Süper Lig'in teknik direktör dönüşümü: "Yeni"ler, "eski"leri geride bırakabilir mi? Gökerman: Geç kalınmış bir süreç

Süper Lig'de bu sezon değiştirilen teknik direktör sayısı 18'e ulaştı / Fotoğraf: AA
Süper Lig'de bu sezon değiştirilen teknik direktör sayısı 18'e ulaştı / Fotoğraf: AA
TT

Süper Lig'in teknik direktör dönüşümü: "Yeni"ler, "eski"leri geride bırakabilir mi? Gökerman: Geç kalınmış bir süreç

Süper Lig'de bu sezon değiştirilen teknik direktör sayısı 18'e ulaştı / Fotoğraf: AA
Süper Lig'de bu sezon değiştirilen teknik direktör sayısı 18'e ulaştı / Fotoğraf: AA

Süper Lig'de 2021-22 sezonunda 23 hafta geride kalırken değiştirilen teknik direktör sayısı da dikkat çekti.
Son olarak Altay'da Mustafa Denizli'nin yerine göreve gelen Marcio Nobre'nin de 11 gün süren teknik direktörlük deneyiminin son bulmasıyla ligde görevine son verilen antrenör sayısı şimdiden 18'i buldu.
Bu sezon; Fatih Terim, Mustafa Denizli, Şenol Güneş, Ersun Yanal, Sergen Yaçın, Bülent Uygun, Yılmaz Vural gibi ligin deneyimli isimlerinin görevlerine son verilmesi veya takım çalıştırmadığı görüldü.
Diğer yandan İlhan Palut, Emre Belözoğlu, Önder Karaveli, Ömer Erdoğan, Nestor El Maestro, Francesco Farioli, Volkan Demirel ve Nuri Şahin gibi antrenörler genç neslin başarılı temsilcileri olarak ön plana çıktı.
Şu ana kadar ligde Abdullah Avcı, Hikmet Karaman ve Rıza Çalımbay ise sezon başından bu yana aynı takımda görevlerine devam ediyor.
Bu sezon Süper Lig'in kariyerli antrenörleri takımlarını başarıya ulaştırmaktan uzak kalırken, İlhan Palut, Emre Belözoğlu, Ömer Erdoğan gibi yeni nesil antrenörlerin takımları şimdiden lige damga vurmuş durumda.
Türkiye'nin yeni yeni tanıdığı veya son dönemde yıldızı paylayan isimlerin kulüpler tarafından tercih edilmesi, kulüplerin eski alışkanlıklarını değiştirmek için yaptığı bir yenilik olup olmayacağı ise tartışma konusu.
Akıllardaki soru ise yenilerin, eskilerin yerini doldurup dolduramayacağı?

