Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dubai Expo'yu yeni bir geleceği hep beraber kurmak için bir çağrı olarak değerlendiriyorum

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bir Arap ülkesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen ilk dünya fuarı Dubai Expo'yu yeni bir geleceği hep beraber kurmak için bir çağrı olarak değerlendiriyorum." dedi.

AA
AA
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dubai Expo'yu yeni bir geleceği hep beraber kurmak için bir çağrı olarak değerlendiriyorum

AA
AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bir Arap ülkesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen ilk dünya fuarı olan Dubai EXPO'yu yeni bir geleceği hep beraber kurmak için bir çağrı olarak değerlendiriyorum. Ne olursa olsun kalkınmanın, büyümenin, zenginleşmenin değil, insana, tabiata, çevreye saygılı bir gelişme sürecinin peşindeyiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir Arap ülkesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen ilk dünya fuarı olan Dubai Expo'yu, yeni bir geleceği hep beraber kurmak için bir çağrı olarak değerlendirdiğini bildirdi.
Erdoğan, Al Wasl Plaza'da düzenlenen Dubai EXPO 2020 Türkiye Ulusal Günü programında yaptığı konuşmada, Birleşik Arap Emirlikleri'ni, salgın şartlarına rağmen büyük çaplı etkinliğe başarıyla ev sahipliği yapmasından dolayı tebrik etti, profesyonel ve özverili bir çalışma neticesinde ortaya çıktığı aşikar olan organizasyonda emeği geçen herkesi kutladı.
Birleşik Arap Emirlikleri'nin merhum Şeyh Zayid'in liderliği ve vizyonu temelinde kaydettiği ilerlemenin "takdire şayan" olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Emirliklerin örnek teşkil eden atılımlarını yansıtan eserlerden biri de hiç şüphesiz Dubai EXPO'sudur. EXPO 2020'nin 'zihinleri birleştirmek, geleceği oluşturmak' şeklinde belirlenen temasını da son derece anlamlı buluyorum. Daha aydınlık bir gelecek üzerine hep birlikte düşünmeli, buna ulaşmak için beraberce hareket etmeli, müşterek, ortak faydalarda birleşmeliyiz." diye konuştu.

