Rusya-Ukrayna savaşında son durum: Rus güçleri başkent Kiev bölgesinde

Ukrayna askerleri başkent Kiev'de (AFP)
Ukrayna askerleri başkent Kiev'de (AFP)
TT

Rusya-Ukrayna savaşında son durum: Rus güçleri başkent Kiev bölgesinde

Ukrayna askerleri başkent Kiev'de (AFP)
Ukrayna askerleri başkent Kiev'de (AFP)

Rusya'nın, Ukrayna'nın doğusundaki Donbass operasyonu başladı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in açıklamasıyla sabah saatlerinde başlayan operasyon devam ediyor. Rus askerleri çeşitli noktalardan Ukrayna topraklarına girerken birçok bölgede sıcak çatışmalar yaşanıyor. Rus hava kuvvetleri ise Ukrayna’daki stratejik ve askeri noktaları hedef alıyor. Edinilen bilgiye göre, Rus kuvvetleri Kiev'e girdi. Rus kuvvetleri kara, deniz ve havadan Ukrayna’yı işgal ederek, 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa’daki bir ülkeye en büyük saldırıyı gerçekleştiriyor.

Kiev, Rusya'nın 2. kez füze saldırısını yaptığını da bildirdi. Odessa'daki füze saldırısında en az 18 kişinin öldüğü öne sürüldü.   Ukrayna ordusu dört Rus tankının ülkenin doğusundaki Kharkiv kenti yakınında yol üzerinde imha edildiğini, Luhansk bölgesi yakınında 50 Rus askerinin öldürüldüğünü ve ülkenin doğusunda altı Rus uçağının düşürüldüğünü açıkladı.
Ukrayna sınır güvenliği ise Kherson bölgesinde üç muhafızlarının öldürüldüğünü ve bazı yararalılar olduğunu açıkladı.

"40 Ukrayna askeri öldü"
Ukrayna Cumhurbaşkanlığı danışmanı, 40 Ukraynalı askerin öldüğünü, onlarca askerin yaralandığını duyurdu.

Rusya'dan yalanlama
Rusya, ise uçaklarının ve silahlı araçlarının imha edildiği haberlerini yalanladı. Rusya Savunma Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, ülkenin Ukrayna’ya yönelik askeri müdahalesine yönelik değerlendirmelere yer verildi. Keşif verilerine göre, Ukrayna ordusuna ait bazı birliklerin geri çekildiklerine işaret edilen açıklamada, "Ukrayna ordusunda silah bırakan birimlerin mevzileri saldırıya tabi değildir" ifadesi kullanıldı. Açıklamada, Ukrayna ordusunun Rusya’ya ait uçak ve zırhlı araç kayıplarının gerçeği yansıtmadığı belirtildi.

Ukrayna’da askeri uçak düşürüldü: 14 ölü
Ukrayna polisi ve acil servisleri, Ukrayna silahlı kuvvetlerinin ülkeyi büyük bir Rus askeri operasyonundan korumaya çalıştığı sırada Ukrayna’ya ait bir askeri uçağın düşürüldüğünü ve 14 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.  Kaynaklar, uçağın başkentin yirmi kilometre güneyinde bulunan bölgeye düştüğünü söyledi.

