BAE, Türkiye ile siyasi ve ekonomik ilişkileri güçlendirmek istiyor

BAE Ekonomi Bakanı Mari, Türkiye ile BAE arasındaki ekonomik ilişkilerin bölgesel ve uluslararası zorluklara rağmen sağlam temellere sahip olduğunu ve daha da geliştiğini söyledi.

AA
AA
TT

BAE, Türkiye ile siyasi ve ekonomik ilişkileri güçlendirmek istiyor

AA
AA

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Ekonomi Bakanı Abdullah bin Tuk el-Mari, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Abu Dabi ziyareti ve BAE ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilere ilişkin AA'nın sorularını yazılı olarak cevapladı.
Ülkesinin Türkiye'nin Arap bölgesindeki bir numaralı ticari ortağı olduğunun altını çizen Mari, iki ülke liderlerinin karşılıklı ziyaretlerine değinerek, 24 Kasım'da Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın Türkiye ziyaretinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BAE'yi ziyaret etmesini tarihi bir gelişme olarak değerlendirdi.
Mari en üst seviyede gerçekleşen bu ziyaretlerin iki ülke arasında bundan sonrasında gelişecek iş birliğinin açık bir işareti olduğunu belirterek, "Bundan sonraki aşamada Türkiye ile ekonomik iş birliğinin ortak çıkarları gözeten ve karşılıklı fayda sağlayan tüm alanları kapsamasını bekliyoruz." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ülkesine ziyaretinin iki ülkenin kamu ve özel sektörde iş birliğini hızlandıracak itici bir güç olacağını vurgulayan Mari, ziyaret esnasında imzalanacak ekonomik anlaşmalar hakkında detaylı bilgi verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyaretinde iki taraftan yetkililerin, ticari ve hizmet sektörlerindeki iki yönlü ticareti genişletmek ve ekonomi alanındaki ortaklığı güçlendirmek için Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması Müzakerelerinin Başlatılmasına İlişkin Ortak Bildiri imzalayacaklarını ifade eden Mari, bu anlaşmaların ve imzalanacak diğer mutabakat zabıtlarının iki ülke arasındaki ortak çıkarları ön planda tutan modern ve dinamik bir işbirliği platformu sunmasını beklediklerini ifade etti.
Mari, bunlara ek olarak, sağlık, bilim, ileri sanayi, deniz ulaşımı, tarım, kültürel alışveriş, iletişim ve bunun gibi pek çok alanı kapsayacak anlaşmanın imzalanması planlandığını belirtti.

BAE, Türkiye'ye en çok yatırım yapan 15 ülkeden biri
BAE'nin, Türkiye'de en çok yatırım yapan 15 ülke arasında yer aldığını kaydeden Mari, ülkesinin 2020'de Türkiye'ye doğrudan 5 milyar dolar yatırım yaptığını, Türkiye'nin de 2019'da BAE'ye yatırım miktarının 310 milyon dolar seviyesine ulaştığını vurguladı.
Mari, Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın 24 Kasım'daki Türkiye ziyaretinde enerji finans ve ticaret alanlarını kapsayan 10'dan fazla anlaşmayı imzaladığını, ek olarak Türkiye'deki sağlık ve enerji sektörlerine destek için 10 milyar dolar seviyesinde bir fon oluşturduğunu ifade etti.
BAE'nin gelecek 50 yılın rotasını belirlemek için tasarladığı "50'nin Projeleri" isimli stratejik planları hakkında da bilgi verilen Mari, bu projede planlanan temel hedeflerin; BAE için yerel ve uluslararası alanlarda yeni bir dönemin kapısının aralanması olduğunu, ülkenin ekonomik rekabet gücünün artırılması ve dijital ekonomi, girişimcilik, ileri seviyede teknoloji gibi kilit sektörlerde önümüzdeki 9 yılda 150 milyar dolar yabancı yatırımı ülkeye çekme gibi amaçların belirlendiğini kaydetti.
Mari, "50'nin Projeleri" kapsamında, Türkiye'nin içinde olduğu tespit edilen 8 küresel ekonomik pazarla kapsamlı anlaşmaların sağlanması ve 10 önemli ekonomik pazarda yılda yüzde 10 ihracat büyümesi oranına ulaşılması gibi amaçların yer aldığı ekonomi temelli hedeflerin bulunduğunu aktardı.
Savunma sanayisinin BAE’deki en rekabetçi endüstrileri arasında yer aldığına dikkati çeken Mari, ülkesine ait savunma şirketlerinin bu alandaki üstünlüklerini kanıtladıklarını belirtti.
Mari, savunma sanayisinin BAE ekonomisine verdiği katkıya değinerek, uzay ve savunma sanayilerinin ülkenin gelecek vizyonu ve gelecek 50 yılda bilgi ve inovasyona dayalı yeni ekonomik modelin bir parçası olduğunu vurguladı.
Bu nedenle BAE’nin savunma ve uzay alanlarında çeşitli dost ortak ülkelerle ekonomik iş birliğinin gelişimini kalkınma stratejisinin ve gelecek vizyonunun ayrılmaz bir parçası olarak gördüğünün altını çizen Mari, “Bunun hem BAE hem de Türkiye tarafından paylaşılan bir vizyon olduğuna inanıyorum ve BAE, savunma sektörüne ek olarak çeşitli hayati alanlarda Türkiye ile ortaklığını genişletmek istiyor.” ifadesini kullandı.

