BMGK Husileri terör örgütü olarak tanımladı, ilah ambargosu kararını uzattı

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, ilk kez Yemen'deki İran destekli Husileri "terör örgütü" olarak tanımladı

BM Güvenlik Konseyi'nin önceki oturumu (AFP)
BM Güvenlik Konseyi'nin önceki oturumu (AFP)
TT

BMGK Husileri terör örgütü olarak tanımladı, ilah ambargosu kararını uzattı

BM Güvenlik Konseyi'nin önceki oturumu (AFP)
BM Güvenlik Konseyi'nin önceki oturumu (AFP)

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Yemen’deki Husileri ilk kez "terör örgütü" olarak tanımlarken, örgüte yönelik uluslararası silah ambargosu yaptırımlarını uzattı.
İngiltere’nin konseye sunduğu ilgili tasarı, 15 üyeden 11'inin oyu ile kabul edildi. İrlanda, Meksika, Brezilya ve Norveç oylamada çekimser kaldı.
Kabul edilen tasarı, üye devletlere "kara ve deniz yolları üzerinden silah ve bileşenlerinin kaçakçılığıyla mücadele çabalarını artırma" çağrısında bulunuyor ve tüm üye devletlerden bu tür aktarımları önlemek için yükümlülüklerini yerine getirmesi isteniyor.

BMGK Husileri ilk kez "terör örgütü" olarak tanımladı
Öte yandan söz konusu tasarıda, Yemen'deki İran destekli Husiler, ilk kez BMGK tarafından "terör örgütü" olarak nitelendirildi.
Grubun Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirliklerine yönelik "terör saldırılarının" kınandığı açıklamada, bu saldırıların bir an önce durdurulması çağrısı yapıldı.

Yemen'deki iç savaş
Yemen'deki İran destekli Husiler, Eylül 2014'ten bu yana başkent Sana ve bazı bölgelerin denetimini elinde bulunduruyor. Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri ise Mart 2015'ten itibaren Husilere karşı Yemen hükümetine destek veriyor.
Ülkede yaklaşık 7 yıldır süren çatışmalarda yaklaşık 377 bin kişi yaşamını yitirdi. Dünyanın en fakir ülkeleri arasında yer alan Yemen'de iç savaş nedeniyle büyüyen insani kriz ise korkunç boyutlara ulaştı.



Filistin Dışişleri Bakanlığı: Yerleşimcilerin idari gözetimine son verme kararı onları suç işlemeye teşvik ediyor

El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
TT

Filistin Dışişleri Bakanlığı: Yerleşimcilerin idari gözetimine son verme kararı onları suç işlemeye teşvik ediyor

El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)

Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail'in yerleşimcilerin idari gözetimini iptal etme kararının onları daha fazla suç işlemeye teşvik ettiği ifade edildi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı, İsrail Savunma Bakanı'nın ‘Filistinli vatandaşlara karşı suç ve ihlal işleyen yerleşimcilerin idari tutukluluk hallerinin kaldırılmasına yönelik kararını, tutuklananların sayısı çok az olmasına rağmen, ciddi bir endişeyle karşıladıklarını’ bildirdi.

Bakanlık, bu kararın aşırılık yanlısı yerleşimcileri ‘Filistinlilere, topraklarına ve mülklerine karşı terör uygulamaya teşvik ettiğini ve onlara ek bir dokunulmazlık ve koruma hissi verdiğini’ belirtti.

Filistin Dışişleri Bakanlığı, ‘yerleşimci milislerin terörizmini engellemek, devam eden cezasızlıklarına son vermek ve Filistin halkını işgalcilerin tecavüzünden korumak için etkili uluslararası eylem’ çağrısında bulundu.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz dün yaptığı açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria'da Yahudi yerleşimcilere karşı idari gözaltı uygulamasına son verme kararı aldığını duyurdu.

Katz yaptığı açıklamada, ‘Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerin ciddi Filistinli terör tehditlerine maruz kaldığı ve yerleşimcilere karşı haksız uluslararası yaptırımların uygulandığı bir gerçeklikte, Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilere karşı idari gözaltı kararlarının kullanımını durdurmaya karar verdiğini’ belirtti.

AFP'nin aktardığına göre Katz, “İsrail devletinin yerleşim sakinlerine karşı bu tür tehlikeli bir adım atması uygun değildir” dedi.