BMGK’da Husilere silah erişiminin kapsamlı şekilde yasaklanması oylanacak

Sana’da Husi mitingi sırasında iki silahlı adam (AP)
Sana’da Husi mitingi sırasında iki silahlı adam (AP)
TT

BMGK’da Husilere silah erişiminin kapsamlı şekilde yasaklanması oylanacak

Sana’da Husi mitingi sırasında iki silahlı adam (AP)
Sana’da Husi mitingi sırasında iki silahlı adam (AP)

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından Yemen'deki İran destekli Husi milislerin Suudi Arabistan ve BAE’deki siviilere ve sivil tesislere yönelik saldırıların sorumlusu olan Husi grubuna silah ambargosu uygulanması için sunulan bir karar taslağını onaylayacak.
Bu gelişme Rusya’nın BMGK’nın dönem başkanlığının son gününde yapılacak. BMGK dönem başkanlığı,  “uluslararası barış ve güvenliğin korunması” için en prestijli ve güçlü uluslararası forumlarda geleneksel olarak kullanılan alfabetik sıraya göre  düzenleniyor. BMGK  dönem başkanlığı yarın BAE’ye verilecek. Bu önlem Birleşmiş Milletler (BM) silah ambargosu ve bir dizi Husi liderini kapsayacak. Rusya, ABD, Birleşik Krallık, Fransa ve Çin’in veto kullanmaması halinde BMGK’da şartın onaylanması için dokuz oya ihtiyaç duyuyor.
BM Sözleşmesi’nin 7. Bölümü kapsamında hazırlanan ve bugün oylanması planlanan karar taslağında, Suudi Arabistan ve BAE’ye yönelik sivil ve sivil tesisleri hedef alan saldırılara ilişkin “BMGK, Husi terör örgütünün sınır ötesi saldırıları şiddetle kınıyor ve saldırıları derhal durdurmaya çağırıyor” ifadeleri yer alıyor. Ayrıca, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) girişimi ve uygulama mekanizması doğrultusunda önceki ilgili kararlara uygun olarak, kapsamlı ulusal diyalog konferansının ardından siyasi geçiş sürecinin “tam ve zamanında uygulanması” için çağrıda bulunuyor. Mevcut çatışmaya askeri bir çözüm bulunmadığı vurgulanırken, uygulanabilir tek yolun çeşitli taraflar arasındaki diyalog ve uzlaşma olduğu aktarıldı. Yemen hükümetini, yalnızca Husiler, önemli siyasi ve bölgesel tarafları değil kadınlar, gençler ve sivil toplumu kuruluşlarını kapsadığı kaydedildi.
BMGK, 24 çalışma paragrafıyla, 2014 tarihli 2140 sayılı karar ile 2015 tarihli 2216 kararda öngörülen tedbirleri 28 Şubat 2023 tarihine kadar yenilemeye karar veriyor. İran destekli Husiler, 2216 sayılı kararın 14. Maddesinde belirtilen önlemlere tabi tutulurken, bu yaptırımların sadece bir grup liderini değil, grubun tamamını kapsayacak şekilde genişletilmesi anlamına geliyor. Bu madde, insani yardım sağlanması ve ticari ithalatı kolaylaştırmanın önemini vurguluyor. 2216 sayılı kararların dayattığı tedbirler, Yemen'deki sivil nüfus için veya sivillerin insani yardıma, ticari ithalata veya havalelere erişimi için olumsuz insani sonuçlar doğurmayı amaçlamıyor. Ayrıca üye ülkeleri “hedeflenen silah ambargosunun uygulanmasını sağlamak için kara ve deniz yolları yoluyla silah ve bileşenlerinin kaçakçılığıyla mücadele çabalarını yoğunlaştırmaya” çağırıyor.
Yaptırımlar komitesi tarafından yaptırım uygulanan kişi veya kuruluşlara ilişkin 2140 ve 2216 sayılı kararların hükümlerine yapılan atıfları yinelenmesi ve bu iki kararda öngörülen kriterleri vurgulaması bekleniyor. 2140 sayılı kararda, silahlı çatışmalarda cinsel şiddet veya uluslararası hukuk ihlal edilerek çocukların silahlı çatışmalarda işe alınması veya kullanılması gibi silahlı çatışmalarda çocuklara karşı işlenen ihlaller yer alıyor. Bu nedenle Yemen'in barışını, güvenliğini veya istikrarını tehdit eden eylemlere katılmak veya bu eylemlere destek sağlamanın konusuna değiniyor. 2140 sayılı kararın 17. paragrafında belirtilen tanımlama kriterleriyle, balistik ve seyir füzesi teknolojisi kullanılarak Yemen'den yapılan sınır ötesi eylemler teyit ediliyor. Ayrıca, çatışmanın tarafları arasında Kızıldeniz ve Aden Körfezi’ndeki ticari gemilere yapılan saldırıları içeriyor.
Taslak, BMGK 2140 ve 2216 saylı kararları uyarınca Uzmanlar Grubu’nun görev süresinin 28 Mart 2023’e kadar uzatılmasına karar verirken, 28 Şubat 2023 tarihine kadar yetkiyi gözden geçirme ve ek uzatmaya ilişkin önlemlerin alınması niyeti ifade ediliyor. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nden, 2140 sayılı karar uyarınca uzmanlar grubunun yeniden oluşturulması için 28 Mart 2023 tarihine kadar Yaptırımlar Komitesi ile istişare halinde gerekli idari tedbirlerin en kısa sürede alınması talep ediliyor. Uzman ekibinden, insansız hava araçları (İHA), deniz yoluyla taşınan patlayıcı cihazlar ve diğer silah sistemlerini bir araya getirmek için belirlenen bireyler veya kuruluşlar tarafından kullanılan geleneksel silahların ve ticari olarak mevcut bileşenlerin yasadışı transferinin engellenmesinin güncellenmesi konusu da talepler arasında. Kararda, silah ambargosunu ihlal ederek, Yemen'e devam eden silah tedarikinin, Yemen’in yanı sıra bölgede barış ve istikrar için ciddi bir tehdit oluşturması kınanıyor. Tüm devletlerin, silahların doğrudan veya dolaylı olarak silahlara tedarikini, satışını veya transferini önleme yükümlülüklerine saygı gösterilmesi aktarılıyor.