"Çevreyi korumanın bir lütuf değil, bir yükümlülük olduğuna inanıyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çevre ve sağlık başta olmak üzere dünyanın karşılaştığı felaketler ve yeni meydan okumaların, kendilerini hep birlikte çözüm aramaya yönlendirdiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Tarımdan enerjiye, çevreden ekonomiye her alanda sürdürülebilirliği yakalamak ise öncelikli amaç olarak ortaya çıkıyor. Çünkü biz, çevreyi yani tabiatı, Allah'ın eseri ve emaneti olarak görüyoruz. Tüm insanların ortak hayat alanı olan çevreyi korumanın bir lütuf değil, bir yükümlülük olduğuna inanıyoruz. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışımız, çevrenin korunmasını da içeren geniş bir tasavvuru ifade ediyor. Çevre politikalarımızı, kalkınma politikalarımızı işte bu anlayışla ortaya koymanın çabası içerisindeyiz."
Eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde 2017'de başlattıkları Sıfır Atık Projesi'nin bu bakımdan önemli bir örnek olduğunu belirten Erdoğan, "Bu projeyle bugüne kadar 2 milyon tonun üzerinde atık işlenerek ekonomiye kazandırılmış, 3 milyon ton sera gazı salınımı önlenmiş, 265 milyon ağaç kesilmekten kurtarılmıştır." dedi.
Erdoğan, Türkiye'nin, dünyada orman varlığını artıran nadir ülkeler arasında olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ayrıca Türkiye, bugün yenilenebilir enerji kurulum gücünde Avrupa'da 5'inci, dünyada 12'nci sırada yer alıyor. Paris İklim Anlaşması'nı onaylayarak, 2053 vizyonumuzun ilk hedefi olarak Yeşil Kalkınma Devrimi'ni belirledik. Çevreye verdiğimiz önemin bir başka nişanesi olan Türkiye'nin ilk elektrikli otomobili TOGG'u da burada ayrıca zikretmek isterim. Sergi alanında bir maketini gördüğünüz ve önümüzdeki sene başından itibaren seri üretime geçecek olan TOGG'un, çevrenin korunmasına yapacağı katkı açıktır. Türkiye'nin EXPO'ya 'sürdürülebilirlik' alt teması bölgesinde katılımı, bu alandaki güçlü duruşumuzun bir ifadesidir. Ne olursa olsun kalkınmanın, büyümenin, zenginleşmenin değil, insana, tabiata, çevreye saygılı bir gelişme sürecinin peşindeyiz. İnancımızın ve kültürümüzün bize gösterdiği yol budur. Sergi alanımızın, 'medeniyetlerin başlangıç noktasından geleceği oluşturmak' temasıyla kurulmuş olmasının gerisinde de bu anlayış vardır."
Sergi alanının, Türkiye'nin engin tarihini, kadim coğrafi birikimini, güçlü sanayisini ve dinamik ticaretini temsil ettiğine dikkati çeken Erdoğan, alanın kısa sürede kurulmasında emeği geçen herkese ve desteklerini esirgemeyen ev sahiplerine şükranlarını sundu.
Erdoğan, "Bir Arap ülkesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen ilk dünya fuarı olan Dubai EXPO'yu yeni bir geleceği hep beraber kurmak için bir çağrı olarak değerlendiriyorum. 50'nci kuruluş yılını bu başarılı organizasyonla taçlandıran kardeş Birleşik Arap Emirlikleri'ni bir kez daha tebrik ediyorum." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını, nazik ev sahipliklerinden dolayı Birleşik Arap Emirlikleri'ne teşekkür ederek tamamladı.

Notlar
Erdoğan ve heyetinin El Wasl Plaza'da yerlerini almasının ardından iki ülke milli marşları çalındı ve Türk bayrağı göndere çekildi.
BAE Hoşgörü ve Birlikte Yaşam Bakanı, Dubai Expo 2020 Genel Komiseri Nahyan bin Mubarek Al Nahyan'ın konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan katılımcılara hitap etti.
Erdoğan'ın hitabının ardından modern müzik topluluğunca türküler icra edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra BAE pavilyonuna geçti. Erdoğan, pavilyondaki gerçek çöl kumundan yapılan "Rüya çölü" adlı kumul tepelerinin bulunduğu alanı gezdi.



Suudi Arabistan Savunma Bakanı Tahran'ı ziyaret ederek Pezeşkiyan ve Bakıri ile görüştü

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman dün İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a gelişinde İranlı yetkililer tarafından resmî törenle karşılandı. (AP)
Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman dün İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a gelişinde İranlı yetkililer tarafından resmî törenle karşılandı. (AP)
TT

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Tahran'ı ziyaret ederek Pezeşkiyan ve Bakıri ile görüştü

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman dün İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a gelişinde İranlı yetkililer tarafından resmî törenle karşılandı. (AP)
Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman dün İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a gelişinde İranlı yetkililer tarafından resmî törenle karşılandı. (AP)

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, İran'a gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında dün Tahran'da İran Dini Lideri Ali Hamaney ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi.

Prens Halid bin Selman, X platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda, Hamaney ile görüştüğünü ve kendisine İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in yazılı bir mesajını ilettiğini belirterek, Dini Lider’le ortak ilgi alanlarına giren konuları ele aldıklarını ve iki ülke arasındaki ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Tesnim haber ajansından aktardığına göre Hamaney görüşme sırasında “Suudi Arabistan ile ilişkiler her iki ülke için de faydalı… Birbirimizi tamamlayabiliriz” ifadelerini kullandı.

Tesnim, Hamaney ile yapılan görüşmeye İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri'nin de katıldığını belirtti.

