Burhan’la görüşen ABD’li Senatör yaptırımlar konusunda uyardı

 Demokrat Senatör Chris Coons (AP)
Demokrat Senatör Chris Coons (AP)
TT

Burhan’la görüşen ABD’li Senatör yaptırımlar konusunda uyardı

 Demokrat Senatör Chris Coons (AP)
Demokrat Senatör Chris Coons (AP)

ABD’li Demokrat Senatör Chris Coons, Sudan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ile görüştüğünü ve kendisiyle Sudan'daki son gelişmeleri ve mevcut krizden çıkmanın yollarını ele aldığını duyurdu.
Coons’un ofisinden yapılan açıklamada, Demokrat Senatör’ün Kongre’deki mevkidaşlarıyla birlikte “Sudan'daki siyasi kriz ve geçtiğimiz Ekim ayından bu yana yaklaşık 80 kişinin hayatına mal olan güvenlik güçlerinin göstericilere yönelik devam eden baskısı” konusundaki endişesini dile getirdiği kaydedildi. Coons, görüşme sırasında Burhan’a Sudan’daki demokratik geçişi tehdit edenlere yönelik yaptırımlar getiren yasayı geçirmesi için iki partinin (Demokratik ve Cumhuriyetçi) güçlü desteğini hatırlatarak, ordunun tavrını değiştirmesini ve  insan haklarının ihlal konusunda uyarıda bulunduğunu kaydetti. Coons, ABD Kongre’sinde iki parti tarafından desteklenen “Sudan’da istikrarı bozan şahıslara yönelik” bireysel yaptırımlar projesini hayata geçirmeye çalışan senatörlerinden biri.
Coons, Sudan’da protestoculara yönelik ölümcül şiddet eylemlerini durdurmanın ve meydana gelen ihlaller için hesap verme zorunluluğu getirmenin yanı sıra, demokratik bir sivil hükümet kurmayı amaçlayan Birleşmiş Milletler (BM) liderliğindeki siyasi istişareleri desteklemenin ve ordunun siyasetten çıkışını kolaylaştırmanın önemine dikkat çekti.  Coons’un ofisinden yapılan açıklamada, Demokrat senatörün görüşme sırasında, ulusal seçim sürecinin aceleye getirilemeyeceğini, özgür, adil, kapsayıcı ve güvenilir seçimlerin yapılmasını sağlamak için büyük reformlara ihtiyaç duyulduğunu bildirdiği aktarıldı.
Bir Kongre üyesi tarafından yabancı bir liderle böyle bir görüşme yapılması nadir bir durum. Bu görev genel olarak ABD dışişleri Bakanı tarafından yürütülüyor. Coons’un Afrika meselelerine liderlik etmesi ilk değil. ABD Başkanı Joe Biden, geçtiğimiz yıl Coons’u ülkedeki ihtilafa son verilmesi çağrısında bulunması için  Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed ile görüşmesi için Etiyopya’ya gönderdi. Coons’un ofisinden bir kaynak Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Burhan ile gerçekleştirilen görüşmenin Beyaz Saray ile taam bir koordinasyon yoluyla yapıldığını kaydetti.
Coons, Biden resmi olarak Anthony Blinken'i göreve atamadan önce Dışişleri Bakanı için önde gelen bir adaydı. Hali hazırda dış yardım fonlarını denetleyen Senato Tahsisat Komitesi'ne başkanlık ediyor.



Lübnanlı yetkililer, Aley'de Hamas ve Cemaat-i İslami’ye ait bir eğitim kampı keşfetti

Beyrut şehir merkezine konuşlandırılan Lübnan askerleri (Arşiv – EPA)
Beyrut şehir merkezine konuşlandırılan Lübnan askerleri (Arşiv – EPA)
TT

Lübnanlı yetkililer, Aley'de Hamas ve Cemaat-i İslami’ye ait bir eğitim kampı keşfetti

Beyrut şehir merkezine konuşlandırılan Lübnan askerleri (Arşiv – EPA)
Beyrut şehir merkezine konuşlandırılan Lübnan askerleri (Arşiv – EPA)

Lübnan'da her hafta, DEAŞ örgütüyle bağlantılı bir ağın, ibadethaneleri ve halk toplantılarını hedef alan bombalı saldırılar planladığına dair bir açıklama yapılıyor. Son olarak Lübnan ordusu, ‘askeri kurumu hedef alan terör eylemleri planlayan bir hücreyi durdurduğunu’ duyurdu. Öte yandan Lübnanlı bir yargı kaynağı, Şarku'l Avsat'a, Aley bölgesinde Hamas ve Cemaat-i İslami’ye ait bir eğitim kampının dağıtıldığını açıkladı.

Hamas ve Cemaat-i İslami

Lübnan Dağı’nda yer alan Aley kentindeki Tebiyat kasabası yakınlarında silahlı bir grubun gözaltına alınmasının üzerinden üç hafta geçmesine rağmen, askeri yargı henüz bu kişilere karşı dava açma kararı almadı. Yargı kaynağı, ‘bu olayla ilgili gelişmeleri takip etmeye’ çağırdı.

