Mısır’daki Uluslararası Somali Zirvesi sona erdi

Mısır’daki Somali'nin güvenliğine ilişkin uluslararası zirve sona erdi

Şukri, ABD’nin Afrika Boynuzu Özel Temsilcisi ile görüştü (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Şukri, ABD’nin Afrika Boynuzu Özel Temsilcisi ile görüştü (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
TT

Mısır’daki Uluslararası Somali Zirvesi sona erdi

Şukri, ABD’nin Afrika Boynuzu Özel Temsilcisi ile görüştü (Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Şukri, ABD’nin Afrika Boynuzu Özel Temsilcisi ile görüştü (Mısır Dışişleri Bakanlığı)

Mısır'ın başkenti Kahire'de, Somali'deki güvenlik durumuna ilişkin gelecekteki düzenlemeleri ele almak üzere düzenlenen uluslararası zirve dün sona erdi. Zirve Somali hükümeti, Afrika Birliği (AfB), Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve bir dizi uluslararası ortak kurumdan diplomatların katılımıyla gerçekleşti.
Mısır Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Kahire Çatışmaların Çözümü, Barışı Koruma ve İnşa Etme Uluslararası Merkezi tarafından düzenlenen zirve 25 ve 26 Ocak tarihlerinde gerçekleşti. Mısır tarafına Afrika İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı ve Büyükelçi Hamdi Sened Luza, Somali tarafına ise Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakan Yardımcısı Mahmud Abdi Hasan başkanlık etti.
Bakanlığın açıklamasına göre, Mısır, Somali'de barış ve istikrarı desteklemek ve ulusal kurumlarının yeteneklerini geliştirmeye katkıda bulunmak için sarf ettiği sürekli çabalar kapsamında, bu zirveye ev sahipliği yaptı.
Zirve, “Afrika Birliği Somali Misyonu’nun (AMISOM) 31 Mart 2022'de sona ermesi ışığında Somali'deki 2021 sonrası düzenlemeleri tartışmak için Somalili yetkililer ile Afrikalı ve uluslararası ortaklar arasında gayri resmi istişarelere yer vermeyi” amaçlıyordu. Birliğin yeni misyonunun doğası ve görevleri ile Birleşmiş Milletler ve uluslararası ortakların yeni misyonu destekleme ve yardım etme konusunda daha fazla katılım olasılığını araştırmak da zirvenin hedefleri arasında yer aldı.
Zirvede, yeni AMISOM'un güvenlik ihtiyaçlarını karşılama yeteneklerini destekleme yolları da dahil olmak üzere çeşitli konuları ele aldı. Bunların başında terörle mücadele ve Kahire'de bulunan Afrika Birliği’nde Çatışma Sonrası Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Merkezi'nin beklenen rolü yer aldı. Somali'nin mevcut aşamadaki zorlukların üstesinden gelmesini ve ülkede kurumlar inşa etme ve kalkınmayı gerçekleştirme çabalarını artırmasını sağlamak için uluslararası ortaklardan istenen destek de zirvenin gündeminde kendine yer buldu.
Söz konusu zirvenin yanı sıra Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri ile ABD'nin Afrika Boynuzu Özel Temsilcisi Büyükelçi David Satterfield arasında istişare toplantısı gerçekleştirildi.
Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ahmed Hafız, Şukri’nin ABD elçisini, yeni görevi için tebrik ettiğini ve bölgedeki bazı ülkelerdeki en önemli olaylar hakkında bilgi verdiğini söyledi. Hafız’ın açıklamasına göre Dışişleri Bakanı, Afrika Boynuzu'nda güvenlik ve istikrarın, tanık olduğu tüm sorunların çözümünü sağlayan kapsamlı bir perspektiften ele alınmasının önemini vurguladı. Şukri, Mısır'ın Somali'deki duruma olan ilgisini ve orada güvenlik ve istikrar sağlama çabalarına verdiği desteği vurguladı. Öte yandan ABD’li Temsilci ‘Mısır'ın ev sahipliğini’ takdir etti.
Hafız, yaptığı açıklamada, Satterfield'ın Afrika Boynuzu'ndaki genel durumu ve sorunları, özellikle Sudan'daki durumun da ele alındığını ifade etti. Şukri, Mısır'ın, güvenlik ve istikrarı Mısır ve bölgenin güvenlik ve istikrarının ayrılmaz bir parçası olan Sudan'daki kardeşlere her türlü desteği sağlamaya istekli olduğunu açıkladı. Mısır'ın bu bağlamda, mevcut krizi çözmek amacıyla çeşitli Sudanlı taraflar arasında bir diyaloğu etkinleştirme girişimini desteklediğini de sözlerine ekledi. Hafız’a göre söz konusu açıklamada Etiyopya’nın Büyük Nahda (Rönesans) Barajı konusu da ele alındı. Açıklamada Şukri’nin, barajın doldurulması ve işletilmesine ilişkin kurallar konusunda 2021 yılının Eylül ayında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) tarafından yayınlanan beyanname uyarınca üç ülkenin çıkarlarını dikkate alan adil, dengeli ve yasal olarak bağlayıcı bir anlaşmaya varılması amacıyla müzakerelere bir an önce devam edilmesinin önemini vurguladığı ifade edildi.