Pentagon: 75 Rus savaş uçağı Ukrayna’ya girdi
ABD Savunma Bakanlığından (Pentagon) bir yetkili, dün gece 75 Rus savaş uçağının Ukrayna’ya girdiğini, Rus ordusunun Ukrayna’ya 100 civarında füze fırlattığını ve birçok askeri noktanın yanı sıra 10 hava üssünü vurduğunu açıkladı.
Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesi dün gece başladı ve Pentagon’dan üst düzey bir yetkili çatışmanın ilk aşamasına ilişkin detayları verdi.
Yetkili, Rusların üç ana eksenden Ukrayna’ya saldırdığını bildirdi.
Rusya’nın ana amacının Ukrayna hükümetini ortadan kaldırmak olduğuna dikkati çeken yetkili, bir kısım Rus unsurlarının Kırım’dan kuzeye doğru, bazı unsurların da kuzeyden başkent Kiev’i hedef alacak şekilde saldırı başlattığını diğer eksenin ise Ukrayna’nın kuzeydoğusundan Harkov’a yönelik saldırı yaptığını ifade etti.
Çatışmaların Harkov’da yoğunlaştığını belirten Pentagon yetkilisi, "Tahminimize göre Ruslar dün gece uzun menzilli, kısa menzilli, karadan karaya, denizden karaya seyir ve balistik füzeler olmak üzere farklı ölçeklerde 100’den fazla füze fırlattı.” bilgisini verdi.
Yetkili ayrıca Rus Hava Kuvvetlerine bağlı 75 savaş uçağının Ukrayna hava sahasına girdiğini, bu sabah itibarıyla da Rus kara birliklerinin Ukrayna’nın kuzeydoğusundan kara harekatı başlattığını belirtti.
Savaşın henüz ülkenin batı kısımlarına sıçramadığını ve ülkeye denizden çıkarma yapılmadığını kaydeden yetkili, “Dünkü saldırı genel olarak kışlalar, cephaneler, depolar gibi askeri noktaları ve yaklaşık 10 hava üssünü hedef aldı.” dedi.
ABD’nin Ukrayna hava sahasında herhangi bir hava unsurunun bulunmadığına işaret eden yetkili, ABD güçlerinin ise Ukrayna’dan çıkacak ABD vatandaşlarına destek vermek üzere Polonya’da hazırlık yaptığını duyurdu.

Zelenskiy: Rus işgal güçleri Çernobil santralini ele geçirmeye çalışıyor
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, "Rus işgal güçleri"nin Çernobil nükleer santralini ele geçirmeye çalıştıklarını duyurdu. Zelenskiy, Twitter'dan yaptığı açıklamada, santraldaki güvenlik görevlilerinin 1986 trajedisi bir daha yaşanmasın diye canlarını verdiklerini belirtti.

"Rus işgal güçleri"nin Çernobil santralini ele geçirmeye çalıştığını aktaran Zelenskiy, bunun tüm Avrupa için bir savaş ilanı olduğunu ifade etti.
'Herson bölgesinin bazı noktaları Ukrayna'nın kontrolünden çıktı'
Ukrayna'nın güneyindeki Herson bölgesinin bazı noktalarının artık Ukrayna'nın kontrolünde olmadığı belirtildi. Açıklama, bölge yönetiminden geldi.

NATO: 100'den fazla savaş uçağı kalkışa hazır
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, bugün düzenlediği basın toplantısında, NATO’nun müttefik ülkeler için hazırlanan savunma planlarını devreye soktuğunu açıkladı. Bu arada Rusya, NATO’nun üyesi olmayan Ukrayna'ya yönelik askeri operasyonunu sürdürüyor.
Müttefik topraklarda daha fazla askerin konuşlandırılacağını söyleyen Stoltenberg, 100'den fazla savaş uçağının kalkışa hazır olduğunu belirtti. NATO Genel Sekreteri, “Buna yeni bir kararlılık ve birlik ile yanıt vermeliyiz. Yaptığımız en güçlü şey savunma eylemidir” dedi.
Stoltenberg, NATO’nun Cuma günü Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik askeri operasyonunun ele alınacağı çevrimiçi bir zirve düzenlemeyi planladığını da ekledi.

Ukrayna'dan dostlarına "Rusya ile diplomatik ilişkileri kesin" çağrısı
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, tüm partnerlerini Rusya'yla diplomatik ilişkileri kesmeye çağırdı. Kuleba, Twitter'dan yaptığı açıklamada, Rusya'yla diplomatik ilişkileri kestiklerini vurguladı. Tüm partnerlerini de aynısını yapmaya davet eden Kuleba, "Bu somut adımla Ukrayna'nın yanında olduğunuzu ve İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'daki en bariz saldırganlığı reddettiğinizi göstereceksiniz" ifadelerini kullandı.