Prens Halid bin Selman, dün Tahran'a varışında Bakıri ile bir araya geldi. İran haber ajansları Bakıri'nin Pekin Anlaşması'nın imzalanmasından beri Suudi Arabistan ile ilişkilerin artarak geliştiğini söylediğini aktardı. Bakıri, Tahran ve Riyad'ın bölgesel güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynayabileceğini ve ülkesinin Suudi Arabistan ile savunma ilişkilerini geliştirmeye hazır olduğunu ifade etti. Tesnim'e göre Bakıri, “İran, Suudi Arabistan'ın Gazze Şeridi ve Filistin konusundaki tutumunu takdir ediyor” dedi.

Ziyareti değerlendiren siyasi çevrelere göre Prens Halid bin Selman'ın ziyareti, her iki ülkeyi de ilgilendiren boyutları olan bölgesel ve uluslararası gelişmelerin ortasında gerçekleşiyor.

Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Prens Halid bin Selman'ın resmi bir ziyaret için İran’a geldiği ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ikili ilişkiler ve ortak ilgi alanlarına giren konuların ele alınacağı bir dizi görüşme gerçekleştireceği belirtildi.

Suudi siyasi analist Abdullatif el-Melhem, Suudi Arabistan Savunma Bakanı’nın İran ziyaretinin, Suudi yönetiminin Pekin Anlaşması’na bağlılık çerçevesinde iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve geliştirme, ortak çıkarlarını gerçekleştirmek ve iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin pekiştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla Riyad ile Tahran arasındaki koordinasyon ve iş birliği düzeyini yükseltme isteğini yansıttığını düşünüyor.

 Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman dün Tahran'da İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi. (EPA)Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman dün Tahran'da İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi. (EPA)

Şarku’l Avsat'a konuşan el-Melhem, Suudi liderliğinin bölgede barış ve refahı sağlamaya çalıştığını, bölgeyi çatışmalar evresinden istikrar ve güvenlik evresine taşımayı hedeflediğini ve bölge halklarının daha iyi bir refah, zenginlik ve ekonomik entegrasyon geleceğine yönelik özlemlerini gerçekleştirmeye odaklandığını söyledi. Suudi Arabistan ve İran arasındaki ikili ilişkilerin gelişmesinin, Suudi Arabistan Veliaht Prensi'nin ‘bölgede barış, güvenlik, istikrar ve refahın sağlanması ve halkların özlemlerinin gerçekleştirilmesi’ için yürüttüğü çabaların meyvelerinden biri olduğunu belirtti. Ziyaretin Suudi Arabistan'ın uluslararası ve bölgesel taraflarla iş birliği ve eşgüdüm içerisinde bölgenin güvenlik ve istikrarını arttırmaya yönelik devam eden diplomatik çabalarının bir parçası olması bekleniyor.

Bir dizi toplantı

Ziyaret, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman ile bölgedeki gelişmeleri ele aldıkları ve ortak ilgi alanlarına giren bir dizi konuyu gözden geçirdikleri bir telefon görüşmesi gerçekleştirmesinden iki haftadan kısa bir süre sonra gerçekleşti. İkili istişarelerin yanı sıra Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı pazartesi günü İranlı mevkidaşıyla yaptığı telefon görüşmesinde bölgedeki gelişmeleri ve bu konuda sarf edilen çabaları ele aldı.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman ve İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Arif'in Kasım 2024'te İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Zirvesi kapsamında gerçekleştirdikleri görüşmeden (SPA)Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman ve İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Arif'in Kasım 2024'te İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Zirvesi kapsamında gerçekleştirdikleri görüşmeden (SPA)

Suudi Arabistan Savunma Bakanı'nın Tahran ziyareti kapsamında bölgedeki son gelişmelerin ele alınması ve bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunulması bekleniyor. Söz konusu ziyaret öncesinde bir dizi gelişme yaşandı. ABD-İran görüşmelerinin ilk turu geçtiğimiz cumartesi günü Umman'ın başkenti Maskat'ta gerçekleştirilirken, Suudi Arabistan ve ABD tarafları geçtiğimiz hafta beş istasyonda bir dizi siyasi ve güvenlik istişaresinde bulundu.

