Libya: 3. Piyade Bölüğü Komutanı’na yapılan suikast, Trablus’taki milisler arasında askeri gerginliği artırdı

Libya Ulusal Ordusu, ülkenin güneyinde 2 DEAŞ unsurunun öldürüldüğünü bildirdi.

Stephanie Williams Trablus’ta Libya Ulusal Birlik Hükümeti güçleri Genelkurmay Başkanı ile bir araya geldi (Williams’ın Twitter hesabı)
Stephanie Williams Trablus’ta Libya Ulusal Birlik Hükümeti güçleri Genelkurmay Başkanı ile bir araya geldi (Williams’ın Twitter hesabı)
TT

Libya: 3. Piyade Bölüğü Komutanı’na yapılan suikast, Trablus’taki milisler arasında askeri gerginliği artırdı

Stephanie Williams Trablus’ta Libya Ulusal Birlik Hükümeti güçleri Genelkurmay Başkanı ile bir araya geldi (Williams’ın Twitter hesabı)
Stephanie Williams Trablus’ta Libya Ulusal Birlik Hükümeti güçleri Genelkurmay Başkanı ile bir araya geldi (Williams’ın Twitter hesabı)

Libya’nın başkenti Trablus’ta dün Başkanlık Konseyi Başkanlığı’na bağlı ve Ganyu el-Kakli komutasındaki İstikrarı Destekleme Birimi mensubu 2 unsurun nüfuz anlaşmazlıkları sebebiyle 3. Piyade Bölüğü tarafından öldürülmesinin akabinde dün başkent, beklenmedik yeni bir güvenlik gerginliğine tanık oldu. Bu olay, Libya Ulusal Ordusu’nun (LUO) ülkenin güneyindeki El-Katrun kentinin güneyinde yer alan Aside Dağı’nda önceki akşam çıkan çatışmalarda radikal DEAŞ örgütüne bağlı 2 unsurun öldürüldüğünü duyurmasının ardından geldi.
Trablus’un 30 kilometre güneyindeki Verşefana’nın El-Baruniyye bölgesinin girişinde önceki akşam güvenlik kontrolü yapan İstikrarı Destekleme Birimi’ne bağlı devriye unsurları silahlı saldırıya uğradı. Saldırı sonucu devriye görevindeki iki unsur öldürüldü.  
Saldırının ardından sosyal medyada paylaştığı videolarda Verşefana’nın El-Haşşan bölgesinde askerlerin gövde gösterisi yaptığı görülüyor. Bölge sakinleri şiddetli çatışmaların yeniden başlamasından endişe duyuyor.   
Geçtiğimiz günlerde, Ulusal Birlik Hükümeti’nin kurduğu 111. Tugay’a katılan 3. Bölük askeri araçlarla gövde gösterisi yaptı, buna karşılık İstikrarı Destekleme Birimi ve Muammer ed-Davi komutasındaki 55. Tugay da askeri araçlarla gövde gösterisi yaptı.
3. Piyade Bölüğü daha önce bölük komutanı Remzi el-Lafa’nın öldüğü iddiasını yalanladı ancak geçen hafta suikasta uğradığını doğruladı. Bölük, suikastı düzenleyen tarafın “Canzur kentindeki yasadışı suçlular” olduğunu belirterek, ağır bir misilleme yapmakla tehdit etti.
Öte yandan, El-Katrun Emniyet Müdürlüğü, LUO’nun ülkenin güneyindeki çöl bölgelerinde DEAŞ örgütüne karşı yürüttüğü arama tarama operasyonu sırasında bir askerin hayatını kaybettiğini, buna karşılık 3 örgüt unsurunun öldürüldüğünü aktardı. LUO Ahlaki Rehberlik Dairesi Başkanı Tümgeneral Halid El-Mahcub, El-Katrun’un güneyindeki Aside Dağı’nda önceki akşam ordu güçlerinin girdiği çatışmalarda 2 DEAŞ unsurunu öldürdüğünü ve diğerlerini de yaraladığını belirtti.
Mahcub yaptığı açıklamada, LUO’nun karadan ve havadan askeri takviye sağladığı Güney Operasyonlar Gücü’ne bağlı çöl devriyelerinin, DEAŞ örgütüne bağlı bir grubun gizlendiği bölgeyi kuşattığını ve örgüt unsurlarıyla çatışmalara girdiğine işaret ederek, operasyon sonucunda bölgede bir muharebe aracı ve mühimmatların ele geçirildiğini bildirdi. Güneydeki operasyonların devam ettiğini söyleyen Mahcub terör örgütü kalıntılarını ortadan kaldırmadan ve örgütün güneydeki yaklaşık iki bin kilometre uzunluğundaki sınır ve çöl bölgesinden faydalanarak işlediği sistematik suçlara son vermeden operasyonların durmayacağını ifade etti.
ABD’nin Trablus Büyükelçisi Richard Norland, önceki gün Libya Ulusal Güvenlik Danışmanı İbrahim Buşnaf ile yaptığı görüşmede, ulusal uzlaşı için en iyi umut olması açısından seçim ivmesini korumanın ve Libya’nın egemenlik ve güvenliğini güvence altına almanın önemini ele aldıklarını açıkladı.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Libya Özel Danışmanı Stephanie Williams, dün Trablus’ta Ulusal Birlik Hükümeti Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed el-Haddad ile bir araya geldi. Williams, görüşmede Libya askeri kurumların birleştirilmesini ve paralı askerler, yabancı savaşçılar ve yabancı güçlerin Libya’dan çekilmesi sürecini ilerletilmesini hedefleyen çabalara yönelik BM’nin güçlü desteğini dile getirdi.
Williams, Haddad ile görüşmesinde, bölgesel ve uluslararası ortaklarla yaptığı son istişareleri aktardığını belirterek, Haddad’ın LUO Genelkurmay Başkanı Abdurrazık en-Nazuri ile yaptığı son görüşmelerden, istikrarı ve barışı koruma konusundaki kararlılığından övgüyle söz etti.