İngiltere Başbakanı Johnson: Ukrayna, Rus diktatöre boyun eğmeyecek
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e atıfta bulunarak, “Rus diktatörün Ukrayna'ya boyun eğdireceğine inanmıyorum” ifadelerini kullanarak, ülkesinin müttefikleriyle birlikte Rusya’ya karşı sert yaptırımlar paketi üzerinde anlaşacağını söyledi.
Johnson açıklamasında, “Bu yalnızca Ukrayna'ya değil, Avrupa'da ve dünyadaki demokrasiye bir saldırıdır. Ukrayna'nın bağımsızlığı için müttefiklerle birlikte çalışacağız” diyerek Putin’in girişiminin başarısızlıkla sonuçlanacağını dile getirdi.
Johnson, Ukrayna devlet başkanına, koordineli bir Rus kara, deniz ve hava saldırısı karşısında İngiltere'nin ülkesine sınırsız desteği konusunda güvence verdi.
Batılı ülkelerin, Rusya’nın Ukrayna’daki iki ayrılıkçı bölgenin bağımsızlığını tanımasıyla getirilen sınırlı yaptırımlara tepki çekti. Yaptırımlar konusunda koordineli olarak çalışması bekleniyor.
İngiltere Başbakanı açıklamasında, “Bugün müttefiklerimizle birlikte, Rus ekonomisini aksatmak için tasarlanmış büyük bir ekonomik yaptırım paketi üzerinde anlaşacağız” dedi.
Johnson ayrıca, Batı’nın, Putin’in Avrupa’daki politikaları tehdit etmek için silah, petrol ve gaz sağlamak için Rusya’ya olan bağımlılığına son vermesi gerektiğini söyledi.
Daha önce olası Ukrayna’ işgalini felaket olarak nitelendiren Johnson, G7 ülke liderleriyle görüşeceğini vurguladı.

Ukrayna Türkiye'den Boğazları Rusya'ya kapatmasını talep etti
Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasyl Bodnar, ülkesinin Türkiye’den Çanakkale ve İstanbul boğazlarının Rus gemilerinin geçişine kapatılmasının yanı sıra Rusya tarafından gerçekleştirilen hava ve kara saldırılarının başlamasıyla Moskova’ya yaptırım uygulanması talebinde bulundu.
NATO üyesi olan Türkiye'nin Karadeniz'de Ukrayna ve Rusya ile deniz sınırı bulunuyor. Türkiye, her ne kadar yaptırım konusunda karşı çıksa da Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik adımlarını kabul edilemez olarak nitelendiriyor. Ankara 1936’da yapılan Montrö Boğazlar Sözleşmesi kapsamında, tehlikede olma veya savaş sırasında Boğaz’daki gemilerin hareketlerini kısıtlayabilir.
Bodnar Ankara’da düzenlediği basın toplantısı sırasında, “Hava sahasının, İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kapatılmasını istiyoruz. İlgili talebimizi Türk tarafına ilettik. Aynı zamanda Rus tarafına yaptırımlar dayatılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