ABD ve Suriye Dışişleri Bakanları kimyasal silahlar, yaptırımlar ve ‘İran'ın müdahalesini’ görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
TT

ABD ve Suriye Dışişleri Bakanları kimyasal silahlar, yaptırımlar ve ‘İran'ın müdahalesini’ görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)

Suriye Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani'nin ABD'li mevkidaşı Marco Rubio ile telefonda kimyasal silahlar, yaptırımlar ve “İran'ın müdahalesi” konularını görüştüğünü bildirdi.

Bakanlığın açıklamasında eş Şeybani'nin, Şam'ın yaptırımların, özellikle de Sezar Yasası'nın kaldırılması için Washington ile birlikte çalışma arzusunu dile getirdiği belirtilerek, iki tarafın bu yasanın devam etmesinin “şirketlerin ve yatırımcıların uzun vadede Suriye'de ekonomik faaliyette bulunma kabiliyetlerini kısıtladığını” vurguladığı kaydedildi.

Açıklamada Rubio'nun, ABD yönetiminin, Başkan Donald Trump'ın Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılması yönündeki direktiflerini uygulamaya devam ettiği ve “önümüzdeki aylarda Sezar Yasası'nın yürürlükten kaldırılması için Kongre ile birlikte çalışacaklarını” söylediği aktarıldı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani, (AFPSuriye Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani, (AFP

Açıklamada, iki ülkenin katılımıyla kimyasal silahlar konusunda özel bir komite kurulması için tarafların ortak koordinasyon içinde hareket ettiği duyuruldu.

İran'la ilgili olarak Şam, “özellikle Tahran'a yönelik son saldırıların ardından İran'ın Suriye'nin iç işlerine karışma girişimleri” olarak tanımladığı durumdan duyduğu endişeyi dile getirirken, Washington da “mevcut meşguliyetlerine rağmen Tahran'ın Suriye'deki güç dengesini değiştirme arayışından vazgeçmeyeceği” uyarısında bulundu.

Suriye Dışişleri Bakanlığı'na göre iki bakan terörle mücadele dosyasını da ele aldı ve özellikle Şam'daki Mar Elias Kilisesi'ne yapılan son saldırıdan sonra DEAŞ'ın hala “gerçek bir tehdit oluşturduğunu” teyit etti.

Açıklamada, ABD tarafının DEAŞ'ın “şu anda Suriye hükümetine yönelik en büyük tehdit” olduğunu vurguladığı ve bu alanda istihbarat paylaşımı ve Suriye'nin kabiliyetlerinin geliştirilmesi konusundaki kararlılığını ifade ettiği ifade edildi.

Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra geçidi yakınlarında BM gözlemci bölgesindeki İsrail askerleri, (UNDOF)Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra geçidi yakınlarında BM gözlemci bölgesindeki İsrail askerleri, (UNDOF)

İki taraf ayrıca İsrail'in, Suriye'nin güneyine yönelik tekrarlanan saldırılarını da ele aldı ve eş Şaybani Suriye'nin 1974 tarihli Ayrılma Anlaşmasına geri dönmek için ABD ile işbirliği yapma arzusunu dile getirdi.

Şarku’l Avsat’ın açıklamadan aktardığına göre Rubio, “bölgenin tanık olabileceği en kötü şeyin Suriye'nin bölünmesi ya da iç savaşa dönmesi” olduğu uyarısında bulundu.

Rubio, ülkesinin Şam'daki büyükelçiliğini yeniden açma arzusunu dile getirerek, “iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılmasına yönelik somut değişimi teyit eden bir adım olarak” eş Şeybani'ye mümkün olan en kısa sürede Washington'u ziyaret etmesi için resmi davette bulundu.