Avrupa Parlamentosu heyeti Said’e rağmen Tunus Meclisi’ni ziyaret edecek

Avrupa Parlamentosu heyeti yakın zamanda Tunus Meclisi’ni ziyaret etmeye hazırlanıyor: Bu ziyaret Cumhurbaşkanı Said’e meydan okuma anlamına gelir mi? Muhalefet partileri, ‘kamu malını kötüye kullanma’ suçlamasıyla Cumhurbaşkanı Said ve Başbakan’a dava aç

Yüksek Yargı Konseyi’nin feshedilmesi kararını protesto için geçen hafta Tunus’un başkentinde düzenlenen gösteriler (AP)
Yüksek Yargı Konseyi’nin feshedilmesi kararını protesto için geçen hafta Tunus’un başkentinde düzenlenen gösteriler (AP)
TT

Avrupa Parlamentosu heyeti Said’e rağmen Tunus Meclisi’ni ziyaret edecek

Yüksek Yargı Konseyi’nin feshedilmesi kararını protesto için geçen hafta Tunus’un başkentinde düzenlenen gösteriler (AP)
Yüksek Yargı Konseyi’nin feshedilmesi kararını protesto için geçen hafta Tunus’un başkentinde düzenlenen gösteriler (AP)

Raşid el-Gannuşi başkanlığındaki yetkileri dondurulmuş Tunus Meclisi, kamuoyuna açık meclis oturumuna katılmak üzere yakın zamanda Tunus’u ziyaret edecek olan Avrupa Parlamentosu’ndan (AP) üst düzey bir heyeti karşılamaya hazırlanıyor. Gözlemciler bu adımın, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’e açık bir meydan okuma olduğu görüşünde.
Avrupalı heyet aralarında Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi ve bazı vekillerin yer aldığı birkaç Tunuslu yetkili ve siyasi aktörle bir araya gelecek. Bu ziyaret, geçen 25 Temmuz’dan bu yana seçilmiş Yüksek Yargı Konseyi’nin feshedilmesi kararı ve yerine alternatif bir konsey kurulması çabalarının yanı sıra Hişam el-Meşişi hükümetinin görevden alınması, seçilmiş Meclis’in faaliyetlerinin askıya alınması, birkaç vekilin dokunulmazlığının kaldırılması başta olmak üzere bazı çevrelerin ‘tartışmalı’ diye nitelendirdiği kararlar alan Cumhurbaşkanı Said üzerindeki baskıyı artıracak.
Tunuslu Milletvekili ve Meclis Başkanı'nın İletişimden Sorumlu Yardımcısı Mahir Mezyub, “Meclis Başkanlığı, Tunus Meclisi’ni AP ve tüm demokratik parlamentolarla birbirine bağlayan yakın ilişkiye yönelik takdirini ifade eder” dedi. Mezyub, faaliyetleri askıya alınan Meclis’in ‘geçtiğimiz on yılda Tunus’taki demokratik geçiş deneyimini destekleyen Avrupa Birliği ile Tunus arasındaki ilişkileri güçlendirme kapsamına giren bu heyetin ziyaretini memnuniyetle karşıladığını’ belirtti. Mezyub ayrıca Meclis’in askıya alınan faaliyetlerinin Meclis iç tüzüğüne tabi olduğunu ve ister yüz yüze ister uzaktan katılımla olsun kamuoyuna açık oturumlara sadece meclis üyelerinin katılabileceğini ifade etti.
ABD’nin Tunus Büyükelçiliği’nin sosyal medya hesaplarından paylaştığı resmî açıklamada, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Yüksek Yargı Konseyi’ni feshetme kararından endişe duyduğu belirtildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, açıklamada, “Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in Yüksek Yargı Konseyi’ni feshetme kararı karşısında endişe duyuyor. Geçen hafta, bağımsız yargının etkili ve şeffaf bir demokrasinin temel unsuru olduğunu vurgulamak için aynı tutumda olan ortaklarımızla bir araya geldik” dedi.
Cumhurbaşkanı Said, daha önceki bir açıklamasında, konseyin feshedilmesi kararını eleştiren bazı devletlere ve örgütlere tavırlarına ‘dikkat etme’ çağrısında bulunarak, “Onların endişelerinden endişe ediyoruz. Çünkü biz, egemen bir devletiz. Uluslararası dengeleri, sözleşmeleri ve anlaşmaları onların bildiğinden çok daha iyi biliyoruz. Özgürlük, demokrasi ve adalet fikrine bağlıyız” ifadelerini kullanmıştı.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Cumhurbaşkanı Said’in konseyi feshetme kararıyla birlikte ülke siyasetinde yaşanan gelişmelerin ardından Tunus’a mali yardımları durdurma önerisinde bulundu. Gözlemcilere göre AP heyeti söz konusu ziyaretle, Tunus’taki siyasi durumu yakından görmeyi ve birden fazla siyaset ve hukuk çevrelerinin görüşlerini dinlemeyi amaçlıyor.
Borrell, Fransız TV5 televizyon kanalına verdiği röportajda, Tunus makamlarından doğal demokratik duruma dönmelerini talep etti. Borrell, “Tunus’taki olaylarla oldukça meşgulüz. Tunus’a yapılması planlanan mali yardımın bir kısmını ödemeyi durdurma kararı almak üzereyiz” ifadesini kullandı.
Raşid el-Gannuşi, Cumhurbaşkanı Said'in faaliyetlerini askıya alma kararına rağmen, 2014 Tunus Anayasası'nın imzalanmasının yıl dönümü münasebetiyle sanal ortamda gerçekleştirdiği meclis oturumunda, milletvekillerine, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiser Yardımcısı, Arap Parlamentosu Genel Sekreteri ve Parlamentolar Arası Birlik'in (PAB) Genel Sekreteri’ne çağrılarda bulundu.
Abir Musa liderliğindeki muhalif Özgür Anayasa Partisi ise geçen yazdan bu yana faaliyetleri askıya alınan Meclis’in feshedilmesini, Gannuşi’nin Meclis Başkanı unvanına son verilmesi, kamuoyuna açık oturumlar düzenlemesine ve meclis adına açıklamalar yayınlamasına son verilmesini talep etti. Özgür Anayasa Partisi ayrıca Gannuşi ve partisine karşı başlayan yargı süreciyle paralel olarak hükümetin acilen bir dizi tedbirler alması çağrısında bulundu.
Gannuşi’nin “terör suçlarıyla irtibatlı kişiler ve örgütler listesine eklenmesi, mal varlıklarının dondurulmasına izin verilmesi ve yurtdışından hayır ve sosyal hizmet kisvesi altında yapılan sermaye akışının engellenmesini” talep eden Özgür Anayasa Partisi, 2011 yılından bugüne kadar alınan kredi, hibe ve havalelerin kapsamlı denetiminin hızlandırılması ve hukuka uygunluğunun teyit edilmesi gerektiğini vurguladı.
Öte yandan, Tunus Asliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesi’nin, 2019 yılında Seçim Kanunu ihlalleriyle ilgili işlenen suçlar kapsamında yargıya gönderilen bazı siyasetçilerin dava dosyalarına ilişkin kararını 21 Şubat’ta açıklaması bekleniyor.
Söz konusu ihlallerden dolayı hakkında dava açılan siyasetçiler listesinde Eski Cumhurbaşkanı El-Munsif el-Merzuki, Nahda Hareketi yöneticilerinden ve eski Başbakan Hamadi el-Cebali, Selma el-Lumi ve El-Haşimi el-Hamidi bulunuyor.
6. Ceza Dairesi iki gün önce, gerekçeli kararını açıklamak için davalarla ilgili müzakereyi uzatma kararı verdi.
Üç muhalefet partisi dün Cumhurbaşkanı Kays Said, Başbakan Necla Buden ve üç bakan hakkında kamu malını kötüye kullanma suçlamasıyla dava açtığını duyurdu.
Demokratik Akım Partisi, Cumhuriyetçi Parti ve Özgürlük için Demokratik Blok Partisi/Tekettü, “yetkisini aşma, nüfuzunu ve kamu malını kötüye kullanma ve idari prosedürlere aykırı davranma” gerekçesiyle söz konusu isimler hakkında Sayıştay Birinci Başkanı’na suç duyurusunda bulundu.
Üç muhalefet partisi yaptıkları ortak açıklamada, suç duyurusu kararını “Meclis, Yolsuzlukla Mücadele Ulusal Heyeti ve Bardo Müzesi binalarının haksız yere kapatılması ve çalışanlarının çalışmalarının doğrudan engellenmesiyle birlikte maaşlarının yatırılmaya devam etmesinin” ardından aldıklarını bildirdi.
Söz konusu partilerin suç duyurusunda bulunduğu isimler arasında Cumhurbaşkanı Said’in yanı sıra Başbakan Necla Buden, Maliye Bakanı Siham Bugadiri, İçişleri Bakanı Tevfik Şerafeddin, Kültür Bakanı Hayat Kattat el-Karmazi bulunuyor.



Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
TT

Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)

Tunus’ta bir adamın polis kovalamacasının ardından ailesinin ifadesine göre kendisine uygulanan şiddet sonucu hayatını kaybetmişti. Reuters'a konuşan görgü tanıkları, Tunus polisi ile bir kişinin uğradığı şiddet sonucu hayatını kaybetmesini protesto eden öfkeli gençler arasında dün gece üst üste ikinci kez çatışmaların çıktığını söylediler.

Tunus’taki bu tür şiddetin karıştığı protesto gösterileri, ülkede 2011 yılındaki Arap Baharı ayaklanmalarını tetikleyen devrimin yıl dönümü yaklaşırken yetkililer arasında protestoların diğer bölgelere de sıçrayabileceği endişesini artırıyor.

Tunus, çeşitli alanlarda artan protestolar ve grevlerin yanı sıra Tunus Genel İşçi Sendikası'nın gelecek ay ülke çapında grev çağrısı yapmasıyla birlikte, siyasi ve sosyal gerilimin tırmandığı bir dönemden geçiyor.

Son haftalarda, binlerce protestocu, ülkenin güneydeki Gabes kentinde hava kirliliğinin başlıca kaynağı olduğunu söyledikleri bir kimya fabrikasının kapatılması talebiyle protesto gösterisi düzenledi.

Öte yandan polis şiddeti sonucu öldüğü iddia edilen adamın yakınları, şahsın ehliyetsiz motosiklet sürerken polis tarafından takibe alındığı, dövüldüğü ve hastaneye kaldırıldığını, ancak daha sonra hastaneden kaçtığını, ancak dün kafasındaki bir kanama nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Olayla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Yerel kaynaklar ve basın, Kayravan Valisi’nin durumu yatıştırmak amacıyla, dün hayatını kaybeden kişinin ailesini ziyaret ettiğini ve hangi şartlarda öldüğünü belirlemek ve sorumluları tespit etmek için soruşturma açma sözü verdiğini bildirdi.

İnsan hakları örgütleri, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'i muhaliflerini bastırmak için yargı ve polisi kullandığını iddia ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı Said, hakkındaki bu suçlamaları kategorik olarak reddediyor.


(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.