"BAE Türkiye ile ilişkilerini güçlendirmek istiyor"
Ticari ilişkilere de değinen Mari, iki ülke arasındaki petrol dışı ticaretin geçen yıl 2020'ye oranla yüzde 54 artışla 13,7 milyar dolara ulaştığına dikkati çekerek, "Türkiye ile BAE arasındaki ekonomik ilişkiler güçlü ve sağlam temellere sahip. Bölge ve dünya genelinde karşı karşıya gelinen çeşitli zorluklara rağmen iki ülke arasındaki ilişkiler gelişmeye devam ediyor." değerlendirmesine yer verdi.
Mari, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Abu Dabi’ye gerçekleştirdiği ziyaretin iki ülke ilişkilerine yapacağı katkıya değinerek şunları söyledi:
“BAE, yatırım odaklı olarak Türkiye ile ilişkilerini hem siyasi hem de ekonomik olarak güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Bu ziyaret ve bundan kaynaklanacak ivme sayesinde BAE, hem ülke ekonomilerine hem de daha geniş bölgeye fayda sağlayacak yeni ekonomik sektörlerde ticaret alışverişini ve ortak iş birliğini güçlendirmeyi dört gözle bekliyor.”
Büyük küresel değişimler ışığında, barış ve istikrarı garanti eden ve bölge ülkelerine fayda sağlayan daha büyük bir bölgesel konsensüs oluşturmanın önemli hale geldiğine vurgu yapan Mari "Bölge daha fazla kutuplaşmaya ve çatışmaya tahammül edemez ve gelecek on yıllar özellikle siyasi, ekonomik, teknolojik, sağlık ve gıda güvenliği alanlarında daha fazla iletişim, entegrasyon ve iş birliği gerektirecek." cümlelerini kullandı.
Mari, BAE’nin, endişe duyulan konularda birden fazla bakış açısı arasında köprü kuracak şekilde güveni artırmak için iletişim ve diyaloğun gerekliliğine inandığını ifade etti.



Suudi Arabistan: Tasreeh platformu üzerinden hacılara ve sezonluk işçilere Mekke’ye giriş izni verilmeye başlandı

Platform, Mekke’ye girişlerde güvenlik yetkililerinin izinleri otomatik olarak okumasına ve doğrulamasına olanak sağlayacak (SPA)
Platform, Mekke’ye girişlerde güvenlik yetkililerinin izinleri otomatik olarak okumasına ve doğrulamasına olanak sağlayacak (SPA)
TT

Suudi Arabistan: Tasreeh platformu üzerinden hacılara ve sezonluk işçilere Mekke’ye giriş izni verilmeye başlandı

Platform, Mekke’ye girişlerde güvenlik yetkililerinin izinleri otomatik olarak okumasına ve doğrulamasına olanak sağlayacak (SPA)
Platform, Mekke’ye girişlerde güvenlik yetkililerinin izinleri otomatik olarak okumasına ve doğrulamasına olanak sağlayacak (SPA)

Suudi Arabistan ‘Tasreeh’ adlı platform üzerinden hacıların ve hac döneminde çalışan sezonluk işçilerin Mekke'ye girebilmeleri için gerekli izinleri vermeye başladı.

Yenilikçi teknik çözümler için gelişmiş bir model olan platform, ilgili makamlar arasında teknik entegrasyon yoluyla izinlerin verilmesinde kolaylık ve hız sağlıyor.

Platform, Mekke’ye girişlerde güvenlik yetkililerinin ‘Maidan’ uygulaması üzerinden izinleri otomatik olarak okuyup doğrulamasına ve hak sahiplerinin de ‘Tawakkalna”’ adlı kapsamlı uygulama aracılığıyla bu izinleri görüntüleyebilmelerine olanak tanıyor.

Bu platform, hacılara hizmet veren devlet kurumlarıyla ortaklaşa olarak, bu kurumlar ve hizmetler arasındaki teknik entegrasyonu artırmak ve prosedürleri birleştirmek, düzenlemek ve koordine etmek amacıyla Suudi Arabistan Veri ve Yapay Zekâ Kurumu (SDAIA) tarafından geliştirildi.

Platform, Suudi Arabistan 2030 Vizyonu programlarından biri olan Rahman’ın Misafirleri Programı’nın hedefleri doğrultusunda hacıların ibadetlerini kolaylıkla ve huzur içinde yerine getirebilmeleri için kaliteli hizmetler sunulmasına katkıda bulunuyor.

Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı geçtiğimiz cumartesi günü, hacıların güvenliğini tesis etmek ve hac ibadetini güvenli, kolay ve huzurlu bir şekilde yerine getirmelerini sağlamak amacıyla bu yılki hac sezonuna ilişkin çeşitli düzenlemeleri ve kalıcı önlemleri onayladı.

Bakanlığa göre 29 Nisan'dan itibaren ‘hac vizesi’ sahipleri dışında diğer vizelere sahip kişilerin Mekke'ye girmesine ve Mekke'de kalmasına izin verilmeyecek.

23 Nisan Çarşamba gününden itibaren Mekke’ye yalnızca, hac vizesi sahipleri, burada ikamet edenler ve ilgili makamlardan hac sezonu boyunca çalışma izni alan kişiler giriş yapabilecek.

Suudi Arabistan pazar günü, umrecilerin ülkeye girişini askıya alındığını, 29 Nisan Salı gününü son çıkış tarihi olarak belirlediğini ve 10 Haziran'a kadar kimseye umre izni verilmeyeceğini duyurdu.

İçişleri Bakanlığı, bu yılki hac sezonunu düzenleyen talimatlara uyulması ve hacıların güvenliğinin ve emniyetinin sağlanması için ilgili makamlarla iş birliği yapılması çağrısında bulunarak, bu talimatları ihlal edenlerin öngörülen cezalara çarptırılacağını vurguladı.