Gazze ateşkesi: Geri çekilmeler anlaşmayı tehdit ediyor ve müzakereleri kurtarmak için ertelenmesi talep ediliyor

İsrail tanklarının Gazze Şeridi'nin güneyine girmesinin ardından, geçici mülteci kampındaki derme-çatma çadırların arasında enkazın üzerinde oturan bir kadın (AFP)
İsrail tanklarının Gazze Şeridi'nin güneyine girmesinin ardından, geçici mülteci kampındaki derme-çatma çadırların arasında enkazın üzerinde oturan bir kadın (AFP)
TT

Gazze ateşkesi: Geri çekilmeler anlaşmayı tehdit ediyor ve müzakereleri kurtarmak için ertelenmesi talep ediliyor

İsrail tanklarının Gazze Şeridi'nin güneyine girmesinin ardından, geçici mülteci kampındaki derme-çatma çadırların arasında enkazın üzerinde oturan bir kadın (AFP)
İsrail tanklarının Gazze Şeridi'nin güneyine girmesinin ardından, geçici mülteci kampındaki derme-çatma çadırların arasında enkazın üzerinde oturan bir kadın (AFP)

İsrail'in Gazze Şeridi’nde işgal ettiği yeni bölgelerden çekilme görüşmelerinin son iki aydır tıkanması, Katar’ın başkenti Doha'daki (yedinci gününe giren) ateşkes müzakerelerini yeni bir ‘karanlık tünele’ soktu. Hamas Hareketi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümeti tarafından önerilen yeniden konuşlandırmayı reddetti.

Medyada yer alan sızıntılara göre arabulucular, özellikle Washington, müzakerelerin sonuna kadar çekilme maddesinin ertelenmesini talep ettiler. Şarku’l Avsat’a konuşan uzmanlar bu durumu, müzakereleri ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin istemediği yeni bir başarısızlıktan kurtarmak için son bir girişim olarak görüyorlar ve bu yüzden Netanyahu'ya esneklik göstermesi için baskı yapabileceğini düşünüyorlar. Uzmanlara göre bunun aksi bir durum söz konusu olursa Hamas, İsrail'in bu şekilde kalmasının, sürgün planını hızlandırmak, olası ateşkesin sona ermesinden sonra askeri bölgeler dayatmak ve anlaşmayı bozmak için bir manevra olduğunu düşünerek bunu reddedecek.

