Benin, Fransa'dan iade edilen 26 sanat eserini ilk kez sergiliyor

Benin'e iade edilen sanat eserlerinden biri (AFP)
Benin'e iade edilen sanat eserlerinden biri (AFP)
TT

Benin, Fransa'dan iade edilen 26 sanat eserini ilk kez sergiliyor

Benin'e iade edilen sanat eserlerinden biri (AFP)
Benin'e iade edilen sanat eserlerinden biri (AFP)

Benin Devlet Başkanı Patrice Talon Cumartesi günü, Fransız sömürge güçleri tarafından çalınmasından 129 yıl sonra Fransa tarafından iade edilen tarihi hazinelerin sergisinin açılışını yaptı. AFP’nin haberine göre kraliyet hazinesine aşt toplam 26 eser 129 yıl sonra ait olduğu yere dönmüş oldu.
Başkan gazetecilere yaptığı açıklamada sergi için  "Bir zamanlar kim olduğumuza, bugünümüze ve gelecekte ne olacağımıza dair gurur ve inanç. İşte gerçek Benin bu" diye konuştu.
Eserlerin iade edilmesi hakkında, “Tabuyu yıktık. Mümkün olup olmadığını bilmek artık önemli değil, biz yaptık” diyen Talon, Benin'in Fransa'dan hala eski sömürge gücü tarafından tutulan diğer eserleri iade etmesini isteyeceklerini belirtti.
Başkent Cotonou'daki Başkanlık sarayında, “Benin'in Dünü ve Bugünü” adlı bu sergiye ev sahipliği yapmak üzere 2 bin metrekareden fazla alanda müze kuruldu. Müze 22 Mayıs'a kadar halka açık kalacak.
Paris ve Cotonou arasında iki yıldan fazla süren müzakerelerin ardından Fransa tarafından iade edilen 26 eser, kamu koleksiyonundan Afrika ülkesine yapılan ilk büyük iade.
Başkan Patrice Talon Cumartesi günü erken saatlerde, Cotonou'yu ziyaret eden Fransa Kültür Bakanı Roselyn Bachelot’a daha önce Paris'teki Quai Branley Müzesi'nde sergilenen 26 eseri sundu.
Ziyaretten sonra Fransız bakan AFP'ye yaptığı açıklamada, “Bu 26 eserin temsil ettiği ihtişamı, yaratıcılığı ve inanılmaz tarihi, politik ve estetik mirası ortaya çıkaran muhteşem bir sergi” dedi.
Eserler, 1892'de, o zamanlar birkaç krallıktan oluşan bugünkü güney Benin'in merkezinde, Dahomey Krallığı'nın başkenti olan Abome Sarayı'ndan Fransız sömürge güçleri tarafından yağmalanmıştı.



James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
TT

James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)

Televizyon tarihinin en ikonik karakterlerinden Tony Soprano'yu, James Gandolfini dışında birinin canlandırdığını hayal etmek bile imkansız. Ancak dizinin yaratıcısı David Chase, başta bu konuda o kadar da emin değildi.

"Tony Soprano'yu buldum galiba"

New Jersey'li bir mafya babasının özel hayatı ve iş dünyasındaki çatışmalarını konu alan The Sopranos'un yaratıcısı Chase, Gandolfini'yi başrol için ilk izlediğinde tereddüt yaşamış. Jason Bailey'nin yeni kitabı Gandolfini: Jim, Tony, and the Life of a Legend'da (Gandolfini: Jim, Tony ve Bir Efsanenin Hayatı) yer alan ve Vulture tarafından yayımlanan bir bölüm, dizinin oyuncu seçim sürecini ve Chase'in başlangıçtaki çekincelerini detaylandırıyor.

Gandolfini'nin adı, menajeri Nancy Sanders pilot bölümün senaryosunu okuduğunda gündeme gelmiş. Senaryoyu eline alır almaz "Aman Tanrım, Tony Soprano'yu buldum galiba" diye düşündüğünü anlatıyor.

Ancak Gandolfini'nin kayıtlarını izledikten sonra Chase, "Bence çok iyi bir oyuncu ama tek bir endişem var. Yeterince tehditkar mı?" diye sormuş.

Sanders bu söz karşısında şaşkına dönmüş. "Eğer bana 'Biraz kilolu' ya da 'Saçları dökülüyor' deseydiniz anlar, kabul ederdim. Ama yeterince tehditkar mı? Bu adam tam sizin aradığınız kişi" diyerek Gandolfini'nin rol için mükemmel seçim olduğunu savunmuş.

Üç aday kaldı

Gandolfini ise senaryoyu çok sevmesine rağmen rolü alacağından pek umutlu değilmiş. Asıl endişesiyse Chase'in çalışması zor biri olma ihtimaliymiş. Deneme çekimlerinden önce Chase'le kahvaltıda buluşması istendiğinde hiç de hevesli değilmiş. Ama buluşma düşündüğünün aksine son derece keyifli geçmiş. 

Sonunda Tony Soprano rolü için üç aday kalmış: James Gandolfini, Mike Rispoli ve daha sonra dizide başka bir karaktere hayat verecek Steven Van Zandt. Deneme çekimleri sırasında Chase'in tüm şüpheleri dağılmış:

Sonunda kendini verip gerçekten okumaya başladığında, işte o anda her şey belli oldu.

Sonrasında The Sopranos, televizyonun altın çağını başlatan yapımlardan biri oldu. 1999-2007'de 6 sezon süren dizide Tony Soprano'ya hayat veren Gandolfini, televizyon tarihinin en etkili karakterlerinden biri olarak anılıyor. 

2013'te 51 yaşında kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Gandolfini, bu performansıyla üç Emmy, 5 SAG (Screen Actors Guild) ve bir Altın Küre kazanmıştı.

Independent Türkçe, Entertainment Weekly, Vulture