Askıya alınan Tunus Meclisi anayasa kutlamalarını çevrimiçi yaptı

Özgür Anayasa Partisi: “Gannuşi yetkilerini tehlikeli bir şekilde suiistimal ediyor”.

Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
TT

Askıya alınan Tunus Meclisi anayasa kutlamalarını çevrimiçi yaptı

Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)
Cumhurbaşkanı Kays Said (Reuters)

Tunus’ta bazı parlamenterler, ‘yeni anayasanın onaylanmasının sekizinci yıldönümü kutlamaları’ çerçevesinde internet üzerinden bir toplantı yaptı. Cumhurbaşkanı tarafından Meclis’in yetkileri askıya alınmış olduğu için, Nahda Hareketi lideri ve faaliyetleri askıya alınan Tunus Meclisi’nin Başkanı Raşid Gannuşi, ‘video konferans’ yöntemiyle meclis oturumu yapılması çağrısında bulunmuştu.
Dün öğlen saatlerinde gerçekleştirilen oturumda konuşan Gannuşi: “Ülkede meşruiyete yapılan darbe boğucu bir ekonomik krize neden oldu. Bu kriz etkilerini temel malzemelerin tedarikinde ve fiyat artışında gösteriyor. Ayrıca Tunus uluslararası alanlarda yalnızlığa itiliyor. Tüm bunlar sosyal patlamaya giden bir süreci hazırlıyor. Bu olumsuzlukların önüne geçebilmek için her kesimin katıldığı ulusal bir diyalog başlatılmalıdır. Cumhurbaşkanının yürütmeye müdahaleleri son bulmalı ve siyasi tutuklular serbest bırakılmalıdır” ifadelerini kullandı.
Oturuma Nahda, Tunus’un Kalbi ve Kerame partilerine mensup 100’e yakın milletvekili katıldı. Gannuşi 75 milletvekilinin ‘yeni bir oturum düzenlenmesi’ teklifine imza verdiğini, bu durumun Meclis’in hala canlı olduğunun kanıtı olduğunu söyledi.
Öte yandan aralarında Demokratik Akım, Halk Hareketi ve Özgür Anayasa partilerinin olduğu çok sayıdaki siyasi taraf ‘meclis oturumu’ çağrısını boykot etti. Bazı bağımsız milletvekilleri de ‘oturum’ çağrısı almadıklarını ifade etti.  
Özgür Anayasa Partisi, Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi’yi ‘yetkilerini tehlikeli bir şekilde suiistimal etmekle’ suçlayarak kınadı. Özgür Anayasa partisinden yapılan yazılı açıklamada: “Meclis şu anda kapalıdır, dolayısıyla ‘meclis oturumu’ düzenlenmesi prosedürlere aykırıdır. Parti olarak bu sözde ‘oturumdan’ çıkacak hiçbir sonucu tanımadığımızı belirtiriz. Raşid Gannuşi’nin Meclis başkanı görevini kişisel siyasi çatışmalarında kullanması kabul edilemez. Cumhurbaşkanlığı ve Nahda arasındaki siyasi hesaplaşmaların vatanın ulvi menfaatleri ile bir ilgisi yoktur” denildi.
Özgür Anayasa partisinin açıklamasında, ülkedeki siyasi gerilimin tırmandırılmasının, istikrara ve ulusal güvenliğe tehlike arz ettiğine de dikkat çekildi.
Nahda Genel Başkanı Raşid Gannuşi’nin ‘anayasanın onaylanması yıldönümünde’ meclis oturumu yapılması çağrısı, Cumhurbaşkanı Kays Said’in, anayasanın uzmanlar tarafından restore edilmesi için çevrimiçi istişarelerin başlatıldığını duyurmasına müteakip geldi. Gözlemciler bu çağrıyı Gannuşi’nin Cumhurbaşkanı Said’e ‘meydan okuması’ olarak yorumladı.  
Tunus devleti, uzun yıllar süren durgunluğun ardından mali bir kriz yaşıyor. Ancak uluslararası yardımı güvence altına almak için gereken sancılı reformlar, toplumsal huzursuzluğu tetikleyebilir. Tunus devrimini takip eden on yılda, ekonomik koşullara yönelik öfke sıklıkla sokak protestolarına veya protestocularla polis arasında çatışmalara dönüştü. Cumhurbaşkanı Said’in mali destek çağrıları, bağışçılar tarafından kapsamlı bir siyasi, ekonomik reform yapılması şartıyla karşılık bulabilecek.  
Mevcut hükümet kredi bulabilmek için bazı ekonomik mali reformlar yapsa da muhalefet partilerin sert tepkisiyle karşılaştı. Tunus’ta seçimlerin 2022 Aralık ayında yapılması bekleniyor.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.