Uzmanlardan güne kahvesiz başlamak için 6 öneri

Uzmanlardan güne kahvesiz başlamak için 6 öneri
TT

Uzmanlardan güne kahvesiz başlamak için 6 öneri

Uzmanlardan güne kahvesiz başlamak için 6 öneri

Genellikle birçok kişi yoğun hayat ritminde yataktan kalktığında yorgun hissedip ilk iş olarak kahve içiyor. Fakat kahvenin yararları ve zararları uzun süredir tartışılan konular arasında.
ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarından CNN'e konuşan sağlık yetkilileri, sabahları kahve içmeden zinde hissetmek için 6 öneride bulundu.

5 dakika yoga yapın
CNN fitness uzmanı Stephanie Mansour, sabahları 5 dakikalık bir yoga seansının gün içinde enerji seviyesini iyileştirmeye destek olduğunu söyledi.
Mansour, uyandığınızda vücudunuzun gevşemesinin ve kan akışının canlanmasının önemli olduğunu belirterek “Yoga hareketleriyle iyi hissetme endorfinlerinin salgılanmasını sağlayabilirsiniz” dedi.

Dışarı çıkın
Mansour, hareket ederek zihnin ve bedenin uyandırılmasının “kahveye kıyasla daha uzun süren ve doğal bir enerji sağladığını” belirtti.
Uzman, “Kardiyo çalışmasıyla nabzınızı artırmak enerjinizi yükseltmeye yardımcı olur” diyerek sabahları yapılan yürüyüşlerin de doğayla iç içe olmayı sağlayarak bedeni uyanık hale getireceğini belirtti.

Yüksek tempo müzik çalın
2020'de yapılan bir çalışmaya göre dakikada yaklaşık 170 vuruş sayısına (beats per minute –BPM) sahip yüksek tempolu bir müziğin egzersiz öncesi ruh halini iyileştirdiği tespit edilmişti.  
Sabahları enerjinizi artırmak için dünyaca ünlü müzisyenlerin yüksek tempolu parçalarını tercih edebilirsiniz. Eminem'in "Lose Yourself" parçası 171 BPM, Jay Z''nin "Empire State of Mind" şarkısı 173 BPM ve Beyonce'nin "Naughty Girl" parçasıysa 199 BPM. 

Su içmeyi ihmal etmeyin
Sabah uyandığınızda vücudunuz susuz kalmış olur. ABD'deki Beslenme ve Diyetetik Akademisi sözcüsü Farren Allen, vücudun ihtiyacı olan suyu almasının “birçok beyin ve beden işlevi için önemli olduğunu” söyledi.
2011'deki bir araştırmadaysa böbreklerin yeterince su olmadan çalışmasının vücudun enerjisini fazladan tükettiği ortaya konmuştu.

Aromaterapiyi deneyin
Allen bitkilerin kök, yaprak veya çiçeğinin damıtılmasıyla elde edilen yağlarla yapılan aromaterapi seanslarının bazı kişiler için yararlı olacağını belirtti. Bunu yapamayanlarsa kullandıkları sabunları daha aromatik kokulara sahip sabunlarla değiştirebilir.
Uzman, “Piyasada kahve kokulu duş jelleri satılıyor. Bunları özel olarak sabahları kullanmayı seviyorum. Ayrıca kahvaltı sırasında kahve aromalı hafif kokulu mum da yakabilirsiniz” dedi.

Kahvaltıya önem verin
Protein, sağlıklı yağlar ve lif bakımından zengin karbonhidrat kaynakları, kanda yavaş şekilde şeker salınımı gerçekleşmesini sağlayacağından daha uzun süre zinde hissetmenize destek olabilir.
Bu nitelikteki besinlerin ideal bir sabah kahvaltısının vazgeçilmezi olduğunu belirten Allen, “Genellikle benim kahvaltım düşük yağlı süzme peynir ya da yoğurt, granola, ceviz ve meyvelerden oluşuyor” dedi.
Independent Türkçe, CNN



Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
TT

Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)

Su anolü denen bir kertenkele türünün, burun deliklerinde oluşturduğu bir baloncuk sayesinde hayatta kalabildiği ortaya kondu. Su altında en az 20 dakika kalmalarını sağlayan baloncuk sayesinde avcılardan kaçarak yem olmaktan kurtuluyorlar. 

Kalem uzunluğundaki su anolleri akarsu ve şelalelerin yakınlarındaki kaya ve bitkilerin etrafında yaşıyor. Kuşlardan yılanlara kadar çeşitli hayvanlara yem olan bu kertenkeleler, hayatta kalabilmek için kamuflaj gibi beceriler geliştirmiş.

Ayrıca tehlike durumunda suya atlayan bu hayvanlar, burun deliklerinin üstünde bir baloncuk oluşturarak gizleniyor. Bilim insanları bu özelliğin farkında olsa da baloncukların su altında daha uzun süre kalmalarını sağlayıp sağlamadığı net değildi.

New York'taki Binghamton Üniversitesi'nde anoller üzerine çalışan Dr. Lindsey Swierk, "Suyun altında çok uzun süre kalabildiklerini biliyoruz" diyerek ekliyor: 

Bu baloncuğun solunumda gerçekten işlevsel bir rolü olup olmadığını bilmiyorduk.

Bu belirsizliği gidermek isteyen Dr. Swierk, 30 su anolü yakalayarak bir deney yürüttü. 

Su anolleri suya girdikten sonra nefes vererek küçük bir baloncuk üretiyor. Kertenkelenin derisinin hidrofobik olması yani sudan kaçınması sayesinde baloncuk büyüyerek muhtemelen hayvanın nefes almasını sağlıyor. 

Biology Letters adlı hakemli dergide dün (18 Eylül) yayımlanan çalışmayı yürüten Dr. Swierk, yakaladığı su anollerinin yarısının burnuna nemlendirici sürerek baloncuk oluşturmalarını engelledi. 

Daha sonra hayvanları akvaryuma bırakan bilim insanı, baloncuk üretebilenlerin su altında yüzde 32 daha uzun süre kaldığını gözlemledi. 

Bulgular, bu kertenkele türünün baloncukları hayatta kalmak için kullandığına işaret ediyor.

Dr. Swierk makalede, "Yarı suda yaşayan anollerin içinde ve hidrofobik vücut yüzeyinde taşınan fazla hava, insanların dalış tüpü gibi çalışıp ekstradan hava sağlayarak dalış süresini uzatıyor" diye yazıyor.

Çalışmadaki anoller suda birkaç dakika kaldı ancak doğadakilerin en az 20 dakika kalabildiği biliniyor. 

Avcılarla karşılaşan su anolleri ilk başta olduğu yerde kalarak kamuflajının kendisini gizlemesini umuyor. Eğer bunda başarılı olmazsa kayalardaki çatlaklara saklanmayı deniyor.

Dr. Swierk suya dalmanın son seçenek olduğunu ama diğerlerinden çok daha etkili bir strateji olduğunu belirtiyor:

Suyun altına girmelerinden sonra, akıntının hareketli yüzeyinde tespit edilmeleri çok zor oluyor.

Independent Türkçe, Science Alert, Guardian, Biology Letters