ABD Donanması’nda Cehennem Haftası’nı tamamlayan bir genç öldü

ABD Deniz Kuvvetleri mensupları eğitimlerini gerçekleştirirken
ABD Deniz Kuvvetleri mensupları eğitimlerini gerçekleştirirken
TT

ABD Donanması’nda Cehennem Haftası’nı tamamlayan bir genç öldü

ABD Deniz Kuvvetleri mensupları eğitimlerini gerçekleştirirken
ABD Deniz Kuvvetleri mensupları eğitimlerini gerçekleştirirken

ABD Donanması’nın Özel Harekat Kuvvetleri’ne (SEAL) katılmak için aday olan bir kişi, Cehennem Haftası olarak bilinen zorlu askeri eğitimin ilk aşamasını tamamladıktan sonra hayatını kaybetti. Bir başka aday da rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı.
NBC’nin haberine göre, ABD Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, donanmanın hayatını kaybeden gencin ailesine henüz haber vermediğini bildirdi. Bu nedenle gencin ismi açıklanmadı.
Deniz Özel Harp Komutanlığı da, konunun soruşturma altında olduğunu bildirdi.
Açıklamada, iki SEAL adayının, Cuma günü değerlendirme ve seçim sürecinin ilk aşamasının bir parçası olan Cehennem Haftası’nda sualtı sınıflarını başarıyla tamamladıktan birkaç saat sonra hastaneye kaldırıldığı belirtildi.
Söz konusu açıklamada, “Bir aday 4 Şubat’ta Kaliforniya’daki Sharp Coronado Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. San Diego Deniz Tıp Merkezi’ndeki diğer adayın durumu ise stabil” denildi.
ABD Donanması’nın Özel Harekat Kuvvetleri’ne katılacak adaylar, Cehennem Haftası sırasında dört saatten daha az uykuyla psikolojik harp, asimetrik saldırı gibi zorlu eğitimlerden geçiyor.
Adaylar günde 200 milden fazla koşuyor ve 20 saatten fazla fiziksel eğitim yapıyor.
ABD Donanması’ndaki bu seçkin birlik için adaylar, beş aşamadan oluşan 24 haftalık bir eğitimden geçiyor.
Son 20 yılda bu eğitim sırasında 17 kişi hayatını kaybetti. 2016’da Derek Lovelace isimli bir genç havuz eğitimi sırasında bilincini kaybetti ve öldü.



Trump, Ortadoğu’yu yeniden şekillendirirken İsrail sessiz kalıyor

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Trump ve Suriye lideri Ahmed Şara bir araya geldi (Reuters)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Trump ve Suriye lideri Ahmed Şara bir araya geldi (Reuters)
TT

Trump, Ortadoğu’yu yeniden şekillendirirken İsrail sessiz kalıyor

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Trump ve Suriye lideri Ahmed Şara bir araya geldi (Reuters)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Trump ve Suriye lideri Ahmed Şara bir araya geldi (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Ortadoğu turuyla bölgeyi yeniden şekillendirirken İsrail sürecin dışında kaldı.

Reuters’ın analizinde, Trump’ın bu hafta Suudi Arabistan ziyaretiyle başlattığı önemli Ortadoğu turunda İsrail’i ziyaret etmemesinin, Tel Aviv yönetiminde hayal kırıklığı yarattığı belirtiliyor.

Haberde, radikal sağcı Binyamin Netanyahu yönetiminin, Trump’ın İsrail’i “es geçmesi karşısında diplomatik sessizliğe gömüldüğü” ifade ediliyor. 

Gazze savaşı nedeniyle Suudi Arabistan’la ilişkileri normalleştirme umudunu kaybeden İsrail’in, Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesi sürecine izleyici kaldığı yorumu yapılıyor. 

Washington merkezli düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi’nden Jonathan Panikoff, Trump’ın “önceliklerinin açıkça değiştiğini” belirterek, ABD’nin İsrail'e uyguladığı özel muamelenin artık geçerli olmayabileceğini söylüyor: 

Trump açıkça ticaret ve yatırım odaklı bir gündemle ilerlemeye kararlı. ABD ve İsrail'in tarihsel açıdan her zaman yakın işbirliği içinde olduğu geleneksel politika ya da güvenlik konuları Trump'ın öncelikleriyle uyuşmasa bile yine de bunlara odaklanacaktır.

CNN’in analizinde de ABD Başkanı’nın “ideolojik ruh ikizi” olarak görülen Netanyahu’yla Trump’ın arasının açıldığına dikkat çekiliyor. 

Trump’ın ekibinin Katarlı ve Suudi Arabistanlı yetkililerle Gazze savaşını sonlandırmak için perde arkasında görüştüğü, İsrail’inse çatışmaları sürdürmekte ısrarcı davrandığı belirtiliyor. 

Trump'ın müttefiklerinden Senatör Lindsey Graham, Suriye’ye yaptırımların kaldırılması kararını “doğru koşullar altında destekleyeceğini” söylemişti. Graham, Trump’ın bu süreçte İsrail’in taleplerini göz önünde bulundurması gerektiğini de sözlerine eklemişti.  

Trump, özellikle son iki haftada Netanyahu'yu köşeye sıkıştıracak hamleler yaptı. Husilerle barış ilan etti, İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine saldırı planını desteklemek yerine Tahran'la müzakere başlattı ve Suudi Arabistan'la nükleer görüşmelerin ilerlemesi için Riyad-Tel Aviv hattında normalleşme şartını askıya aldı.

Trump, 5 Ocak'ta göreve başladığında Netanyahu, Beyaz Saray'a davet edilen ilk yabancı liderdi. İsrail Başbakanı, Cumhuriyetçi liderin zaferini de ilk tebrik edenler arasındaydı. Diğer yandan analizlerde, Gazze savaşındaki tavrı nedeniyle Netanyahu'nun Trump'tan aldığı desteği kaybedebileceği belirtiliyor. 

Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff da ABD-İsrail vatandaşı esir asker Idan Alexander'in Hamas tarafından serbest bırakılmasının ardından Netanyahu yönetimine yüklenmişti: 

Esirleri geri getirmek istiyoruz ama İsrail savaşı bitirmeye hazır değil. İleriye dönük net bir yol göremiyoruz, bir anlaşmaya varılması gerekiyor ama Netanyahu yönetimi savaşı uzatıyor.

Independent Türkçe, CNN, Reuters