"Bir dönüşüm yaşanıyor; aslında bu çok geç kalınmış bir süreç"
Spor yazarı Uzay Gökerman, Türkiye'de son dönemde yaşanan teknik direktör değişimlerini Independent Türkçe'ye değerlendirdi.
Son 15 yılda tüm spor branşlarında önemli değişimlerin yaşandığını dile getiren Gökerman, kulüpleri bu değişime nedenlerle ilgili şöyle konuştu:
"Özellikle son 10-15 yıldan itibaren tüm spor olaylarında teknik, taktik, bilgi gibi detaylar ön plana çıktı ve bunu kullanma başarısı ve becerisini gösteren kişiler fark yarattı. Premier Lig'de görev yapan Guardiola ve Klopp bu anlamda başı çeken, sürdürülebilir başarıyı yakalayan teknik direktörler olarak sayabiliriz. Ülkemizde de bir değişim dönüşüm yaşanıyor; aslında bu çok geç kalınmış bir süreç. 2010'lu yılların başında koşu mesafeleri tartışmalarını biraz da dalga geçercesine yapıyorduk veya 'teknik direktör takımı' olmak gibi kavramlar üzerinde konuşuyorduk. Kariyerli teknik direktör denilince de zaten bu anlaşılıyordu."
"Üç Büyüklerde başarılı olmuş, kupa kazanmış teknik direktörler 'tartışmasız' oluyordu" diyen Gökerman, "Ancak onların da oyunu teknik, taktik, bilgi, veri ile değil hep oyuncu tercihleriyle değiştirmeye çalıştıklarını gördük. İyi bir golcü, orta saha, savunma oyuncusu olmadan başarılı olunamayacağı algısı ile beslendi. Bunların işe yaramadığını da farklı tecrübelerle görmeye başladık. İşte o tecrübeler devreye girdiğinde de 'tartışmasız' olanlar bir anda devreden çıkmaya başladı" ifadelerini kullandı. 
Gökerman, "Türkiye'de son dönemde yıldızları parlayan İlhan Palut, Emre Belözoğlu, Önder Karaveli, Ömer Erdoğan, El Maestro, Farioli, Nuri Şahin, Çağdaş Atan vb... teknik adamların olduğunu ve bu isimlerin Türkiye'de teknik direktörlük devrimini gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceklerini" sorusuna "Öncelikle bir zihniyet değişimi yaşaması gerekir diye cevap vererek şunları kaydetti: 
"Bunun için de sadece futbolun teknik direktörlerin değişimi değil, oyunu yöneten, planlayan ve tabii yorumlayanların da değişmesi önemli. Çünkü kamuoyunun kafasındaki tartışmayı belirleyen paradigmayı onlar şekillendiriyor. Sanıldığının aksine ülkemizde futbol ne çok seviliyor ne de biliniyor. Tutkuyla bağlı olunan bir spor olayında tribünler bu kadar boş kalır mı ya da 'yenilsen de yensen de' tezahüratlarına rağmen üst üste alınan üç yenilgiden sonra ortalık 'istifa' diye inler mi?"

"Yetiştirenler de değişmeli ki alttan gelenler bu farkındalıkla sisteme dahil olsun"
Bir süredir spor kamuoyunda Türkiye'deki teknik direktör ve teknik direktör adaylarının yurtdışında kariyerli antrenörlerin yanlarında ya da antrenörlük kurslarında eğitim almadıkları yönünde eleştiriler hakim.
Gökerman, günümüzde bilginin hemen her alanda ulaşılabilir olduğuna değinerek, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Çağımızda bilgi o kadar yaygınlaştı ve kolay ulaşılabilir oldu ki artık mesele usta-kalfa-çırak ilişkisini aştı. Önemli olan bilgiye, tekniğe ve bunun araçlarını doğru yerde arıyor musun, ulaşabiliyor musun ve bunları işine ne kadar dahil edip, ne kadar kullanıyorsun? Az önce oyunu yorumlayanlardan söz ettik; elbette eğitim verenler, yetiştirenler de değişmeli ki alttan gelenler bu farkındalıkla sisteme dahil olsunlar. Bugün pro-lisans sahibi olan teknik direktörlerin işsiz, olmayanların da kiralık belgelerle gayri meşru yollardan teknik direktörlük yaptıkları bir dönemden geçiyoruz. Demek ki ortada yine bir çarpıklık var."

"...Ya futbol? Sürdürülebilir hangi başarı söz konusu?" 
Son dönemlerde Şenol Güneş ve Fatih Terim gibi kariyerli teknik adamlar, yardımcıları üzerinden sık sık eleştiriye maruz kaldı.
Öyle ki EURO 2020 finallerinde ve sonrasında 2022 Dünya Kupası Elemeleri'nde alınan başarısızlık Güneş'in görevinin son bulmasıyla sonuçlandı.
Galatasaray'da ise alınan başarısız sonuçlarda Terim'in yardımcıları üzerinden bir tartışma başladı ve yönetim Domenec Torrent'i deneyimli teknik adamın yardımcısı olması için Türkiye'ye davet etti. Bu durumdan bilgisi olmadığını söyleyen Terim ise yaşananlar üzerine Galatasaray'dan gönderildi.