Irak’ta Koordinasyon Çerçevesi eski bir başbakanı hükümete liderlik etmesi için görevlendirmeyi değerlendiriyor

Koordinasyon Çerçevesi liderleri, kendilerini yeni Irak parlamentosundaki "en büyük blok" olarak ilan eden bir bildiri imzaladılar, (INA)
Koordinasyon Çerçevesi liderleri, kendilerini yeni Irak parlamentosundaki "en büyük blok" olarak ilan eden bir bildiri imzaladılar, (INA)
TT

Irak’ta Koordinasyon Çerçevesi eski bir başbakanı hükümete liderlik etmesi için görevlendirmeyi değerlendiriyor

Koordinasyon Çerçevesi liderleri, kendilerini yeni Irak parlamentosundaki "en büyük blok" olarak ilan eden bir bildiri imzaladılar, (INA)
Koordinasyon Çerçevesi liderleri, kendilerini yeni Irak parlamentosundaki "en büyük blok" olarak ilan eden bir bildiri imzaladılar, (INA)

Şii Koordinasyon Çerçevesi’nin anayasal sınırlar içinde, en fazla üç ay içinde yeni hükümeti kurma sürecinde karşılaştığı karmaşıklıklar göz önüne alındığında, "çerçeve" güçlerine yakın üst düzey bir yetkili, yeni hükümete eski bir başbakanın liderlik etmesi olasılığını dışlamıyor.

Yetkili, Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, Şii güçlerin "özellikle mevcut ve beklenen yerel ve bölgesel zorluklar göz önüne alındığında, ülkenin en üst düzey yürütme pozisyonunu üstlenecek deneyimli bir isim istediklerini" söyledi. Yetkili, "Koordinasyon Çerçevesi içindeki güçlerin, daha önce başbakanlık yapmış olan Nuri el-Maliki, Muhammed es-Sudani, Haydar el-İbadi veya Mustafa el-Kazımi gibi isimlerden birini ve daha az ölçüde, Ekim protestolarının ardından görevinden alınan Adil Abdul-Mehdi'yi seçebileceği" olasılığını da dışlamadı.


