'Altın Mumyalar Vadisi' Mısır'ın antik tarihine ışık tutuyor

AA
AA
TT

'Altın Mumyalar Vadisi' Mısır'ın antik tarihine ışık tutuyor

AA
AA

Mısır'ın antik tarihine ışık tutan "Altın Mumyalar Vadisi", önemli bir turizm merkezi olmasının yanı sıra keşfedilmeyi bekleyen çok sayıda arkeolojik kalıntıyla tarihçiler için bir "hazine" olarak görülüyor.
Antik Greko-Romen döneminden kalma büyük bir defin merkezi olan Altın Mumyalar Vadisi, başkent Kahire'ye yaklaşık 420 kilometre uzaklıkta, Mısır Batı Çölü’ndeki Bahariye Vadisi'nde yer alıyor.
Yerel basındaki haberlere göre, 1996'da ünlü Mısıroloji Uzmanı Zahi Havas başkanlığındaki heyet tarafından keşfedilen arkeolojik alan, restorasyon çalışmasının ardından 12 Kasım 2021'de yeniden ziyarete açıldı.

Şu ana kadar 250 mumya çıkarıldı
Bölgedeki çalışmalarda şu ana kadar 250 mumya gün yüzüne çıkarıldı. Resmi olmayan açıklamalara göre, keşfedilmeyi bekleyen mumya sayısının ise 10 bin civarında olduğu tahmin ediliyor.
Mumyaların çoğunun bölgenin ileri gelenlerine ve soylulara ait olduğu öngörülüyor.

Yaldızlı maskeler, hiyeroglif yazıtlar ve dini içerikli çizimlerle süslenmiş altın işlemeli sandıklara konulmuş mumyaların yanında çömlek, para, bilezik ve küpe gibi el yapımı işçiliklere de rastlanıyor.
Çalışmalar sonucu tarih öncesine ait bıçaklar ve baltalar da ortaya çıkarıldı.
Bölgede ayrıca Greko-Romen dönemde inşa edilmiş Büyük İskender Tapınağı'nın enkazı bulundu.

Mısır tarihine ait en büyük keşiflerden
Altın Mumyalar Vadisi, İngiliz arkeolog Howard Carter'ın 20. yüzyılın başlarında ünlü firavun Tutankhamun'un mezarını ve Kasım 1992'de Tutankhamun'un altın hazinelerini keşfetmesinden sonra Mısır tarihine ilişkin en büyük keşifler arasında sayılıyor.
Bölge, kültür turizmi açısından önemli bir merkez olmasının yanında keşfedilmeyi bekleyen çok sayıda arkeolojik kalıntıyla tarihçiler için adeta bir "hazine" niteliği taşıyor.

Bölgedeki arkeolojik kazılara öncülük eden Zahi Havas, 2016'da Suudi Arabistan'ın Şarkulevsat gazetesinde yayımlanan makalesinde, Altın Mumyalar Vadisi hikayesinin detaylarını anlattı.

Tüm kazıların tamamlanması için 50 yıla ihtiyaç var
Kazı çalışmalarının başında 100'den fazla mumya ortaya çıkarıldığını aktaran Havas, ilk kez bu kadar çok sayıda mumya keşfedildiğini ve çoğunun da arkeolojik olarak iyi durumda olduğunu ifade etti.
Mumyaların geçmişinin Greko-Romen dönemine kadar uzandığını kaydeden Havas, bazılarının, baştan göğüs kısmına kadar altın tabakayla kaplı olduğuna, bunun da yaptıranların zenginliğini yansıttığına işaret etti.

Mumyaların sadece görsel açıdan dikkat çekici olmadığına, bölgenin tarihi, siyasi, ekonomik durumu ve dönemin günlük hayatı hakkında da bilgi verdiğini vurgulayan Mısırlı bilim insanı, Altın Mumyalar Vadisi'nde tüm kazıların tamamlanması için 50 yıla ihtiyaç olduğunu belirtti.