Ziyaret, 1979'dan bu yana bir Suudi savunma bakanının İran'a yaptığı ikinci ziyaret olması bakımından tarihi bir önem taşıyor.

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Pekin Anlaşması ve 10 Mart'ta Çin'in himayesinde iki ülke arasındaki tarihi uzlaşma ve ilişkilerin yeniden başladığının duyurulmasının ardından İran'ı ziyaret eden en önde gelen Suudi yetkililerden biri.

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman dün Tahran'da İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri ile görüştü. (AP)Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman dün Tahran'da İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri ile görüştü. (AP)

Pekin Anlaşması’nın ardından iki ülkeden bir dizi üst düzey yetkili karşılıklı ziyaretlerde bulundu. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan Haziran 2023'te Tahran'a ilk ziyaretini gerçekleştirdi. Bu ziyaret sırasında ‘iki ülke arasındaki ilişkilerin normal olduğunu ve iki ülkenin İslam kardeşliği ve iyi komşuluk bağlarıyla birleşmiş, bölgenin önemli ülkeleri olduğunu’ vurgulayan Prens Faysal bin Ferhan, “Bu ilişkiler bağımsızlık ve egemenliğe tam ve karşılıklı saygı, içişlerine karışmama, uluslararası hukuk ilkeleri, Birleşmiş Milletler Şartı ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Şartı gibi açık bir temele dayanmaktadır” dedi.

Pekin'deki anlaşmanın ardından bir dizi İranlı yetkili benzer şekilde Suudi Arabistan'ı ziyaret etti. Bu isimler arasında eski Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Ali Bakıri Kani ve şimdiki Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin yanı sıra Kasım 2023'teki İİT-Arap Birliği Zirvesi'ne katılmak üzere eski İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve 2024 İİT-Arap Birliği Zirvesi'ne katılmak üzere Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Arif yer alıyordu.

Pekin Anlaşması taahhütleri

Pekin Anlaşması'nı takip etmek üzere kurulan Suudi Arabistan-Çin-İran Üçlü Ortak Komitesi, ilki Aralık 2023'te Çin'in başkenti Pekin'de, diğeri ise Kasım 2024'te Riyad'da olmak üzere iki toplantı gerçekleştirdi. Bu toplantılarda iki ülke, Pekin Anlaşması'nı tüm maddeleriyle uygulama kararlılıklarını ve Birleşmiş Milletler Şartı, İİT Şartı ve devletlerin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliğine saygı da dâhil olmak üzere uluslararası hukuka bağlı kalarak ülkeleri arasında iyi komşuluk ilişkilerini geliştirme çabalarını sürdürdüklerini vurgularken, Çin de Suudi Arabistan ve İran'ın Pekin Anlaşması'nı geliştirme yönünde attıkları adımları desteklemeye ve teşvik etmeye devam etmeye hazır olduğunu ve Pekin Anlaşması'nın tümüyle uygulanması konusundaki kararlılığını açıkladı.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Taht Revançi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, İran ve Suudi Arabistan'ın büyüyen ve istikrarlı bir bölgede barış ve huzuru tesis etme niyetinde olduğunu, bunun da ‘mevcut tehditlerin üstesinden gelmeyi amaçlayan ikili ve bölgesel iş birliğinin sürdürülmesini ve geliştirilmesini’ gerektirdiğini belirtti. “İran-Suudi Arabistan eylemleri kalkınma, barış, bölgesel ve uluslararası güvenlik çerçevesinde ikili ve çok taraflı uluslararası iş birliğinin başarılı bir modelini taçlandırmaktadır” diyen Revançi, iki tarafın tarihi ve kültürel bağlar ve iyi komşuluk ilkesi temelinde çeşitli siyasi, güvenlik, ekonomik, ticari ve konsolosluk alanlarında iş birliğini geliştirmeye devam ettiğini bildirdi.