ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Sullivan, Washington Tahran'la anlaşmaya çalışırken İsraillilere güvence verdi

Sullivan 13 Ocak 2022'de Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında (Reuters)
Sullivan 13 Ocak 2022'de Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında (Reuters)
TT

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Sullivan, Washington Tahran'la anlaşmaya çalışırken İsraillilere güvence verdi

Sullivan 13 Ocak 2022'de Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında (Reuters)
Sullivan 13 Ocak 2022'de Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında (Reuters)

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, İsrailli mevkidaşı Eyal Hulata'ya, ABD'nin İran'ın nükleer silah edinmesini önlemenin en iyi yolu olarak diplomasi yoluna bağlılığının, diplomasinin başarısız olması durumunda ortaklarıyla “alternatif seçenekler” hazırlamasını engellemeyeceğine dair güvence verdi. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamaya göre Sullivan'ın bu yorumları, iki akşam önce Hulata ile ABD ve İsrail arasındaki 'ABD-İsrail Stratejik Danışma Grubu (SCG)' çerçevesinde yaptığı sanal toplantı sırasında geldi.
Söz konusu açıklamada, toplantı esnasında yakın bir zamanda ortak askeri tatbikatlar yapılmasının tartışıldığı bildirildi. Ancak bu tatbikatların İran tesislerine yönelik bir saldırı başlatma senaryosunu simüle edip etmediği açıklanmadı.
ABD çevreleri toplantının, Rusya'nın İran'la geçici bir anlaşma imzalama önerisinin İsrail'de endişe uyandırdığına ilişkin haberlerin arkasından geldiğini belirtti. Aynı çevreler öneriyi ABD'nin İran Özel Temsilcisi Robert Malley'in yardımcısı Richard Nephew’in istifası ve ABD heyetinden iki üyenin Viyana müzakerelerini boykot etmesi ile de ilişkilendirdi. İki üye Tahran'a daha iyi şartlar elde etme ve yaptırımlar nedeniyle şu ana kadar dondurulan milyonlarca dolarlık varlıkları serbest bırakma şansı verebilecek ‘temel’ tavizler verilmesini, ABD’nin ulusal güvenliğini tehlikeye atacağı gerekçesiyle reddetmişti.
ABD çevreleri, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile birlikte ‘ılımlı’ Sullivan'ın, İsraillilere, İran'la yapılacak anlaşmanın ‘kendi aleyhlerine olmayacağına’ dair güvence vermek için Robert Malley'in verdiği ‘tavizleri’ hafifletmede rol oynadığını düşünüyorlar.
Bu çevreler, Biden yönetiminin İsrail koalisyon hükümetini çöküşten korumaya çalıştığını ve aralarındaki farklılıkların kamuoyuna açıklanmadığını ekliyor. Barack Obama döneminin sonunda ABD "Kongresi" önünde ateşli bir konuşma yaptığında olduğu gibi, Benjamin Netanyahu tarafından temsil edilen daha aşırıcı kanadın bunu istismar etmesini önlemek istediğini belirtiyorlar.
Geçtiğimiz hafta Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Viyana'daki görüşmelerin "karar aşamasına" ulaştığını ve Nükleer Anlaşma’yı canlandırmak için " bir fırsat penceresinin" açıldığını söyledi. ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Orta Doğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü Brett McGurk da Carnegie Enstitüsü’nde dün (Perşembe) yapılan bir sempozyumda aynı noktaya dikkat çekerek “Viyana müzakereleri zirve noktasına ulaştı. Bir anlaşmaya ulaşılması olası” değerlendirmesinde bulundu.



İsrail Ordusu: Askerlerimizin Lübnan bayrağını yakması talimata aykırı bir eylemdir

6 Ekim 2024'te yayınlanan bu fotoğrafta, İsrail askerlerinin güney Lübnan'da olduğunu söyledikleri bir operasyonda (Reuters)
6 Ekim 2024'te yayınlanan bu fotoğrafta, İsrail askerlerinin güney Lübnan'da olduğunu söyledikleri bir operasyonda (Reuters)
TT

İsrail Ordusu: Askerlerimizin Lübnan bayrağını yakması talimata aykırı bir eylemdir

6 Ekim 2024'te yayınlanan bu fotoğrafta, İsrail askerlerinin güney Lübnan'da olduğunu söyledikleri bir operasyonda (Reuters)
6 Ekim 2024'te yayınlanan bu fotoğrafta, İsrail askerlerinin güney Lübnan'da olduğunu söyledikleri bir operasyonda (Reuters)

İsrail ordusu, Lübnan bayrağının askerleri tarafından yakılmasını kınadı ve bunun talimatlara aykırı olduğunu söyledi.

İsrail ordu sözcüsü Avichai Adrai X platformu aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Hizbullah'a karşı savaşın başlangıcından bu yana açıkça söyledik: “Savaşımız Lübnan halkına karşı değil, Lübnan'ın topraklarını ihlal eden, egemenliğini yakan ve sembollerine saygısızlık edenlere karşıdır.”

“Savaşımız doktrin, ideoloji ya da kimlik olarak hiçbir zaman Lübnanlı olmayan teröristlere (Hizbullah) karşıdır. Bu nedenle Lübnan'ın güneyinde bazı askerlerin Lübnan bayrağını yakmasını talimatlara aykırı, ordunun değerlerine uymayan ve Lübnan'daki askeri faaliyetlerimizin hedefleri ile uyumlu olmayan bir eylem olarak değerlendiriyoruz.”

Avichay Adraee şöyle devam etti: "Operasyonlarımızı masum Lübnan vatandaşlarına zarar vermeden, yalnızca terörist unsurları hedef almaya odaklamaya kararlıyız."