Libya ve Fas insan haklarını koruma anlaşması imzaladı

Libya ve Fas insan haklarını koruma anlaşması imzaladı
TT

Libya ve Fas insan haklarını koruma anlaşması imzaladı

Libya ve Fas insan haklarını koruma anlaşması imzaladı

Libya ve Fas yönetimleri, iki ülkede insan haklarının korunması ve geliştirilmesi alanında ortak çalışmaları geliştirmeyi amaçlayan bir iş birliği anlaşması imzaladı. Söz konusu anlaşma, Libya Kamu Özgürlükleri ve İnsan Hakları Konseyi Başkanı Ömer Attiyetullah el-Hicazi’nin önceki gün Fas’a gerçekleştirdiği, pazartesi gününe kadar devam edecek olan ziyaret kapsamında, başkent Rabat’ta Fas Ulusal İnsan Hakları Konseyi Başkanı Amine Buayyaş bir araya geldiği toplantıda imzalandı.
Fas Ulusal İnsan Hakları Konseyi’nin sosyal paylaşım platformunun Facebook’taki resmi sayfasında yapılan açıklamada, iki tarafın ulusal insan hakları kurumları arasında bir ortaklık ve iş birliği anlaşması imzalandığını duyuruldu. Açıklamada, bu anlaşmanın, insan haklarının korunması ve ilerlemesinin sağlanması için ortak çalışma, iş birliği ve istişarenin kurulmasını ve bunların geliştirilmesini amaçlayan bir anlaşma olduğu belirtildi.
Söz konusu anlaşma uyarınca, iki konsey karşılıklı olarak deneyim alışverişinde bulunma ve ortak çıkar alanlarında çalışmakla yükümlü olacaklar. Taraflar aynı zamanda, kendi yetkileri çerçevesine giren, insan hakları ve kamu özgürlükleri alanındaki ortak faaliyetleri belirlemek ve uygulamak için ortak çalışma konusunda da anlaşmaya vardılar.
Bunların yanı sıra, Attiyetullah el-Hicazi, Fas Başsavcısı Hasan ed-Daki ile bir araya gelerek, iş birliği ve deneyim alışverişi yollarını, Cumhuriyet Savcılığının hak ve özgürlüklerin korunmasındaki rollerine ilişkin deneyimlerini ele aldılar.
Anlaşma, Rabat’taki insan hakları örgütlerinin, yüzlerce Faslı göçmenin gözaltı merkezlerine yerleştirilmesine yönelik şikayetlerin gölgesinde geldi.  Fas İnsan Hakları Merkezi de daha önce bu konudaki endişesini dile getirmiş, insanların başkent Trablus’ta Libya güçleri tarafından, havalandırması olmayan ve yağmur sularının bastığı yeraltı mahzenlerinde, çok zor insani koşullarda tutulduğuna yönelik bilgi aldığını belirtmişti.



İsrail, Batı Şeria'daki bir çiftlikte “tehdit oluşturan” 200’den fazla timsahı itlaf etti

İsrail sivil yönetimi, Batı Şeria'daki bir İsrail yerleşiminde bulunan bir çiftlikte 200'den fazla Nil timsahını itlaf ettiğini açıkladı (EPA)
İsrail sivil yönetimi, Batı Şeria'daki bir İsrail yerleşiminde bulunan bir çiftlikte 200'den fazla Nil timsahını itlaf ettiğini açıkladı (EPA)
TT

İsrail, Batı Şeria'daki bir çiftlikte “tehdit oluşturan” 200’den fazla timsahı itlaf etti

İsrail sivil yönetimi, Batı Şeria'daki bir İsrail yerleşiminde bulunan bir çiftlikte 200'den fazla Nil timsahını itlaf ettiğini açıkladı (EPA)
İsrail sivil yönetimi, Batı Şeria'daki bir İsrail yerleşiminde bulunan bir çiftlikte 200'den fazla Nil timsahını itlaf ettiğini açıkladı (EPA)

İsrail Savunma Bakanlığına bağlı Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktiviteleri Koordinasyon Birimi (COGAT) işgal altındaki Batı Şeria'daki bir İsrail yerleşim birimindeki bir çiftlikte ‘tehdit oluşturan’ 200'den fazla Nil timsahını itlaf ettiğini açıkladı.

Öte yandan çiftlik sahibi buna karşı çıkarken olay hayvan hakları örgütleri tarafından eleştirildi.

Fransız Haber Ajansı AFP’ye göre COGAT, timsahların ‘terk edilmiş bir kafeste, hayvan istismarı kapsamına giren korkunç koşullarda tutulduklarını, yeterli yiyecek alamadıkları için birbirlerini yemeye başladıklarını’ söyledi.

COGAT, veteriner uzmanlarla yaptığı görüşmelerin ardından ‘bölge sakinlerinin hayatına yönelik gerçek bir tehdidin derhal ortadan kaldırılması gerektiği’ sonucuna vardığını açıkladı. Ancak hayvanların nasıl itlaf edildiği konusunda ayrıntılı bilgi vermedi.

Timsah çiftliği, 1990'lı yıllarda Ürdün Vadisi'ndeki Petza'el yerleşim biriminde açılmış, ancak İkinci Filistin İntifadası’nın patlak vermesiyle ziyaretçi sayısının azalması üzerine ticari bir çiftliğe dönüştürülmüştü.

Çiftlik 2013 yılında, vahşi hayvanların derileri için yetiştirilmesini yasaklayan bir yasa nedeniyle kapatıldı ve terk edildi.

İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth’a konuşan çiftlik sahibi Gadi Petan, pazar günü gerçekleştirilen itlaf öncesinde kendisinin haberdar edilmediğini söyledi.

Bu çiftliği 30 yıldır yönettiğini belirten adam, “Bu açıkça bir infazdı” ifadelerini kullandı. Çiftlik sahibi, hayvanların itlafı sırasında bir çalışanının cep telefonuna el konulduğunu da belirtti.

Çiftlik sahibi sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu hayvanlar sağlıklıydı, besleniyordu ve çiftlikte herhangi bir ciddi kaza bildirilmedi.”

İsrail'deki ‘Hayvanları Yaşatın’ adlı hayvan hakları örgütü de olayı kınadı. Örgüt, olayı ‘koruma altındaki hayvanlara yönelik korkunç ve haksız bir katliam’ olarak nitelendirdi.

İsrail'in nesli tükenmekte olan türlerin uluslararası ticaretine ilişkin anlaşmaya taraf olduğunu belirten örgüt, derhal soruşturma açılmasını talep etti.

Geçtiğimiz bahar ayında yayınlanan bazı videolarda İsrailli gençlerin çiftlikteki timsahlara taş attığını görüldü.

Çiftliğin resmi olarak kapatılmasından bu yana, bazı timsahların birkaç kez kaçtığına dair haberler basında yer aldı. Bu haberler, çevredeki doğa koruma alanlarındaki sakinleri ve ziyaretçileri tedirgin ediyordu.