Cezayir devriminin ikonu Djamila Boupacha, Ulusal Halk Meclisi üyesi olarak atanma teklifini reddetti

Djamila Boupacha (Facebook)
Djamila Boupacha (Facebook)
TT

Cezayir devriminin ikonu Djamila Boupacha, Ulusal Halk Meclisi üyesi olarak atanma teklifini reddetti

Djamila Boupacha (Facebook)
Djamila Boupacha (Facebook)

Cezayir Bağımsızlık Savaşı (1954-1962) sırasında Cezayir Ulusal Kurtuluş Cephesi’nde militan olan aktivist Djamila Boupacha, Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun tarafından Ulusal Halk Meclisi üyesi olarak atanma teklifini geri çevirerek, hayatını sıradan bir vatandaş olarak sürdürmek istediğini vurguladı.
Cezayir devriminin ikonu Boupacha’ya (84) yakın bir isim olan Genç Ufuklar ve Yetenekler Derneği Başkanı Nacera Douagui sosyal medya hesabından Boupacha’nın mesajını yayınladı.
Douagui AFP’ye verdiği demeçte, mesajı herhangi bir değişiklik yapmadan paylaştığını açıkladı.
Boupacha söz konusu mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Resmi makamların yaptıkları bu teklifi, bana duydukları güven için teşekkür ederek reddettim.  Bunun için kamuoyunu Djamila Boupacha’nın atanan isimler arasında olmayacağı konusunda bilgilendirmek istiyorum. Kardeşlerimle birlikte ülkeme mücahid olarak hizmet ettim. O zamandan beri sıradan bir vatandaş olarak hayatıma devam ettim ve öyle de kalmak istiyorum.”
Cumhurbaşkanı Tebbun, dün Boupacha ve eski İçişleri Bakanı Dahou Ould Kablia da dahil olmak üzere Ulusal Halk Meclisi’nin 26 üyesinin isimlerini açıklamıştı.
Portresini çizen ünlü ressam Picasso’ya ilham veren Boupacha, 1962’de Cezayir’in bağımsızlığı kazanmasından bu yana kendisine sunulan tüm görevleri ret etti.
Boupacha, 1960 yılında İbn Haldun Tiyatrosu’nun (sömürge döneminde Pierre Bourdieu) salonuna yerleştirilecek bombayı taşırken yakalanarak idama mahkum edilmişti.
Ancak Cezayir’in bağımsızlığına hazırlık amacıyla Evian Anlaşmaları’nın imzalanmasından sonra cezanın infazından kurtulmuş ve 1962’de serbest bırakılmıştı.



Lübnan'ın Birleşmiş Milletler misyonu: Patlayıcılar ülkeye gelmeden önce iletişim cihazlarına yerleştirildi

İsrail'in Hizbullah telsizlerine yönelik saldırılarının ardından Lübnan güçlerinin imha etmeye hazırlandığı bir iletişim cihazı görülüyor (AFP)
İsrail'in Hizbullah telsizlerine yönelik saldırılarının ardından Lübnan güçlerinin imha etmeye hazırlandığı bir iletişim cihazı görülüyor (AFP)
TT

Lübnan'ın Birleşmiş Milletler misyonu: Patlayıcılar ülkeye gelmeden önce iletişim cihazlarına yerleştirildi

İsrail'in Hizbullah telsizlerine yönelik saldırılarının ardından Lübnan güçlerinin imha etmeye hazırlandığı bir iletişim cihazı görülüyor (AFP)
İsrail'in Hizbullah telsizlerine yönelik saldırılarının ardından Lübnan güçlerinin imha etmeye hazırlandığı bir iletişim cihazı görülüyor (AFP)

Lübnan'ın BM Daimî Temsilciliği, dün (Perşembe) Güvenlik Güvenlik Konseyi'ne yazdığı bir mektupta, Lübnanlı yetkililer tarafından yapılan ön incelemelerin, bu hafta patlayan iletişim cihazlarının “Lübnan'a gelmeden önce düzenlenmiş olduğunu” gösterdiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre konuyla ilgili bir toplantı öncesinde konseye gönderilen mektupta, “Ön incelemeler, hedef alınan cihazların Lübnan'a varmadan önce profesyonelce düzenlendiğini ve bu cihazlara elektronik mesajlar gönderilerek patlatıldığını göstermiştir” denildi. Misyon, saldırıların planlanması ve gerçekleştirilmesinden İsrail'in sorumlu olduğunu ifade etti.

15 ülkeden oluşan BM Güvenlik Konseyi, bombalamaları görüşmek üzere bugün toplanacak. Hizbullah'ın iletişim araçlarına yönelik saldırılar 37 kişinin ölümüne ve yaklaşık 3,000 kişinin yaralanmasına yol açtı. Bu durum Lübnan hastanelerinin üzerindeki yükü artırdı ve grubun yeteneklerinin tükenmesine yol açtı.

İsrail saldırılarla ilgili doğrudan yorum yapmadı, ancak bazı güvenlik kaynakları saldırıları İsrail istihbarat servisinin (Mossad) gerçekleştirmiş olabileceğini söyledi. Mossad'ın yabancı topraklara karmaşık saldırılar düzenleme konusunda uzun bir geçmişi var.