DEAŞ lideri Kureyşi’nin yerini alması muhtemel 4 aday kim?

DEAŞ liderliğine askeri tecrübesi olan bir Iraklı mı seçilecek?

Suriye’nin Atme beldesinde DEAŞ lideri Ebu İbrahim el-Kureyşi’nin öldürüldüğü ev (AFP)
Suriye’nin Atme beldesinde DEAŞ lideri Ebu İbrahim el-Kureyşi’nin öldürüldüğü ev (AFP)
TT

DEAŞ lideri Kureyşi’nin yerini alması muhtemel 4 aday kim?

Suriye’nin Atme beldesinde DEAŞ lideri Ebu İbrahim el-Kureyşi’nin öldürüldüğü ev (AFP)
Suriye’nin Atme beldesinde DEAŞ lideri Ebu İbrahim el-Kureyşi’nin öldürüldüğü ev (AFP)

İki Iraklı güvenlik yetkilisi ve üç bağımsız analist, DEAŞ’ın yeni liderinin muhtemelen 2003’teki ABD işgalinin ardından ortaya çıkan çatışmaların parlattığı Iraklı cihatçıların yakın çevresinden olacağını söyledi.

Ezici darbe
Iraklı yetkililer, geçen hafta ABD'nin Suriye'de tutuklama için operasyon düzenlediği sırada kendisini patlatan Ebu İbrahim el-Kureyşi'nin potansiyel haleflerinden oluşan grupta, Washington ve Bağdat'ın geçen yıl öldürüldüğünü ilan ettiği bir komutanın bulunduğunu belirtti. 45 yaşındaki Kureyşi’nin ölümü, 2019'da benzer bir operasyonla eski lideri Ebu Bekir el-Bağdadi'yi kaybeden örgüte, iki yıl aradan sonra indirilen ezici bir darbe oldu.
Kureyşi, unsurlarına veya destekçilerine hiçbir zaman alenen hitap etmedi, elektronik iletişimden kaçındı ve Irak ile ABD önderliğindeki güçlerin yoğun baskısına yanıt olarak ayrı küçük birimler halinde savaşma yöntemine öncülük etti. Ancak DEAŞ’ı yakından takip edenler, 2014'ten 2017'ye kadar Irak ve Suriye'nin geniş bölgelerinde acımasız bir yönetim uygulayan ve inatçı ve kanlı bir isyan kampanyası yürüten örgütün, önümüzdeki haftalar içinde halefini belirlemesini bekliyorlar.

Kureyşi’nin yerini alması muhtemel 4 aday
Güvenlik servislerine danışmanlık hizmeti sunan Iraklı uzman Fadıl Ebu Ragif, Kureyşi’nin yerini alması muhtemel 4 adayın olduğunu söyledi. Ragif, “Bunlar arasında, son olarak DEAŞ’ın Irak liderliği rolünü üstlendiği bilinen Ebu Hatice, örgütün Anbar komutanı Ebu Müslim ve hakkında çok az bilgi bulunan ancak Bağdadi ve Kureyşi’ye yakın olan Ebu Salih isimli birinin daha bulunduğunu belirtti. Ayrıca örgüt yasını tutsa da hayatta olduğundan şüphelenilen Ebu Yasir el-İsavi var. Uzun askeri deneyime sahip olduğu için örgüt içinde oldukça önemli bir pozisyona sahip” ifadelerini kullandı.
ABD’nin liderlik ettiği Irak ve Suriye’deki DEAŞ Karşıtı Uluslararası Koalisyon ve Irak ordusu, Ocak 2021’de düzenlenen bir hava saldırısında İsavi’nin öldürüldüğünü duyurdu. Fakat Iraklı bir güvenlik yetkilisi İsavi’nin halen hayatta olduğuna dair güçlü şüphelerin olduğunu belirtti. Yetkili, “Öldürülmediği ortaya çıkarsa, onun askeri saldırıları planlama tecrübesi ve deneyimi var ve binlerce takipçisi bulunuyor” dedi.

