Suriye krizi Washington'da masaya yatırıldı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Suriye krizi Washington'da masaya yatırıldı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Arap Birliği, Avrupa Birliği, Mısır, Fransa, Almanya, Irak, Ürdün, Norveç, Katar, Suudi Arabistan, Türkiye, İngiltere ve ABD heyetleri, Washington'da Suriye krizini görüşmek üzere bir araya geldi.
ABD Dışişleri Bakanlığı, heyetin ortak açıklamasını yazılı yayınladı.
Yapılan ortak açıklamada, "Suriye krizine, tüm Suriyelilerin haklarını ve onurunu koruyacak olan BMGK 2254 sayılı kararı uyarınca siyasi bir çözüm arayışına bağlı kalmaya devam ediyoruz" ifadesi kullanıldı.
15 Mart 2011'deki barışçıl Suriye ayaklanmasının 11'inci yıl dönümü yaklaşırken Suriye halkının 'kabul edilemez acılarına' dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Ülke çapında ateşkes ve uluslararası insani hukuka saygı çağrısında bulunmaya ve BMGK'nin 2585 nolu kararı ile uyumlu ilk yardım ve kurtarma projelerinin yanı sıra sınır ötesi insani yardım dağıtımına yeniden izin verilmesi de dahil olmak üzere tüm yöntemlerle hayat kurtaran insani yardıma engelsiz erişimin önemini vurgulamaya devam ediyoruz. Suriye'nin birliği ve toprak bütünlüğüne desteğimizi ve terörün her türlüsüne karşı mücadeleye olan bağlılığımızı yeniden teyit ediyoruz."
BM Özel Elçisi Geir Pedersen'in çalışmalarına destek verilmesi ve Suriye'de siyasi çözümün bulunması için gerekli çabaların gösterilmesine vurgu yapılan açıklamada, bu ay yapılacak Suriye Anayasa Komisyonu toplantısının yedinci turundan somut sonuçlar alınması çağrısı yapıldı.
Açıklamada, kimyasal silah kullanımı da dahil olmak üzere Suriye'de işlenen ciddi suçlar başta olmak üzere hesap verebilirlik için baskı yapmaya ve keyfi olarak gözaltına alınanların serbest bırakılması ve kayıpların tam hesaplanması için baskı yapılmaya devam edileceğinin altı çizildi.
Suriye'de işlenen suçların kovuşturulmasına yönelik devam eden çabaları memnuniyetle karşılandığına işaret edilen açıklamada "Suriyeliler gönüllü olarak BM Mülteciler Yüksek Komiserliğinin standartlarına uygun olarak güvenli ve onurlu bir şekilde evlerine dönene kadar Suriyeli mültecilere ve ev sahibi ülkelere desteğin devam etmesi çağrısında bulunuyoruz." denildi.



Mikati: Lübnan'ın kara, deniz ve hava sahası üzerindeki egemenliğine bağlıyız

TT

Mikati: Lübnan'ın kara, deniz ve hava sahası üzerindeki egemenliğine bağlıyız

Mikati: Lübnan'ın kara, deniz ve hava sahası üzerindeki egemenliğine bağlıyız

Lübnan Başbakanı Necib Mikati bugün yaptığı açıklamada, Lübnan'ın kara, deniz ve hava sahası üzerindeki egemenliğine bağlılığını bir kez daha yineleyerek, ‘ordunun güneydeki güvenlik otoritesinin düşmanın dayandığı argümanları boşa çıkardığını’ vurguladı.

Bakanlar Kurulu toplantısının ardından konuşan Mikati şunları söyledi: “Bugün yıkıma uğrayan bölgeleri yeniden inşa etme sürecine başlıyoruz. Ordumuzun güney kentlerine güvenliği geri getireceğine inanıyoruz. Hükümetin Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararını tüm hükümleriyle uygulama konusundaki kararlılığını vurguluyoruz.”

Mikati sözlerini şöyle sürdürdü: “Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Kazanımları koruyan bir devlet inşa etmek ve birleşmek için büyük ve kolektif bir sorumluluğumuz var. Dünyanın bize olan güvenini ve Lübnan halkının devlete olan güvenini yeniden tesis edeceğiz. Ordunun güneydeki güvenlik otoritesini yeniden sağlayacağız.”

sdcfergt
Ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından yerinden edilen insanlar evlerine dönerken, güneydeki Sayda kentinde bir adam Lübnan bayrağı sallıyor. (AFP)

İsrail'i ateşkese uymaya ve işgal ettiği topraklardan çekilmeye çağıran Mikati, “Farklılıklarımızı bir kenara bıraktığımız takdirde yarının Lübnan için daha iyi olacağına inancımız tamdır” dedi.

“Herkes fitne üzerine bahis oynuyordu, ancak zor sosyal koşullara rağmen vatandaşların birbirini kucakladığını gördük” diyen Mikati, ‘bugünün acılara rağmen Lübnan'a güvenlik ve istikrar getirmesini’ diledi.

İsrail ile Hizbullah arasındaki ateşkes, her iki tarafın da ABD ve Fransa'nın aracılık ettiği bir anlaşmayı kabul etmesinin ardından bu sabah erken saatlerde yürürlüğe girdi.