"'Ders almam, veririm' şeklinde egoların ön plana çıktığı ortamda yanınızda yardımcı olsa ne olur?"
Gökerman, "Kariyerli hocalar, sık sık 'kendilerini güncellemedikleri' ve 'yeniliğe kapalı oldukları' iddialarıyla eleştiriliyor. Teknik adamlar yenilenme konusunda neden bir adım atmaz? Bu yaklaşım yanlış mıdır, doğru mudur" sorumu şöyle yanıtladı:
"'Ben ders almam, veririm' şeklinde egoların ön plana çıktığı bir ortamda yanınızda yardımcı olsa ne olur ya da hangi seviyede bir yardımcı olabilir? Ülkemizde hep raconlar konuşur. Bu tarza sahip bir futbol ikliminde bilgi, birikim, teknik, taktik konuşmak ne kadar mümkündür? İsim yapan teknik adamların yakın oldukları bir futbol kamuoyu var ve onlar sürekli birbirlerini besliyorlar. Kısır bir döngü söz konusu. Fatih Terim ve Şenol Güneş'in Milli Takım için neredeyse sonsuz derecede imkanları bulunuyordu. Yıllarca her şey ellerinin altındaydı. Sonuç bu olmamalıydı."

"Bu sezon üç büyükler dibe battı, başarısızlığı besleyen temel etken rekabet anlayışları"
Türkiye'de başarıya odaklı futbol iklimi, kulüpleriyle efsaneleşen isimlerin ilk kötü skorlarda görevden alınması için yeterli bir gerekçe olarak görülmesine neden oluyor.
Zira Beşiktaş'ta geçen sezon çift kupa kazanan Sergen Yalçın'ın, Altay'ı Süper Lig'e çıkaran Mustafa Denizli'nin kötü skorlar sonrası görevlerine son verilmesinin gerekçeleri oldu.
"Türkiye'nin başarı odaklı futbol iklimi, yeni isimlerin parlamasına müsaade edebilecek mi" sorusunu sorduğum Gökerman, "Bu sezon üç büyükler dibe battılar. Buradaki başarısızlığı besleyen temel etken onların aynı zamanda rekabet anlayışlarıydı" diyerek, şu görüşü paylaştı:
"Marka değerini yükseltmek yerine birbirlerininkini hep aşağı çeken zihniyetten söz ediyorum. Şimdi bu bataklıktan kurtulmak için sürekli inanmadıkları reçetelerle insanları harcıyorlar. Bu yine bir süreç alacak gibi görünüyor. Gençlere yatırım yapmak ve onlara inanmak çok önemli. Bunun için de onlara çalışacakları, işlerini yapacakları bir ortam hazırlamak ve onu korumak gerekiyor. Taraftar kısmı zaten en büyük problemlerden biri ancak bunu düzeltmek için işe futbolu yorumlayanlardan başlamak gerekiyor. 50 yıldır her sezon aynı yorumu yapan ve adına duayen denilen yorumcular var bu ülkede. Onların dinledikleriyle maç izleyen ve arkadaşlarıyla değerlendirenler de taraftar oluyor. TV'lerde futbol yorumlanmıyor kelimenin tam anlamıyla goygoy yapılıyor. Saatlerce... Adam futbolu anlatmak için yemek tarifi yapıyor. İnsanlar bayılıyor. Cem Yılmaz diyor ya hani 'en büyük olayım budur, şimdi yerlere yatarsın gülmekten ama buradan çıktığında aklında hiçbir şey kalmaz!' O kadar konuşuyorsun ama akıllarda ne kalıyor?" 

"Her tarafı görecek biz vizyona sahip olunmalı, neler olup bitiyor takip edilmeli"
Son yıllarda adından söz ettiren, henüz yolun başında olan antrenörlere tavsiyelerde de bulunan Gökerman, sözlerini şöyle noktaladı:
"Zor bir ülke burası. Kariyeri belirleyen şey liyakat değil. Bu nedenle hep birilerine yakın olmak, onların adamı gibi görünmek gerekiyor. Bir gruba ait değilsen yandın. Kimse koruyup kollamıyor seni. Buradan doğru bir iş üretmek çok zor gerçekten. Ancak her şeyin altından kalkacak da bir jenerasyonumuz var. Kısa vadeli planlar yapmamak çok önemli. Çağımız öylesine fırsatlar sunuyor ki kendini ifade edebilmenin, geliştirmenin yolları sınırsız. Bunları kullanmayı bilmek, becermek gerekiyor. 360 derece her tarafı görecek biz vizyona sahip olunmalı. Etrafta neler olup bitiyor takip etmeli. Özellikle de doğru örneklerin olduğu ülkeleri..."
Independent Türkçe 



