Bilim insanları, dinozorların da solunum rahatsızlığı yaşadığını tespit etti

AA
AA
TT

Bilim insanları, dinozorların da solunum rahatsızlığı yaşadığını tespit etti

AA
AA

ABD'de bilim insanları, Dolly olarak bilinen dinozorun fosillerinden dinozorların solunum rahatsızlığı yaşadığını tespit etti.
Dolly'nin boyun kemikleri üzerinde yapılan bir araştırmada, dinozorda kemik ve eklem enfeksiyonuna yol açabilen "solunum" rahatsızlığı olduğuna dair bulgulara rastlandı.
Montana eyaletindeki Büyük Dinozor Müzesi'nden Dr. Cary Woodruff, bulgularının ilk kez bir dinozor türünde solunum rahatsızlığına işaret ettiğini belirtti.
Woodruff, zaman makinasıyla Dolly'nin dönemine gidilebilse dinozorun muhtemelen görünüşünden hasta olduğunun anlaşılabileceğini kaydetti.
Dolly'nin solunum rahatsızlığına bakteri ya da mantar kaynaklı enfeksiyonların yol açabileceği üzerinde durduklarını vurgulayan Woodruff, bunun "hava kesesi yangısı" olduğunu tahmin ettiklerini ve enfeksiyon türünün günümüzde dinozor türlerinden gelen bazı kuş türlerinde de sıklıkla görüldüğünü bildirdi.
Araştırmada, teşhisin doğru olması halinde Dolly'nin akciğer iltihabına benzer öksürük, tıksırık, baş ağrısı ve ateş gibi belirtilerinin bulunabileceği belirtiliyor.
Yaklaşık 18 metre boyundaki Dolly, devasa uzunlukta boyunlarıyla bilinen ve otçul bir dinozor türü olarak öne çıkıyor.
Yaşadığı rahatsızlıklardan ötürü Dolly'nin ömrünün kısa sürdüğü ve 15 yaşında öldüğü belirtiliyor.
Bilim insanları, sauropod türü dinozorların kuşlarla benzeri bir solunum sistemlerine sahip olduklarını düşünüyor.
Araştırmanın sonuçları Scientific Reports dergisinde yayımlandı.



Bilim insanları düzenli tüketimle ömrü uzatan besinleri açıkladı

TT

Bilim insanları düzenli tüketimle ömrü uzatan besinleri açıkladı

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Her gün çay, kırmızı orman meyveleri, elma, portakal veya üzümlere yer veren bir beslenme biçimi, erken ölüm riskini azaltabilir ve uzun yaşamı destekleyebilir.

Hakemli dergi Nature Food'da yayımlanan yeni bir araştırmada, flavonoid moleküller açısından zengin olan çeşitli gıdalar tüketen kişilerde kronik sağlık sorunları görülme riskinin daha düşük, uzun yaşama potansiyelininse daha yüksek olabileceği sonucuna varıldı.

Queen's Belfast Üniversitesi'nden isimlerin de aralarında olduğu bilim insanları çay, kırmızı orman meyveleri, bitter çikolata ve elma gibi flavonoid içeren gıdaları tüketmenin tip 2 diyabet, kanser, kalp ve nörolojik hastalıklar gibi rahatsızlıkların ortaya çıkmasını önleyebileceğini söylüyor.

Çalışmanın ortak yazarı Aedín Cassidy, "Birçok yiyecek ve içecekte doğal şekilde yer alan güçlü biyoaktif maddeler olan flavonoidlerin beslenme yoluyla alınmasının kalp hastalığı, tip 2 diyabet ve Parkinson gibi nörolojik hastalıkların görülme riskini azaltabileceğini uzun zamandır biliyoruz" diye açıklıyor.

Ayrıca laboratuvar verileri ve klinik çalışmalardan farklı flavonoidlerin farklı şekillerde etki ettiğini, bazılarının tansiyonu iyileştirdiğini, diğerlerinin kolesterol seviyelerini düşürdüğünü ve iltihaplanmayı azalttığını da biliyoruz.

Flavonoid molekülleri yaban mersini, çilek, portakal, elma, üzümün yanı sıra çay, kırmızı şarap ve bitter çikolatada dahi bol miktarda bulunuyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Benjamin Parmenter, "Günde yaklaşık 500 mg flavonoid alımı, herhangi bir nedenden ölüm riskinde yüzde 16, kardiyovasküler hastalık, tip 2 diyabet ve solunum yolu hastalıkları riskinde yüzde 10 azalmayla ilişkilendirildi" diyor.

Bu, aşağı yukarı iki fincan çay içerek tüketilen flavonoid miktarına eşit.

40 ila 70 yaşındaki en az 120 bin kişiyi 10 yıldan uzun süre boyunca izleyen bu çalışma, sadece yüksek miktarda flavonoid tüketmenin ötesinde, flavonoidlerin çeşitli kaynaklardan alınmasının faydalarını vurgulayan ilk çalışma.

Bulgular, daha fazla flavonoid içeren gıdaları bunları daha da çeşitlendirerek tüketmenin, tek bir kaynaktan tüketmeye kıyasla sağlık sorunlarını azaltmakta daha iyi olabileceğini gösteriyor.

Araştırma, renk çeşitliliğine sahip gıdalar tüketmenin sağlığı korumada paha biçilmez olduğu yönündeki yaygın inanışla da örtüşüyor.

Çalışmanın yazarı Tilman Kuhn, "Flavonoid açısından zengin olanlar da dahil çeşitli renklerde meyve ve sebze tüketmek, sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürmek için ihtiyaç duyulan vitamin ve besinleri alma ihtimalini artırıyor" diyor.

Dr. Cassidy, "Sonuçlar, net bir halk sağlığı mesajı veriyor" ifadelerini kullanıyor. 

Örneğin daha fazla çay içmek ve daha fazla çilek ve elma yemek gibi basit ve uygulanabilir beslenme değişikliklerinin, flavonoid açısından zengin gıdaların çeşitliliğini ve tüketimini artırmaya katkı sağlayarak uzun vadede sağlığı iyileştirme potansiyeli taşıdığını gösteriyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news