İki Filistinli kaynak cumartesi günü, Doha’daki müzakerelerin, İsrail'in cuma günü sunduğu, İsrail ordusunun yeniden konuşlandırılması ve konumlandırılması için hazırladığı çekilme haritasında ısrar etmesi nedeniyle, karmaşık zorluklarla karşı karşıya olduğunu bildirdi. Bu plan, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin yüzde 40'ından fazlasında kalmasını öngörüyor, ancak Hamas bunu reddediyor.

Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan kaynaklardan biri, ‘Hamas’ın müzakere heyetinin İsrail'in sunduğu haritaları kabul etmeyeceğini, çünkü bu haritaların Gazze Şeridi'nin yaklaşık yarısının yeniden işgalini meşrulaştırdığını ve İsrail'in insani olduğunu söylediği ve Gazze Şeridi'nin güneyinde yer alacak ve yaklaşık 600 bin Filistinliyi barındıracak olan şehre atıfla Gazze Şeridi'ni Nazi kampları gibi geçiş noktaları ve seyahat özgürlüğü olmayan izole bölgeler haline getirdiğini’ vurguladı.

Diğer kaynak, Hamas'ın İsrail güçlerinin 2 Mart'tan sonra, yani iki ay süren ateşkesin çökmesinden sonra yeniden kontrol altına aldığı tüm bölgelerden çekilmesini talep ettiğini belirtti. İsrail’i, ‘soykırım savaşını sürdürmek için oyalamaya devam etmek ve anlaşmayı engellemekle’ suçladı.

Kaynak, Katarlı ve Mısırlı arabulucuların ‘taraflara, ABD Başkanı Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un Doha'ya gelene kadar çekilme müzakerelerini ertelemelerini’ istediklerini, ancak ‘yardımlar ve esir takası konusunda ilerleme’ kaydedildiğini belirtti.

ABD merkezli haber sitesi Axios, bazı kaynaklardan, ABD'nin Hamas'tan İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden çekilmesini tartışmayı ertelemesini ve diğer konulara geçmesini istediğini, böylece esir takası anlaşması müzakerelerinin çökmesini önlemeye çalıştığını aktardı.

juı
Yaralıları Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bulunan Kızıl Haç kliniğine taşıyan Filistinliler (AFP)

Reuters, cumartesi günü Filistinli ve İsrailli kaynaklardan benzer bir doğrulama aktardı. Doha görüşmelerinin, İsrail’in Gazze Şeridi’nden çekilmesi konusunda tıkanma yaşadığını, Hamas Hareketi’nin İsrail'in önerdiği çekilme haritalarını reddettiğini, çünkü bu haritaların toprakların yaklaşık yüzde 40'ını İsrail kontrolünde bırakacağını, bunların arasında güneydeki Refah bölgesi ve Gazze'nin kuzeyindeki ve doğusundaki diğer bölgelerin de bulunduğunu belirtti. Kaynaklar, ‘görüşmelerin devam etmesinin beklendiğini’ ifade ettiler.

Mısır Dışişleri Konseyi üyesi Reha Ahmed Hasan, İsrail'in, güneydeki Morag Ekseni de dahil olmak üzere birçok yerden çekilmeyerek Filistinlileri sürmeye devam etmek gibi kendi şartlarını dayatmak istediğini düşünüyor. Kuzey bölgesini askeri olarak kontrol altına alarak buradaki nüfusu sürme olasılığı olduğunu ifade eden Hasan, böylece ateşkes sona erdikten sonra Filistinlilerin sürülmesinin kolaylaşacağına dikkati çekti. Hasan, ABD'nin İsrail'e baskı yapmamasının müzakerelere zarar verdiğini ve bu tür konuların ertelenmesinin bir fayda sağlamayacağını, bunların erken çözülmesi gerektiğini, çünkü bu konuların belirleyici olduğunu vurguladı.