Lübnan Genelkurmay Başkanı: Ordunun temel amacı istikrarı sağlamaktır

Lübnan Genelkurmay Başkanı General Rudolf Heykel, 15 Aralık 2025 tarihinde Lübnan'ın güneyindeki Tire şehrinde bulunan Güney Litani Komutanlığı'nda, ordunun Güney Litani bölgesindeki planının ilk aşamasının uygulanmasını incelemek üzere düzenlenen saha gezisi sırasında büyükelçiler, maslahatgüzarlar ve askeri ataşeler arasında duruyor (Lübnan ordusunun X sayfası)
Lübnan Genelkurmay Başkanı General Rudolf Heykel, 15 Aralık 2025 tarihinde Lübnan'ın güneyindeki Tire şehrinde bulunan Güney Litani Komutanlığı'nda, ordunun Güney Litani bölgesindeki planının ilk aşamasının uygulanmasını incelemek üzere düzenlenen saha gezisi sırasında büyükelçiler, maslahatgüzarlar ve askeri ataşeler arasında duruyor (Lübnan ordusunun X sayfası)
TT

Lübnan Genelkurmay Başkanı: Ordunun temel amacı istikrarı sağlamaktır

Lübnan Genelkurmay Başkanı General Rudolf Heykel, 15 Aralık 2025 tarihinde Lübnan'ın güneyindeki Tire şehrinde bulunan Güney Litani Komutanlığı'nda, ordunun Güney Litani bölgesindeki planının ilk aşamasının uygulanmasını incelemek üzere düzenlenen saha gezisi sırasında büyükelçiler, maslahatgüzarlar ve askeri ataşeler arasında duruyor (Lübnan ordusunun X sayfası)
Lübnan Genelkurmay Başkanı General Rudolf Heykel, 15 Aralık 2025 tarihinde Lübnan'ın güneyindeki Tire şehrinde bulunan Güney Litani Komutanlığı'nda, ordunun Güney Litani bölgesindeki planının ilk aşamasının uygulanmasını incelemek üzere düzenlenen saha gezisi sırasında büyükelçiler, maslahatgüzarlar ve askeri ataşeler arasında duruyor (Lübnan ordusunun X sayfası)

Lübnan Genelkurmay Başkanlığı tarafından dün, Güney Litani bölgesinde ordunun planının ilk aşamasının uygulanmasını incelemek üzere büyükelçiler, maslahatgüzarlar ve askeri ataşeler için düzenlenen saha gezisi sırasında, Lübnan Genelkurmay Başkanı General Rudolf Heykel, ordunun temel amacının istikrarı sağlamak olduğunu vurguladı.

Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre General Heykel, ‘ordunun birincil hedefinin istikrarı sağlamak olduğunu, ancak İsrail'in Lübnan topraklarını işgalinin devam ettiğini ve saldırıların sürdüğünü’ belirtti.

General Heykel, ‘gezinin amacının, ordunun Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 1701 sayılı kararı ve ateşkes anlaşmasını uygulamaya ve sınırlı imkanlarına rağmen kendisine verilen görevleri yerine getirmeye kararlı olduğunu teyit etmesi olduğunu’ belirtti.

Katılımcıları bizzat karşılayarak, ‘Lübnan’a gösterdikleri ilgi nedeniyle temsil ettikleri kardeş ve dost ülkelere minnettarlığını’ dile getiren General Heykel, ‘halkın, Lübnan toplumunun tüm bileşenleri gibi orduya güvendiğini’ belirtti.

Gezi sırasında, ordunun Lübnan’ın çeşitli bölgelerindeki görevleri, Güney Litani bölgesindeki genel durum ve BM Lübnan Geçici Gücü (UNIFIL) ile iş birliği ilişkilerinin yanı sıra Düşmanlıkların Durdurulması Anlaşması İzleme Komitesi (Mekanizma) ile koordineli olarak ordunun bu bölgedeki planının ilk aşamasının uygulanması hakkında da bilgi verildi.