İsrail medyası: İsrail'in askerlerini çekme konusunda taviz vermesinin ardından Gazze görüşmelerinde ilerleme kaydedildi

İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
TT

İsrail medyası: İsrail'in askerlerini çekme konusunda taviz vermesinin ardından Gazze görüşmelerinde ilerleme kaydedildi

İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)

Jerusalem Post gazetesi, İsrail'in ek tavizler içeren yeni çekilme haritaları sunmasının ardından Gazze Şeridi'ndeki ateşkes görüşmelerinde önemli bir ilerleme kaydedildiğini bildirdi.

Gazete, Mısırlı ve Katarlı arabuluculara sunulan yeni haritalara göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus ile Refah arasındaki Morag Koridoru’nun kontrolünü fiilen bıraktığını belirtti.

Gazeteye konuşan bir kaynak, “Şu anda odak noktası Morag Koridoru değil, Refah bölgesindeki İsrail varlığıdır. Bu, mevcut tartışmalarda odak noktası olan konu” ifadelerini kullandı.

Kahire el-İhbariyye televizyon kanalı dün erken saatlerde, Mısır ve Katar'ın arabuluculuk çabaları ve Gazze Şeridi'ndeki ateşkes müzakerelerinde anlaşmazlık konusu olan maddeler üzerinde bir çözüme yaklaşıldığı konusunda iyimserlik olduğunu duyurdu.

İsrail, şu anda tartışılan 60 günlük ateşkes süresince Gazze Şeridi'ndeki varlığını önemli ölçüde azaltmayı kabul etti. Arap bir diplomat ve arabuluculuk çabalarına katılan bir kaynak, Times of Israel gazetesine verdikleri demeçte, bu tavır değişikliğinin önümüzdeki günlerde bir anlaşmaya varılmasına kapı açtığını ifade etti.

Kaynaklar, ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un baskısı üzerine İsrail'in, ateşkes süresince Gazze Şeridi'nden kısmi çekilme konusunda en katı taleplerinden vazgeçmeyi kabul ettiğini belirtti. Kaynaklar, Witkoff'un baskısı sayesinde İsrail'in sunduğu yeni haritalarda, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus şehirlerini ayıran Morag Koridoru’nda kalmasının öngörülmediğini de bildirdi.

İsrail ayrıca, Gazze Şeridi sakinlerinin bir araya getirilip güvenlik taramasından geçirileceği ve bölgeden ayrılmalarının engelleneceği tartışmalı bir ‘insani yardım şehri’ kurmayı umduğu Refah'taki varlığını azaltmayı da kabul etti.

Arap diplomat, İsrail'in Gazze Şeridi'nden çekilme konusundaki güncellenmiş önerisinin, İsrail'in ‘insani yardım şehri’ planını uygulama yeteneğini engelleyeceğini söylüyor.

Müzakerelere katılan kaynağa göre, arabulucular şu anda Doha'da Hamas müzakerecileriyle bir araya gelerek İsrail'in en son haritalarını inceliyorlar. Kaynak, bu haritaların Hamas'ın İsrail ordusunun 2 Mart'ta önceki ateşkesin çökmesinden önce işgal ettiği konumlara çekilmesi talebiyle büyük ölçüde uyumlu olduğunu belirtti.

Bu arada Hamas, İsrail'in kalıcı ateşkes taahhüdü talebinden vazgeçmeye hazır olduğunu; bunun karşılığında ABD Başkanı Donald Trump'ın, taraflar kalıcı ateşkes konusunda anlaşmaya varana kadar ateşkesin devam edeceğini kişisel olarak garanti etmesini istedi.

Hamas'ın kalıcı ateşkes talebinden vazgeçmesi ve İsrail'in geri çekilme kapsamından taviz vermesi ile arabulucular, Doha'da devam eden görüşmelerdeki en zorlu engellerin aşıldığına inanıyor. Bununla birlikte, Arap diplomat, tarafların insani yardım dağıtım mekanizmaları ve iki aylık ateşkes süresince serbest bırakılacak Filistinli mahkûmların sayısı ve kimlikleri konusunda anlaşmaya varmaları gerektiğini belirtiyor. Buna karşılık, on İsrailli esir canlı olarak serbest bırakılacak ve öldürülen on sekiz esirin cesetleri teslim edilecek.