Kaynak, Lübnan ordusunun ‘Lübnanlı ve diğer uyruklardan silahlı kişileri eğitmek için özel olarak kurulmuş ve silah ve teçhizatla donatılmış bir kampı dağıtmayı başardığını’ açıkladı. Yargı kaynağı, “Bu eğitim kampında Hamas Hareketi ve Lübnan'daki Cemaat-i İslami’nin askeri kanadı Fecr Kuvvetleri'nden silahlı kişiler bulunuyor, bu da onların askeri yaklaşımlarında ısrarcı olduklarını ve savaşma yeteneklerini yeniden geliştirmeye devam ettiklerini gösteriyor” dedi. Kaynak, ‘10'dan fazla kişinin tutuklandığını ve bunların çoğunun Beyrutlu olduğunu, ayrıca Ürdün vatandaşı arkadaşlarının da bulunduğunu’ belirtti. Tutuklananları ‘önemli kişiler’ olarak nitelendiren kaynak, özellikle de bazılarının babalarının güney cephesinde savaşırken son savaşta İsrail tarafından öldürüldüğünü ifade etti.

DEAŞ'dan tutuklamalar

Lübnan Ordu Komutanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Terör örgütlerinin izlenmesi ve takip edilmesi kapsamında, istihbarat müdürlüğü bir dizi güvenlik operasyonu düzenledi ve sonuç olarak DEAŞ terör örgütünü destekleyen bir hücre kurdukları gerekçesiyle üç vatandaşı tutukladı” denildi. Açıklamada, “İlk soruşturmalarda, hücrenin ülke dışındaki örgüt liderlerinin talimatıyla orduya karşı güvenlik operasyonları planladığı ortaya çıktı. Hücrenin geri kalan üyelerinin tutuklanması için çalışmalar devam ediyor ve tutuklananlar hakkında yetkili yargı makamlarının gözetiminde soruşturma başlatıldı” ifadeleri yer aldı.

Yeni endişeler

Lübnan sokaklarında, özellikle Suriye'de son zamanlarda yaşanan olayların ardından, aşırılıkçı grupların ülkeye sızdığına dair endişeler yeniden güçlendi. Ancak konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak bu endişeleri hafifleten açıklamalarda bulundu. Bazı medya kuruluşlarının, Lübnan Genel Güvenlik Teşkilatı'nın, üyelerinden birinin Beyrut'un güney banliyölerinde intihar saldırısı planladığı bir terör şebekesini durdurduğunu sızdırması, Lübnan'ın, 2013 ila 2015 yılları arasında yaşadığı bombalı saldırı kabusunun geri döndüğünü düşündürdü.

Şarku'l Avsat'a konuşan kaynak, “Lübnan yargı ve güvenlik kurumları, uyuyan ya da aktif olan güvenlik hücreleriyle sürekli bir mücadele içinde. Son gelişmeler, Suriye uyruklu iki gencin (Halid ez-Zubi ve Muhammed el-Acluni) tutuklandığını ortaya çıkardı. Bu iki genç, Beşşar Esed rejiminin düşüşünün ardından gizlice Lübnan'a girmiş ve Güney Lübnan'ın Sayda kentinde bir akrabalarının yanında kalarak, banliyöde kalabalık bir alanda motosiklet bombalamak gibi operasyonlar hazırlamak için harekete geçmiştir” ifadelerini kullandı.

Kontrol noktasında bir aracı arayan Lübnan ordusu mensupları (Lübnan Ordu Komutanlığı)Kontrol noktasında bir aracı arayan Lübnan ordusu mensupları (Lübnan Ordu Komutanlığı)

Kaynak, ‘tutuklananların çoğunun aşırıcı eğilimleri olduğunu, ancak Lübnan'da güvenlik operasyonu planları olmadığını ve gerekli imkanlara sahip olmadıklarını’ gizlemedi. “Lübnan güvenlik güçlerinin son yıllarda terör hücrelerini takip ederken edindiği deneyim, DEAŞ'ın hedef bankası belirlemediği ve bu görevler için silah ve patlayıcı sağlamadığı sürece kişileri veya grupları örgüte dahil etmediğini gösteriyor” diyen kaynak, ‘son zamanlarda dolaşan bilgilerin, özellikle Suriye'nin Suveyda vilayetinde yaşanan olayların ardından, bu aşamada istismar edilip kullanılmak üzere abartıldığını’ vurguladı.

DEAŞ ile bağlantısı olmayan tutuklular

Güvenlik güçleri, birkaç hafta önce güney banliyösündeki Burc el-Baracna bölgesinde ve Bekaa Vadisi'ndeki Şemstar kasabasında DEAŞ mensubu olduğundan şüphelenilen iki grup Suriyeliyi gözaltına aldı. Ancak bir güvenlik kaynağı, ‘bu kişilerin DEAŞ veya herhangi bir terör örgütüyle ilgisi olmadığını’ kesin bir dille ifade etti. Güvenlik kaynağı, Burc el-Baracna'da gözaltına alınanların Suriyelileri iş bulmak için Lübnan'a kaçak olarak sokan bir grup olduğunu ve sözde Şemstar hücresinin herhangi bir faaliyet yürütmediğini, sadece kimlik belgeleri olmadığı için şüpheli görülen işçiler olduğunu belirtti. Güvenlik kaynağı, “Bu aşamada ihtiyatlı olmak anlaşılabilir ve haklıdır; ancak bu, insanları korkutmak için bir araç olarak kullanılmamalıdır” dedi.