İsrail güçleri Batı Şeria'da Filistinli bir çocuğu öldürdü

Batı Şeria'da askeri operasyon sırasında İsrail askerleri (AFP)
Batı Şeria'da askeri operasyon sırasında İsrail askerleri (AFP)
TT

İsrail güçleri Batı Şeria'da Filistinli bir çocuğu öldürdü

Batı Şeria'da askeri operasyon sırasında İsrail askerleri (AFP)
Batı Şeria'da askeri operasyon sırasında İsrail askerleri (AFP)

Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail ordusunun dün Beytüllahim'in güneydoğusundaki Tuqu' kasabasında düzenlediği bir baskın sırasında 16 yaşındaki bir Filistinli çocuğu vurarak öldürdüğünü açıkladı. Bu olay, İsrail işgali altındaki Batı Şeria'da son dönemde yaşanan şiddet dalgasındaki son olaylardan biri oldu.

Resmi Filistin haber ajansı WAFA, Tuqu' kasaba meclisi başkanının, İsrail güçlerinin dün gece kasaba merkezinde toplanıp "ayrım gözetmeksizin" ateş açmasının ardından çocuğun vurulduğunu söylediğini belirtti.

Ajans, ordunun Ammar Yasir Sabah adlı çocuğu göğsünden gerçek mermiyle vurduğunu ve çocuğun hastaneye kaldırıldığını, ancak hayatını kaybettiğini ifade etti.

Batı Şeria'da şiddet bu yıl ve Ekim 2023'te başlayan iki yıllık Gazze Şeridi savaşından bu yana tırmanmıştır. İsrail yerleşimcilerinin Filistinlilere yönelik saldırıları keskin bir şekilde artarken, ordu hareket özgürlüğüne yönelik kısıtlamaları sıkılaştırdı ve birçok şehirde büyük çaplı baskınlar düzenledi. Birleşmiş Milletler'e göre 7 Ekim 2023 ile 14 Kasım 2025 tarihleri ​​arasında Batı Şeria'da 1000'den fazla Filistinli öldürüldü.

 İsrail askerleri, Batı Şeria'daki Ramallah yakınlarındaki el-Amari mülteci kampına düzenlenen askeri baskın sırasında mevzi alıyor (AFP)İsrail askerleri, Batı Şeria'daki Ramallah yakınlarındaki el-Amari mülteci kampına düzenlenen askeri baskın sırasında mevzi alıyor (AFP)

Aynı dönemde Batı Şeria'da 59 İsrailli öldürüldü. Şarku’l Avsat’ın Resmi Filistin verilerinden aktardığına  göre bu yıl Batı Şeria'da, İsrail güçleri tarafından öldürülenler arasında 53 Filistinli çocuk da bulunuyor.

Batı Şeria'da yaklaşık 2,7 milyon Filistinli, İsrail askeri işgali altında sınırlı bir özerklik içinde yaşıyor. Yüz binlerce İsrailli de buraya yerleşmiş durumda.

Uluslararası toplumun büyük çoğunluğu, İsrail'in 1967 savaşında ele geçirdiği topraklara inşa edilen yerleşimleri yasadışı olarak kabul ediyor ve BM Güvenlik Konseyi'nin çeşitli kararları, İsrail'i tüm yerleşim faaliyetlerini durdurmaya çağırdı. İsrail, yerleşimlerin yasadışı olduğunu reddediyor ve toprakla olan dini ve tarihi bağlarını gerekçe gösteriyor. İsrail güçleri mülteci kamplarını boşaltarak binlerce Filistinliyi evlerinden zorla çıkardı ve Batı Şeria'daki bazı şehirlerde on yıllardır varlığını sürdürüyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü, geçen kasım ayında İsrail'i Batı Şeria'daki zorla tahliyeler olarak nitelendirdiği eylemler nedeniyle savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlemekle suçladı.