Cezayir'de eski Cumhurbaşkanı Buteflika döneminin Enerji Bakanı'na 20 yıl hapis

Cezayir'in merkezindeki Sidi M'hamed Mahkemesi (Cezayir Haber Ajansı)
Cezayir'in merkezindeki Sidi M'hamed Mahkemesi (Cezayir Haber Ajansı)
TT

Cezayir'de eski Cumhurbaşkanı Buteflika döneminin Enerji Bakanı'na 20 yıl hapis

Cezayir'in merkezindeki Sidi M'hamed Mahkemesi (Cezayir Haber Ajansı)
Cezayir'in merkezindeki Sidi M'hamed Mahkemesi (Cezayir Haber Ajansı)

Cezayir mahkemesi, yolsuzluk suçlamasıyla gıyaben yargılanan eski Enerji Bakanı Şekib Halil hakkında 20 yıl hapis kararı verirken, "uluslararası tutuklama" emrini de onayladı.
Cezayir resmi ajansı APS'nin haberine göre, Halil'in bakanlığı döneminde 2008 yılında Ulusal Petrol Şirketi Sonatrach ile İtalyan şirketi Saipem arasında imzalanan ve ülkenin en önemli petrol limanı Arzeyu'da sıvılaştırılmış gaz tesisi inşası projesiyle ilgili yolsuzluk davasının duruşması başkentteki Sidi Muhammed Mahkemesi'nde görüldü.
Mahkeme, eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika'ya yakınlığıyla bilinen Halil hakkında 20 yıl hapis kararı verdi.
ABD'de ikamet eden Halil hakkında ayrıca, yaklaşık 3 yıl önce çıkarılan "uluslararası tutuklama" emri de onandı.
Mahkeme, Sonatrach'ın eski icra kurulu başkanlarından Muhammed Mezyan için 5 yıl, El-Abid Feguli için de 6 yıl hapis cezası verdi.
Saipem şirketinin İtalyan yetkilileri hakkında ise hapis ve para cezası ile beraat kararları verilen duruşmada, mahkeme İtalyan şirketi Saipem'in Cezayir kamu hazinesine yaklaşık 137 milyon dolar ödemesine hükmetti.
Cezayir Yüksek Mahkemesi, 2019'da eski Enerji Bakanı Halil döneminde Sonatrach'ta yolsuzluk yapıldığına dair soruşturma başlattığını duyurmuştu.
Açıklamada, Halil'in görev yaptığı 1999-2010 döneminde Sonatrach şirketinin "yasa dışı sermaye hareketleri ve iki yabancı şirketle yaptığı anlaşmalarda usulsüzlüklere ilişkin" yolsuzluk soruşturması başlatıldığı aktarılmıştı. Söz konusu yabancı şirketlerin ise İtalya'dan ENI ve Saipem olduğu belirtilmişti.
Buteflika'ya yakınlığıyla bilinen Halil, ayrıca 2001-2003 yıllarında Cezayir'in ulusal petrol şirketi Sonatrach'ın yönetim kurulu başkanlığını da yapmıştı.



Hizbullah silahlarını korumak için "Ulusal Tüzük" ile manevra yapıyor

Lübnanlılar dün gece İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Deyr Seryan köyüne düzenlediği hava saldırısında meydana gelen yıkımı inceliyor (AFP)
Lübnanlılar dün gece İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Deyr Seryan köyüne düzenlediği hava saldırısında meydana gelen yıkımı inceliyor (AFP)
TT

Hizbullah silahlarını korumak için "Ulusal Tüzük" ile manevra yapıyor

Lübnanlılar dün gece İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Deyr Seryan köyüne düzenlediği hava saldırısında meydana gelen yıkımı inceliyor (AFP)
Lübnanlılar dün gece İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Deyr Seryan köyüne düzenlediği hava saldırısında meydana gelen yıkımı inceliyor (AFP)

Lübnan hükümeti dün, ABD'nin özel temsilcisi Thomas Barrack'ın hazırladığı “hedefler” belgesini onayladı ve Şii bakanların oturumu terk etmesine rağmen, “Hizbullah” da dahil olmak üzere Lübnan topraklarındaki tüm silahlı varlığın sona erdirilmesini kabul etti. Ancak bakanlar hükümetten istifa etmedi.

Hizbullah, oturumda alınan kararların “anayasal” olup olmadığı konusunda müzakereler yürüttü ve milletvekili grubu, “Lübnan hükümeti ve başbakanının ABD'nin taleplerini kabul etmekte gösterdiği şüpheli ve mantıksız aceleci tavrı, açık bir anayasal ihlaldir” ifadelerini kullandı.. Ancak Enformasyon Bakanı Paul Morcos, çekilmelerinin “anayasal bir sorun teşkil etmediğini” söyledi.

“Anlaşma” ile Lübnan'da geçerli olan, temel mezhepsel bileşenlerin yürütme kararlarına katılmasının gerekliliği anlamına gelen siyasi gelenek kastedilmekte.

Barrack, Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam'ı “bu hafta ateşkes anlaşması, 1701 sayılı karar ve Taif Anlaşması'nın uygulanmasına başlanması konusunda tarihi, cesur ve doğru bir karar aldıkları” için tebrik etti ve hükümetin kararlarının “Lübnan için tek millet, tek ordu çözümünü başlattığını” ifade etti.

Lübnan Enformasyon Bakanı Bakanlar Kurulu kararlarını okurken, Kurul'un “Lübnan'ın değişiklikleri ışığında, düşmanlıkların durdurulması anlaşmasının teyit edilmesine ilişkin ABD belgesinin önsözünde yer alan hedefleri kabul ettiğini” söyledi.

Şöyle devam etti: “Şii bakanları çeşitli yollarla oturumu terk etmemeleri için ikna etmeye çalıştık ve Cumhurbaşkanı da onların katılımının devam etmesini istedi, ancak onlar kararın kendilerinin huzurunda alınmaması için oturumu terk etmeyi tercih ettiler.” Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Lübnan ordusunun yoğun bir şekilde konuşlanmasının ardından, hükümetin kararını reddeden Hizbullah yanlısı gösteriler, gece boyunca Beyrut'un güney banliyölerinde ve bazı mahallelerinde düzenlendi.