Hindistan başörtüsü yasaklarının 'iç mesele' olduğunu iddia etti

AA
AA
TT

Hindistan başörtüsü yasaklarının 'iç mesele' olduğunu iddia etti

AA
AA

Hindistan Dışişleri Bakanlığı, son dönemlerde yasaklarla gündeme gelen başörtüsü sorununun Karnataka eyaletindeki Yüksek Mahkeme tarafından adli inceleme altında olduğunu ve ülkenin iç sorunlarına ilişkin yorumların hoş karşılanmadığını bildirdi.
"The Times of India" haberine göre, Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Arindam Bagchi, Karnataka'daki başörtüsü yasağına ilişkin bazı ülkelerin değerlendirmelerine yanıt verdi.
Ülkesinin iç meselelerine ilişkin yorumları "hoş karşılamadıklarını" belirten Bagchi, "Karnataka'daki bazı eğitim kurumlarında kıyafet yönetmeliğiyle ilgili konu, Karnataka Yüksek Mahkemesi tarafından adli inceleme altındadır" dedi.
Bagchi'nin açıklamaları, ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu'nun, Karnataka'daki başörtüsü yasağının "dini özgürlüğü ihlal ettiğini ve kadınları ve kızları küçük düşürüp marjinalleştirdiğini" belirtmesinden bir gün sonra geldi.

Karnataka eyaletinde başörtüsü yasağı
Eyalet genelinde uzun süredir uygulanan başörtüsü yasağı, 1 Ocak'ta devlete ait Udupi Kadın Yüksekokulundaki Müslüman öğrencilerin derslere başörtüsüyle girmesiyle tartışılmaya başlandı.
Karnataka'da diğer okullarda da Müslüman kız öğrencilerin başörtülü derslere girmesi üzerine Hindu öğrenciler tepki göstererek derslere safran rengi şalla girmeye başlamıştı.
Udupi'deki okul yöneticileri, hükümet yetkilileri ile öğrenci ve aileleri arasında 19 Ocak'ta yapılan toplantıda bir çözüme varılamamış, 5 kız öğrenci okul dışında protestolara başlamıştı.
Eyalet hükümeti, 26 Ocak'ta uzman paneli kurmuş; panel görüşünü bildirene kadar başörtülü öğrencilerin üniforma kurallarına uyması ve okula başörtüsüz girmesi istenmişti.
Başörtülü öğrenciler, 31 Ocak'ta Karnataka Yüksek Mahkemesine başvurarak başörtüsünün Hindistan anayasasının sağladığı temel bir hak olduğunu savunmuştu.
Mahkeme, başörtüsü gerginliğinin yaşandığı eyalette öğrencilerin konuya dair karar açıklanıncaya kadar başörtüsüyle okullara giremeyeceğini bildirmişti.



Pakistan, 10 Mayıs'ı "zafer günü" ilan etti

Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
TT

Pakistan, 10 Mayıs'ı "zafer günü" ilan etti

Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)
Pakistan yönetimindeki Keşmir'de yer alan Neelum Vadisi'nin Jura bölgesindeki insanlar 10 Mayıs 2025'te, Hindistan bombardımanı nedeniyle hasar gören evlerinin enkazını kaldırıyor (AFP)

Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, ülkenin Hindistan'a karşı yürüttüğü son askeri operasyonun "başarısının" her yıl 10 Mayıs'ta kutlanacağını açıkladı.

Yerel medyanın aktardığına göre Şerif, Youm-e-Marka-e-Hak ya da Hakikat Savaşı Günü'nün ülke genelinde "ulusal dayanışma coşkusu ve tutkusuyla" kutlanacağını söyledi.

Cuma günü Pakistan'ın, "savunma cephesinde muhteşem başarılar elde eden" silahlı kuvvetlere saygılarını sunacağını ve "Allah'ın önünde şükranla eğileceğini" söyleyen başbakan, ülkenin ilerlemesi için o gün özel dualar edileceğini de ekledi.

Hindistan ve Pakistan geçen hafta 4 gün boyunca, onlarca yıldır yaşanan en yoğun çatışmalara girmiş ve hafta sonu ateşkes sağlanmadan önce en az 70 kişi hayatını kaybetmişti.

Çatışma, Hindistan'ın geçen çarşamba günü Pakistan'daki militanlara ait olduğu iddia edilen 9 sığınağı bir gecede vurmasının ardından başlamıştı. "Sindoor Operasyonu" diye adlandırılan hava saldırıları, 22 Nisan'da Keşmir'de düzenlenen bir terör saldırısında çoğu Hindu turistler olmak üzere 26 kişinin öldürülmesine misilleme amacıyla gerçekleştirilmişti.

Yeni Delhi, Pakistan'ı katliamı gerçekleştiren silahlı kişileri desteklemekle suçlamıştı. İslamabad ise suçlamaları reddederek bağımsız bir soruşturma istemişti.

Saldırının ardından iki ülke birbirlerinin diplomatlarını sınır dışı etmiş, vizeleri askıya almış ve hava sahalarıyla kara sınırlarını kapatmıştı. Hindistan ayrıca nehir sularının paylaşımına ilişkin kritik bir anlaşmayı da askıya almıştı.

Hindistan'ın saldırıları gerilimi askeri bir çatışmaya dönüştürürken, iki taraf da huzursuz Keşmir bölgesindeki fiili sınır boyunca karşılıklı yoğun ateş açmış ve askeri tesislere füze ve drone saldırıları düzenlemişti.

Hindistan ordusu gece gerçekleştirdiği saldırılarda 100'e yakın militanı ve fiili sınır boyunca devam eden operasyonlarda da Pakistan silahlı kuvvetlerinden 35-40 personeli öldürdüğünü iddia etmişti.

Pakistan ordusu salı günü yaptığı açıklamada Hindistan'la yaşanan çatışmada 11 asker ve 40 sivilin öldüğünü duyurdu. Pakistanlı bir bakan geçen hafta, silahlı kuvvetlerinin 40-50 Hint askerini öldürdüğünü öne sürmüştü.

Görsel kaldırıldı.
Keşmir'in Kotmaira köyündeki bir köylü, Pakistan topçu ateşi nedeniyle hasar gören bir evin önünde duruyor (AFP)

Hem Hindistan hem de Pakistan, 125'ten fazla uçağın katıldığı ve II. Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük hava muharebesi olduğu bildirilen it dalaşında birbirlerinin savaş uçaklarını düşürdüklerini iddia etmişti.

Ayrıca iki ülke de ABD Başkanı Donald Trump'ın cumartesi öğleden sonra ateşkes ilan etmesinin ardından durdurulan çatışmalarda zafer kazandığını savunmuştu.

Pakistan ordusu pazar günü yaptığı açıklamada Hindistan'ın iddia ettiği gibi ateşkes talebinde bulunmadıklarını ve ateşkes isteyen tarafın Hindistan olduğunu dile getirmişti.

Pakistan, Hindistan'ın sınır ötesine drone'lar göndererek ateşkesi ihlal ettiği suçlamasını da reddetmişti. İslamabad pazartesi günü yaptığı açıklamada Hindistan'ın Keşmir sınırında "kışkırtılmadan" bombardımana başvurarak ateşkes anlaşmasını ihlal ettiğini ve bir sivili öldürdüğünü söylemişti.

Independent Türkçe