McGurk: Esed rejimiyle ilişkilerin normalleştirilmesini desteklemiyoruz... Biz asla normalleştirmeyeceğiz

Brett McGurk (Reuters)
Brett McGurk (Reuters)
TT

McGurk: Esed rejimiyle ilişkilerin normalleştirilmesini desteklemiyoruz... Biz asla normalleştirmeyeceğiz

Brett McGurk (Reuters)
Brett McGurk (Reuters)

ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Orta Doğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü Brett McGurk, Suriye'deki rejimin lideri Beşşar Esed ile ilişkileri "asla normalleştirmeyeceklerini" açıkladı.
Middleeasteye'nin haberine göre, McGurk, Suriye meselesine dair Carnegie Uluslararası Barış Vakfıyla yaptığı çevrim içi görüşmede değerlendirmelerde bulundu.
McGurk, Orta Doğu'da Esed rejimiyle ilişkilerin normalleştirilmesine ilişkin, "Esed rejimiyle ilişkilerin normalleştirilmesini desteklemiyoruz. Biz asla normalleştirmeyeceğiz." dedi.
ABD'nin müttefiklerinin Esed ile ilişkileri yeniden kurma çabalarını engellemeye çalışıp çalışmadığı konusunda detay vermeyen McGurk, söz konusu ülkelerin "çıkarlarını korumaya ve sürdürmeye çalıştıkları" yorumunu yaptı.
McGurk, Suriye'nin komşularıyla yaptığı güvenlik anlaşmaları ile normalleşme görüşmeleri arasında ayrım yapılması gerektiğini vurgulayarak, "Ürdün, Suriye ile sınır güvenliği hakkında bir tartışma yapmak isterse açıkçası hayır demeyeceğiz. Bu, Esed rejimiyle normalleşmekten çok farklı. Bu görüşmeleri yaparken bu ayrımı yapmamız gerektiğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
İnsan haklarının Başkan Joe Biden politikalarının odak noktası olmasına rağmen, diğer önemli ulusal güvenlik konularını gölgede bırakmadığını söyleyen McGurk, bölgedeki ulusal çıkarlarını değerlendirirken, insan haklarının masada olduğu ancak insan haklarının diğer konuların önüne geçmediği değerlendirmesinde bulundu.
ABD'li yetkili McGurk'un söz konusu çıkışı, bazı senatörlerin ABD'nin Orta Doğu'daki müttefiklerinin Esed ile ilişkileri normalleştirdiğine dair Biden'a mektup yazmalarının ardından geldi.
Arap Birliğinin 12 Ekim 2011'de Suriye'nin üyeliğini askıya alması ve Arap büyükelçilerinin, Esed rejimi sivillere tam koruma taahhüdünü kesin olarak yerine getirene kadar Şam'dan çekilmesi çağrısında bulunmasının ardından Esed rejimi ile Arap ülkeleri arasındaki ilişkilerde siyasi yabancılaşma söz konusuydu. Ancak son yıllarda, Esed rejimi ile bazı Arap ülkeleri arasındaki ilişkilerde iyileşme adımları atılmaya başlandı.
Bu kapsamda atılan adımların ilki Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Aralık 2018'de Şam'daki büyükelçiliğini yeniden açması oldu.
Umman ise Ekim 2021'de Suriye'ye büyükelçisini geri gönderirken, Bahreyn ise 10 yıl sonra ülkeye ilk büyükelçisini atadı.
Ürdün Kralı Abdullah ise Esed ile yakın zamanda bir telefon görüşmesi yaparken BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed Kasım 2021'de Şam'ı ziyaret etti.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.