El Kaide örgütü
ABD güçleri, başından beri Irak’taki El Kaide örgütünün üyesi olan Bağdadi ve Kureyşi’yi 2000’lerin ortalarında bir süreliğine alıkoydu.
Bir güvenlik yetkilisi ve orduda albay rütbesine sahip bir subay Reuters’a verdiği demeçte, ABD güçlerinin Kureyşi’nin yerini alacak dört potansiyel adaydan hiçbirini tutuklamadığını söyledi.
Çeşitli ülkelerdeki yetkililer ve analistler, DEAŞ’ın her zamankinden daha büyük bir baskı altında olduğu konusunda hemfikirler fakat Kureyşi’nin ölümünün örgüt faaliyetlerinin gerilemesinde ne derece etkili olabileceği hususunda farklı görüşlere sahipler. Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgilere göre bazıları örgütün sürekli bir isyan hareketine dönüşmekle birlikte örgüte yönelik savaşın önümüzdeki yıllarda ABD ve müttefiklerini meşgul edeceğini belirtiyor. Bir güvenlik yetkilisi, “Suriye'de DEAŞ birimleri, hedef haline gelmekten kaçınmak için bireysel gruplardan oluşan ağlar halinde çalışıyor. Bu nedenle Kureyşi’nin ölümünün büyük bir etkisi olacağını düşünmüyoruz. Ayrıca aralarında iletişim kurmada cep telefonlarını kullanmayı uzun bir süre önce bıraktıklarından onları takip etmek daha da zorlaştı” dedi. Bazı yetkililer 2017'de Irak'ta ve 2019'da Suriye'de örgütün aldığı yenilgiden bu yana, DEAŞ liderlerinin iki ülke arasında hareket etmeyi kolay bulduklarını ve bunun da farklı silahlı kuvvetler arasındaki kontrol alanlarındaki boşluk sayesinde gerçekleştiğini söylüyorlar.

Teröristlerin sızma faaliyetleri
Güvenlik ve askeri yetkililer, Suriye ile olan 600 kilometre uzunluğundaki sınırın, Iraklı güçlerin teröristlerin yeraltı tünellerinden sızmasını engellemesini çok zorlaştırdığını söyledi.
Özerk bir yönetime sahip olan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) Eski Terörle Mücadele Birimi Başkanı Lahur Talabani, DEAŞ liderlerinden bazılarının Irak'ın tamamında seyahat edebildiğini söyledi. Talabani, “Belirli bir bölgede saldırıların arttığını gördüğünüzde, o bölgeden önemli biri geçmişse şaşırmam. Hilafet devleti yenildi fakat Irak’daki DEAŞ örgütü ortadan kaldırılmadı. Görevi başardığımızı düşünmüyorum” dedi.
Ebu Ragif, “Örgütün yeni lideri Kureyşi’den daha güçlü askeri niteliklere sahip olabilir. Örgütün yeni liderinin seçilmesinin ardından şeri hükümler sabit kalacak fakat saldırılar ve baskınlar yeni liderin yöntemine göre değişecek. Bu lider yoğun baskınlara veya bomba ve intihar eylemleriyle düzenlenen saldırılara güvenebilir” ifadelerini kullandı.
Analistler Kureyşi’nin kişiliğine ve gizli faaliyetlerine ışık tutulmasa da ölümünün örgüt unsurlarını etkilenmesinin muhtemel olduğunu ifade ediyorlar.



Burhan'ı destekleyen hareketler, onun emrine girme kararını reddediyor

Sudan'ın doğusundaki el-Gadarif'te orduyu destekleyen Sudan Halk Direnişi unsurları (AFP)
Sudan'ın doğusundaki el-Gadarif'te orduyu destekleyen Sudan Halk Direnişi unsurları (AFP)
TT

Burhan'ı destekleyen hareketler, onun emrine girme kararını reddediyor

Sudan'ın doğusundaki el-Gadarif'te orduyu destekleyen Sudan Halk Direnişi unsurları (AFP)
Sudan'ın doğusundaki el-Gadarif'te orduyu destekleyen Sudan Halk Direnişi unsurları (AFP)

Cuba Barış Anlaşması'nı imzalayan silahlı hareketler, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan'ın, savaşta kendisine destek veren güçleri silahlı kuvvetlerin emrine tabi kılma kararını uygulamakla ‘ilgilenmediklerini’ açıkladılar.

Bu hareketler, silahlı kuvvetlerin (ordunun) müttefikidir ve Hızlı Destek Kuvvetleri’ne (HDK) karşı Kordofan ve Darfur bölgesinde ‘Ortak Kuvvetler’ adı altında savaşmaktadır. Bu güçler, Cibril İbrahim liderliğindeki Adalet ve Eşitlik Hareketi ve Darfur Bölgesi Valisi Mini Arko Minawi liderliğindeki Sudan Kurtuluş Hareketi’nden oluşmaktadır.

uı8o9
Darfur Bölgesi Valisi Mini Arko Minawi (Facebook)

Adalet ve Eşitlik Hareketi Sözcüsü Muhammed Zekeriya, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, “Silahlı mücadele hareketleri şu anda silahlı kuvvetlerin komutası altında isyancı milislere karşı savaşıyor. Ordu Komutanı Orgeneral Burhan'ın bu hareketleri 2007 tarihli Ordu Kanunu'na tabi tutma kararı, Cuba Barış Anlaşması'nı imzalayan hareketlere uygulanmaz. Anlaşma, bu hareketlerin belirli ve üzerinde anlaşmaya varılmış güvenlik düzenlemeleri kapsamında silahlı kuvvetlere entegre edilmesini açıkça belirtiyor” ifadelerini kullandı.

