Guantanamo İnceleme Komitesi: 11 Eylül mahkumu serbest bırakılmalı

Guantanamo İnceleme Komitesi, bir mahkumun serbest bırakılmasını teklif etti

ABD vatandaşları, El Kaide ve Taliban’a üye mahkumların tutuklu bulunduğu Guantanamo Hapishanesi’nin 5. Bölgesi’ndeki sınır çitinde (Getty Images)
ABD vatandaşları, El Kaide ve Taliban’a üye mahkumların tutuklu bulunduğu Guantanamo Hapishanesi’nin 5. Bölgesi’ndeki sınır çitinde (Getty Images)
TT

Guantanamo İnceleme Komitesi: 11 Eylül mahkumu serbest bırakılmalı

ABD vatandaşları, El Kaide ve Taliban’a üye mahkumların tutuklu bulunduğu Guantanamo Hapishanesi’nin 5. Bölgesi’ndeki sınır çitinde (Getty Images)
ABD vatandaşları, El Kaide ve Taliban’a üye mahkumların tutuklu bulunduğu Guantanamo Hapishanesi’nin 5. Bölgesi’ndeki sınır çitinde (Getty Images)

ABD’de Guantanamo İnceleme Komitesi, 11 Eylül 2001 tarihinde gerçekleşen saldırılarında katkısı bulunduğundan şüphe edilen ve Guantanamo Kampı’nda tutulan bir mahkumun serbest bırakılmasını ve Suudi Arabistan’a iade edilmesini tavsiye etti.
Guantanamo İnceleme Komitesi, “Suudi Arabistan uyruklu Muhammed el-Kahtani’nin ABD güvenliği için artık bir tehdit oluşturmadığını” belirtti. Kahtani’nin 11 Eylül 2001’de ABD’de gerçekleşen saldırılarda yer alan 20’nci saldırgan olduğu düşünülüyor. Komite, “Kahtani’nin transfer edilmesi için gerekli koşulları sağladığını belirterek Suudi Arabistan’da eski teröristlerin kabul edildiği bir rehabilitasyon merkezine katılmasını” tavsiye etti. Yapılan açıklamalarda Kahtani’nin kötüleşen psikolojik durumu, aile desteği ve Suudi Arabistan’da göreceği bakımın dikkate alınarak karar verildiği ve Kahtani hakkında gözetim ve seyahat kısıtlamaları dahil güvenlik önlemlerinin alınması gerektiği belirtildi.
Kahtani, 2002 yılının Ocak ayında Guantanamo Hapishanesi’ne nakledilen ilk mahkumlardan bir tanesiydi. Kahtani’nin uzun süre diğer mahkumlardan tecrit edilmesi, uykusuz bırakılması ve dini nedeniyle aşağılanması, gördüğü diğer işkenceler açığa çıkmıştı. 2009 yılında Guantanamo Hapishanesi’nin özel mahkemelerine başkanlık eden askeri yargıç Susan Crawford, Kahtani’ye işkence edildiğini itiraf etmişti. Crawford, “Kahtani’ye işkence edilmesi nedeniyle dosyası hapishanedeki özel mahkemelere sevk edilmedi” dedi.
Kahtani, 4 Ağustos 2001’de Florida’da bulunan Orlando Havalimanı ile ABD’ye giriş yapmıştı. Ancak hal ve hareketleri, bir memurun Kahtani’nin ülkede yasadışı olarak kalmaya niyetli olduğunu düşünmesine neden oldu. Kahtani’nin ABD’ye giriş yapmasına izin verilmedi ve Dubai’ye gönderildi. 3 bin kişinin hayatını kaybettiği 11 Eylül saldırılarına ilişkin yürütülen bir soruşturmada Kahtani’nin saldırılarda yer aldığı belirlendi ve 2001 yılının Aralık ayında Afganistan’da tutuklandı.
ABD, geçtiğimiz ay 5 tutuklunun serbest bırakılmasını kabul etmişti. Tutuklular arasında 11 Eylül saldırılarının planlayıcı olduğu iddia edilen Halid Şeyh Muhamemd, bir askeri komisyon tarafından hapishaneye mahkum edilmişti. Komisyon, 20 yıl önce terörle mücadele kapsamında kuruldu.
Mahkumların serbest bırakılmasının onaylanması, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın ilgilenmediği mahkumlar hakkında çalışmalar yürüttüğünü gösteriyor. Geçtiğimiz Salı günü, hapishanenin açılışının 20. yıldönümüydü. Uluslararası insan hakları grupları, ABD’yi keyfi olarak insanları gözaltına almak ve işkence yapmakla suçlayarak hapishanenin kapatılması çağrısında bulundu.



Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
TT

Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)

Amerikan vatandaşı Joseph Tater, yaklaşık bir yıl boyunca hapishanede ve psikiyatri hastanesinde tutulduktan sonra Rusya'dan ayrıldı.

46 yaşındaki Tater, ağustos ayında Moskova'da otel çalışanlarına kötü muamele ve ardından bir polis memuruna saldırı suçlamasıyla tutuklandı.

Nisan ayında mahkeme, Tater'in yargılanmaya uygun olmadığına karar verdi ve onu “tıbbi nitelikteki zorlayıcı tedbirler” yani zorunlu psikiyatrik tedaviye sevk etti.

Rus yetkililer, Tater'i kararın açıklanmasından önce bir gözaltı merkezinden psikiyatri koğuşuna nakletmişti. TASS'ın o zamanki haberine göre, bir sağlık heyeti Tater'in “gerginlik, dürtüsellik, hayali düşünceler ve davranışlar” sergilediğini belirtmişti.

Rus resmi haber ajansları, Tater'in eylül ayında yapılan duruşmada ABD vatandaşlığından vazgeçmek istediğini ve CIA'nın kendisini takip ettiğini söylediğini bildirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre kolluk kuvvetleri, “yargı kararıyla psikiyatri hastanesinde tutulan ABD vatandaşı Tater'in Moskova'daki klinikten çıkmasına izin verildiğini ve Rusya topraklarını terk ettiğini” bildirdi.

Rusya, son yıllarda casusluk, Rus ordusunu eleştirmek, hırsızlık ve ailevi anlaşmazlıklar gibi çeşitli suçlamalarla çok sayıda ABD vatandaşını tutukladı. Bu durum, Washington'un Moskova'yı “rehine alma” ve bunları takas işlemlerinde kullanma niyetinde olduğu yönündeki suçlamalarına yol açtı.

ABD ve Rusya çifte vatandaşı olan Ksenia Karelina, nisan ayında, Ukrayna'yı destekleyen bir hayır kurumuna yaklaşık 50 dolar bağışladığı için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.

Buna karşılık Washington, Rus-Alman vatandaşı Arthur Petrov'u serbest bıraktı. Petrov, ABD yapımı elektronik cihazları Rus ordusuyla iş yapan şirketlere yasadışı olarak ihraç etmekle suçlanıyordu.