sunmuyor; dünya Suudi Arabistan’a geliyor.” Bu sözleriyle, FII, Expo 2030 ve 2034 FIFA Dünya Kupası gibi büyük küresel etkinliklere ev sahipliği yapılmasını örnek gösterdi.

Teknolojik egemenliğe yatırım

Yapay zekâ, bu yılki FII'nın en öne çıkan ve stratejik odak noktasıydı. Bu, Suudi Arabistan'ın bir finans merkezi olmakla yetinmediğini, teknoloji ve inovasyon alanında küresel bir güç haline gelmek için güçlü adımlar attığını teyit ediyor. Tartışmalar, olasılıkları gözden geçirmekle sınırlı kalmadı; Suudi Arabistan’ın teknolojik egemenliğini sağlamak amacıyla yapılan devasa yatırım duyurularına dönüştü.

Bu önemin bir göstergesi, 2030 yılına kadar Suudi Arabistan'da 400 bin adede kadar yapay zekâ çipi kullanılmasına yönelik stratejik planın açıklanmasıydı. Bu devasa yatırım, yapay zekâ devrimini yerel olarak desteklemek için gerekli bilgi işlem kapasitesini oluşturmayı amaçlıyor. Kamu Yatırım Fonu’nun (PIF) portföy şirketlerinden biri olan Humane ile ABD merkezli Qualcomm Technologies arasında, Suudi Arabistan'da gelişmiş bir yapay zekâ altyapısı kurmak için stratejik bir ortaklık kurulduğu duyuruldu. Sektörün stratejik önemini vurgulayan bir hamle ile petrol devi Aramco, PIF ile önemli bir hisse satın alma konusunda anlaşmaya vardı ve Aramco, gelecekteki faaliyetlerinde yapay zekanın büyük önemini vurguladı.

Bu derin odaklanma, liderlerin yapay zekâ altyapısının gerçekten ‘refahın anahtarı’ olduğunu ve iddialı vizyonları ekonomik gerçeklikle birleştirmenin tek yolu olduğunu kabul ettiklerini yansıtıyor. Bu eğilim, Suudi Arabistan’ın yapay zekanın tüm alanlarda muazzam bir paradigma değişikliği getireceğine olan inancını gösteriyor.

Sonuç olarak FII artık sadece yıllık bir etkinlik değil, dünyanın yatırım geleceğini şekillendirmek için aktif olarak katılmak isteyen herkes için bir forum haline gelmiştir.


Suudi Arabistan, 2025 yılının üçüncü çeyreğine ait genel bütçe performans raporunu yayınladı

Riyad'daki Kral Abdullah Finans Bölgesi (Şarku’l Avsat)
Riyad'daki Kral Abdullah Finans Bölgesi (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan, 2025 yılının üçüncü çeyreğine ait genel bütçe performans raporunu yayınladı

Riyad'daki Kral Abdullah Finans Bölgesi (Şarku’l Avsat)
Riyad'daki Kral Abdullah Finans Bölgesi (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Maliye Bakanlığı, 2025 yılının üçüncü çeyreğinde devlet bütçesinin performansına ilişkin üç aylık raporunu yayınladı. Rapora göre, gelirler 269,8 milyar riyal (71,9 milyar dolar), harcamalar 358,4 milyar riyal (95,5 milyar dolar) ve tahmini açık 88,5 milyar riyal (23,6 milyar dolar) olarak gerçekleşti.

Rapora göre, bu yılın başından üçüncü çeyreğin sonuna kadar gelirler 835 milyar riyal (222,6 milyar dolar) olarak gerçekleşirken, harcamalar bir trilyon riyali (271 milyar dolar) aştı. Bütçe, yaklaşık 181,758 milyar riyal (48,4 milyar dolar) açık verdi.


Yatırım Günü... Riyad'da milyarlarca dolarlık anlaşmalar bekleniyor

Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’ndan (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’ndan (Şarku’l Avsat)
TT

Yatırım Günü... Riyad'da milyarlarca dolarlık anlaşmalar bekleniyor

Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’ndan (Şarku’l Avsat)
Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’ndan (Şarku’l Avsat)

Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı’nın (FII) üçüncü ve son günü, ‘Yatırım Günü’ başlığıyla başladı. Bu özel gün, vizyonları gerçeğe dönüştürmek ve milyarlarca dolarlık küresel anlaşmaları sonuçlandırmak için bir platform görevi görüyor.

Yatırım Günü, önde gelen yatırım şirketlerinin stratejilerini ve hızla büyüyen projeleri gözden geçirme, en son gelecek teknolojilerini keşfetme ve küresel kurucuları ve yatırımcıları bir araya getiren yüksek değerli ağ oluşturma etkinliklerine katılma fırsatı sunuyor.

hy
Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı katılımcıları (Şarku’l Avsat)

FII, 27-30 Ekim tarihleri arasında Riyad'daki Kral Abdulaziz Uluslararası Konferans Merkezi'nde, ‘Refahın Anahtarı’ sloganı altında, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in himayesinde düzenlendi.

FII, 250 panel oturumu aracılığıyla 9 binden fazla katılımcı ve 650 seçkin konuşmacıyı bir araya getirdi. Bu da Riyad’ın, dünyanın dört bir yanından liderleri ve yenilikçileri buluşturan, vizyonları geleceğin yatırımlarını şekillendirecek pratik stratejilere dönüştüren önde gelen küresel bir merkez olarak konumunu güçlendirdi.