Mike Tyson, MrBeast'i tek yumrukta yere yıktı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Mike Tyson, MrBeast'i tek yumrukta yere yıktı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Mike Tyson, Las Vegas'taki Allegiant Stadyumu'nda Canelo Alvarez'le Terence Crawford arasındaki dev maç öncesinde MrBeast'i sert bir yumrukla yere yıktı.

Eski ağırsıklet dünya şampiyonu, YouTube yıldızına elit bir boksörden yumruk yemenin nasıl hissettirdiğini göstermek için hazırlanmıştı.

Zirve günlerini çoktan geride bıraksa da 59 yaşındaki Tyson, geçen yıl Jake Paul'la tartışmalı bir gösteri maçı için girdiği kamp da dahil olmak üzere formunu korudu ve bu sayede hazırlıksız MrBeast'i cezalandırdı.

Yayın devinde 435 milyon aboneye sahip MrBeast, "Mike Tyson beni yumruklayacak çünkü Riyad Sezonu sayesinde Canelo'yla Crawford karşılaşması tam bir saat içinde başlayacak, bundan sonra onu izlemelisiniz" dedi. Suudi boks yetkilisi Turki Alalshikh de eski dünya ağırsıklet şampiyonunun yanındaydı.

MrBeast, "Ve farkındalığı artırmak için, hazır olduğunuzda Mike Tyson'dan bir yumruk yiyeceğim" diye devam etti.

Tyson daha sonra gövdeye sert bir sol kroşe indirip acemi ismi anında yere serdi. Tek dizinin üzerinde zorlukla nefes alan MrBeast'i "Demir Mike" ayağa kaldırdı.

Canelo v Crawford tişörtü giyen Alalshikh yaşananları gülerek izlerken, kameranın arkasındaki seyircilerin vuruşun etkisiyle irkildiği de duyuldu.

Tyson kısa süre önce Jake Paul'la yaptığı gösteri maçı için ringe geri dönmüş ve "Problem Çocuk" puanla galip gelmişti.

Tyson'ın, kendisinden 31 yaş küçük rakibine karşı zorlandığı ve isabetli yumruk atmakta güçlük çektiği mücadele, hayranlardan yoğun eleştiri almıştı.

Independent Türkçe


Alvarez'i yenip rekor kıran Crawford'ın yeni rakibi kim olacak?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Alvarez'i yenip rekor kıran Crawford'ın yeni rakibi kim olacak?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Bugün Canelo Alvarez'i yenerek tartışmasız süper ortasıklet şampiyonu olan Terence Crawford, yeni sıklete güçlü bir giriş yaptı.

Bir önceki maksimum ağırlığının iki sıklet üzerinde dövüşen Amerikalı, Las Vegas'ta Canelo'yu puanla mağlup ederek modern dönemin ilk üç sıklette tartışmasız kralı oldu.

Bu zafer, 37 yaşındaki boksörün süper hafifsıklet ve yarı ortasıkletteki tartışmasız saltanatının ardından geldi. Crawford hafif sıklet ve süper yarı ortasıklette de dünya şampiyonlukları kazanmıştı.

Peki Crawford'ı bundan sonra ne bekliyor? Yenilmez yıldız, Allegiant Stadyumu'nda 70 binden fazla taraftarın önünde 35 yaşındaki Canelo'yu yendikten sonra hemen emekli olmayı reddetti. Peki, sıradaki olası rakipleri kimler?

Canelo'yla rövanş maçı Meksikalı boksör isterse elbette mümkün ancak Crawford'ın kariyerinin bu aşamasında yarı ortasıklete geri dönmesi pek mümkün değil.

Ancak Crawford'ın bir sonraki dövüşü, süper ortasıklete ulaşmak için atladığı klasmanda gerçekleşecek gibi görünüyor.