Hasan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Anlaşmaya varılmasının gecikmesi, engellerin devam etmesi ve Filistinlilerin hedef alınması nedeniyle, direnişin İsrail'e teslim olmasını isteyen bir manevra ile karşı karşıya olduğumuzu düşünüyoruz ve Hamas bunu kabul etmeyecektir. ABD’nin İsrail'e baskı yapmaktan başka seçeneği yok. Özellikle Kahire'nin talep ettiği Mısır sınırındaki Philadelphia (Salahaddin) Koridoru’ndan çekilme gibi henüz çözülmemiş ve belirsizliği devam eden başka konular da var.”

Filistinli siyasi analist Nizar Nazzal, Hamas'ın talebi olan İsrail ordusunun Gazze'den çekilmesinin gerçekleşmemesi halinde bunun müzakereleri engelleyebileceğini düşünüyor. Nazzal, çekilme maddesinin ertelenmesinin müzakereleri kurtarmak için yapılan bir girişimden ibaret olduğunu ve Netanyahu hükümetinin çekilme gibi siyasi konularda taviz vermediği sürece, Washington veya İsrail'in iddia ettiği gibi anlaşmanın yakın zamanda imzalanmayacağını belirtti.

Cuma günü ABD ziyaretinden dönmeden önce, ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya gelen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, perşembe günü yaptığı açıklamada, “Birkaç gün içinde (anlaşmayı) tamamlayabileceğimizi umuyorum” ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz hafta Beyaz Saray'da Netanyahu ile iki kez görüşen Trump, yakın zamanda ateşkes sağlanacağına dair açıklamalarını yineledi ve bu haftayı (yani birkaç gün sonra) olası bir tarih olarak belirledi. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da perşembe günü yaptığı açıklamada, anlaşmaya varılması konusunda ‘büyük umutları’ olduğunu söyledi.

dfgthy
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye’ye düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Ancak sahada durum bu umutların aksine gelişiyor. Gazze Sivil Savunma Sözcüsü Mahmud Basal yaptığı açıklamada cumartesi günü 20'den fazla Filistinlinin öldüğünü ve İsrail ordusunun son 48 saat içinde Gazze Şeridi'nde ‘yaklaşık 250 terörist hedefi vurduğunu’ söyledi.

Hamas, İsrail ordusuna karşı operasyonlarını sürdürürken, İsrail ordusu cuma günü, Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinde çıkan çatışmalarda Golani Tugayı'na bağlı keşif biriminden bir subayın öldürüldüğünü, ayrıca Gazze'nin kuzeyinde çıkan çatışmada iki askerin yaralandığını açıkladı. Bu açıklamadan iki gün önce Gazze'nin güneyinde kaçırılmak üzere olan bir İsrail askerinin öldürüldüğü bildirilmişti.

Birleşmiş Milletler (BM), cumartesi günü yaptığı ortak açıklamada, Gazze'deki yakıt kıtlığının kritik seviyelere ulaştığı konusunda uyarıda bulundu. BM’nin aralarında İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Dünya Gıda Programı (WFP) da bulunduğu yedi ayrı kuruluşu tarafından yapılan ortak açıklamada, “Yakıt, Gazze'de hayatta kalmanın bel kemiğidir” denildi.

Bu olumsuz gelişmeler devam ederken Reha Ahmed Hasan, Trump'ın dün değil, bugün bir anlaşma sağlayabileceğini düşünüyor. Hasan’a göre ABD'nin tutumu, İsrail'e baskı uygulayarak bir anlaşma sağlamaya ve Gazze'yi yerinden etme ve yok etme planlarından vazgeçmeye yönelik gerçek bir adım atarak tüm bu sorunları sona erdirebilir.

Bu görüşe katılan Nizar Nazzal da Washington'ın, Nobel Barış Ödülü almayı uman Trump'ın çabalarının başarısız olmaması için müdahale edeceğini ve Netanyahu'yu daha geniş çaplı yayılma haritasını kabul etmeye zorlayacağını (bu cümle tuhaf geldi ama böyle yazıyordu) vurguladı. Ateşkes yapılmaması halinde İsrail Başbakanı’nın popülaritesinin daha da zarar göreceği ve İran'a karşı savaşından elde ettiği son siyasi kazanımlarını kaybedebileceği uyarısında bulunan Nazzal, bu nedenle Netanyahu'nun çıkarlarına en uygun olanın anlaşmayı geçici olarak kabul etmek olduğunu belirtti.