Amazon'un dördüncü çeyrek geliri yüzde 9 arttı

AB Binasındaki Amazon logosu
AB Binasındaki Amazon logosu
TT

Amazon'un dördüncü çeyrek geliri yüzde 9 arttı

AB Binasındaki Amazon logosu
AB Binasındaki Amazon logosu

Amerikalı e-ticaret devi Amazon'un geliri, geçen yılın son çeyreğinde yüzde 9 artışla 137,4 milyar dolara ulaştı.
Amazon, geçen yılın ekim-aralık dönemine ait bilançosunu açıkladı.
Buna göre, şirketin geçen yılın dördüncü çeyreğinde elde ettiği gelir, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 9 artarak 137,4 milyar dolara yükseldi. Amazon, 2020'nin aynı döneminde net satışlarının 125,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini duyurmuştu.
Şirketin geliri, 2021 yılı genelinde ise yüzde 22 artışla 469,8 milyar dolara ulaştı.
Amazon'un net karı da geçen yılın son çeyreğinde 14,3 milyar dolara yükseldi. Şirketin 2020'nin aynı döneminde elde ettiği net kar 7,2 milyar dolar seviyesindeydi.
Geçen yıl genelinde Amazon'un net karı bir önceki yıla göre yüzde 57 artışla 33,4 milyar dolara yükseldi.
E-ticaret devinin 2020'nin dördüncü çeyreğinde 14,09 dolar olan hisse başına karı ise geçen yılın aynı döneminde 27,75 dolara çıktı.
Amazon Üst Yöneticisi (CEO) Andy Jassy, şirketin dördüncü çeyrek bilançosuna ilişkin değerlendirmesinde, iş gücü arzında yaşanan sıkıntı ve enflasyonist baskılardan kaynaklanan yüksek maliyetlerle karşı karşıya kaldıklarını belirtti.
Bu sorunların Kovid-19 salgınında ortaya çıkan Omicron varyantı nedeniyle bu yılın ilk çeyreğine kadar devam ettiğine vurgu yapan Jassy, söz konusu kısa vadeli zorluklara rağmen iyimser olmayı sürdüreceklerini bildirdi.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe