Tahran ve Esed rejiminden Rusya’nın Ukrayna işgaline tam destek

İran’ın başkenti Tahran’da üst düzey yetkililerin katılımıyla ‘İran-Suriye Güvenlik Toplantısı’ yapıldı.

Suriye Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Luna eş-Şibl.
Suriye Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Luna eş-Şibl.
TT

Tahran ve Esed rejiminden Rusya’nın Ukrayna işgaline tam destek

Suriye Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Luna eş-Şibl.
Suriye Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Luna eş-Şibl.

İran’ın başkenti Tahran’da üst düzey yetkililerin katılımıyla ‘İran-Suriye Güvenlik Toplantısı’ yapıldı.
Suriye Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Luna eş-Şibl, Şam yönetiminin ‘Ortadoğu’daki bazı radikalizm yanlısı militanların Ukrayna ve Kazakistan’a geçiş yaptığı’ yönünde bilgi edindiğini söyledi. Rus Sputnik haber ajansına açıklamada bulunan Şibl, Suriye hükümetinin, “Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyeti’nin liderleriyle temas kurarak, bölgedeki gerginliğin azalmasının ardından çeşitli alanlarda iş birliğine hazır olduğunu” bildirdiğini kaydetti.  
Başkent Tahran’da, iki yılın ardından ilk defa duyurulan İran-Suriye güvenlik toplantısı düzenlendi. Toplantıya Suriye yönetimini temsilen Ulusal Güvenlik Büro Başkanı Ali Memlük, İran tarafını temsilen; Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani katıldı. İran medyasında yer alan haberlere göre, Tahran yönetimi Şam’a olan desteklerini sürdüreceklerini belirtti ve ABD’nin bölgesel faaliyetlerine karşı iş birliğinin sürdürüleceğini teyit etti.  
IRNA haber ajansı, Şemhani’nin; “Suriye hükümetine ve halkına en zor koşullarda ve terörist faaliyetlerin zirvede olduğu bir dönemde destek verdiğimiz gibi, şimdi de bu desteğimizi sürdürme kararlığındayız” dediğini aktardı.  
Suriye resmi haber ajansı SANA’da yer alan habere göre, görüşmede uluslararası gelişmelerin Suriye’ye yansımalarının ele alındığı ve ABD’nin bölgede ‘terörü canlandırma’ faaliyetlerine karşı iş birliğinin pekiştirilmesi üzerinde durulduğu belirtildi. “Tahran ve Şam arasındaki terörle mücadele konusundaki iş birliğin bölge güvenliğine ve istikrarına katkı sağladığını’ ifade eden Ali Memlük, tüm ülkeleri ‘terörün kökünü kazımak için’ çabalarını birleştirmeye davet etti.
SANA’nın haberinde, Şemhani’nin şunları söylediği aktarıldı: ‘’ABD’nin Suriye’deki terör örgütlerine olan desteğinde artış görülüyor. Bunun sürdürülmesi sadece Suriye değil tüm bölgenin istikrarına zarar verecektir. ABD bölgesel krizleri körükleyerek ve yeni krizler yaratarak devletler üzerinde egemenlik kurup, servetlerini çalmak istiyor. ABD’nin Suriye’nin bazı bölgelerini işgal etmesi, ülkede istikrar ve güvenliğin sağlanamamasının en önemli nedenlerinden biridir.”   
Memlük'ün Tahran ziyareti, Rus güçlerinin Ukrayna'ya müdahalesinden günler sonra geldi. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed cuma günü Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesinde, Rusya’nın Ukrayna müdahalesini desteklediğini belirtmişti. Esed Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısını ‘tarihin düzeltilmesi’ olarak değerlendirerek övgüde bulunmuş, Rusya’nın sadece kendisini değil ‘adalet ve insanlık ilkelerini’ koruduğunu iddia etmişti.  



Filistin yanlısı aktivist Mahmud Halil, Trump yönetiminden tutukluluğu için 20 milyon dolar tazminat talep ediyor

 Filistinli aktivist Mahmud Halil (Reuters)
Filistinli aktivist Mahmud Halil (Reuters)
TT

Filistin yanlısı aktivist Mahmud Halil, Trump yönetiminden tutukluluğu için 20 milyon dolar tazminat talep ediyor

 Filistinli aktivist Mahmud Halil (Reuters)
Filistinli aktivist Mahmud Halil (Reuters)

ABD'deki Filistin yanlısı üniversite protestolarının en önde gelen liderlerinden biri olan Mahmud Halil, dün Trump yönetimine karşı dava açarak, göçmenlik ajanları tarafından gözaltına alınması ve tutuklanması nedeniyle 20 milyon dolar tazminat talep etti.

Bir ABD vatandaşı ile evli ve bir çocuk babası olan 30 yaşındaki Halil, mart ayında gözaltına alınmasının ardından tutuklanmıştı.

Geçen ay Louisiana'daki federal göçmen gözaltı merkezinden, bir hakimin kefaletle serbest bırakılmasına karar vermesinden sonra serbest bırakıldı.

Halil'i destekleyen Anayasal Haklar Merkezi'ne göre “idare, Halil'i gözaltına alma, tutuklama ve sınır dışı etme yönündeki hukuka aykırı planını, onu ve ailesini terörize etmek için hesaplanmış bir şekilde gerçekleştirdi.”

Şikayette Halil'in “ciddi psikolojik sıkıntı, ekonomik zorluk ve itibarının zedelenmesinden” muzdarip olduğu belirtildi.

Resim  ABD Başkanı Donald Trump (AFP)ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

Columbia Üniversitesi mezunu, ABD'nin müttefiki İsrail'in Gazze'deki savaşına karşı öğrenci protestolarının sembolü haline geldi ve Trump yönetimi tarafından ulusal güvenlik tehdidi olarak etiketlendi.

Halil, davayı “hesap verebilirliğe doğru atılmış bir ilk adım” olarak nitelendirdi.

Yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Hiçbir şey benden alınan 104 günü geri getiremez. Yaşadığım travma, eşimden ayrı kalmak ve bana zorla dayatılan ilk çocuğumun doğumu sırasında yanında olamamak.

Halil, “Siyasi intikam ve gücün kötüye kullanımı için hesap verilebilirlik olmalı” ifadesini kullandı.

“Siyasi intikam ve gücün kötüye kullanımı için hesap verilebilirlik olmalı” diye ekledi.

Khalil daha önce gözaltında yaşadığı “üzücü” deneyimden bahsetmiş, 70'ten fazla kişiyle aynı hücreyi paylaştığını, hiç mahremiyetinin olmadığını ve ışıkların sürekli açık olduğunu söylemişti.

Başkan Donald Trump yönetimi “Siyasi intikam ve gücün kötüye kullanımı için hesap verilebilirlik olmalı” diye ekledi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Halil daha önce gözaltında yaşadığı “üzücü” deneyimden bahsetmiş, 70'ten fazla kişiyle aynı hücreyi paylaştığını, hiç mahremiyetinin olmadığını ve ışıkların sürekli açık tutulduğunu söylemişti.

Başkan Donald Trump yönetimi Halil'in sınır dışı edilmesini, ABD'de kalmaya devam etmesinin “potansiyel olarak ciddi dış politika sonuçları” doğurabileceğini söyleyerek gerekçelendirdi.

Halil'in tutuklanması, Trump'ın son aylarda büyük Amerikan üniversitelerine karşı yürüttüğü kampanyanın bir parçası olarak gerçekleşti. Başkan, Columbia Üniversitesi, Harvard Üniversitesi ve bazı üniversiteleri uluslararası öğrenci kabul ettikleri için eleştirdi, bu üniversitelere verilen federal ödenekleri kesti ve akreditasyonlarını iptal etmekle tehdit etti.

Halil'in ekibi, açtığı davaya ilave olarak, gözaltı dışında da tehditlere maruz kalabileceğine dair endişelerini dile getirdi.