Ortasıklette şampiyonlar: WBO ve IBF kemerlerini elinde bulunduran Janibek Alimkhanuly; WBC şampiyonu Carlos Adames ve WBA şampiyonu Erislandy Lara.
 

Görsel kaldırıldı.
Terence Crawford, Las Vegas'ta Canelo Alvarez'i puanla yendi (AP)

Chris Eubank Jr. ve Conor Benn'in nisanda karşılaştığı ve Britanyalıların kasımda tekrar karşılaşacağı klasman da ortasıkletti. Bu maçın galibi, Crawford'la sansasyonel bir müsabakada karşılaşabilir.

Ortasıklette bir diğer olası seçenek ise, cumartesi günkü dövüş kartının organizatörü Suudi danışman Turki Alalshikh'in gözdesi Hamzah Sheeraz olabilir.

Bir de Crawford'ın 2023'te Errol Spence Jr.'ı darmadağın etmesinin ardından adının anıldığı Jaron "Boots" Ennis var. Bu galibiyet, Crawford'ı yarı ortasıklette tartışmasız şampiyon yaparken, Ennis ise gözde bir adaydı.

Ancak Ennis şu anda süper yarı ortasıklette ve Crawford'la ortasıklette, iki sıklet arasında yapılacak bir karşılaşma, iki Amerikalı boksör için mantıklı olacaktır.

Açıkçası dünyanın sıkletlerden bağımsız en iyi boksörü denebilecek Crawford için birçok seçenek var.

Independent Türkçe


Mercedes takım patronundan Kimi Antonelli'ye sert mesaj

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Mercedes takım patronundan Kimi Antonelli'ye sert mesaj

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Mercedes patronu Toto Wolff, Kimi Antonelli'nin İtalya Grand Prix'sindeki performansının "beklentilerin altında" olduğunu söyledi. 

19 yaşındaki Antonelli, şimdiye kadar inişli çıkışlı bir çaylak sezonu geçiriyor. Sezonun başlarında etkileyici bir performans sergileyerek Kanada'da ilk podyumunu elde etse de son aylarda zorlu bir dönemden geçiyor.

Monza'da Antonelli, cuma günü antrenman sırasında aracını çakıl havuzuna sapladı ve Alex Albon'u pist dışına çıkardığı için 5 saniyelik ceza aldı. Mercedes sürücüsü yarışı 9. sırada bitirdi.

Bu, Antonelli'nin sürücüler klasmanında 8. sıraya gerilemesi demekti. Williams sürücüsü Albon'un 4 puan ve takım arkadaşı George Russell'ın tam 128 puan gerisine düştü.

Yine de genç pilota destek veren Wolff, "Bu hafta sonu beklentilerin altındaydı" dedi.

Arabayı çakıl yatağına saplayıp sonuç almayı bekleyemezsiniz. Yarışın tamamında beklentilerin altındaydı.Bu, geleceğine olan desteğimi ve güvenimi değiştirmiyor çünkü çok, çok, çok iyi olacağına inanıyorum. Ama bugün... Beklentilerin altındaydı.

Antonelli bir önceki yarışta da kritik bir hata yaptı ve Zandvoort'ta Ferrari pilotu Charles Leclerc'e çarptı.

Haziranda Kanada'da podyuma çıkmasından beri ilk 8'e giremedi. Onun için son 6 yarış yıpratıcıydı ve daha önce Gümüş Ok'ta 7 kez dünya şampiyonu olan Lewis Hamilton'ın oturduğu koltukta zor bir dönemden geçiyor.

Antonelli'ye nasıl yardımcı olabileceği sorulduğunda Wolff, "Sadece onu özgür bırakıyorum. Onu özgür bırakıyorum. Biliyorsunuz, harika bir sürücü" dedi.

İnanılmaz bir kabiliyeti ve doğal bir yeteneği var. O bir yarışçı. Her şey ortada. Ama üzerindeki yükten kurtulmamız gerekiyor.

Antonelli'nin form bulma şansı, Bakü'de Azerbaycan Grand Prix'sinde (19-21 Eylül) olacak.

Independent Türkçe