Zekeriya, 15 Nisan 2023'te ordu ile HDK arasında çıkan savaşın, güvenlik düzenlemeleriyle ilgili protokollerin uygulanmasını engellediğini açıkladı.

dfgth
Orduya bağlı Sudan Kalkanı Güçleri'nin komutanı Ebu Akile Kikel (Arşiv)

Zekeriya sözlerini şöyle sürdürdü: “Güvenlik düzenlemeleri, birleştirme ve terhis işlemlerinin ötesinde, güvenlik kurumlarının reformu, ordunun, polisin ve güvenlik güçlerinin komutanlığında tüm Sudanlıların adil temsilinin sağlanması ve uygulamanın takibi için ortak bir üst komite kurulmasını içeren kapsamlı bir süreçtir. Öncelik savaşta zafer kazanmak. Ardından birleşik ve profesyonel bir ulusal ordu kurma yolunda ilerleyeceğiz.”

Burhan, silahlı kuvvetlerin yanında çalışan tüm destek güçlerinin ordu kanunlarına tabi olmasını ve çeşitli bölgelerdeki silahlı kuvvetler komutanlarının emri altında olmasını öngören bir karar çıkarmıştı.

Burhan'ın kararı, ABD Başkanı'nın Ortadoğu ve Afrika Danışmanı Massad Boulos ile İsviçre'nin Zürih kentinde görüşmesinden birkaç gün sonra, Ordu Genelkurmay Başkanlığı'nda yaptığı geniş çaplı değişikliklerin ardından geldi.

Sudan Barış Anlaşması, silahlı hareketlerin orduda birleştirilmesini öngörüyordu, ancak anlaşmanın üzerinden yaklaşık 5 yıl geçmesine rağmen, bu hareketlerin liderlerinin egemenlik ve bakanlar kurullarında önemli pozisyonlar elde etmelerini sağlayan iktidar paylaşımı protokolü dışında hiçbir madde uygulanmadı ve güvenlik düzenlemeleri maddesi askıda kaldı.

sdfgth
Yaser Arman (sosyal medya)

Savaşın başlamasından bir yıl sonra, Darfur bölgesindeki Silahlı Mücadele Hareketleri Ortak Gücü tarafsızlık pozisyonundan ayrıldığını ve HDK’ye karşı orduyla birlikte savaşacağını açıkladı... Bu güçler, başkent Hartum ile el-Cezire ve Sennar eyaletlerini geri almak için savaşlara katıldı ve HDK’nin kontrolündeki Darfur bölgesini geri almak için Kordofan eyaletinde savaşmaya devam ediyor.

Ordunun saflarında savaşan diğer önemli gruplar arasında İslamcı harekete bağlı Bera bin Malik Tugayları ve General Ebu Akile Kikel komutasındaki Sudan Kalkanı Güçleri bulunuyor.

yu78ı
Sudan ordusu birlikleri el-Gadarif'te (AFP)

Sudan Halk Kurtuluş Hareketi - Devrimci Akım lideri Yaser Arman, “Diğer güçlerin ve milislerin silahlı kuvvetlere tabi olması kararı, güvenlik sektörü ile siyasi hayat arasında kesin bir ayrım sağlayan yeni düzenlemelerle savaşın sona erdirilmesini ve güvenlik sektörünün devlete tabi olmasını gerektirir” dedi.

Ordu komutanının bazı etkili İslamcı subayları etkileyen ve silahlı kuvvetlerin komuta yapısının yeniden düzenlenmesini öngören kararlarını ‘önemli’ olarak nitelendiren Arman şunları söyledi: “Ordudaki İslamcıların tasfiyesi, istikrar, demokrasi, kalkınma ve komşu ülkelerle ve uluslararası toplumla ilişkilerin düzeltilmesi için temel bir koşuldur. Silahlı kuvvetler hiçbir siyasi oluşumu bünyesinde barındırmamalıdır.”