AB’nin Rusya’ya ve ayrılıkçı bölgelere uyguladığı yaptırımlar
Avrupa Konseyi’nden dün akşam yayınlanan açıklamaya göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Moskova yanlısı ayrılıkçılar tarafından kontrol edilen Ukrayna bölgelerinin bağımsızlığını tanıması ve Ukrayna'ya askeri operasyon ilan etmesinin ardından Avrupa Birliği (AB) tarafından kabul edilen yaptırımlar belli oldu. Yaptırımlar listesi AB Resmi Gazetesi'nde yayımlandıktan sonra yürürlüğe girdi. 27 üyeli AB, Rus Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri komutanları, üst düzey Kremlin görevlileri, Russia Today'in (RT) Genel Yayın Yönetmeni, Rusya Dışişleri Bakanlığı Bilgi ve Basın Dairesi Direktörü ve Sözcüsü’nü yaptırım listesine aldı.
AB yaptırımları, ayrılıkçı bölgelerin bağımsızlığını tanıyan karara onay veren Rusya Parlamentosu’nun alt kanadı Duma'nın 351 üyesini de kapsıyor. Yaptırımlar ayrıca Ukrayna’ya yönelik saldırganlığa katılarak siyasi kararlar alan veya ‘medyada dezenformasyon savaşı’ yürüten 23 ismi de içeriyor.  Söz konusu isimler arasında Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Putin'in Özel Kalem Müdürü Anton Vaino’nun yanı sıra maddi ve manevi olarak Rus operasyonları destekleyen bankalar ve iş insanları da bulunuyor.
Yaptırım listesinde ‘işgal ve istikrarsızlaştırma’ faaliyetlerindeki rolleri nedeniyle Rus silahlı kuvvetlerinin üç komutanının adı da yer aldı. Avrupa Birliği, Rusya devleti ve hükümetinin yanı sıra Merkez Bankası'nın finansmanına da ‘kısıtlamalar’ getirdi.
Avrupa Konseyi bildirisi, söz konusu yaptırımların Moskova'nın "düşmanca ve gerilimi artıran politikalarına" yönelik finansmanı kesmeyi amaçladığını bildirdi.
Ayrıca, Kiev tarafından kontrol edilmeyen bölgelerden ‘belirli mal ve teknoloji’ ihracatına ek olarak AB ürün ithalatı da yasaklandı.



Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklığa vurgu yaptı

TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklığa vurgu yaptı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklığa vurgu yaptı

ABD ile Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri arasında, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in daveti üzerine düzenlenen Beşinci KİK-ABD Zirvesi, ABD Başkanı Donald Trump'ın Suudi Arabistan ziyareti kapsamında bugün Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da başladı.

Zirvede başta ekonomi, ticaret ve yatırım olmak üzere bölgesel güvenlik ve siyasi durumla ilgili çeşitli dosyalar ele alınıyor.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, bu zirvenin ABD ile iş birliğinin bir uzantısı olduğunu ve ABD ile Körfez ilişkilerinin stratejik bir ortaklık teşkil ettiğini vurguladı. Körfez ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklığa vurgu yapan Muhammed bin Selman, 2024 yılında KİK ülkeleri ile ABD arasındaki ticaret hacminin yaklaşık 120 milyar dolara ulaştığını belirtti.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, “Bu zirve bizi ABD'ye bağlayan stratejik ilişkinin bir uzantısıdır. Ülkelerimizin ve halklarımızın arzularını karşılamak üzere ilişkilerimizi güçlendirmek ve geliştirmek için birlikte çalışma isteğimizi yansıtmaktadır” ifadelerini kullandı.

7u8
Körfez liderleri ve temsilcilerinin Riyad'daki KİK-ABD Zirvesi sırasında ABD Başkanı Donald Trump'la çektirdikleri toplu fotoğraf (Reuters)

Bölgedeki zorlukların büyüklüğünden bahseden Muhammed bin Selman, “Bölgemizin yaşadığı zorlukların büyüklüğünün farkındayız… Gazze Şeridi'ndeki savaşı durdurmak için kalıcı bir çözüm bulunmalı” dedi.

Muhammed bin Selman, Filistin sorununa Arap Barış Girişimi ve uluslararası kararlar doğrultusunda bir çözüm bulunması gerektiğini söyledi.

Veliaht Prens bölgedeki zorluklara da değinerek, bölgedeki zorlukların büyüklüğünün farkında olduğunu vurguladı. “Yemen'de kapsamlı bir siyasi çözüme ulaşılması için Yemenli taraflar arasında diyaloğu teşvik ediyoruz” diyen Muhammed bin Selman, Suriye'nin toprak bütünlüğünün önemini vurgulayarak ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'ye uygulanan yaptırımları kaldırma kararını övdü.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, bölgenin istikrarı için ABD ile iş birliği ve koordinasyonu sürdürmek istediklerini söyledi.

