NASA astronotu, uzayda film çekmeye hazırlanan Tom Cruise'u uyardı: "Burası kötü kokuyor"

Cruise, uzay yolculuğunu konu alan 2013 yapımı Oblivion'da da rol almıştı (NBC Universal)
Cruise, uzay yolculuğunu konu alan 2013 yapımı Oblivion'da da rol almıştı (NBC Universal)
TT

NASA astronotu, uzayda film çekmeye hazırlanan Tom Cruise'u uyardı: "Burası kötü kokuyor"

Cruise, uzay yolculuğunu konu alan 2013 yapımı Oblivion'da da rol almıştı (NBC Universal)
Cruise, uzay yolculuğunu konu alan 2013 yapımı Oblivion'da da rol almıştı (NBC Universal)

ABD'li astronot Victor Glover, uzayda film çekmeye hazırlanan ünlü aktör Tom Cruise'la bir podcast kaydetti.
NASA'nın yayımladığı programda Glover, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (UUİ) vakit geçirmenin nasıl bir şey olduğuna dair deneyimlerini aktardı.
Glover, Kasım 2020'de SpaceX'in Crew Dragon uzay aracıyla UUİ'ye giden mürettebatın üyesiydi. Cruise da istasyonda aksiyon filmi çekmek için 2020'de SpaceX'le anlaşmıştı.
UUİ'de edindiği deneyimi paylaşan Glover ise ünlü oyuncuya bazı uyarılarda bulundu. Bunlardan biri de istasyondaki koku problemiyle ilgiliydi.
"Uzay istasyonuna ilk vardığınızda, sert kokuyu hissedersiniz" diyen Glover, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Koku önce içinize işler, sonra alışırsınız."
Astronot, özellikle bir bölmenin kötü koktuğunu belirtti:
"Egzersiz ekipmanlarının olduğu modüle girdiğinizde banyonun da orada olduğunu görürsünüz. Yani, bu en kokulu modüldür."
Glover'a göre bu modül tıpkı soyunma odası gibi kokuyor.
Öte yandan astronot, istasyonun genel kokusunun daha çok hastaneleri andırdığını belirtti.
NASA astronotu, uzay yürüyüşlerinin de uzaktan göründüğü kadar keyifli olmadığını ima etti. 
"Vücudunuzla birlikte yüzlerce kilo eden bir takım elbiseyle hareket ediyorsunuz ve bacaklarınızı çok nadiren kullanıyorsunuz" diyen Glover, şöyle ekledi:
"Maraton koşmak gibi ama ellerinizle..."
Independent Türkçe, NASA, Futurism



Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)
TT

Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)

Andrew Griffin 

Evrenin erken dönemlerinden gelen bir radyo sinyali, çevremizdeki her şeyin nasıl başladığını anlamamızı sağlayabilir.

21 santimetre sinyali diye bilinen bu sinyal, ilk yıldızların ve galaksilerin nasıl yanmaya başladığını ve evreni karanlıktan ışığa nasıl çıkardığını nihayet anlamamızı mümkün kılabilir.

Cambridge Üniversitesi'nden makalenin ortak yazarı Anastasia Fialkov yaptığı açıklamada, "Bu, karanlık evrendeki ilk ışığın nasıl ortaya çıktığını öğrenmek için eşsiz bir fırsat" diyor. 

Soğuk, karanlık bir evrenden yıldızlarla dolu bir evrene geçiş hikayesini yeni yeni anlamaya başlıyoruz.

Sinyal, 13 milyar yıldan fazla bir süre önceden, Büyük Patlama'nın sadece 100 milyon yıl sonrasından bize ulaşıyor. Zayıf parıltı, yıldızların oluştuğu uzay bölgeleri arasındaki boşluğu dolduran hidrojen atomları tarafından yaratılıyor.

Bilim insanları artık bu sinyalin doğasını kullanarak erken evreni daha iyi anlayabileceklerine inanıyor. Bunu, evrenin başlangıcıyla ilgili verileri ortaya çıkarmak için radyo sinyallerini yakalamaya çalışacak REACH (Radio Experiment for the Analysis of Cosmic Hydrogen / Kozmik Hidrojen Analizi için Radyo Deneyi) adlı radyo anteniyle yapacaklar.

Araştırmacılar bu projenin nasıl işleyeceğini daha iyi anlamak için REACH ve Kilometre Kare Dizisi adlı başka bir projenin, ilk yıldızların kütleleri ve diğer ayrıntıları hakkında nasıl bilgi sağlayabileceğini öngören bir model oluşturdu.

Profesör Fialkov, "İlk yıldızların kütlelerinin 21 santimetre sinyaline bağımlılığını ve ilk yıldızlar öldüğünde üretilen, X ışını ikililerinden gelen ultraviyole yıldız ışığı ve X ışını emisyonlarının etkisi de dahil olmak üzere tutarlı bir şekilde modelleyen ilk grubuz" diyor.

Bu bilgiler, Büyük Patlama'nın ürettiği hidrojen-helyum bileşimi gibi, evrenin ilkel koşullarını birleştiren simülasyonlardan elde edildi.

REACH teleskobunun baş araştırmacısı ve çalışmanın ortak yazarı Eloy de Lera Acedo, "Bildirdiğimiz tahminler, evrendeki ilk yıldızların doğasını anlamamız açısından muazzam önem taşıyor" ifadelerini kullanıyor.

Radyo teleskoplarımızın, ilk yıldızların kütlesi ve ilk ışıkların bugünkü yıldızlardan ne kadar farklı olabileceği hakkında ayrıntılı bilgiler verebileceğine dair kanıt sunuyoruz.

REACH gibi radyo teleskopları, evrenin bebeklik döneminin gizemlerini çözme yolunda umut vaat ediyor ve bu tahminler, Güney Afrika'daki Karoo'dan yaptığımız radyo gözlemlerine rehberlik etmesi açısından hayati önemde.

Çalışma, hakemli dergi Nature Astronomy'de yayımlanan "Determination of the mass distribution of the first stars from the 21-cm signal" (21 santimetre sinyalinden ilk yıldızların kütle dağılımının belirlenmesi) başlıklı yeni bir makalede anlatılıyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/space