Tunus, Hedasi Barajı krizinin taraflarının kendilerini tatmin edecek bir uzlaşmaya varmalarını arzuluyor

AA
AA
TT

Tunus, Hedasi Barajı krizinin taraflarının kendilerini tatmin edecek bir uzlaşmaya varmalarını arzuluyor

AA
AA

Tunus Dışişleri Bakanı Osman el-Cerendi ülkesinin Hedasi Barajı meselesiyle ilgili tarafların kendilerini tatmin edecek, Nil sularındaki haklarını koruyacak ve aralarındaki kardeşliği geliştirecek bir uzlaşmaya varmalarını arzuladığını söyledi.
Tunus Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakan Cerendi, Etiyopya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Demeke Mekonnen ile Etiyopya'nın başkenti Addis Ababa'da görüştü.
Bakan Cerendi, görüşme sırasında, barajın tüm bölge halkları için bir refah kaynağı olması, entegre kalkınmalarına katkıda bulunması ve Nil Nehri'ne kıyısı olan ülkeler arasında yeni iş birliği fırsatları yaratması için ülkesinin Mısır, Sudan ve Etiyopya'yı tatmin edecek bir çözümden yana olduğunu belirtti.
Tunus ile Addis Ababa arasındaki ilişkilerle ilgili ise Cerendi, ülkesinin Etiyopya'nın toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve kararında bağımsızlığını desteklediğini vurguladı.
Etiyopya ile ikili iş birliğine de değinen Cerendi, özellikle tarım, su, turizm, yükseköğretim ve bilimsel araştırma alanlarında iş birliğinin en iyi seviyelere çıkarılması gerektiğinin altını çizdi.
Cerendi, başta Afrika bölgesi ülkeleri olmak üzere tüm toplumları tehdit eden terörizm ve şiddetin artışı göz önüne alındığında, güvenlik iş birliğine hak ettiği önemi vermenin gerekliliğine işaret etti.
Etiyopya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Mekonnen de ülkesinin ikili ilişkileri her iki ülkeye de fayda sağlayacak daha geniş ufuklara doğru ilerletme arzusunu dile getirdi.

Hedasi Barajı anlaşmazlığı
Mısır, Etiyopya ve Sudan arasında Hedasi Barajı ile ilgili olarak yürütülen müzakerelerden 10 yıldır sonuç alınamıyor.
Tamamlanma oranı yüzde 80'e ulaşan baraj, Sudan-Etiyopya sınırına yakın bir bölgede, Nil Nehri'ni yüzde 85 oranında besleyen Mavi Nil Nehri kolu üzerinde yapılmış olması nedeniyle büyük önem taşıyor.
Addis Ababa yönetimi, Mısır ve Sudan ile anlaşmaya varmamasına rağmen barajın doldurulmasında ısrar ederken, Kahire ve Hartum yönetimleri, Nil suyunun paydaş ülke başına düşen yıllık paylarının etkilenmemesi için öncelikle üçlü anlaşmaya varılması gerektiğini vurguluyor.
Etiyopya, tepkilere rağmen barajda ilk ve ikinci dolum işlemini gerçekleştirmişti.



Şam: Suveyda'daki ateşkes anlaşması, herhangi bir ihlal olmaksızın çoğu bölgede uygulanıyor

Suriye güvenlik güçleri, Suriye hükümeti ile Dürzi güçler arasında varılan anlaşmanın ardından aşiret güçlerinin Suveyda vilayetindeki Dürzi köylerine doğru ilerlemesini engellemek için Dera kırsalında kurdukları toprak setlerin yanında duruyor. (DPA)
Suriye güvenlik güçleri, Suriye hükümeti ile Dürzi güçler arasında varılan anlaşmanın ardından aşiret güçlerinin Suveyda vilayetindeki Dürzi köylerine doğru ilerlemesini engellemek için Dera kırsalında kurdukları toprak setlerin yanında duruyor. (DPA)
TT

Şam: Suveyda'daki ateşkes anlaşması, herhangi bir ihlal olmaksızın çoğu bölgede uygulanıyor

Suriye güvenlik güçleri, Suriye hükümeti ile Dürzi güçler arasında varılan anlaşmanın ardından aşiret güçlerinin Suveyda vilayetindeki Dürzi köylerine doğru ilerlemesini engellemek için Dera kırsalında kurdukları toprak setlerin yanında duruyor. (DPA)
Suriye güvenlik güçleri, Suriye hükümeti ile Dürzi güçler arasında varılan anlaşmanın ardından aşiret güçlerinin Suveyda vilayetindeki Dürzi köylerine doğru ilerlemesini engellemek için Dera kırsalında kurdukları toprak setlerin yanında duruyor. (DPA)

Suriye devlet televizyonunun bugün ismini açıklamadığı bir güvenlik kaynağına dayandırdığı haberine göre, Suveyda'daki ateşkes anlaşması çoğu bölgede ihlal olmaksızın uygulanıyor.

Kaynak, Suveyda'da bir sonraki adımın tüm vilayette istikrarı yeniden sağlamak için kapsamlı bir ateşkes uygulamak ve her iki taraftan esirlerin değişimi için çalışmak olacağını açıkladı.

Kaynak, ateşkesin hükümetin vilayette yaşam ve hizmetlerin yeniden tesis edilmesi ve vilayeti terk eden ailelerin geri dönmesi için çalışmasına olanak sağlayacağını belirtti.

Şarku’l Avsat’ın yerel kaynaklardan edindiği bilgiye göre, kuşatma altındaki Bedevi aşiretlerinin tahliyesinin ardından Suveyda vilayetinde gerginlikle karışık temkinli bir sakinlik hüküm sürüyor.

Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı Uluslararası Göç Örgütü (IOM) tarafından AFP'ye yapılan açıklamada, Suveyda'da bir haftadır süren çatışmalarda 128 binden fazla kişinin yerinden edildiği ve son bir günde 43 binden fazla kişinin yerinden edildiği kaydedildi.

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR) 13-21 Temmuz tarihleri arasında en az 558 kişinin öldürüldüğünü ve 783'ten fazla kişinin de çeşitli derecelerde yaralandığını belgeledi.

SNHR'nin raporuna göre ölü sayısına 17 kadın ve 11 çocuk da dahil. Ayrıca, 3’ü kadın olmak üzere 6 sağlık personeli ve 2 medya çalışanı da hayatını kaybedenler arasında yer alıyor. Bunun yanı sıra, ölenler arasında bedevi aşiret gruplarından savaşçılar, devletin kontrolü dışında kalan yerel grupların üyeleri, Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri ve Savunma Bakanlığı’ndan unsurlar da bulunuyor.

Suriye Sağlık Bakanlığı, Suveyda'daki olaylar sonucunda 425'i kritik olmak üzere bin 698 hafif ve orta dereceli yaralanma vakası aldı.