Hindistan ile Pakistan arasındaki ateşkesi de memnuniyetle karşıladığını ifade eden Muhammed bin Selman, “Bunun gerilimin kontrol altına alınmasına ve sükûnetin sağlanmasına katkıda bulunacağını umuyoruz” dedi.

Ukrayna konusunda ise “Ukrayna krizinin çözümüne yardımcı olmak için çabalarımızı sürdürmeye hazırız” şeklinde konuştu.

KİK ülkeleri ABD ile yakın ticaret ve yatırım bağlarına sahip; aralarındaki ticaret hacminin 2025 yılında 180 milyar doları aşması öngörülüyor.

Kral Abdulaziz Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen zirvede, bölgedeki ve dünyadaki ekonomik durumun yanı sıra İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı, ateşkes ve yardım girişi ele alınacak. Gazze Şeridi’ne yardım girişi için yeni bir mekanizma önerilecek. Ayrıca ABD'nin İran'la yürüttüğü nükleer müzakereler ve iki taraf arasında yaşananların ayrıntıları ile bölgeye barış getirmenin yolları da ele alınacak.

Diğer yandan ABD Başkanı Donald Trump, KİK-ABD Zirvesi sırasında yaptığı açıklamada, Körfez ülkelerinin gelişmiş ve müreffeh ülkelerin başında geldiğini ve dünyanın Körfez ülkelerindeki fırsatları takip ettiğini söyledi.

İran konusuna da değinen Trump, İran'ın bölgedeki vekalet savaşlarını durdurması gerektiğini belirterek, Tahran’ın nükleer silah elde edemeyeceğini, İran'la bir anlaşma yapmak istediğini, ancak İran'ın terörü desteklemeyi bırakması gerektiğini vurguladı.

gthyjuık
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın ev sahipliğinde ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya geldi. (AFP)

Suriye konusunda ise Trump, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile yaptığı istişarelerin ardından Suriye'ye yönelik tüm yaptırımların kaldırılması talimatını vereceğini bildirdi ve ülkesinin yeni Suriye hükümetiyle tüm ilişkileri normalleştirmek için çalışacağını kaydetti. Trump, “Suriye ile ilişkileri normalleştirmek Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile Riyad'da yaptığımız görüşmeyle başladı” dedi.

dfrgthy
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın ev sahipliğinde ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya geldi. (AFP)

Trump Lübnan'la ilgili olarak, Lübnan'ın yeni cumhurbaşkanı ve başbakanla birlikte bir fırsata sahip olduğunu ve Lübnan'da Hizbullah'tan arınmış bir gelecek için gerçek bir şans olduğunu belirtti.

Mevcut zirve, özellikle İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı, İran-ABD müzakereleri, ‘İran ekseni’ olarak adlandırılan yapının gerilemesi ve ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu yönetimi arasındaki perde arkası gerilimler gibi bölgedeki önemli değişikliklerin arka planında gerçekleşiyor.

KİK ülkeleri ile ABD arasındaki stratejik ortaklık, çeşitli siyasi, ekonomik, ticari ve yatırım alanlarında iş birliğinin geliştirilmesine katkıda bulunan güçlü ilişkilere ve ortak çıkarlara dayanıyor. Siyasi, askeri, ekonomik ve diğer yönler de dahil olmak üzere uzmanlık alanlarındaki uygulamaları takip etmek üzere ortak çalışma grupları için örgütsel bir çerçeve oluşturulmuş ve söz konusu ortaklık bu yönlerin ötesine geçerek kültür ve eğitim alanlarını da kapsamıştır.

Suudi Arabistan daha önce dört zirveye ev sahipliği yaptı. Zirvelerin ilki Mayıs 2015'te Camp David'de gerçekleşti. İkincisi Nisan 2016'da, üçüncüsü ise Trump'ın ilk döneminde katılımıyla Mayıs 2017'de Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da gerçekleştirildi. Dördüncüsü ise Temmuz 2022'de Mısır, Ürdün ve Irak'ın da aralarında bulunduğu Arap ülkelerinin katılımıyla gerçekleşti.